USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Kuyucak’ta Hıdırellez 5-6 asırlık bir gelenek

Kuyucak’ta Hıdırellez 5-6 asırlık bir gelenek
09-05-2023

-Har. 200 bin öl., Kuyucak ve çevresi

KUYUCAK’TA HIDIRELLEZ

5-6 ASIRLIK BİR GELENEK 

Özet

Yalvaç İlçesinin Kuyucak köyünde yaklaşık 5-6 Asırdır devam eden ve Hızır Günlerinin (Rûz-i Hızır) başlangıcı olan 06 Mayıs Hıdırellez kutlamaları ve Kuyucak köyü hakkında birkaç kelâm etmektir.

Açar Kelimeler: Kuyucak, Yalvaç, Hıdırellez

Giriş

Kuyucak köyü, Yalvaç İlçe merkezinin 08 bm güney-doğusunda ve Sultan Dağlarının güney-batı eteğinde kurulmuş üzüm bağlarıyla ünlü yaklaşık 900 yıllık tarihî bir Türk yerleşimidir.

Saru Danişmend, Lütfullah Ağa ve Pîr Ali gibi altı asır öncesine ait tarihî şahsiyetlere sahiptir. Tıpkı Kuyucak gibi tarihî bir yerleşim olan Gemen (Kiminas) Güney ve Gemen Bayat, Örkenez (Organas), Gele-germi ve Manarga (Rabaz-ı Konya) köyleri de Sultan Dağları eteklerinde yakın zamana kadar bağcılık yaparlardı.

Şimdi bu köylerin her birinde en az bir gölcük olup, her türlü meyve ve sebzeyi yetiştiriyorlar (bk. Harita). “Yalvaç, üzüm bağı yapmazdı; üzüm ve pekmez ihtiyacını Kuyucak, Genceli ve Senirkent’ten karşılardı. 1860’lı yıllarda Kıbrıslı Kaymakam Tevfik Bey, cebren birkaç bin dönüm asma çubuğu diktirmiş ve ahaliyi üzüm ihtiyacından kurtarmıştı. Şimdi o cabbara duacı oluyorlar. Keşke menfaatli başka şeyleri de döve döve yaptırsaydı da, bugün faidesini görseydik diyorlar” (Böcüzade 2012, Isparta Tarihi, s.79).

Kuyucak köyünde üzüm küfelerini merkebine yüklemiş bir köylünün, Sultan Dağlarını aşarak, 80 bm uzaktaki ta Yunak’a üzüm satmaya gittiğini hayâl ile Kuyucak halkının çektiği zahmetleri bir düşünün. Şimdi şuradan şuraya yaya gitmiyoruz. Ol sebepten her çeşit hastalık bedenimizi sarmış durumda.

“Strabon’un eserlerinden anlaşıldığı kadarıyla, İda Dağının aşağı eteklerinde oturan ve aralarında Firiklerin de bulunduğu halklar, demiri Küçük Asya’da ilk işleyenlerdir” (İznik, 2022: 18). Prof. İznik’in İda Dağı dediği dağ, Sultan Dağlarıdır ve Sultan Dağları ile güney-batı istikâmetinde uzanan dağlar için Firikya Paroreia, yâni Dağlık Firikya denir. Bu dağın iki yüzünde Yalvaç (Antakya) ve Akşehir (Philomelion) bulunur (Strabon XII.8.14).

Aşağıda anlatacağım gibi Kuyucak köyündeki demir filizlerini görünce Firiklerin burada demiri işlediğine dair Strabon’un verdiği bilginin doğru olduğunu düşündüm. Ancak, Strabon’un Küçük Asya dediği ifadeyi, Asya Eyaleti anlamalıdır. Gençliğimizde Şarkîkaraağaç Kızıldağ’ın demir filizleri kamyonlarla Antalya’ya taşınırdı.

Kuyucak köyündeki Demir oğulları, Altun oğulları veya Altuncu oğulları, Gümüş oğulları ve Mine oğulları gibi sülaleler, Kuyucak köyü ve civarında maden işlendiğinin bir işareti olabilir (Şen, 2019: 32).

