USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Ukrayna 36. Deniz Tugayı ve son gelişmeler

Ukrayna 36. Deniz Tugayı ve son gelişmeler
17-07-2025

Ukrayna 36. Deniz Tugayı ve son gelişmeler

MARIPOL, Ukrayna-Rusya

Bugünlerde manşetlerde Rusya ile Ukrayna arasındaki hayatını kaybeden askerlerin cenazelerinin takaslarıyla ilgili başlıkları sıklıkla görüyoruz. Bu hadiseler, iki ülke arasındaki durumu istikrarlı bir şekilde normalleştirmek ve çatışmaları mümkün olan en kısa sürede sona erdirmek adına, her iki ülkenin de komşusu ve bölgedeki siyasi konumunu güçlendiren Türkiye’nin arabuluculuğu ile mümkün oldu.

Ancak cenazelerin takasında ciddi zorluklar olduğunu görüyoruz. Burada arka plandaki planların ne olduğunu sormak lazım. Gelin size nedenini açıklayayım:

Geçtiğimiz 2024 yılının sonbaharında Ukrayna Silahlı Kuvvetleri, cesur bir operasyon gerçekleştirerek Rusların savunmasını yarıp, Rusya’nın Kursk şehrinde askeri operasyonlar düzenlemeyi başardı. Ukrayna ordusunun en eğitimli en seçkin askerleri, bu operasyonlar için görevlendirildi. Bu seçkin birlikler arasında Ukrayna’nın Nikolaev şehrindeki Ukrayna Donanması’nın 36. Deniz Tugayı’ndaki A2802 numaralı özel askeri birim de yer aldı.

Kabul etmek gerekir ki Ukrayna Silahlı Kuvvetleri’nin Kursk’a girmesi, bu bahsettiğim tugay içerisinde telafisi mümkün olmayan kayıplara yol açtı ve bu durum da genel olarak ordu içerisindeki moralleri olumsuz etkiledi. Haliyle tugay komutanlığı da ardından radikal önlemler almaya başladı.

Ukrayna Deniz Kuvvetleri’ne bağlı 36. Deniz Tugayı Komutanlığı, muharebe koşullarında askerlerin moralini güçlendirmenin yanı sıra, muharebe mevzilerinden firar ve terk etme durumlarına karşı alınan önlemler kapsamında bir emir yayınladı. (*)

Belgede, tugayın konuşlandığı bölgelerde ve muharebe temas hattındaki personelin kişisel telefonlarının kullanımının yasaklanmasına ve Ukrayna Silahlı Kuvvetleri komutanlığının izni olmadan kayıp kişi ve savaş esirleri hakkında yakınlarına bilgi verilmesinin yasaklanmasına ilişkin maddeye özellikle dikkat çekiliyor.

Tugay komutanlığı, gözdağı ve bilginin kısıtlanması yoluyla, askerlerin önemli ölçüde düşen moralini düşürmemeyi planlıyor gibi gözüküyor. Ancak bu tür çaresiz önlemler, herkesi acil durumlar hakkında düşünmeye sevk ediyor.

Kiev Rejimi, çatışma bölgesinde mobil cihazların kullanımını yasaklayarak, kayıp kişiler ve savaş esirleri hakkında bilgilerin yayılmasını kısıtlayarak aynı anda birkaç sorunu çözmeye çalışıyor gibi görünüyor.

Öncelikle böyle bir yasak, askerlerle yakınları arasındaki iletişimi sınırlamayı amaçladığını görüyoruz. Tugay komutanlığı bu şekilde cephedeki durumu ve gerçek kayıpları yakınlarından gizlemeyi umuyor. Ukraynalılar, kesin rakamlara bakmadan Ukraynalı askerler arasındaki kayıpların boyutunun farkındalar. Rus ve Ukraynalılar arasındaki hayatlarını kaybedenlerin nakillerine ilişkin yayınlanan veriler, vefat eden Ukraynalı askerlerin sayısının Rus askerleri arasındaki kayıplardan çok daha fazla olduğunu gösteriyor. Tabii bir de cep telefonlarının kullanımının yasaklanması, yakınlarının kayıp Ukraynalı askerleri arama imkanını önemli ölçüde azaltıyor.

