USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Osman Turan, Menteşe ve Amourios

Osman Turan, Menteşe ve Amourios
20-10-2025

R.1: Üst yarısı yivli mermer direğin Gelendost’taki adı: Kuşlar Minaresi’dir [Kulşar mezar taşı?].

Osman Turan, Menteşe ve Amourios

Öz

Bu makalenin amacı, Menteşe Beyliği hakkındaki hatalı ve yanlış yorumlara dikkat çekmektir. Zira kahraman Uc Gâzîsi Mehmet Beyin 1261’de Hülâgü’nün fermanıyla kurduğu beyliğin adı Menteşe Beyliği’dir. Menteşe, Mehmet Beyin Türklükten gelen Biñtaş adının, Menteş; Menteş Şah, Menteş-şâ, Menteşâ ve Menteşe gibi değişimiyle ortaya çıkmıştır. Bu beylik, 1308’de Selçuklu devleti yıkılıncaya kadar, Eğirdir ve Kemer Boğazı ile Konya-Derebucak arasındadır. Ertuğrul Bey ve atası Oğuz Alp [Melik] veya Kaya Bey, Şah Menteş veya Menteşe oğullarına tâbi olarak askerî ve siyasî faaliyette bulunmuşlardır.

Açar Kelimeler: Biñtaş, Menteş, Menteşe, Mehmet Bey, Lâdik, Eğirdir, Honas, Göçeri, Talamanî, Dalayman, Çamlık.

Giriş [İntroduction]

500 yıl önce Göller Bölgesi’nde vukûbulan coğrafî değişim bilinememiş; tarihî olaylar mevcut coğrafyaya göre yanlış yorumlanmıştır. Menderes’ten Büyük / Küçük Menderes, Sangarios’tan Sakarya, Halys’ten Kızılırmak, el-Battal Nehri’nden Dalaman çayı, Kelainai ve Apameia’dan Dinar, Amorion’dan Emirdağ, İzmir ve Efes’ten malûm İzmir ve Efes, Lâdik’ten Denizli, Tralleis’ten Aydın anlaşılmıştır. Hepsinden mühimi Kıral Yolu, Bizans Askerî yolları, Suğla Gölü kıyısındaki Ankara bilinememiş; Kıral Yolu ve Hıristiyan Hacılar Yolu, Başkent Ankara’dan geçirilmiştir. Bu misalleri çoğaltabiliriz. Özetle Selçuklu tarihi, Beylikler tarihi ve Osmanlı tarihinin başlangıcı hatalarla doludur.

25.08.2025 tarihli DikGazete’de Osman Turan’ın Selçuklular Zamanında Türkiye, 1998 adlı eseri s.605’deki Armatasun ile yanlış bilinen Akşehir, Konya Kapı, Tonguzlu yer adları ile Menteşe oğullarına açıklık getirdim. Şimdi de Şeh Menteş veya kahraman Uc Gazisi Mehmet Bey hakkındaki yanlış bilgileri açıklamaya çalışacağım:

Yazın İncelemesi [Literature review]

Bu çalışmada Kazvinî, Aksarayî, İbn Bîbî, Baybars Mansûrî, Anonim Selçuknâme, Simon de Saint Kuentin ve Khalkokondiles gibi çağdaş kaynaklarla çalışılacak; tarihî coğrafyanın ışığında İn Byzantion, Z.V. Togan, O. Turan ve B. Flemming yorumlanacaktır. Kaynak olmayan eserler, tarihî coğrafyayı bilmedikleri için yanılmaktadırlar.

Yöntem [Metodoloji]

Değişen coğrafyanın ışığında, tarihteki Kıral Yolu, Bizans Askerî Yolları ve Hıristiyan Hacıların kullandıkları Kudüs Yolu göz önünde bulundurularak kaynak metinler, coğrafyayla yüzleştirilmeye çalışılacaktır.

Bulgular ve tartışma [Results and discussion]

1. 1261’de kurulan Menteş Şah veya Şeh Menteş’e ait Menteşe beyliğinin sınırları tartışılmış; sınırın şimdiye kadar kabul edilen Denizli, Honaz, Dalaman, yâni 1 Nu. Bölge olamayacağı, 2-3 Nu. Bölgelerin de mâkul olmadığı; tek ihtimal Lâdik [Eğirdir: Denizli], Honas [Göçeri köyü], Dalayman, yâni 4 Nu. Bölge olduğu anlaşılmıştır [bk. Har.1].

