USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Lûgat-ı Garîbe/Kaf-Ye (çeviri 3)

Lûgat-ı Garîbe/Kaf-Ye (çeviri 3)
02-11-2025

Lûgat-ı Garîbe/Kaf-Ye (çeviri 3)

Üçüncü ve son çeviri yazısında Lûgat-ı Garîbe'deki Kaf (ق), Kef (ك), Lam (ل), Mim (م), Nun (ن), Vav (و), He (ه) ve Ye (ى) harfleri yer alıyor.

***

ق / Kaf

قانتى  kanti ve قانتين kantin, yalan, ehemmiyetsiz.

قالاى kalay, düşnâm.

قبادايى kabadayı, yiğit.

قياق kıyak, güzel, sevimli, yakışıklı.

قتيپيوس kıtıpiyos, (kantin)e bak.

قريق kırık, dost.

قونمق konmak, vurmak, eliyle vurmak.

قفا طوتمق kafa tutmak, onurlu görünmek, kızmak.

قوجه قارى koca karı, vâlide.

قوفتى  kofti ve قتير kıtır, yalan.

قفس kafes, (almak) fiʿliyle kullanılur, (kafese almak) birini lâkırdıya tutarak canını sıkmak.

قاز kaz, alık.

قوقوز kokoz, züğürt.

قونطره kontra, zıddiyet.

قيويرمق kıvırmak, îfâ itmek, derʿûhde idinmek.

قاوانچو kavanço, tebdîl itmek, değişdirmek, nakl itmek.

قچو كبى kapu gibi, dereceʾ-i nihâyede sekr hâlde bulunan.

قودس kodes, mahbes, tevkîfhâne.

قرق انبار kırk anbar, yirden sigara toplanmadan hâsıl olan tütün.

قازيمق kazımak, (sızdırmak)la müterâdifdir.

قوف kof, dipsiz, ehemmiyetsiz, kuvvetsiz.

قادى يوران kadı yoran, muʿânnid sözünde ısrar iden.

قورمق kurmak, efkâr itmek; kendine büyüklük isnâd itmek, plân kurmak = desîse yapmak.

قرنتى kırıntı, ufak, hurde esrar.

قودوز kuduz, kaplama kel.

قولاچان kolaçan, dolaşmak, gezmek.

قورجالامق kurcalamak, zedelemek.

قاننى ايچنه آقيتمق kanını içine akıtmak, belli itmemek, usûletle bir işi görmek.

ك / Kef

كريز keriz, eğlenti.

كش keş ve كبش gebeş, (avanak) mâʿnâsınadır.

كسمه kesme, kahvecilerin kullandıkları kahve yirine virdikleri lokum.

كوتويه بوغمق kötüye boğmak, aldatmak.

كرم kerem, yanık.

كيت kit, burun.

كسمك kesmek, mâʿânîʾ-i muhtelîfede müstâʿmeldir, afi kesmek = yalan söylemek.

كولمه دن بايلمق gülmeden bayılmak, «tezâd ʿâlâkasile» ʿaksi mâʿnâda müstâʿmeldir, ağlamak, müteʾessir olmak, mahzûn olmak, kederlenmek.

كولل ه مه külleme, (madik)e bak.

كومش gümüş, saç kıran nevʿînden hafîf olan kel.

كوم güm, yalan, güm atmak = yalan söylemek.

كوفتون köftün, meyâlûde, meyle perverde olub ihtiyârlamış olan.

ل / Lam

لولولو lololo, (afi)ye bak.

ﻻوا lava, girmek, idhâl itmek.

لوب lüb, (zammeʾ-i makbûze ile) bedâva; emeksiz.

لورد lord, zengin, (alyon)la müterâdifdir.

ﻻم جم lâm cim, îʿtirâz.

م / Mim

مادره madara, ʿâdî, fenâ, sevimsiz.

ماديك madik, desîse, hîle.

ماكنه makine, bîmâʿnâhü eyzân.

مارتاوال martaval, yalan.

ماوال maval, bîmâʿnâhü eyzân.

مانوره manevra, işini yoluna koymak.

ماجرا mâcerâ, merâm anlatmak, (mâcerâmız bizim ey şûh daha çok su götürür).

ماريز mariz, dövmek, darb itmek.

مورتى morti, cenâze, mevtâ.

مانطار mantar, (gır)a bak.

ماجار macar, kehle, bit.

مارقه جى اوغلو markacı oğlu, ekseriyâ hîlekâr, dessâs adamlar hakkında istiʿmâl olunur.

موم mum, kanâʿat itmek, râzı olmak.

مملكت memleket, Bey oğlu cihetine ıtlâk olunur.

ماورو mavro, (Rûmcadan) zenci.

مك mek, (keş)e bak.

مكى miki, idâreʾ-i kelâm.

موروق moruk, peder.

موله mola, durmak, tevakkûf itmek, dinlenmek.

مره ضه maraza, (muʿârazadan) muharrefdir.

ماينه mayna, (molaya) bak.

مشه بوكن meşe büken, gâyet kuvvetli olan.

موشموله muşmula, ihtiyârlara ıtlâk olunur.

مقره makara, tebessüm, makara koyvirmek, dıhk.

ن / Nun

ناناى nanay, (Kıbtî lisânından) yok, şinanay = hiç yok.

نامه nâme, çene kavaflığı, nâz.

ناوال naval, (aval)a bak.

نوا nevâ, soğuk, tabʿan soğuk olanlarda kesîrü'l-istiʿmâldir.

نفس nefes, esrar.

نوقارز nokariz, (Yahûdîceden) (nanay)la müterâdifdir.

و / Vav

ووتقه votka, (Ruscadan) içki.

ويز vız, ehemmiyetsiz.

وولى voli, dolaşmak, (çevirmek) masdarile kullanılır.

ويزير ويزير vızır vızır, bir maddenin suhûlet-i husûlüne beyân ve tâʿrîf içün istiʿmâl olunur.

ه / He

هركله hergele, bîedeb.

هركته herkete, (Rûmcadan) geliyor mâʿnâsınadır.

ى / Ye

يانبولى yanbolu, (avanak)la müterâdifdir.

ياغجى yağcı, (piyazcı) koltık virmek.

يپا yapa, (yapağıdan) mêʾhûzdur, bıyık mâʿnâsınadır.

ييصا yaysa, zorlamak.

يوركى سويلر yüreği söyler, cesâretli.

يقاموز yakamoz, yakalamak.

ياصو yasu, (Rûmcadan) alkışlamak içün istiʿmâl olunur.

يوزدرمك yüzdürmek, koğmak, yol virmek.

يايليم yaylım, hesâb, yaylım itmek.

يملمه yemleme, ilerüde, umulan büyük bir istifâdeye idilen küçük bir fedâkârlık, yâhûd birinin ağzından bir şey kapmak içün idilen yaltaklık.

ياپشمق yapışmak, musallât olmak; yoklamak, vurmak.

ياپمق yapmak, mâʿânîʾ-i muhtelîfede müstâʿmeldir, şaka yapmak = latîfe itmek, makine yapmak = desîse yapmak, hîlekârlık itmek, kapu yapmak mukaddeme = düşünmek, piyâz itmek.

ياقمق yakmak, tutulmak, ʿaba yakmak = meftûn.

يوتمق yutmak, aldanmak, kül yutmak = buğlamak, ekseriyâ bu mâʿnâda mechûlü olan (yutulmak) masdarı istiʿmâl olunur.

يولمق yolmak, (sızdırmak)a bak.

یكون yekûn, nihâyet, intihâ, yekûn çekmek = nihâyet virmek.

.

Sami Mert, dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?