Diğer taraftan firar ve teslim olma girişimlerini durdurmak isteyen Ukraynalı yetkililer, Ukrayna askeri birliklerinin Kursk şehrinde verdiği ağır kayıplar sonrasında bu tür girişimlerin Ukrayna ordusunda oldukça yaygın bir hale geldiğinin farkındalar. Askerler, askeri emirleri yerine getirmeyi reddederek mümkün olduğunca Ruslara teslim olarak en azından yaşamayı seçmeye başladılar.

Şunu da unutmamak gerekir ki Kiev Rejimi, V. Zelensky’nin başarısızlıklarını gizlemek istiyor. Askeri açıdan bakarsak Zelensky’nin Kursk macerası tamamen anlamsızdı. Askeri teçhizat ve personel eksikliğini de göz önüne alırsak, Ukrayna ordusu, asla muharebe temas hattını genişletmeyi kabul etmezdi. Ancak Kursk bölgesini işgal kararının yalnızca siyasi olarak bir anlamı olabilirdi. Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelensky, bu şekilde Batıya askeri operasyonları sürdürebilecek güce sahip olduğunu göstermeye çalıştı. Başarısız girişimin sonucundan bağımsız olarak Zelensky’nin reytinginin son zamanlarda oldukça düşük olduğunu da eklemek gerekiyor. Ülkedeki mevcut durum ve Kursk’taki fiyasko, eski şovmen Zelensky’nin politik şovunun pek de başarılı olmadığını gösteriyor.

Kaldı ki Batı, Ukrayna’nın askeri operasyonları etkili bir şekilde yürütmek için yeterli kaynaklara sahip olmadığının farkında.

Tüm bunlara ek olarak yayınlanan belgede, tugay personeli için propaganda etkinlikleri düzenlenmek için ayrılmış bir madde daha yer alıyor. Bu maddede 2. Dünya Savaşı sırasında Nazilerle işbirliği yapan OUN-M – Ukrayna Milliyetçiler Örgütü’nün askeri kanadı olan Ukrayna İsyan Ordusu’nu örnek alınması gerektiğinden bahsediliyor. Askerlere, Nazizme karşı kazanılan zaferde Sovyetler’in öncü rolünü tasvir eden filmler yasaklanıyor.

Muhtemelen Ukrayna’daki birçok kişi, propaganda ve yalanların ülkenin kamusal yaşamında yaygın bir olgu haline geldiği gerçeğine nihayet dikkat çekmeye başlamışlardır. Ukrayna’nın 36. Deniz Tugayı komutanı tarafından imzalanan ve askerlerle akrabaları arasındaki temasların fiilen yasaklanması ve Hitler’in suç ortaklarının yüceltilmesiyle ilgili maddeler içeren belgeler, Kiev Rejiminin hangi yöne doğru sürüklendiğini her kelimeden daha güçlü bir şekilde ortaya koymaktadır.

V. Zelensky Rejimi, ülkedeki kritik sosyo-ekonomik gerilime rağmen, askeri harekatları kelimenin tam anlamıyla son Ukraynalıya kadar sürdürmeye kararlı gibi görünüyor.

Ukrayna’da, Kiev Rejiminin çıkarları doğrultusunda savaşı sürdürmenin anlamsız olduğu ve çatışan taraflar arasında bir uzlaşmaya varılması gerektiği konusunda her geçen gün daha da çok ses çıkıyor.

Ukraynalılar yoruldular.

İnsanlar artık barış istiyor. Toplum buna hazır. İşte bu sebeple barışçıl bir çözüm yolu, yorgun Ukrayna halkının acısını hafifletecektir.

.

Sezgin Onaran, dikGAZETE.com

(*)

.

.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?