
AMERİKA GEZİSİ, RESEPSİYONDAKİ PONÇİK HÂLLER VE ANKARA’DAKİ GARİP SALDIRI!
ZÜRİH, İsviçre
Sandalyesini çekti, kapıda karşıladı kapıda uğurladı, sıcak geçti, çok seviyorum dedi, çok akıllılar keşke bu kadar akıllı olmasalar iltifatını esirgemedi, dokundu, öptü, kokladı…
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçen haftaki, ABD gezisi, AKP seçmenine bu cümleler ile sunuldu. ABD Başkanı Trump, altı yıl önceki Beyaz Saray görüşmesinde de “Hollywood yıldızları”na benzetmişti Türk delegasyonunu. İstihza mı iltifat mı ediyor çok belli olmasa da Trump kendi üslubunca takılıyor “bizimkiler”i her gördüğünde.
Diğer yandan muhafet ise Beyaz Saray’daki Trump-Erdoğan Eylül 2025 buluşmasını, “talimatlar ve şantajlarla örülmüş bir görüşme” olarak niteledi.
Dışişleri Bakanı Fidan’ın “Kaan milli muharip uçaklarının motor tedarikinin kongrenin onayını beklediği”ni açıklamasının şaşkınlığı yaşanırken NTV Washington temsilcisinin “hiçbir s…m almadık, içeride Bilal, Damat ve Fidan kapışması yaşandı” ifadeleri “kaçak kamera”ya yakalanınca gedikli TV yorumcularına kulak kesildi kamuoyu. Öyle ya; konuşulması gereken o kadar çok sorun vardı ki, NATO’nun iki büyük askeri gücünü temsil eden ABD ve Türkiye arasında.
Aşkın karın doyurduğu nerede görülmüş?
Sevdim-sevildim ile de bir yere kadar. ABD’nin paradigma değişikliği ve yansımaları, Türkiye ve bölgedeki hesaplar, içeride hatta “dışarıda” bile olsa işimizi kolaylaştıracak elçi Barrack’ın “meşruiyet” lütfu, silah ve uçak alımları, Caatsa blokajı, Rus gazı vs vs…
Altı yıl aradan sonra bu düzeyde bir görüşmenin, Birleşmiş Milletler toplantılarının hemen ardından olmasının “apar-toparlığı”na dikkat çekmiştim daha önce. İş, biraz aceleyle tertiplenmiş gibi görünüyordu. Bu “aciliyet”in sebebi ne olabilirdi? Her ne kadar bunun İngiltere ile bağlantısı olabileceğini düşünmüş olsam da, bugün konunun Gazze olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Çünkü Gazze için ABD-İsrail mamülü yeni bir planlama yapılmıştı. Bu plana, Türkiye de ikna edilmeliydi.
Araya soğukluk girmiş bir ilişkide, tek görüşmenin her şeyi hızla düzelteceğini sanmak safdillik olur. Karşılıklı kırgınlıklar, “Necmeddin’in doları” misali şapadanak düzelmez ki. Bireysel ilişkilerde dahi öyle değil mi? Onarım, zaman ister. Tadilat gayret gerektirir. “Önümüzdeki günler” pratiği beklenir tek görüşmenin olası hasılası için.
Bu noktada, Trump-Erdoğan görüşmesinin kulis ve magazinel aktarımlarını bir kenara koyup, önümüzdeki günlerdeki “sıradışılıklar”a odaklanmak gerekir. Bugün, o günün önüdür artık.
İlk sonuç; Türkiye, Trump ve Netanyahu’nun “Gazze Barış(!) Planı”nı 8 İslam ülkesi ile birlikte onayladı. MİT Başkanı İbrahim Kalın, Katar’ın başkenti Doha’ya gidip, Hamas yöneticilerini ikna etmek için görevlendirildi.
ANKARA’DAKİ GARİP OLAY…
1 Ekim, dün tarihi bir gündü. Meclis’in yeni yasama yılı açılışı vardı. Resepsiyonda her kesimi kucaklayan ‘ponçik’ bir Erdoğan gördük. Karşılıklı iltifatlar gülüşmeler, kakara-kikiri.
Dün gecenin, Gazze’nin çocukları için de özel anlamı vardı. Küresel Yardım Filosu Sumud, 500’e yakın aktivistiyle Gazze çocuklarına el uzatmak için çıktıkları zorlu yolda, İsrail korsanlarınca saldırıya uğradı. Yardım teknelerinin rotası değiştirilip, 50 ülkeden yüzlerce aktivist, İsrail korsanları tarafından kaçırıldı. Gazze yolcuları, bilinmeyen yerlere götürüldüler.
Ankara’da haftalardır ABD’nin İsrail’e verdiği desteği protesto eden bir gurup direnişçi eylem yapıyor. Yusuf ve Hamza kardeşlerimizin öncülük ettiği “Ankara direniş çadırı” gece saatlerinde, başlarında AKP İl Başkanının olduğu bir gurubun fiziki saldırısına uğradılar. Gelen bilgiye göre; AK Parti Ankara İl Başkanı ve maiyeti, Gazze direnişçisi gurubun yanından geçerken, atılan slogandan rahatsız oluyor. Vali’yi arayıp, polis marifetiyle guruba ‘GBT’ yaptırtıyor. Polisi yedeğine alan saldırganlar, polisin gözleri önünde direnişçilere tekme-tokat saldırıyorlar. Görüntüler var. Yani İsrail korsanlarının Doğu Akdeniz’de SUMUD’a saldırdığı saatlerde, Ankara AKP İl Başkanı ve çevresi, Gazze için direnen aktivistlere saldırıyor.
Ne diyorduk?
Amerika gezisinin sonuçları… Al işte sonuç! Bunlar hep sonuç işte!..
Bakın bu da son dakika haberi:
Türkiye, İran’ın uranyum zenginleştirme programında rol alan çok sayıda kişinin mal varlıklarını dondurdu. Karar Resmî Gazete’de yayımlandı.
Sonuçları görmeye devam edeceğiz kuşkusuz. Erdoğan-Trump görüşmesinin “aldık-verdik”ini izlemeye devam edelim.
Rutin dışı her eylem; AKP’li il başkanının Amerikan muhafızlığına soyunup, sivil direnişçilere saldırması da resepsiyondan düşen resimlerdeki ponçik haller de Beyaz Saray’da çizilmiş “yeni yol haritamız”…
.
Güven Akıncı, dikGAZETE.com