USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Dünya

YTB Başkanı Turus Türkçenin barış ve hakkı savunan bir dil olduğunu söyledi

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Başkanı Abdulhadi Turus, Kamu Görevlileri ve Akademisyenlere Yönelik Türkçe İletişim Programı'yla (KATİP) dünyanın dört bir tarafından akademisyenlere Türkçe öğrettiklerini ifade etti.

YTB Başkanı Turus Türkçenin barış ve hakkı savunan bir dil olduğunu söyledi
18-12-2025 12:28
Google News
Ankara

YTB Başkanı Turus, KATİP ile dünyanın dört bir tarafından kamu görevlileri ve akademisyenlere Türkçe öğrettiklerini vurgulayarak, "Çünkü Türkçe bir barış dili, Türkçe hakikaten her şeyden önce haklının yanında duran, hakkı savunan bir dil. Biz de hakkı savunan, haklının yanında duran ve barış dili olan Türkçeyi dünyanın dört bir tarafından bize gelen kamu görevlilerine ve akademisyenlere anlatmak istiyoruz." dedi.

????

Turus, KATİP projesine ilişkin
değerlendirmede bulundu.

KATİP'le özellikle dünyanın dört bir tarafından kamu görevlileri ve akademisyenlerini yaklaşık 8 aylık Türkçe merkezli bir programla Türkiye'ye getirdiklerini aktaran Turus, aynı zamanda katılımcıları kendi alanında Türkiye'de muhataplarıyla da bir araya getirdiklerini anlattı.

Turus, dünyanın dört bir tarafında Türkiye'yle ilişki kurabilecek akademisyen ve kamu görevlilerinin Türkçe konuşarak Türkiye'yle ilgili sorunları çözmesini sağlayacaklarını kaydederek, "Bugün Latin Amerika'dan da Afrika'dan da Uzak Asya'dan da Orta Asya'dan da Balkanlar'dan da gelen birçok kamu görevlisi, üst düzey bürokrat var. Bunların Türkiye'yle olan konularında biz artık onlarla bir network kuracağız ve bu network bizim onlarla ilişkilerimizi geliştirecek. Belki olur da negatif olacak bir şeyi onun Türkiye'yle olan ilişkisinden dolayı pozitife çevireceğiz." diye konuştu.

Dünyanın en önemli sıkıntılarından birinin insanların birbirini anlamaması olduğu ve bu nedenle dünyanın bir kaos dönemi içerisinde bulunduğu görüşünü paylaşan Turus, amaçlarının kaosu yok edebilmek ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ifadesiyle "daha adil bir dünyanın" oluşabilmesi için çalışmak olduğunu söyledi.

"Türkçe barış dili"

Turus, bunların merkezinde Türkçenin olmasını istediklerini belirterek, "Çünkü Türkçe bir barış dili, Türkçe hakikaten her şeyden önce haklının yanında duran, hakkı savunan bir dil. Biz de hakkı savunan, haklının yanında duran ve barış dili olan Türkçeyi dünyanın dört bir tarafından bize gelen kamu görevlilerine ve akademisyenlere anlatmak istiyoruz ki onlar da işlerinde hakkı, barışı ve hukuku anlatsınlar. Bütün amacımız bu." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ideal olarak gösterdiği "daha adil bir dünya" için insan kaynağı yetiştirdiklerini ve merkezine Türkçeyi koyduklarını aktaran Turus, bunun meyvesini 5-10 yıl sonra daha net görebileceklerine inandığını dile getirdi.

Turus, dünyanın dört bir tarafında birçok farklı bürokratın Türkçe konuşarak Türkiye'nin tezlerini savunacağına dikkati çekerek, bugüne kadar 85 ülkeden çok üst düzey 212 kamu görevlisi ve akademisyeninin geldiğini ve bunların birçok konuda Türkiye'nin önünü açacağını anlattı.

KATİPATA programıyla ise özellikle Türk dünyasından gelen kamu görevlileri ve akademisyenlere 4 aylık Türkçe merkezli eğitim verdiklerini ve aynı şekilde onları Türkiye'de muhataplarıyla bir araya getirdiklerini dile getiren Turus, bu kişilerin Türk Devletleri Teşkilatı'nın (TDT) altyapısını oluşturabileceğini aktardı.

Turus, Türk dünyasının medeniyetinde ve temellerinde barış ve huzur olduğuna işaret ederek, bu minvalde de Türk dünyasındaki bürokrat, kamu görevlileri ve akademisyenlerin bu tezlerle ülkelerine geri dönmelerini ve TDT'nin gelecek yıllarda üstleneceği dünyadaki rolü en iyi şekilde ifade etmelerini sağlamaya çalışmaya devam edecekleri bilgisini verdi.

"Sadece dil değil, kültürü ve tarihi de öğreniyoruz"

KATİP 2025-2026 dönemi katılımcıları da
değerlendirmede bulundu.

Libyalı diplomat Ahmed Fadel, KATİP programı için Ankara'da bulunduğunu belirterek, "Bu programı sadece dil için değil, aynı zamanda kültürü ve tarihi öğrenmek için seçtim." şeklinde konuştu.

Fadel, Türkiye ile Libya arasında iyi ilişkiler olduğuna ve bunun tecrübe ve bilgi paylaşımı açısından iyi bir fırsat teşkil ettiğine işaret ederek, burada bulunmaktan mutlu olduğunu söyledi ve emeği geçenlere teşekkür etti.

Henüz 1 aydır burada olduklarını ve önlerinde 8 ay daha olduğunu kaydeden Fadel, "8 ayın ardından Türkçe dilinde röportaj yapabileceğimi düşünüyorum. Ayrıca diğer ülkelerden de katılımcılar var, meslektaşlarımla başka kültür ve diller hakkında öğrenmek gerçekten önemli." dedi.

