USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Bir mücadele yöntemi olarak; geri çekilmek

Bir mücadele yöntemi olarak; geri çekilmek
20-11-2025

BİR MÜCADELE YÖNTEMİ OLARAK; GERİ ÇEKİLMEK

ZÜRİH, İsviçre

Bülent Arınç, geçen hafta Edirne Cezaevi’nde ziyaret ettiği Selahattin Demirtaş’tan ilginç bir bilgi aktardı.

Selahattin bey, Arınç’abundan böyle siyaset, adaylık gibi bir düşüncesinin olmadığını” söylemiş.

Kürt siyasetinin “meşru” en etkili aktörünün bu beyanı, kendisini rakip görmek istemediği için yıllardır hapiste tutan “otorite”yi rahatlatmıştır kuşkusuz. Demirtaş bu söylediğini hayata geçirme garantisi verse bugün serbest kalır kanımca.

Kendi iradesiyle politik arenadan çekilen siyasetçi var mı diye düşündüm, yakın siyasi tarihimizde.

Mücbir sebepler veya seçmenin oyun dışı ettikleri dışında aklıma gelen isim yok. Sadece siyaset defterini kapatıp gitmek değil, bir süreliğine de olsa -belki- daha güçlenerek gelebilmek maksadıyla bile, kimse ara vermiyor.

Demirtaş, bana soracak olsa “Çekil! Git yurtdışına, unuttur kendini” derdim. “Pes et” telkini değil bu!

Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu için de öyle düşünmüş; yakın çevrelerine dillendirmiştim. Hatta Ahmet hoca, teşekkür edip, davet etmişti konuşmak için.

Babacan ve Davutoğlu, AKP hikayesinde artık kendilerine yer olmadığını hissettiklerinde, “peki o halde” deyip “Allah’ın arzı geniştir”e inanarak çıksalardı dışarı ne olurdu? Hoca mesela; uluslararası bir üniversitede iş bulur, şimdikinden çok daha saygın bir konum elde ederdi. Keza Babacan da!

Ve prensip kararı alarak; Türkiye’nin iç siyasetine dair konuşmayıp, bir de uluslararası işlerde ülkeleri için desteklerini esirgemeselerdi; müthiş bir kariyer inşaa etmiş olurlardı. Bugün iktidar ve muhalefet arasında sıkışmış Türkiye siyasetinin “en arananları”ydılar şimdi.

Tevarüs edilen siyasi kültür ve “şarki sabırsızlık”ı aşamadıkları gibi egolarına da yenik düştüler.

Artık böyle bir karar almak, adı geçen iki eski AKP’li için geç olsa da Selahattin Demirtaş için hiç geç değil. Onca yıl siyasi tutsaklığın ardından, ailesini yanına alıp, bir Avrupa kentine yerleşmeli. Yazma yeteneği var; okuyup-yazmalı “görünür olmak”tan kaçmalı. Gelecek bir günün çok daha büyük sorumlulukları için yapmalı bunu Demirtaş.

'Tıp'tan ödünç bir söz ile ifade edersek, iktidar artık “terminal evresi”nde. Muhalefet, her şeyin kötü gittiği bu kesitte; milletin çoğunluğuna umut vermekten aciz. Hava fırtınalı, deniz kabarmış. Uzak bir limanın mendireklerinin ardına sığınmak ve fırtınanın dinmesini beklemek…

Taktiksel geri adım yenilmek, sütre gerisine çekilmek acizlik değildir.

Vakti gelmemişse ısrar etmemeli. Sesiniz duyulmuyorsa çığlık atmamalı, sukut etmenin tadını çıkarmalı hatta yapabiliyorsanız insanları “yokluğunuz”la sınamaktan kaçınmamalısınız!

Atletizm turnuvalarını TV’de denk geldikçe izlerim; uzun atlamacılara dikkat ettiniz mi hiç!.. En uzak noktaya atlayabilmek için yarışırken, geriden koşmaya başlıyorlar. Daha ilerisi için geriye çekilmek... Anlatmaya çalıştığım; tıpkı uzun atlamacılar gibi…

.

Güven Akıncı, dikGAZETE.com

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?