USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Kırım Dostları, Uluslararası Belgrad Diyaloğu Konferansı’nda

09-12-2019

KIRIM

Rusya Federasyonu’na bağlı Kırım Cumhuriyeti İş ve Kültür Merkezi ve Yalta merkezli Uluslararası Kırım Dostları Derneği’nin düzenlediği “Uluslararası Belgrad Diyaloğu Konferansı”, geçtiğimiz 6 Aralık 2019 tarihinde Sırbistan’da düzenlendi.

Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da bulunan Rusya Bilim ve Kültür Merkezi’nde gerçekleşen konferansın açılış konuşmasını Rusya Federasyonu Devlet Başkanlığı Kırım Daimi Temsilcisi ve Kırım Cumhuriyeti Başkan Yardımcısı Georgiy Muradov gerçekleştirdi.

Muradov konuşmasında 2014 yılından bu yana geçen süreç içerisinde Kırım’ın mevcut statüsünün her geçen gün daha da kabul gördüğüne değindi. 

Muradov’un ardından Rusya Federasyonu Devlet Duması Vekili Natalya Poklonskaya konuşma yaptı. 

Poklonskaya, 2014 yılında gerçekleşen demokratik referandum sonrası Rusya Federasyonu’na bağlanan Kırım’da 2 yıl süreyle “Kırım Cumhuriyeti Başsavcısı” olarak görev aldı. 

Daha sonra düzenlenen seçimlerde Rusya Federasyonu Devlet Duması’na Vekil seçildi ve 5 Ekim 2016’dan bu yana vekillik görevini sürdürüyor.

Duma vekili Poklonskaya, konuşmasında geçen 5 yıllık süreçte elde edilen kazanımlardan bahsetti. 

Ardından ev sahibi ülke Sırbistan’ın “Sırp Radikal Partisi” lideri Vojislav Šešelj, konuşmasında Sırbistan ve Rusya arasındaki işbirliğinden bahsetti. 

Šešelj ayrıca, dünyada son dönemde yaşanan en büyük uluslararası konfliktler olan Kosova ve Kırım’a değindi.

Rusya, Almanya, Ermenistan, Finlandiya, İtalya, Slovakya ve Yunanistan gibi ülkelerden katılımcıların yanı sıra Türkiye’den Kırım Tatar Kültür Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı, Kırım Kalkınma Vakfı Başkanı ve Uluslararası Kırım Dostları Derneği Başkanı Ünver Sel ve Kırım Kalkınma Vakfı Genel Sekreteri olarak bizzat katılım sağladık.

Ünver Sel, Kırım Cumhuriyeti Devlet Konseyi Milletvekili ve ünlü Kırım Tatar siyaset adamı Edip Gafarov ile yaptığı görüşmede Türkiye ve Kırım arasındaki bağların kopmadığına ve bu bağları her geçen gün daha da güçlendirmek adına projeler planladıklarını belirtti.

Sel ayrıca, Rusya Federasyonu Devlet Duması Vekili Natalya Poklonskaya ile de bir görüşme gerçekleştirdi. 

Yapılan görüşmede Türkiye ve Kırım arasındaki bağların kamu diplomasisi ile güçlendirilmesi gerektiği üzerinde duruldu.

Ünver Sel daha sonra “Avrupa’da güvenlik ve işbirliği adına: Barış ve gelişim bölgesi Kırım” konulu oturumda bir konuşma gerçekleştirdi.

İşte o konuşma metninin Türkçesi:

AVRUPA BARIŞININ GELECEĞİ VE KIRIM

Sayın Başkan…

Kıymetli misafirler…

Kırım Tatarları adına hepinizi saygıyla selamlıyorum ve toplantımızın gelecek adına önemli katkılar sunmasını diliyorum.

Tıpkı Sava ile Tuna’nın birbirine karıştığı gibi, Avrupa medeniyetinin de birbirine karıştığı eşsiz Belgrad şehrinde bu toplantının düzenlenmesini, Avrupa güvenliği ve Kırım açısından önemli bir adım olarak gördüğümü ifade etmek isterim.

2. Dünya Savaşı sırasında Avrupa’nın yıkımını en derinden yaşamış bu kentin tüm Avrupa halklarına bir ders olması gerektiğini düşünüyorum. Faşizmin tüm yıkıcılığını sadece 2. Dünya Savaşı’nda değil, NATO bombardımanı sırasında da yaşadık. İzlerini Belgrad’da hala görebiliyoruz.

