USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

İstanbul'da "1. Kamu Diplomasisi Sempozyumu" başladı

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından "Dönüşüm Çağında Kamu Diplomasisi ve Türkiye" temasıyla düzenlenen 1. Kamu Diplomasisi Sempozyumu başladı.

İstanbul'da
09-05-2025 20:22
Google News
İstanbul

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının desteklediği ve Anadolu Ajansının (AA) "Global İletişim Ortağı" olduğu "1. Kamu Diplomasisi Sempozyumu" Marmara Üniversitesi Göztepe Yerleşkesi Dr. İbrahim Üzümcü Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi.

Sempozyumun açılışında konuşan Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kurt, bu önemli buluşmanın yalnızca üniversite için değil ülkenin iletişim ve dış politika vizyonu açısından da son derece anlamlı ve stratejik olduğunu söyledi.

Kurt, "Dönüşüm Çağında Kamu Diplomasisi ve Türkiye" başlığıyla gerçekleştirilen sempozyumun, çağın gereklerine doğrudan temas eden arayışın, düşünme ve yeniden konumlanma çabasının bilimsel ürünü olarak son derece kritik öneme sahip olduğunu vurguladı.

21. yüzyılın şimdiden çok katmanlı krizlerin, kırılganlıkların ve aynı zamanda baş döndürücü fırsatların çağı olarak şekillendiğini ifade eden Kurt, "Bir yandan 20. yüzyıldan miras kalan güvenlik tehditleri, yoksulluk, eşitsizlik gibi sorunlar varlığını sürdürmekte, diğer yandan dijital dönüşüm, yapay zeka, iklim değişikliği, göç dalgaları, bölgesel savaşlar ve bilgi çağının getirdiği yeni rekabet ortamı, küresel güç dengelerini yeniden inşa etmektedir." diye konuştu.

Kurt, bu karmaşık dönüşümler karşısında ülkelerin uluslararası alandaki konumunun yalnızca askeri güçle ya da ekonomik büyüklükle değil anlatı gücüyle, iletişim stratejileriyle ve yumuşak güç unsurlarıyla da şekillendiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Tam bu noktada kamu diplomasisi, uluslararası ilişkilerde güven inşa eden, farklı toplumlar arasında karşılıklı anlayış geliştiren ve devletlerin kimliğini, değerlerini, vizyonlarını küresel düzlemde etkili biçimde yansıtan stratejik bir iletişim alanı olarak öne çıkmaktadır. Kamu diplomasisi, artık yalnızca dış politikaya hizmet eden bir enstrüman değil aynı zamanda kriz yönetiminden kültürel diplomasilere, ulusal markalaşmadan dijital diplomasiye kadar geniş bir alanda ülkelerin geleceğini belirleyen yapısal bir güç kaynağı haline gelmiştir. Kamu diplomasisini yalnızca yumuşak güç olarak tanımlamak bugün artık yetersiz kalmaktadır ancak günümüzde kamu diplomasisi, sadece etkilemek ya da sadece ikna etmek değil aynı zamanda ilişki kurmak, güven inşa etmek, sürdürülebilir anlatılar geliştirmek anlamına da gelmektedir."

Türkiye'nin son dönemlerde dış politika, enerji, savunma sanayisi ve turizm konularında attığı adımların başta Türk cumhuriyetleri, Balkanlar, Kafkasya ve Orta Doğu ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmesini, Batı ülkeleriyle diyaloğunu artırmasını, uluslararası düzeyde daha etkin duruma gelmesini sağladığını dile getiren Kurt, Türkiye'nin yumuşak güç unsurları çerçevesinde dünyaya kendini daha iyi anlatma gayreti içine girdiğini, bu minvalde pragmatik perspektifle politikalarını, kültürel niteliklerini ve yumuşak güç unsurlarını, özellikle tarihsel bağları olan coğrafyada yabancı kamuoyuna anlatmaya başladığını söyledi.

Kurt, bu maharetin ardındaki en önemli gücün 2018'de kurulan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı olduğunu, Başkanlığın devlet organizasyonu içinde kamu diplomasisi politikalarının üst aklı olarak konumlanarak, tüm kurum ve kuruluşlarla eş güdüm halinde çalışarak söylem ve eylem birliği tesis ettiğini ve bu büyük koordinasyonun parçaları olan TİKA, TRT World, Anadolu Ajansı, Yunus Emre Enstitüsü ve benzeri kuruluşlar aracılığıyla yapılan çalışmaların da bu başarıların arkasındaki çok önemli faktörlerden olduğunu dile getirdi.

