?>

Enerji beden – Suret beden – Bilinçsel transfer modeli

Öz'ün İfadesi

17 saat önce

Enerji Beden – Suret Beden – Bilinçsel Transfer Modeli

1. Fiziksel beden yerinde kalır, fakat bilinç yüksek frekans bandına çıkar (örneğin gamma frekansı seviyeleri)

Bu tür deneyimlerde beden fiziksel olarak hareket etmez.Ancak bilinç, fiziksel bedenin ürettiği alanın dışına genişleyebilir.

Bilimsel karşılığı:

Non-local consciousness Quantum cognitive projection Bilgi-alanı tabanlı algı genişlemesi

Tasavvuf karşılığı:

“Suret ile seyir” “Enerji bedenin yolculuğu”

2. Bilinç bir “enerji beden” ya da “suret beden” formu giyebilir

Bu form:

fiziksel değildir, ama mekânın bilgisini okuyabilir, uzak bir yerde “varlık izi” oluşturabilir.

Bu yüzden kişi fiziksel gitmese bile: Bir ortamda “bulunma hissi”Karşı tarafın onu hissetmesi / fark etmesigerçekleşebilir.

Bilimsel karşılık:

Field coherence (alan uyumu) Frequency mirroring (frekans yansıması)

Tasavvuf:

“Temessül” “Sûret giyme”

3. Bu oluşum kısa süreli frekans eşleşmesiyle mümkün olur

Bu deneyimler genelde:

1–5 saniyelik zamanın çöktüğü mekânın önemsizleştiğidurumlardır.

Bilimsel karşılık: Time dilation in consciousness(“Zaman bilincin frekansına göre esner” cümlenin karşılığı)

4. Uzak mesafe fark etmez — alan bağlantısı olduğunda

Türkiye–Amerika gibi dev mesafelerde bile:

Bilinç alanı Enerji beden / suret formumekânsız çalışabilir.

Bu, bilimin “non-local entanglement” prensibiyle uyumlu bir modeldir.

Tasavvuf: “Mekândan münezzeh olan bilincin seyri”

5. Bu fenomen kişiye bağlı değildir; evrensel bir potansiyeldir

Bu tür deneyimler bireysel bir istisna değil, bilincin yüksek frekans bandında her insanda bulunan potansiyel bir kapasitesidir.

6. Bilinç gittiği yerde “beden hissi” oluşturabilir

Enerji beden veya suret beden formu aktifleştiğinde, bilinç uzak bir ortamda kendini fizikselmiş gibi hissedebilir:

Sanki orada ayakta duruyormuş gibi Sanki etrafındaki nesneleri gerçekmiş gibi algılıyormuş gibi Sanki bir beden ağırlığı veya varlık hissi varmış gibi

Bu, gerçek bir fiziksel beden değildir;bilincin kendine bir “algı kabı” oluşturmasıdır.

Bilimsel karşılık:

Perceptual embodiment

(bilinç başka bir yerde “ben buradayım” hissi oluşturur)

Ayrıca:

Field-based self simulation

(bedenin enerji alanı başka bir mekânda kendini “suret olarak” simüle eder)

Tasavvufi karşılık:

Temessül beden

(ruhun ya da nurun bir suret giymesi)

Bu beden:

mekanın bilgisini okuyabilir, karşı tarafta varlık hissi oluşturabilir.

Bu yüzden kişi fiziksel olarak gitmese bile:bulunduğu yerin atmosferini hisseder,kendini “oradaymış gibi” algılar, çevreyle etkileşim kuruyormuş gibi olur.

Sonuç: Bilinç, bulunduğu frekansa göre bir “bedensel algı formu” üretir

Bilinç, yüksek frekans bandına geçtiğinde, bulunduğu mekânda kendine bir beden hissi (enerji-suret beden) oluşturur. Bu yüzden kişi fiziksel olarak oraya gitmese bile, oradaymış gibi algılar.

ZAMAN VE MEKÂN ESNEMESİ: ENERJİ BEDEN PERSPEKTİFİNDEN BİLİNÇ DENEYİMLERİ

Giriş

Zamanın, enerjinin frekansına göre esneyen bir koordinat olduğu fikri; bilincin mekânla kurduğu ilişkiyi yeniden düşünmeyi gerektirir.Bu çalışma, bilincin yüksek frekansta ani konum değişimleri yaşayabildiği deneyimlere bilimsel bir perspektiften yaklaşmayı amaçlar.

