Wittek’e Şerh: Bizanslılardan Türkler’e Geçen Yer Adları
Öz
Bu makalenin amacı, Paul Wittek’in yaklaşık bir asır önce [1935 yılı] yazdığı Bizanslılardan Türkler’e Geçen Yer Adları hakkındadır. Wittek, yaklaşık beş asır önce Göller Bölgesi’nde vukûbulan coğrafî değişimi fark edemediği için yer adlarını yanlış yerleştirmiştir. Bu makalede Wittek’in zikrettiği bazı yer adlarından, bilgimiz dâhilinde olan bazılarına dikkat çekilecektir.
Açar Kelimeler: Paul Wittek, Niketas Khoniates, Pîrî Reis, Bizans, Türk, Yer Adları, Göller Bölgesi, Coğrafî Değişim, Menderes’in ağzı, Charax, Grausgala, Lampe, Honas, Laodikeia, Laodikya, Lâdik, Hoyran Gölü, Eğirdir Gölü.
Giriş
Wittek’in 1935 yılında Bizantion X’da yayınlanan makalesi, 1969 yılında Mihin Eren tarafından Türkçeye tercüme edilmiş ve Selçuklu Araştırmaları Dergisi I tarafından da 1970 yılında Bizanslılardan Türkler’e Geçen Yer Adları adıyla Türk Tarih Kurumu Basımevi-Ankara adresinde bastırılmıştır. Wittek, söz konusu makalesini, bizim 2008 yılında fark ettiğimiz Göller Bölgesi ve bilhassa Eğirdir Gölü’ndeki coğrafî değişimi bilmeden yazmıştır. Hâlbuki bu değişim Pîrî Reis [öl. 1553] ve Kâtip Çelebi [1609-1657] haritalarında çok açık olarak görülebilmektedir. Wittek’in, s.206’daki tırnak içi “Niketas biraz mübalağa ederek: Menderes ağzına kadar olan bütün sahil bölgelerini zikrediyor” ifadesi onun, Menderes’ten Büyük Menderes’i anladığına işarettir. Hâlbuki Niketas’ın zikrettiği Menderes ağzı, beş asır önce göl suları altında kalan eski Hoyran ve eski Eğirdir gölleri arasındaki Orta Menderes ağzı idi. Wittek, belki bu değişimin tesiriyle olacak Menteşe Beyliği adlı ünlü eserinde de, Menteşe anlamını ve şeceresini çözememişti.
Wittek, Arzawa devrinden beri pek çok adla anılan yaklaşık 15 km uzunluğundaki Orta Menderes’i, yaklaşık 540 km uzunluğundaki Büyük Menderes zannetmekle tarihi alt-üst etmişti. Miryokefalon harbinin Hoyran Gölü ile Kundanlı arasında vukûbulduğu iddiasını biraz düşünebilseydi, Orta Menderes’i keşfedebilirdi: Bu harp, sınırın Türk tarafında yapıldı. Subleon hudutta, yâni Uluborlu’nun şarkında. Kinnamos’a göre Subleon, Menderes’in kaynakları yakınındadır. Öyleyse Uluborlu’nun şarkında bir Menderes daha vardı ki, işte bu kayıp Orta Menderes’tir [bk.Har.1].
Bazı Yer Adları
Wittek makalesinin ekinde Planche-1 ve Planche-2 adıyla iki de harita verir. Planche-1’de Isparta için Baris der ki, yanlıştır. Prof. Veli Sevin’in dediği gibi Baris, Keçiborlu-Kılıç köyündeki Farı [Bari] örenidir. Bu haritada ikinci hata, Çay-Eber için Ebraike demesidir. Zira Yahudi demek olan Ebraike, adı üzerinde Şuhut [Cuhud: Çıfıt] idi.
Wittek, s.204’de de, Isparta’nın 1204 yılındaki fethine itiraz eder ve [S.p.r.ta] yazımının Saparata, onu da Esen çayı ağzı yakını Patara olmalı der. Bunun sebebi İbn Bîbî’nin Isparta için “Batı sahilinde çok mühim bir kale” ifadesidir. Wittek, eski Eğirdir Gölü için “deniz” denildiğini, Batı sahilinin de, Eğirdir Gölü sahili olduğunu; Eğirdir için Mısır kroniklerinde Denizli denildiğini ve tarihî metinlerde zikredilen Lâdik’in Eğirdir olduğunu bilmiyor. Ve böylece ta 1075 yılında fethedilen Laodikya’yı [Lâdik], şimdiki Denizli sanarak, aynı M. H. Yinanç gibi, “Denizli fethedilir de, Isparta arada mı kalır” diye düşünmüş olmalıdır. Hâlbuki Uluborlu 1182, Isparta 1204’de fethedilmiştir.