Kuyucak köyünü ziyaret sebebim

Georgios Akropolites’in 1261’de zikrettiği ve Kötürnek (Akhyraous) köyü civarında olduğunu tahmin ettiğim Meteorion (Göktaşı) adlı yerleşim yerini tespit etmekti. Bunun için Kuyucak’ın tarihini yazan Ahmet Şen’e telefon ettim ve "Hacerü’l-Esved gibi parlak yüzeyli ağır-siyah obsidyen taşların olduğu bir yer arıyorum" dedim.

"Bizim burada var; elinle koymuş gibi bulacaksın" dedi. Hemen gitmeye karar verdim ve "Cumartesi gelsem müsait olur musunuz" dedim.

"Cumartesi gelirseniz Hıdırellez kutlamalarına da katılırsınız" dedi.

Bu düşüncelerle ve ülkemin zor bir seçime hazırlandığı tarihi bir olayın arifesinde yola çıkacaktım.

Kuyucak yolculuğu

06 Mayıs Saat 09.30’da Ankara AŞTİ’den Lüks Aksel ile yola çıktım. Yazıhaneye sorduğumda "3,5 saat sonra Yalvaç’tasınız" dediler. Ben de Ahmet Beye "inşallah Saat 13’te Kuyucak’ta olacağım" diye telefon ettim.

Kuyucak’a doğru yol alırken, eski bir hatıram canlandı. 1992 yılı idi. Yeni belediye olmuş beldelerde ara yerel seçimler vardı. Bunlardan üçü de Isparta’da ve Yalvaç’taydı. Özgüney (Gemen Güney), Özbayat (Gemen Bayat) ve Kuyucak beldeleri idi.

RP olarak her üç beldede de seçime girmiş ve almak için ne çabalar harcamıştık. Erbakan Hoca, helikopterle Özgüney’e inmiş ve büyük bir heyecan yaratmıştı.

Adayımız, babamın asker arkadaşının oğlu Cidde’de çalışan Reşat Şan’dı. Özbayat adayı, Keçiborlu eski müftüsü Bekir Suna, Kuyucak adayı ise avukatlık stajını Meclis eski Başkanı M. Ali Şahin’in yanında yapan Yalvaç Devlethan Camiinin emekli imamı Hafız Süleyman Kurt hocanın oğluydu.

07 Haziran Pazar günü yapılan seçimde Özgüney’de 109 oy alırken, ANAP ve DYP eşit oy almışlardı. Özbayat’ı az bir farkla RP, Kuyucak’ı ise DYP almıştı.

Reşat, ne zahmetlere girmişti. Benzer şekilde Kuyucak adayımız Av. Haydar Kemal Kurt da. Hatta M. Ali Şahin’i, Kuyucak’a getirmiş, ancak iki oy alabilmiştik. O zamanlar olayı kutsal bir dava olarak bilirdik. MG gömleğini çıkaracağımızı nereden ve nasıl bilebilirdik? Hey gidi günler hey…

Aksel, “ilme çalısı” gibi her yerde durdu.

Emirdağ, Bolvadin, Çay, Sultandağı, Benzin İstasyonu ve Akşehir’de mola verdi. Ancak 15,10’da Kuyucak’a inebildim. Arabadan Kuyucak’a ayak bastığımda hafif bir yağmur dökülüyordu ki, beş dakika sonra Ahmet, arabasıyla geldi ve beni aldı. Evden çıkalı yedi saati geçtiği için ilk işim, ihtiyaç gidermek, aptest ve namaz oldu. Yalvaç Mehteran Takımı elemanlarından bazıları da aptest alıyorlardı ki, kutlamalara mehteranın da geldiğini anladım. Eskiden mehteran olmazdı şimdi hemen hemen her ilin ve büyük ilçelerin mehteran takımları var.

Ahmet Beye seçimi sordum. "Yüzde 90 AK Parti, yüzde 10 kadar diğer partiler" dedi. RP Isparta İl Başkanı olduğum sıralarda da durum aynı idi. Yüzde 90 DYP, yüzde 10 diğer partiler. Kuyucak’ta değişim yok.

Kuyucak’ta Hıdırellez

-R1. Kuyucak Muhtarı ve halk, Hıdırellez yemeğinde.