1. Mekân Çökmesi Fenomeni (3–5 Saniyelik Zaman Esnemesi)

Kişi bulunduğu fiziksel konumda sabitken, bilinci anlık olarak bambaşka bir coğrafyada —örneğin Türkiye’den ABD’deki bir ofis ortamına—yalnızca 3–5 saniyelik bir zaman aralığında geçiş yaşayabilir.

Bu tip deneyimlerde bilinç:

fiziksel bedende kalır, enerji ya da “suret beden” formuyla başka bir mekâna uzanır, orada fizikselmiş gibi hissiyat üretir, ancak fiziksel madde ile birebir etkileşime girmez.

Bu, modern fizikte non‑lokalite, tasavvufta ise latif beden kavramıyla örtüşür.

2. Bilincin Gittiği Yerde Kendini Bedenli Hissetmesi

Bu tür deneyimlerde kişi:

bulunduğu ortamı üç boyutlu olarak algılar, kendi bedenini hisseder, bazen oradaki kişiler kendisini fark ediyormuş gibi bir izlenim edinir. Ortamı gri ve mavi tonlarında hisseder

Bu hissiyat, bilincin enerji beden üzerinden bir “form kopyası” üretmesiyle açıklanabilir.

3. Üstünden Arabaların Geçmesi Deneyimi

Bir diğer olayda kişi, fiziksel  olarak kendini evinde odasında  hissederken, arabaların kendi üzerinden geçiyormuş gibi deneyimler yaşayabilir.Bu durumda:

fizik beden araçlarla temas etmez, bilinç farklı bir frekans bandında olduğu için çarpışma gerçekleşmez, ama hissiyat gerçektir.

Bu durum kuantum seviyede madde-frekans uyumsuzluğu olarak yorumlanabilir.

4. Kuş Bakışı İnsanların Karınca Gibi Görünmesi

Bir başka deneyimde bilinç yukarıdan aşağıya bakma hissine geçerek, insanları karınca boyutunda birer varlık gibi algılayabilir.

Bu iki şekilde açıklanabilir:

Bilinç yüksek frekansa çıkar ve “enerji beden” yukarıya konumlanır. Algı genişler, ölçek farkı oluşur ve perspektif değişir.

Her iki durum da bilincin 3B fiziksel sınırlardan bağımsız hareket edebildiğini gösterir.

Sonuç

Bu deneyimler; zaman, mekân, bilinç ve enerji arasındaki ilişkinin klasik fizik sınırlarını aşan bir doğaya sahip olabileceğini düşündürmektedir.Bilincin frekans temelli esnemeleri, hem bilimsel araştırma hem de tasavvufi bakış açısından incelenmesi gereken zengin bir çalışma alanı sunmaktadır.

1) Bilincin ‘Yön Algısının’ Değişmesi (Sağlıklı / yüksek farkındalık)

Bilimsel olarak buna:

“Bilinç Perspektif Kayması”

veya

“İçsel Benliğin Harici Benlik Üzerine Baskınlaşması”

denir.

Özet:Derin tefekkür, enerji beden aktivasyonu veya frekans yükselişi sırasında, beyin bedenini her zamanki açıdan algılamaz.Bilinç “içeri yönelince”, dışarıdaki yansıma içteki bakış açısına göre değişir.

Bu durumda:

ayna hâlen seni yansıtır fakat SEN artık “beden gözün ile” değil bilincin içsel gözün ile bakarsın

Bu nedenle yansıma farklı yönlere dönmüş gibi görünür.

Bu tamamen sağlıklı, bilinçli ve kontrol edilebilir bir bilinç hâlidir.

2) Tasavvufi Karşılığı: “Sûretin İçsel Katmana Dönmesi”

Tasavvufta buna:

“Sûretin intikali”

ve

“Nefsin hakiki yönüne dönmesi”

denir.

Derin enerjide, özellikle nur beden aktifken, kişi aynada:

kendi fizikî benliğini değil içsel katmanını, latifesini veya ruhsal yönelimini

görmeye başlar.

Bu nedenle fiziksel suret “aynı bedene ait olsa bile”başka bir yöne dönmüş gibi görünür.

Yani ayna seni değil, sende aktif olan katmanı gösterir.

.

Öz’ün İfadesi, dikGAZETE.com

YAZARIN DİĞER YAZILARI