Har. 1: 1261’de kurulan Menteşe/Denizli Beyliği’nin sınırlarını gösterir harita. Tarihçi, beylik sınırı için 1 numaralı bölge dedi. Eğirdir’in Lâdik olduğunu fark edince 2 numaralı bölgenin daha doğru olabileceğini düşündüm. Ancak Mehmet Beye tâbi Türkmenlerin, Hoca Mecdeddin’e ait kervanı, Antalya [Side] ile Konya arasındaki yolda soymaları ve İzzeddin’in ordusunu Antalya-Alâiye arasında yenmiş olmaları, beni, yeni bir Dalaman aramaya sevk etti ve Talamani’nin Derebucak-Dalayman [Çamlık] olduğunu gördüm ve 3 numaralı bölge ihtimali belirdi. Gelendost ile Eğirdir arası (Khoniates, 1995: 136) ve Konya-Hüyük-Göçeri köyü olmak üzere iki Honas daha vardı ve fermanda geçen Honas, Göçeri-Honas; “beylik” sınırı ise 4 numaralı bölge olmalıydı. Talmanya ovası, Pamfilya Side’sinde ve Borlu -Alanya yolu üzerindedir” (Honigmann, 1939: 686). Filhakika Dalayman, hem Pamfilya Side’si, hem de Borlu [Uluborlu]-Alanya yolu üzerindedir.

2. Selçuklu’nun 1243’de Moğollara mağlup olmasının ardından Türkmenler, Uc’da ayaklandılar ve beylerinin adıyla anılmaya başladılar. 1248 [1245 olmalı] yılında Coterinus [Büyük bir Türk ailesine mensup Ahmed], Uc’da ayaklandı; 20 bin Türkmen topladı. Büyük Alâeddin’in oğluyum dedi; Alanya’ya kadar yürüdü (Saint Kuentin, 2006; İbn Bîbî, 2014: 545). İsyan, Uc’da ve Kötürnek köyünde başladığı için, Koterinus/Kötürnekli denilmiş olmalıdır. 1250’de aynı bölgede Oğuz? Melik; isyan etti (Flemming, 2018: 38-39). Oğuz Alp veya Kaya/Kayı Bey, Ertuğrul’un atası olmalıdır (Khalkokondiles, 2014: 17). 1254 Uc’da, sahilde, Krakka’da Afşar boyundan İslâm Bey isyan etti (Turan, 1998: 519). 1254, bir Türkmen [Afşar boyu, İslam-Beg’in oğlu], Pamfilya kıyısındaki Cracca’yı yağmaladı ve kısa süre sonra öldü” [Alishan, 377]; Flemming ve Turan ise Pamfilya değil, kıyı der. Krakka, Kötürnek’in Kharax [İbnü’l-Esîr: Carabba] ile ilgili olabilir. Zira, Kötürnek, Eğirdir Gölü kıyısına yakın sayılır. “Aynı yerleşim yerini 1258’de başka bir Türkmen, Saroum [Saru?] yağmaladı” (Alishan 377, İn Byzantion, Bl.14, yıl 1939, F.1, s.133).

3. Sultan, ülkenin her yanına ferman gönderdi. Az zamanda Uc ve kenar nahiyelerden, Bozkır dağlarından, Bulgar, Gülnar ve diğer havalilerden gelen sayısız asker, Konya’nın kırlarında, ovalarında ve boş alanlarında toplandı (İbn Bibi, 2014: 574). Bu ordu, 14 Ekim 1256 tarihinde Aksaray yanında çok feci yenildi. Bunu O. Turan, “Selçuklu hükümeti, Mutad kuvvetlerden başka Uc Türkmenlerinden, Bozkır, Gülnar ve Bulgar dağlarında bulunan göçebelerden asker topladı” diye verir [1998: 479]. Adnan Erzi’yi kaynak alan Flemming ise özetle, “İzzeddin, 1256 yılı sonbaharında Konya’da menşei hakkında İbni Bibi’de bilgi verilen çoğunlukla Türkmenlerden oluşan bir ordu topladı. Konya ovasında toplanan bu Türkmen aşiretleri, Menderes çevresinden ve Uşak-Kütahya’ya [veya daha batıya] kadar uzanan sınırlardan gelmektedirler. İçerisinde bu sınırın kuzey kıvrımında yer alan Krateia’nın, şimdiki Gerede olduğu tahmin edilmektedir. Geri kalanı şimdiki Bozkır çevresindeki dağlardan, Toroslardan [Bulgar/ Bolkar dağları] ve Yörük bölgelerinden birisi olan Gülnar bölgesinden gelmektedir” der (Flemming, 2018: 33). Açıklama: Menderes, Büyük Menderes değil, Türk-Rum sınırı olan Kemer Boğazı’ndaki [Orta] Menderes’tir. Bu harpte Şeh Menteş’e tâbi Ertuğrul, atası Oğuz Alp ile bunlara tâbi Türkmenler de olmalıdır. Gerede yanlış; Krateia belki, Kudüs itinererindeki Şuhut’un X [10] mil Afyon tarafındaki Ceratæ olabilir (Ramsay, 1960: 264).