Hıdırellez kutlamalarının sonuna anca yetişebildim ve resimlerde gördüğünüz gibi afiyetle Hıdırellez yemeğini yedim. Diriliş (Hızır) Günlerinin başlangıcı olan Hıdırellez’i icat eden, yaklaşık 5-6 Asırdır Kuyucak’ta Hıdırellez’i kutlayan ve olaya katkı veren herkesi saygı ve şükranla anıyorum. Ahmet Şen’in dediğine göre 1000 kg civarında et kullanılmıştır. İki büyük dana kesmişler.

-R5. Kuyucak Pazaryeri ve Sosyal Faaliyet Alanı, Ahmet Şen ve Ramazan Topraklı

Hıdırellez yemeği, “Kuyucak Pazarı ve Sosyal Faaliyet Alanı” adlı kapalı yerde veriliyor.

Yemek, âdet olduğu üzere düğün çorbası, pilav, kuşbaşı haşlama et, üzüm hoşafı ve irmik helvasından oluşuyor. Eskiden irmik helvası yerine gâzîler helvası yapılırmış (bk. Resimler).

-R2. Kuyucak'ta Hıdırellez, Ahmet Şen ve Ramazan Topraklı

Şarkîkaraağaç’ın da Gâzîler helvası dediği tatlı için bazı yöreler un helvası, yağ helvası veya miyane helvası derler. Bu yemeğin aş dökmek, toy yemeği, çorba için doyga (toyga) gibi adları da var.

Bütün masrafı köylü karşılarmış ve iki üç ay evvelinden herkes gönlünden kopan parayı muhtara verirmiş. Böyle bir âdeti, Kuyucak köyünden başka yerde görmedim ve işitmedim; şayet işiten varsa söylesin, biz de bilelim.

Yemek, Saat 10-11 civarında köy imamının duası ve Hıdırellez’in anlamını anlattığı konuşmasını müteakip başlayıp ikindiye kadar devam ediyor. Hıdırellez’e komşu köyler, ilçedeki memurlar ve eş dost davet ediliyor.

Bu konuda Ahmet Şen’in bana gönderdiği HIDRELLEZ adlı yazıyı buraya aynen alıyorum:

Köyümüzde yaşadığımız bu geleneğin geçmişi, yüzyıllar öncesine dayanmaktadır. Zamanla farklı boyutlara evrilen bu geleneğimiz günümüzde hala canlılığını korumaktadır. Köyümüzde kutladığımız bu gelenek dört temel unsurdan müteşekkildir, bunlar kısaca;

1- Hızır ve İlyas peygamberlerin (as) buluşup darda kalan insanlara yardım ettikleri gün olarak inanılıp kutlarız.

2- Türk kültüründe baharın müjdecisi olan nevruzun başlangıcı olup aynı zamanda, efsanede geçtiği üzere Türklerin demiri eritip Ergenekon’dan çıktığı günün anısına kutlarız.

3- Suçıktığı dediğimiz bölgeden gelen, yüzyıllardır içtiğimiz suyun şükrünü eda etmek amacı ile kutlarız.

4- Ekinlerimizin en çok yağmur istediği dönem olan bu mevsimde yağmur duasında bulunarak kutlarız.

O günler, biz çocukların cebimizde tahta kaşıkla subaşına gittiğimiz günlerdi. Koyun ve kuzu sürülerinin birleştirilip ana ve kuzusunun birbirlerini bulmak için meleştiklerini izleyip karmaşık duygular yaşadığımız günlerdi.

-R6. Ramazan Topraklı, Mehmet Dilmen, 3 bin yıllık küp.

Teknede hamır, Arabada çamır, Ver Allah'ım ver ver, Sicim gibi yağmır” tekerlemesini hep bir ağızdan söylediğimiz günlerdi. Ambarlarda un, bulgur, pekmez turşu küplerinin Hıdırellez uğrayıp taşıp taşmadığına baktığımız günlerdi. Yağmur duasında ceketlerimizin tersini giyerek dua ettiğimiz günlerdi.

Veli Âlime Abla ile yatır mezarlarını ziyâret ettiğimiz günlerdi.

-R4. Mevlana Saru Danişmend Mezarı

Suçıktığı’nda kesilen kurbanın kanının şebekeye akıtılması ile çeşmelerden kan kırmızı suyun gelmesini beklediğimiz günlerdi.