S. 205-6: Keyhüsrev, yanında iki oğluyla İstanbul’dan Mafrozum’un ülkesinde bir adaya gelir. 3.3.1205’te tekrar tahta çıkan Keyhüsrev ile Theodor arasında yapılan bir anlaşmaya göre Manuel Mavrozomes [Mafrozom], Honas, Lâdik ve Menderes ağzına kadar, sahil bölgesinin sahibidir. Honas, Gelendost-Eğirdir arasındadır. Bir Honas da Konya-Hüyük Göçeri köyü. Lâdik Eğirdir; Menderes ise, Hoyran Gölü’nden çıkarak 14-15 km sonra eski Eğirdir Gölü’ne dökülen Orta Menderes ırmağıdır. Sahil, eski Eğirdir Gölü kıyıları; ada ise, Eğirdir-Can [John] Ada’dır.
S. 207-8’deki Antiocheia, Aydın civarındaki değil, Firikya’daki Antakya, yâni Yalvaç; Tantalos, Orta Menderes kıyısı bir şehir; Karia, Yalvaç veya Orgas nehri ile Eski Eğirdir Gölü arasındaki ilk Karia’dır. Hatta zaman zaman Orta Menderes için Tantalos dahi denilmiştir. Bu nehir huduttur; Aksarayî 1261 yılı, bu nehir için “İstanbul”, yâni Bizans hududu der. Wittek’in İbn Said’den naklettiği el- Battal nehri, Dalaman çayı değil, Orta Menderes’tir.
S. 213. Türkler, Dalaman çayına dek hâkim değiller. Wittek, Dalaman çayı ile el-Battal nehrini aynı sanıyor. Khoniates, Uluborlu’yu Pamphilia’da gösterir. Bu, Barla’nın bir adının Attaleia olmasındandır veya hatadır. Wittek, “Burgulu [Uluborlu?]” der ki, Burg-ulu [Ulu burg] veya Ulu-barlı’dan [kaleli] dönüşmüştür. 1159’da Türkmenler’in Manuel’e saldırdığı Kütahya, Yalvaç’ı Afyon’a bağlayan Yoğurtçubeli’dir. Zira belin Afyon tarafı Kütahya’dır [Har.1].
S. 215’teki Nikaia, Bursa-İznik değil, Senirkent-İznik; Pithekas, Barla; köprü, Kemer Boğazı’ndaki köprüdür.
S. 217’deki Melangeia, Senirkent-İznik ile Basilika [Ayazmana] arası, Rumların Melangeiası’dır [Yassıören].
S. 229’da Wittek, “Fürstentum Mentesche [Menteşe Beyliği] adlı eserimde Menteşe adı Melanoudion adından gelmiş olabilir dedim” der. Menteşe adını çözdüğümü iddia ediyorum. Menteş’i bir yabancının bilememesi normal, ama bir Türk’ün, Menteş ve Menteşe adını yabancı bir yer adına bağlaması çok ayıp. Menteş ve Menteşe adlı birçok yer adımız var. Azime Ebemin [1882-1952] kardeşliği Eğirlerli Ayşe Danacı için Menteş Aşası derlerdi. Şarkîkaraağaç’ta Şeh Menteş türbesinin bulunduğu mezarlık ile mahalle adı Şeh Menteş Mezarlığı ve Mahallesidir. Menteş Şah adı Menteşşâ ve Menteşe olmuş, o kadar! Menteş’in aslı Bintaş olup, b-m değişimiyle Menteş olmuştur. Kopraman Hocamın dediğine göre Mısır Memlük devletinde Bintaş adlı bir kumandan vardır.
S. 224’deki Laodikeia [Denizli] kalesi, malûm Denizli değil, Eğirdir-Denizli’dir. Zira Denizli, denizi olan demektir.
S. 226’daki “Graita Argıt-han'daki Argıt şekline girmiştir” doğru olmamalı; Argıt başka, Gaita [Aghait] başkadır..
S. 229-30’daki Pithekas, Bozüyük değil, Barla. Louma ise, Barla yanındaki Eğirdir Bağören [İlama, Limen-kome, Limenopolis]. Bu yer, 1912 tarihli Kiepert haritasında İlama, 1944 tarih, 200 bin ölçekli HGM haritasında ise Lama. Harmala, Senirkent ovası ayağı, belki de Kemer Boğazı’nın batı yakasındadır. Panasion, Senirkent ovasının Hoyran Gölü sahili, Charax ve Alexandrau Charax ise Gelendost-Kötürnek köyü, Graos Gala ise Şarkîkaraağaç Zengibar kalesidir. 1530 tahririnde Zengiler kaydedilen köyün adı, bilâhare Zengibar [Seng-i bar: Taş kale] olmuştur ve Graos Gala, kanaatimce “büyük kale” demektir. Zengiler köyünün adı şimdi Muratbağı’dır. Charax, Anayol [Kıral Yolu] üzerinden yaklaşık Lampe’nin [Uluğbey] 55 km şarkı, Graos Gala’nın ise 30 km garbındadır.
