USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Yeni Dünya Düzenine girerken...

Yeni Dünya Düzenine girerken...
01-11-2025

Yeni Dünya Düzenine girerken...

MOSKOVA

1945-1991 Soğuk Savaş, çift kutuplu dünya sisteminin sona ermesiyle dünya düzeninin de değiştiğini fark etmekteyiz.

Bir kesim, bu yeni düzenin istikrarı getireceğini ummaktadır ancak “Soğuk Savaş sonrası ortaya çıkan ve günümüze kadar gelen ABD hegemonyasındaki tek kutuplu dünya istikrarlı mı?” sorusunu da soran diğer çoğunluk vardır.

Sistem içerisindeki büyük güçlerin sayısı arttıkça iş birliği fırsatları da artacaktır; daha çok sayıda büyük güç potansiyeli, ittifakların sayısını da artıracaktır.

Sistemdeki güçlerin sayısı arttıkça, sorunların çözümünde rol alabilecek arabulucuların sayısı da artacaktır görüşü öne sürülebilmektedir. Ancak günümüzdeki tek kutuplu sistemin "ben yaptım oldu” demesi mantığı, Kuzey Afrika’dan Ortadoğu’ya müdahaleleri ve uluslararası toplumun onayını bile beklemeden, almadan tek taraflı yaptırımlara girilmesi sonuçlarını sağlıksız bir şekilde görmekteyiz.

İki kutupluluk ise iki süper gücün çıkarlarının hâkim olduğu bir yapı içerisinde ve iki büyük blok etrafında birleşmiş güç, rejimler ve ideolojiler çerçevesinde şekillenen bir sistemdir. Amerika Birleşik Devletleri ve Sovyetler Birliği bağlamında, iki kutup etrafında döndüğü kabul edilen Soğuk Savaş döneminde olan sistemde tam bir denge sağlanmış olmakta ve iki kutuplu yapıda güç dengesi daha güvenli olduğu için savaşa ihtiyaç da azalmaktaydı.

Son dönemde uluslararası sistem içinde iki kutuplu ve çok kutuplu bir dünya konusunda tartışmaların arttığı bir süreçten geçilmektedir.

ABD’nin bu yeni dönemde stratejisi olan “çevreleme (sınırlandırma) politikası” gibi bir politika doğrultusunda Çin’i çevreleyeceği öngörülmektedir. Bu doğrultuda, Çin ve Rusya’ya karşı küresel bir mücadele ortaya konulacağı ile ilgili söylemlerde bulunulmuş ve bu söylemlerin politikaya dönüşeceği her platformda belirtilmiştir. Özellikle yükselen bir güç konumundaki Çin’e karşı ABD Savunma Bakanlığı bünyesinde stratejik bir doktrin oluşturma birimi oluşturulmuştur.

Çin'in üzerindeki yaptırımların ve ithalatta vergi kotalarının konulması Trump'ın bir başkandan ziyade tüccar işadamı rolüyle giriştiği uluslararası piyasada kısa vadede sonuç alabildiğini görmekteyiz.

Çinli internet şirketi olan ByteDance'e ait bir sosyal medya ve kısa biçimli çevrimiçi video platformu olan TikTok'un ülkedeki operasyonları, ABD merkezli yeni bir ortak girişim tarafından yürütülecek. Ortak girişimin çoğunluğu Amerikalı yatırımcıların kontrolünde olacak, ByteDance ve bağlı şirketlerin payı yüzde 20'nin altında kalacak.

Algoritmalar, veri depolama ve yazılım güncellemelerinin denetimi ABD'de kurulacak yeni yapının kontrolünde olacak. ABD’nin ekonomik yaptırımlarının dışında Rusya ve Çin silahlanmaya yaptıkları yatırımlarının sonuçlarını almaktadırlar; Rusya'nın yeni füzesi Oreşnik ve en hızlı füzesi sayılan Avangard (yaklaşık 33.313 km/saat) hıza ulaşabildiği iddia ediliyor.

Çin ise DF-17 Dongfeng hipersonik füze ekipmanlarını Zafer Günü kutlamalarındaki geçit töreninde tanıtmıştı.

Anlaşılacağı üzere Rusya, Çin, ABD arasında her alanda olan küresel yarışın artacağı ve tek kutuplu dünya sisteminin çok kutuplu dünya sistemine evrileceği görünmektedir.

ABD’nin geçtiğimiz ve yaşadığımız zaman zarfında tek kutuplu hegemonyasının dünyaya fayda getirmediği gerçeğini görmemizle birlikte önümüzdeki günlerde oluşabilecek çok kutuplu sistemin dünya dengesini “terazisini” olumlu şekilde etkileyeceği görüşündeyim.

.

Erdinç Cündübeyoğlu, dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?