Marmara Üniversitesi olarak bilgi üretimini sadece akademik sınırlar içinde değil toplumsal katkı, politika tasarımı ve küresel stratejilerle iç içe anlayışla ele aldıklarını ifade eden Kurt, "Sempozyum kapsamında kamu diplomasisinin düşünsel temellerinden pratik uygulamalarına, yöntemlerinden araçlarına, kimlik ve imaj inşasından dijital dönüşümdeki rolüne kadar birçok başlığın disiplinli bir yaklaşımla ele alınacak olması, bizim için son derece kıymetlidir." diye konuştu.

"Ülkemiz, dünyada kendinden söz ettiren önemli bir konumuna yükselmiştir"

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Emin Babacan da Türkiye'nin ülke olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sıklıkla ifade ettiği "Türkiye'nin Türkiye'den daha büyük olduğu" gerçeğine sahip bulunduğunu söyledi.

Kimi gelişmiş ülkelerin uzun yıllar kamu diplomasisi faaliyetleriyle ülkelerinin potansiyellerini büyütmek için uğraştıklarını ve bunun için birçok faaliyet yürütüp devasa bütçeler harcadıklarını belirten Babacan, "Buna karşılık ülkemizin sahip olduğu yüksek potansiyelin yanı sıra son dönemde kamu diplomasisi faaliyeti yürüten kurumların samimi çabalarıyla kısa zamanda dünyada kendinden söz ettiren önemli bir ülke konumuna yükselmiştir." dedi.

Babacan, bu yönüyle Türkiye'nin gerek bölgesinde gerek dünyada kamu diplomasisinde oldukça yeni ve özgün bir sayfa açtığını, Türkiye'nin merkezinde sömürgecilikle tek taraflı ahlaksız ilişki kurmak yerine insan hayatının haysiyetinin önemsendiğini, ekonomik kazancın karşılıklı adaletle paylaşıldığı modelin yürütüldüğünü ifade etti.

Türkiye'nin farklı alanlarında başarıyla yürüttüğü kamu diplomasisi faaliyetlerinin akademik alanlarda çalışılması, araştırılması için özellikle üniversitelere ve iletişim fakültelerine misyon düştüğünü kaydeden Babacan, "Bu açıdan biz de Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi olarak ülkemizin kamu diplomasisi alanında gerçekleştirilen ilk akademik faaliyetlerden biri olarak bu sempozyuma ev sahipliği yapmaktayız." diye konuştu.

Babacan, sempozyumun paydaşlarından Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığına, Kamu Diplomasisi Daire Başkanlığına, Anadolu Ajansı yöneticilerine ve bütün çalışma arkadaşlarına teşekkür etti.

"Bilginin dönüşüm hızının artması, farklı ülkelerin doğrudan iletişim kurmalarına imkan verdi"

Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Adıgüzel de kamu diplomasisini akademisyenlerin uzun yıllar klasik diplomasinin uzantısı olarak tartıştıklarını ve uluslararası ilişkiler biriminin parçası olarak gördüklerini söyledi.

Kamu diplomasisinin uzun süre merkeziyetçi, tepeden inmeci iletişim ve propaganda sürecinin parçasıymış gibi algılandığını belirten Adıgüzel, "Yeni dönemde bu durumun değiştiğini, artık yumuşak güç olarak tabir ettiğimiz bir anlayışın bir yansıması, uygulama alanı olarak kamu diplomasisinin önemli bir uluslararası ilişkiler yönetiminin parçası olduğunu görüyoruz." dedi.

Kamu diplomasisinin uluslararası iletişim ve halkla ilişkiler gibi iletişim alanının önemli disiplinlerinin çalışma alanı olarak dikkati çektiğini kaydeden Adıgüzel, şu ifadeleri kullandı:

"Bu süreçte bilginin dönüşüm hızının artması, toplumlarla farklı ülkelerin yönetimlerinin doğrudan iletişim kurmalarına da imkan vermiş oldu. Dış politika hedeflerine ulaşmak için sadece devletler arası müzakereler değil aynı zamanda farklı ülke kamuoylarıyla güvene dayalı ilişki kurmak da önemli bir uluslararası iletişim modeli haline geldi. Dolayısıyla kamu diplomasisi dediğimizde sadece bir iletişim stratejisinden bahsetmiyoruz. Aynı zamanda bir ülkenin farklı ülkeler kamuoyunda bir irtibat inşasından, etki alanı oluşturma stratejisinden, daha doğrusu bu ülkenin farklı ülkelerin halkları nezdinde gönüllü olarak kabul görme süreçlerinin bir parçasını konuşuyoruz."

Programa AA Genel Müdür Yardımcısı ve Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Özhan, AA Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yusuf Özkır, Basın İlan Kurumu Genel Müdürü Cavit Erkılınç ve çok sayıda akademisyen katıldı.

Sempozyum, gün boyu sürecek çeşitli panellerle devam edecek.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