4. Uc Türklerinin emiri Mehmed Beğ, Kündistabl'ya duyduğu düşmanlık yüzünden Sultan'a isyan başlatmış Antalya ve Alanya arasında asker çekerek onun emirleriyle savaşmış ve galip gelmiş, yenilen taraf Sultan'ın emirleri olmuştu (Aksarayî, 2000: 50). Açıklama: Bu olayı, Turan 1256, Flemming ise 1261 yılında gösterir. Antalya ise Eski Antalya, yâni Side’dir. Mehmet Beyin Sultan’ın dayılarına duyduğu düşmanlığın bir sebebi belki, Aksaray yanındaki yenilgideki suçları olabilir. Bu olay, Mehmet Beyin [Şeh Menteş] 4 Nu. Bölgede bulunduğu gösterir [bk. Har.1]

5. Baybars Mansûrî [ve ondan naklen ‘Aynî], Türkiye bölgelerini sayar: 5- […] Turhalû [Turhal] ve sahile bitişik olan Borlu [Bolu?] şehir ve kaleleri. 6- […] Arakliye [Ereğli] ve Ermenek beldeleri olup, bu sonuncuda Menteşe oğlu bulunur. 7- Konya ve tâbileri: Konya, Tonguzlu [Denizli] ve tâbileri, Karahisar [Afyon], Demirlü [Karahisar], Aksaray, Antalya ve Alâiye (Turan, 1998: 476-477). Açıklama: Sahile bitişik olan Borlu, Bolu veya Safranbolu değil, Uluborlu olmalıdır. Zira birçok kaynak metinde Eğirdir Gölü için deniz ve pontus denildiğine şahit oldum. Menteşe oğlunun Ermenek’te bulunması da, Mad.1 ile uyuşur. Aslında Tonguzlu denilen yer Eğirdir’dir. Antalya, malûm Antalya değil, Eski Antalya’dır [Side]. Demirlü ise İscehisar olmalıdır. Mehmet [Menteşe] Beyin 1262’de şehit edilmesiyle beyliğin başına Ali Bey geçmiştir. Ali Beyin beylik merkezi Denizli, yâni Eğirdir’dir. Ali’nin oğlu Yinanç Bey, beyliği, Doñuzlu, yâni Hınzırlı’ya taşırken, Denizli adını da taşımış ve böylece Doñuzlu/ Domuzlu, Doñuzluk adı, Denizli olmuştur.

6. Flemming, “Safranbolu şehri anlaşılması lâzım gelen ve deniz kıyılarına [!] sınır olan Burlu da buna dâhil” der ki, yanlıştır. […] İbn-i Mense’nin [Menteşe olacak] vali bulunduğu Ermenek vilayetidir” [2018: 35-36]; ve “1205 yılında Mavrozomes’in malik olduğu Lâdik” der [2018: 37] ki, Lâdik Eğirdir’dir [Laodikya]. Tarihte geçen Lâdik, malûm Denizli değil, Eğirdir’dir. Denizli, denizi olan demektir. Malûm Denizli’nin bir denizi yoktur; ama Eğirdir’in bir denizi/gölü vardır. Osman Turan dâhil tarihçi, Lâdik’ten malûm Denizli’yi anlamıştır. Mavrozomes’in sahip olduğu Menderes bölgesi de, Eğirdir [Lâdik] ve iki göl arasındaki Orta Menderes bölgesidir.