Lampe ovası, Hoyran Gölü’nün batısındaki Uluborlu-Senirkent ovasıdır. Lampe adı, İlegüp [Uluğbey] köyü adında hâlâ yaşıyor. Lampe, İlegüp’e dönüşmüş. Miryokefalon harbinde “Lampis üzerinden Kelene’ye [Kelainai] yürüdü” ifadesinde zikredilen Lampis, Lampe’nin ovası demektir. Ayrıca şunu da belirteyim ki, Miryokefalon harbi Kelene’de yapılmıştır. Zira dilbilgisi kuralına göre, düşman üzerine yürünür ve harp, üzerine yürünen yerde, yâni Kelene’de yapılmıştır. 1176 yılında Uluborlu, hatta Kemer Boğazı’ndaki Orta Menderes’in batısı Bizans’a aittir. Antiocheia [Yalvaç] yakınındaki Orta Menderes, Türk-Bizans hudududur. Ve Kelene, Dinar’da değil, Kemer Boğazı ile Yenice Sivrisi [her yanı dik bayır Kelene hisarı, Arrianos, 1945: 46] arasında uzanmaktadır.
11 Ocak 1148 akşamı Kıral VII. Louis, Kemer Boğazı’nın batı yakasına geldiğinde karşı kıyıyı Türkler tutmuş; Haçlıları topraklarına sokmak istemiyorlardı. Kıral karşıya geçmek için iki gün bir geçit aradı. [12 Ocak günü Orta Menderes’in sağ sahilini takiple Barla’ya doğru gitti; 13 Ocak günü geri geldi ve böylece iki gün kaybetti]. 14 Ocak günü Kıral, savaşarak karşıya geçti ve Türk-Rum sınırı üzerinde yürüyerek 17 Ocak akşamı Laodikya’ya [Eğirdir] geldi. Bu olayı Runciman: -Pisidia Antiokheia’sı [Yalvaç] yakınındaki nehrin üzerindeki köprüde, Haçlılar ile Türkler arasında bir savaş meydana geldi; Haçlılar köprüden zorla geçmeye muvaffak oldular- verir. Khoniates, bu nehri Menderes kaydeder ve sınır der. Bu nehir, Kemer Boğazı’ndaki Orta Menderes, köprü, Yenice Köyü Köprüsü’dür.
S. 234’deki Melissopetrion, Koloneia temasında değil, Beyşehir Bağırsak-dere Boğazı’ndaki Balkayası yeridir.
S. 235’deki Dokeia, Romen Diyojen’in Melissopetrion’dan sonra geldiği, Yalvaç-Gelegermi’dir [Kozluçay].
Ramsay, 1960: 145’de Harmala ile Firikya’ya yazılan alttaki adların hepsi de Kemer Boğazı bölgesindedir:
Laodiceia, Eğirdir olup, daha çok Lâdik kaydedilir. Hayton, burası için Lichie de Grecie [Yunan Likyası] der.
Lakerios, Gelendost çevresidir. Lesser [daha küçük], kelimesinin bozulmuş hâlidir. Küçük Firikya kastedilmiştir.
Panasios, Senirkent ovasının Hoyran Gölü’ne yakın kısımlarıdır.
Karia, Yalvaç çayı ile eski Eğirdir Gölü arası olup, ilk Karia’dır. İlk Lydia ise, Yalvaç çayının kuzeyidir.
Tantalos, Orta Menderes kıyısında bir kent. Orta Menderes için Tantalos dahi denilmiştir.
Kapros, Eleinos, Lykos, Asopos ve Kadmos nehirleri. Lykos ve Asopos [Aisepos], Marsyas ırmağının diğer adlarıdır. Kapros, ya Yalvaç çayı, ya da Orta Menderes’tir. Kadmos, büyük ihtimal Orta Menderes’tir. Eleinos, Kaikos [Hoyran] ovasındaki Elek veya Değirmen çayı olabilir. Ama kanaatimce Elen, Ellen adını çağrıştıran Kemer Boğazı’ndaki Orta Menderes’tir. Eleinokaprios dahi Kemer Boğazı bölgesinde bir isimdir.
Salbakos ve Kadmos dağları. Salbakos, Mysia Olympos’un Uluborlu tarafı, Kadmos ise, Barla tarafı olmalıdır.