Filistinli Arenal Sayes, KATİP'in kendisi için büyük bir fırsat olduğunu vurgulayarak, Türkçe öğrenmek ve tercüman olarak çalışmak istediğini anlattı.

Sayes, Türkçesini bu nedenle geliştirmek istediğini belirterek, proje kapsamında Anıtkabir'i ve çeşitli müzeleri de ziyaret ettiklerini anlattı.

Türkiye'nin ve Türk kültürünün proje kapsamında iyi şekilde öğrenileceğini dile getiren Sayes, farklı ülkelerden katılımcılar olması nedeniyle birçok yeni dil ve kültürle tanışma fırsatı bulduklarını da ifade etti.

"Ülkeler arası köprü olacağız"

Tanzanyalı gazeteci David Mayunga, kendini Türkçe tanıtarak, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Dil Merkezinde Türkçe öğrendiğini ve KATİP katılımcılarından biri olduğu için çok mutlu olduğunu dile getirdi.

Mayunga, KATİP'in çok iyi bir program olduğuna dikkati çekerek, Tanzanya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin iyi olduğunu ve bu programla, iki ülke arasında bir köprü kurulacağını söyledi.

Kendisi için Türkçe öğrenmenin iki ülke arasındaki aktivitelerde bilgi ve iletişim dilini inşa etmesi açısından önemli olduğuna işaret eden Mayunga, Türkiye'de tarihi alanların korunması, halkının dürüstlüğü ve nazikliğine tanık olduğunu anlattı.

Mayunga, bunun kültürel çeşitlilik alanındaki güven ve bilgi inşa etmede yardımcı olacağına değinerek, "Ülkem ile Türkiye arasında bir köprü olarak hareket edeceğim. KATİP projesi en iyisi." ifadelerini kullandı.

"Türkiye'nin temsil ettiklerini gördük"

Sierra Leoneli gazeteci Lansana Fofanah, KATİP'e ülkesinden katılan ilk kişi olduğunu, Sierra Leone ile Türkiye arasındaki ilişkilerin 1973'e dayandığını ve işbirliği temelinde ilerlediğini aktardı.

Fofanah, bu programın en azından Türkiye'nin kültürünü öğrenmek için bir fırsat olduğuna işaret ederek, "Şimdiye kadar Türkiye'nin kültürünü, dilini, insanlarını ve dünya tarafından anlatılmayan ve Türkiye'nin temsil ettiği çoğu şeyi görebildik." şeklinde konuştu.

Bu fırsatları keşfederek tecrübelerini ülkesine götüreceğini belirten Fofanah, Türkiye'nin Afrika kıtasında ticaret ve yatırım konusunda önemli bir rol oynadığını kaydetti.

Fofanah, KATİP'e Afrika ülkelerinden katılımın yüksek olduğuna vurgu yaparak, dünyayı daha iyi bir yer haline getirmek için insanların birbirinin kültürü ve değerlerini anlaması gerektiğini ve bu programın harika bir fırsat olduğunu dile getirdi.

Macaristanlı akademisyen ve araştırmacı Julia Felegyi, Türkiye'yi çok sevdiğini, Macaristan ile Türkiye arasında tarih boyunca birçok bağ bulunduğunu, gençliğinde en sevdiği kitapların Türk kültürü hakkında olduğunu anlattı.

Felegyi, 8 yıl önce Erasmus programı kapsamında Denizli'ye gittiğini ve Türkçe öğrenmeyi istediğine karar verdiğini kaydederek, dil bilgisi konusunda zorlandığını ancak dil öğrenmeyi sevdiğini ifade etti.

Birkaç yıl önce Hatay'ı ziyaret ettiğini ve kültürün ne kadar zengin olduğunu fark ettiğini anlatan Felegyi, olabildiğince çok fazla yer görmek istediğini ve KATİP süresince de bunu yapmaya çalışacağı görüşünü paylaştı.

Felegyi, KATİP'in Türkçeyi ve Türk kültürünü öğrenmek için bir fırsat sunduğuna işaret ederek, "YTB'ye ve Türk hükümetine bu program ve fırsat için minnettarım. Bu 8 ay çok zor ama güzel olacak. İnşallah 8 ay sonra sohbetimize Türkçe dilinde devam edebiliriz." dedi.

KATİP

KATİP, ülkelerinde etkin olarak görev alabilecek yabancı uyruklu kamu görevlisi, araştırmacı ve akademisyenlerin Türkçe dil eğitimi almasına yönelik olarak 2014'ten bu yana YTB tarafından yürütülüyor.

Program bünyesinde eğitim, konaklama, ikamet ücretleri, ulaşım harcamaları karşılanırken, aylık burs desteği de sağlanıyor.

Program süresince katılımcılar, 8 ay boyunca hem Türkçe dil eğitimi alıyor hem de Türkiye’nin kamu kurumlarını yakından tanıma imkanı buluyor.

Bunun yanı sıra çeşitli saha ziyaretleri ve tematik etkinlikler aracılığıyla Türkiye'nin kurumsal birikimine doğrudan tanıklık eden katılımcılar, programı tamamlayarak ülkelerine döndüklerinde edindikleri bilgi ve deneyimi yalnızca kendi mesleki gelişimlerinde değil, aynı zamanda ülkeleri ile Türkiye arasındaki resmi ilişkilerin güçlendirilmesinde de etkin şekilde değerlendiriyor.

Programda, 2025-2026 eğitim döneminde 15 ülkeden 18 katılımcı yer alıyor. 17 Kasım'da Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Dil Merkezinde başlayan Türkçe dil eğitimleri, 27 Temmuz 2026'da son bulacak.


Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