7. Armağanşah ve Tuğrulşah’ın oğulları Antalya kıyılarını, Alanya ve Lâdik’i müstakil yaptılar. Eşref’in oğlu Akşehir ve Ilgın’dan [Kuñ/Kunya?] iline kadar olan bölgeyi zorla ele geçirdi; Karaman’ın oğlu Moğolların yönetimindeki Sis’e sınır olan Ermenek’i aldı. Togan, “Ermenişah oğlu Tuğrulşah” daha doğrusu sadece Antalya, Alanya ve Lâdik’i yönetmiş olabilecek Tuğrulşah’ı okumuştur” (Flemming, 2018: 91, açık.472). Mürsel Öztürk ise,Menteşe oğulları ve [Er]Tugrul-şah Bey, Antakya, Alâ’iye, Lazkiye sahillerine zorla hâkim oldular. Eşref-oğlu Sis’e bitişik olan Ermenek vilâyetini Moğolların elinden aldı. Onları uzaklaştırmak için şehzadeler Geyhatu ve Hülacu’yu Rûm’a gönderdiler” tercüme etmiştir (Kazvinî, 2018: 383). Açıklama: Metin, Togan’da: “O zaman İlhanlılardan çok Sultan Mes'ud aleyhine ayaklanan Antalya, Alâiye ve Lâdıkiye'yi idare eden Tugrulşah Bey, Aksaray ve Ilgın’da [Abi germ]; Eşref-oğlu, Ermenek'te Karaman-oğlu gibilerin hareketlerinin başına geçmek istedi. Argun namına Anadolu'yu idare eden şehzade Hülecü ile Keyhatu, bu hareketi tenkil ettilergeçer (1981: 325, açık.51: Aksara, Kedek, Karaman, Ermenak isimleri bozuk yazılım; Tugrulşah hakkında Ermenişah oğlu Tugrulşah denilmiştir). Togan’ın Antalya okuduğu ismi, Mürsel Öztürk Antakya okur. Her iki metinde de Alanya [Alâiye] ile Lâdik [Lazkiye] ortak olup, Alanya malûm, Lâdik/ Lazkiye Eğirdir; Antalya, Eski Antalya, yâni Side veya Selimiye; Antakya Yalvaç; Aksaray ise, Akşehir olmalıdır. Tuğrulşah Bey, Ertuğrul Gâzî’dir. “Ermenişah oğlu Tuğrulşah ifadesi”, Ermeni bölgesi veya Ermenek beyi Oğuz Alp veya Kaya Beyin oğlu Tuğrulşah anlaşılmalıdır. Geyhatu Rûm’a 1284’lerde geldiğine göre, Menteşe ve Ertuğrul, 1280’lerde Antakya [Yalvaç], Antalya [Side], Alâiye ve Lâdik [Eğirdir] kıyılarına hâkimdirler. Bu kaynak bilgi Khalkokondiles ile de uyuşmaktadır. Mehmed Bey, 1262’de Şarkîkaraağaç’ta şehit edilince, Menteşe adı, aile adı da olmuştur. Tarihi Güzide ve B. Mansûrî sayesinde Menteşe ile Ertuğrul’un, Alanya, Side, Derebucak, Beyşehir, Şarkîkaraağaç, Yalvaç, Gelendost, Eğirdir civarında bulundukları anlaşılmıştır.

8. Türkmenler’in en kuvvetlisi, Denizli [Lâdik], Honas, Dalaman havalisinde yurt ve beylik kuran göçebelerdi. 200.000 çadır halkı olan bunların başlarında kahraman ve "Uc Gazisi" Mehmed Bey, kardeşi İlyas Bey, damadı Ali Bey, Sevinç ve Salur beyler vardı. Mehmed Bey birinde Antalya'dan gelen bir kervana Türkmenlerin baskın yapıp Konyalı tacir Hoca Mecdeddin'e ait 50.000 dirhem kıymeti olan kumaşları aldıklarına dair bir şikâyet ile karşılaştı ve bu parayı derhal tazmin eyledi (Turan, 1998: 514). Açıklama: Bu olay, Türkmenlerin malûm Denizli bölgesinde değil, Eski Antalya’yı [Side, Selimiye] Konya’ya bağlayan yol üzerinde, yâni Derebucak çevresinde bulunduklarını gösterir. Dalaman, Derebucak-Dalayman, Denizli [Lâdik] Eğirdir, Honas ise Konya-Hüyük Göçeri köyüdür.

9. Mehmed Bey, 1261’de Moğollara yöneldi. Hülâgü, Mehmed Bey'in teklifini kabul edip kendilerine hâkimiyet alametlerini götüren Kulşar adlı bir kimseyi şıhne tayin etti (Turan, 1998: 515). Gelendost’ta “Kuşlar minaresi” adlı iki m boyundaki yivli sütun parçasının, şıhne Kulşar’a ait mezar taşı olabileceğini düşünüyorum [bk. R.1].