Syria geçidi, Kemer Boğazı’ndaki Kutsal Geçit ve Yenice Derbendi’dir. Zira bir zamanlar Kemer Boğazı’nın garbı için Yunanistan, şarkı için Suriye denilmiştir. Herodotos, Yunanlılar’ın Kapadokyalılar için Suriyeli dediklerini nakleder. Prof. Zerrin Günal, bu geçit için Türk Geçidi denilmelidir der ve Miryokefalon harbinin bu geçitte yapıldığı ifade eder.
Hyelion, Leimmokheir ve Maeander. Hyelion, Barla Boyalı Mahallesi Eye veya Eyi Burnu deniler yerdir. Bu ad 1098’de İzmir [Myrina] valisi atanan Hyaleas ile ilgili olmalıdır (Anna, 1996: 338). Leimmokheir’i, Deguignes Limmoşir yazar. Şir, şehir [cheir, kheir], yâni polis karşılığı, yâni Limenopolis. Bu kent, göl altında kaldı; adı Louma [Lama, İlama] adında yaşamaktadır. İlama [Bağören] halkı oradaki bir dere için İlama değil, İlime der. Maeander, malûm Orta Menderes’tir [bk.Har.1].
“Antioch, Maeander'den pek uzak değildi; paralarında bu nehrin ismini hakkederdi”. Antioch, malûm Yalvaç; Maeander ise, Orta Menderes’tir. Soter Antiochus, Antioch’u kurduğunda Orta Menderes kıyısında oturan Magnetleri iskân etmişti.
Louma, Pentakheir. Louma’yı açıkladım; Limenopolis’ten gelir. Pentakheir ise Pentapolis olup, Senirkent-Uluğbey’dir.
Pentakheir belki de Latmos yanında idi. Latmos neresi bilmiyorum, ama Pentakheir, Pentapolis’tir [Isparta-Uluğbey].
“Kolossai-Antioch yürüyüşünde zikredilen Tantalos, Morsynos deresinin “Dandalo Çayı” adı olmalıdır”. Tantalos, üstte açıkladığım gibi, Orta Menderes’in diğer bir adıdır. Yenice Köyü Köprüsü’nün bir adı da Tanta-endia’dır.
Sonuç
Süleymanşah, Bizans’a verdiği yardıma karşılık 1075’de Uluborlu, Barla, Eğirdir, Yalvaç ve şarkını fetihle Senirkent-İznik’i [Lampe: Küçük İznik: Pentapolis: Uluğbey] başkent yaptı. Bu yıl fethin, 950’nci yılını idrak ediyoruz. Süleymanşah, beş yıl sonra da Bursa-İznik’i fetihle başkentini oraya taşıdı.
1097 Haçlı seferinde bütün bu yerleri kaybettik ve Yalvaç’ın şarkına atıldık. Kaybedilen bu yerleri geri alabilmek için 1097 ile 1308 arasında yaklaşık iki asır Uluborlu ve Eğirdir ile Şarkîkaraağaç arasında Bizans ile harp ettik. Bu harpler sırasında zikredilen isimleri, bu bölgede aramak gerekmez mi? Bunları şimdiki İzmir ve Çanakkale bölgesinde aramak, Hoca’nın ahırda [karanlıkta] kaybettiği anahtarını, yolda [aydınlıkta] aramasına benzer. Hâlbuki karanlığı aydınlatmak, bilim adamının işidir.
.
Ramazan Topraklı, dikGAZETE.com
Kaynaklar ve Tetkik Eserler
Anna Komnena (1996): Alexiad, Malazgirt’in Sonrası, Çeviri: Bilge Umar, İnkılâp Kitabevi-İstanbul.
Arrianos (1945): İskender’in Anabasisi, Tercüme: Hayrullah Örs, Maarif Matbaası-İstanbul.
Hayton (2015): Doğu Ülkeleri Tarihi’nin Altın Çağı: Korykoslu Hayton, Çeviri: A. T. Özcan, Selenge Yay.-İstanbul.
Ramsay, W. M. (1960): Anadolu’nun Tarihi Coğrafyası, Çeviri: Mihri Pektaş, MEB-İstanbul.
Wittek, Paul (1970): “Bizanslılardan Türkler’e Geçen Yer Adları”, Selçuklu Araştırmaları Dergisi I. 1969, TTK Basımevi-Ankara.
Wittek, Paul) (1999): Menteşe Beyliği, Çeviri, Orhan Şaik Gökyay, 3. Baskı, Türk Tarih Kurumu, Ankara.
Wittek, Planche-1.
Wittek, Planche-2.
Har.1: Değişen Coğrafya, Kıral Yolu, diğer tarihî yollar, dağlar, ırmaklar ve kentler.