USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Dünya

Uluslararası Kızılhaç Komitesi, Sudan'daki çatışmaların dünya kamuoyunda ihmal edildiğini belirtti

ICRC Afrika Bölge Direktörü Patrick Youssef, "Faşir'de diyaliz veya özel tedavilere ihtiyacı olan kişiler var. Bölgede her bir Sudanlı bu çatışmadan etkilendi" dedi

Uluslararası Kızılhaç Komitesi, Sudan'daki çatışmaların dünya kamuoyunda ihmal edildiğini belirtti
05-11-2025 21:48
Google News
Sudan

Uluslararası Kızılhaç Komitesi (ICRC), Sudan'daki çatışmaların uluslararası toplum tarafından ihmal edildiğini bildirdi.

Doğu Afrika ülkesi Sudan, 15 Nisan 2023'ten beri ordu ile Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK) arasında şiddetli çatışmalara sahne oluyor.

HDK, 26 Ekim'de, 18 ay kuşattığı ülkenin batısındaki Kuzey Darfur eyaletinin merkezi Faşir'i, şehre yönelik 267 saldırının ardından aldı.

HDK unsurları, şehirde binlerce sivili öldürdü, kurşuna dizdi, işkence etti, aşağıladı ve yerinden etti, bunu da kendi kameralarıyla çekti ve dünyaya servis etti.

ICRC Afrika Bölge Direktörü Patrick Youssef, Sudan ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti'ndeki (KDC) gelişmeler hakkında
değerlendirmelerde bulundu.

"Çatışmalar açık bir şekilde ihmal edildi"

Youssef, Sudan'daki çatışmaların dünya kamuoyunda açık şekilde ihmal edildiğini söyleyerek "Uluslararası toplumun çok daha fazla dikkat göstermesi gerekiyor." ifadesini kullandı.

Tüm tarafları "Cenevre Sözleşmelerine, savaş hukukuna, İslam hukukuna ve Sudan'daki tüm geleneklere saygı göstermeye" çağıran Youssef, sivillerin, özellikle kadınlar ve çocuklar ile tıbbi yardım arayanların hayatlarının korunması gerektiğini vurguladı.

Youssef, tırmanan şiddetin bölgesel krizi derinleştirdiğini belirterek "Cezira’da ve Darfur'un birçok bölgesinde durum, yalnızca ülkede yaşayanlar için değil, aynı zamanda Mısır, Çad, Etiyopya ve bölgedeki diğer ülkelere sığınan milyonlarca mülteci için de giderek kötüleşiyor." dedi.

Özellikle Çad'ın doğusu gibi insani koşulların zaten çok zor olduğu yerlerde kaygıların arttığını dile getiren Youssef, uluslararası topluma Sudan halkına desteğini asla durdurmama ve krizin bölgesel boyutunu ele alma çağrısı yaptı.

Sağlık hizmetlerinde karanlık tablo...

Sudan'da sağlık alanında kamu hizmetlerinin karanlık bir tablo çizdiğini, hastane ve tıbbi tesislerin yaklaşık yüzde 85'inin işleyemez halde olduğunu veya personelinin kalmadığını anlatan Youssef, ülkenin batısındaki Güney Darfur'un Nyala şehrindeki Türkiye Sudan Eğitim ve Araştırma Hastanesi dahil birkaç tesisin ICRC desteğiyle çalıştığını söyledi.

Youssef, Kurdufan ve Hartum'daki kolera salgınlarının 100 binden fazla kişiyi etkilediğini aktararak "Sağlık Bakanlığı, yardım kuruluşlarıyla koordinasyon kurabilseydi bu durum derhal kontrol altına alınabilecekti." şeklinde konuştu.

Erişilemeyen bölgelerde bulunan ve açlık ya da tedavi edilmemiş hastalıklarla mücadele eden ailelerin durumuna da değinen ICRC yetkilisi, "Faşir'de diyaliz veya özel tedavilere ihtiyacı olan kişiler var. Bölgede her bir Sudanlı bu çatışmadan etkilendi." dedi.

"Yardım çalışanları hedef alınıyor"

Youssef, yardım çalışanlarının da hedef alındığına, Kızılhaç ve Kızılay gönüllülerinin görev sırasında kayıplar verdiğine işaret etti.

"Gideceğimiz yerlere haber vermeden asla hareket etmeyiz. ICRC'nin nereye ve neden gittiğini güzergahtaki tüm taraflara bildiririz." diyen Youssef, bilmedikleri bölgelere girmediklerini dile getirdi.

"Türkiye'nin, Afrika'da çok güçlü bir varlığı var"

Türkiye'nin Afrika'daki varlığını ve ICRC ile Türk Kızılay'ın işbirliğini öven Youssef, "Türkiye'nin Afrika'da çok güçlü bir varlığı var ve Afrika ülkeleri ile ikili işbirliği uzun bir geçmişe sahip." ifadesini kullandı.

Youssef, Kızılay ile görüşmelerinde "kalıcı çözümler bulma" ve Afrika genelindeki insani kuruluşlar arasında işbirliğini güçlendirme konularının ele alındığını söyledi.

KDC'deki çatışmalara da değinen Youssef, ICRC'nin eylül ayında yaptığı bir çalışmanın, KDC'deki hastanelerin yüzde 85'inin sürekli ilaç erişimi olmadığını ortaya koyduğunu aktardı.

"İnsani hukuka uymak, ahlaki bir sorumluluk"

Youssef, ABD ve Katar öncülüğündeki yeni arabuluculuk girişimlerini memnuniyetle karşılayarak, KDC'deki tüm silahlı aktörlerin "sivil halkı korumak ve riski azaltmak için bilinçli kararlar alması" gerektiğini vurguladı.

İnsani hukuka uymanın "yalnızca zorunluluk değil, ahlaki bir sorumluluk" olduğunun altını çizen Youssef, diyalog süreçlerinin yerel aktörleri içermesi gerektiğini belirtti.

Youssef, şunları kaydetti:

"Bu nedenle Afrika sorunlarına Afrika çözümleri çağrısını defalarca yaptım. Bugün Togo, Afrika Birliği ve Etiyopya'nın eski başkanı gibi arabulucuların varlığıyla bunun gerçekleştiğini görüyoruz. Sudan veya KDC krizlerinin görmezden gelinmesi, yıllar sürecek geri döndürülemez insani eğilimler yaratacak. Dünyanın gözünü tekrar çevirmemesi halinde Nijerya, Çad Gölü bölgesi veya Sahel gibi yerlerde yeni çatışmalar patlak verebilir."

Patrick Youssef, Afrika'nın direncine işaret ederek "Kıtanın zenginliği, insanları ve cömertliği ile krizlerden çıkmanın pek çok yolu var. Ancak bu, yalnızca savaşan taraflar Cenevre Sözleşmelerine gerçekten uyarsa mümkün olur." diye konuştu.

Kaynak: AA

.

dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