Sonuç: Meteorion (Göktaşı) adlı yerleşim

Ahmet Şen, beni köyün 06 bm (bin metre) yukarısında bulunan siyah taşların bulunduğu yere götürdü ki, bu taşlar, bildiğimiz siyah renkli demir filizleri olup, maalesef obsidyen değildi. Ancak bu köyde 7-8 bin yıl öncesi ve Kalkolitik Çağ’a ait Hüyük, Göktaş, Yaban Güneyi ve Geçerönü (Geçitönü) adlı yerlerde eski yerleşimler vardı (Şen, 2019: 9).

Bu taşları görmek için 350 km geliş, 530 km dönüş için toplam 880 bm yol teptim. Ama bu emeğim boşa gitmedi. Kuyucak’ın Hıdırellez kutlamaları yanı sıra birçok dostu gördüm; Kötürnek ve Isparta’yı teğet geçip geldim.

-R3. Kitap, Kuyucak

Ahmet Şen’in bana armağanı olan Kuyucak adlı kitabı aldım (bk. Kitap Resmi).

Bu kitapta gördüğüm Göktaş adlı eski yerleşim belki de Meteorion denilen yerdir.

Göktaş, 1x1,5 bm ebadındaki bir mevkinin adıdır. Burası eski bir yerleşim olup, eskiye dair birçok buluntu çıkmaktadır.

Meteorion kesin olarak Kötürnek köyü yakınındadır, ama kesin olarak Göktaş adlı eski yerleşimdir diyemiyorum. Ben, buraya ve bu konuya tarihçi ve araştırmacının nazarı dikkatini çekmek istiyorum.

.

Ramazan Topraklı, dikGAZETE.com

Kaynaklar

Böcüzâde, Süleyman Sami (2012): Isparta Tarihi, Yay. Haz. Babacan, Hasan, Isparta Valiliği-Isparta.

İznik, Erkan (Aralık 2022): “Strabon’un Geographika (Coğrafya) adlı eserine göre Phrygia ve Phrygialılar”, Prof. Dr. M. Mehdi İlhan Anısına: Tarihe Adanan Bir Ömür. Haz.: Mehmet Doğan ve Kâmil Çolak, Berikan Yayınevi-Ankara, s.1-20.

Strabon (2009): Antik Anadolu Coğrafyası, Çeviri: Adnan Pekman, Arkeoloji ve Sanat Yayınları-İstanbul.

Şen, Ahmet (Temmuz 2019): Anadolu’da kadim bir yurt KUYUCAK Kültür ve Tarihi, Dinç Ofset, Zeytinburnu-İstanbul.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
Halil Korkmaz
Halil Korkmaz 12 ay önce
Evet, Kabe'deki Hacer-ül Esved taşının Anadolu'daki bir tapınaktan Sümerlilere oradan da Kabe'ye geçtiği yönünde bilgiler ve kaynaklar vardır.
İslam öncesi Kabe'nin üç büyük putu Lat, Menat Uzza "Allah'ın kızları" diye anlırken onlardan biraz daha büyük bir put olan Hubel ise, bu üçlünün babasıydı.
İşte bu Hubel'in aslı bizim Çatalhöyük'te ve başka pek çok yerde rastlanan yedi bin yıllık tanrıça Kibele'ydi.
Bilim insanları Kabe'deki siyah taşın da Kibele gibi yine Anadolu kökenli olduğunu söylüyorlardı.
Topraklı'nın yazısı da bu görüşü destekler nitelikte oluşundan ötürü beni binlerce yıl geriye götürdü.
Bu tür gezilerinden beni de haberdar eden Topraklı'nın habersiz gidişi beni üzzse de, gezi yazısı ve Kuyucak geleneksel Hıdırellez kutlamaları ile bu bölgedeki göktaş'ların varlığını öğrenmek teselli oldu.
Bilal Sürgeç
Bilal Sürgeç 12 ay önce
Ramazan Topraklı abiyi tebrik ediyorum Bu yazı tarihe seyahat nasıl olur sözüne bir misaldir Ramazan abi Isparta için bir şanstır Ah ne olsaydı memleketin Elazığ'da da Elazığ'ın ilçelerini köylerini tanıtan böyle bir yazarımız olsaydı koca bir üniversite var bu üniversite bizlere pek de bir şeyler kazandırmayan genel şeylere araştırıp araştırıp duruyor tekrarını tekrarını yapıyor