Kırım halkları da 2. Dünya Savaşı’nı en acı şekilde yaşadı. Savaşla birlikte sürgüne gönderilen bir halkın temsilcisi olarak burada bulunuyorum.

Bütün bunlardan ders alınması ve faşizmin Avrupa’yı yeniden bir kan gölüne döndürmesine izin verilmemesi gerekirdi. Ancak Ukrayna’da ortaya çıkan faşist yapılar, emperyalist ülkelerden aldıkları destekle Avrupa’yı yeniden karanlık günlere sürüklemek istediler. Bu yönüyle 2014 yılında Ukrayna ve Kırım’da yaşananlar, 2. Dünya Savaşı’na ve Yugoslavya’nın parçalanmasına neden olan sürecin devamıdır.

Sevgili dostlar;

Büyük Sırp mucit Nikola Tesla’nın dediği gibi, gelecekten vazgeçtiğimiz zaman pek çok şey anlamını yitirmiş olur. Bütün saldırılara rağmen biz Tatarlar Kırım’ın geleceğine sahip çıktık ve Rusya’ya katılmasına destek verdik. Çünkü Avrupa barışının Kırım’dan başlayarak inşa edilebileceğine inanıyoruz. Tarihte de böyleydi, bugün de böyle, gelecekte de böyle olmaya devam edecektir.

Başta Ukrayna olmak üzere, tüm Avrupalı dostlarımızın anlaması gereken temel paradigma değişiklikleri ortaya çıkmıştır. Soğuk Savaş’ın ardından yaşanan jeopolitik ara dönem, Kırım’ın Rusya’ya katılmasıyla stratejik olarak son bulmuştur. Emperyalist güçler açısından bazı taktik hamleler bu stratejiyi değiştirmeye yeterli gelmeyecektir.

Artık dünya tek kutuplu, diğerlerinin figüran rolü oynadıkları bir saha olmaktan çıkmıştır. Avrupa güvenliği artık NATO ve ABD paradigmalarıyla sağlanamaz. Kıta Avrupası’nın güvenliği Kırım’dan, Karadeniz’den, Türk boğazlarından ve Tuna’dan geçmektedir. Fransa cumhurbaşkanı Macron’un ‘NATO’nun beyin ölümü gerçekleşti sözü bu aşamada anlam kazanıyor. Çünkü dünya sistemleri girdikleri krizlerde 40-50 yıl debelenir ve sonunda çökerler. Yeni Dünya Düzeni denen post-emperyalist sistem de bu aşamadadır.

Sevgili Dostlar,

Kırım bu sürecin kritik aşamalarından biridir. 6 yıldır Kırım üzerinden Rusya ve doğu halklarına yöneltilen tehditler boşa çıkartılmıştır. Bu tehditlerde rol alan Avrupa devletleri artık çabalarının beyhude olduğunu anlamaktadırlar. Unutulmasın ki; tarihin tekerleği geriye doğru çevrilemez. Bugün Avrupa’nın güvenliği ve istikrarı Kırım ve Rusya’nın güvenlik ve istikrarıyla doğrudan bağlantılıdır. Kırım’a karşı yapılacak bir güvenlik tehdidi bütün Karadeniz havzasını, Avrasya’yı, Balkanları ve batı Avrupa’yı olumsuz etkileyecektir. Bu yüzden yaşlı kıtada barış ve istikrar ancak şeffaf bir işbirliği ile sağlanabilir.

Bugün Kırım’a karşı uygulanan ambargolar bu işbirliği fırsatını zehirlemektedir. Bagajında eski alışkanlıklarını, eski söylemlerini ve düşmanlıklarını taşıyanlar sahici bir işbirliği ve ittifak kuramazlar.

Değerli konuklar…

Bu toplantılarda ortaya konan görüşlerin, büyük Avrupa ailesinin ortak bir hedefe yönelmesi açısından bir fırsat yaratmasını temenni ediyorum. Bizler bu görevi yerine getirecek tarihsel birikime ve gelecek vizyonuna sahip halklarız. Yeni bir medeniyet inşasında konulan her tuğlanın değerini biliyoruz.

Gelecekten vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha vurguluyor ve hepinizi saygıyla selamlıyorum.

.

İlber Vasfi Sel, dikGAZETE.com

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?