10. Lâdik’in teslim edilmesinden sonra 1259 yılında Bizans içindeki otonom bölgeyi zahmetsizce ele geçiren Uc Türkmenlerinin yukarı Menderes çevresinin sahipleri olarak ortaya çıkmışlardır. Türkmenler, Moğollara tâbi Selçuklu’ya tâbi olmayı retle, doğrudan Moğollara tâbi olmak istediler (Flemming, 2018: 39). Açıklama: Yukarı Menderes değil, Eğirdir [Lâdik] ve iki göl arasındaki Orta Menderes olacak. 1259’da aynı bölgede [Kemer Boğazı yanı] Pelagonia’da [Herakleia], Rum devleti ile âsi Mihail arasındaki harbi, Rum devleti kazanmıştır (Kinnamos, 2001: 80, 96-97; Akropolites, 2008: 158-59). Bu bölgede, Rumlar ile Türklerin iç içe oldukları anlaşılmaktadır.

11. Flemming, s. 43, açık. 207’deki: “Z. V. Togan’ın Mısır kroniklerine dayandırdığı tahmininin tutması mümkün değildir. [Çünkü] Hamidoğulları söz konusudur” gibi yorum yanlıştır. Togan, Uc Gâzîsi Mehmed Beyin beyliği için Hamidoğulları der (1981: 325) ki, doğrudur. Zira Hamid ve Aydın Beyler, Mehmed Beyin çocuklarıdır. Tarihçi, bunu ve Amourios’un Hamid Bey, Salpakis [Sahil Beyi] Menteşe ve Menteş Beyin Aydın Reis olduğunu bilmiyor. El-Ömerî’nin, “Mesaliki’l-Ebsar’da Dündar oğlu Hızır için Menteşe evlâdı” demesi bu yüzdendir (Kopraman, 2015: 88).

12. Ertuğrul, Amourios’a [Hamid Bey veya Menteşe] tâbidir (Turan, 1998: 613) ve Gelendost civarında yaşamaktadır. “Mehmet Bey, Kaya Beye kıyı namında diyârı verdi” (Şikârî, 2005: 129) kaydına göre Mehmet Bey, Uc Gâzîsi Mehmed Bey, “kıyı” Eski Eğirdir Gölü sahili, Kaya ise Ertuğrul Beyin atasıdır. Bu olay, 1260’dan evveldir. “Osman Gâzî müstakil değildi ve Orhan Gâzî müstakildi” (Öztuna, 2005: 99-100). Orhan da, Aralık 1326, Hamid oğlu Dündar Beyin şehit edilmesi sonunda müstakil olmuştur. Buna göre devleti, Osman değil, Orhan kurmuştur.

13. İn Byzantion, Bl.14, yıl 1939, fas. II, s.686: Talmaniya: Talmanya ovasını Eski Antalya’da Pamfilya Side’si yakınlarında ve Borlu’dan Alanya’ya giden yol üzerinde arıyoruz. Zira Synaxaire de Sirmond Pamfilya'nın Selimiye Talmaniya'sı zikrediyor (Synæur Eceles Constantinop, s. 811, 2, éd. Delehaye). Açıklama: Burada Talmaniye, Aksarayî’deki Talamanî, Derebucak-Dalayman [1530 Küçük-Yavşı, şimdi Çamlık] olup, 1995 Ankara basılı, 1530 tarih, 166 Nu. MVAD, s.156’ya göre Alâiye livası, Manavgad’a bağlıdır. Onun için Dalayman’ın Pamfilya Side’si ve Uluborlu-Alanya yolu üzerinde gösterilmesi doğrudur [bk. Har.1, Har.2].

14. “Moğolların ve Müslümanların ordusu, saltanat bayraklarının alayı ile birlikte Uc vilâyetine girdiler. İstanbul hududuna ve bölgesine kadar vilâyetleri, zorba Türklerden, asilerden temizlediler. Onların büyük komutanı olan Mehmed Beğ, İlyas Beğ, Salur Beğ ve diğer fitne arayan Türk beylerinin hepsi yakalandı” (Aksarayî, 2000: 53). “Hülâgü, Kılıçarslan ve Konya’daki Moğollara Mehmed Bey üzerine yürümeleri emretti. Dalaman ovasında yapılan harpte, Ali Bey'in hıyaneti ile Mehmed Bey mağlup olup, dağlara kaçtı. Aman verilmesi şartiyle itaat edeceğini bildirdi. Mehmed Bey'e aman verdikleri hâlde onu Konya'ya götürürken Borgulu'da öldürdüler. Ali Bey Denizli Türkmenlerine Bey tayin edildi. Selçuklu-İlhanlı hâkimiyeti Dalaman çayına kadar uzadı” (Turan,1998: 515-516). Açıklama: İstanbul hududu, Kemer Boğazı’ndaki ırmak olup, harp, hududun Konya tarafında yapılmış demektir. Dalaman veya Flemming s.48’de Talamanî ovası, Derebucak-Dalayman ovası olup, Aksarayî ile örtüşür. Turan’daki Denizli Türkmenleri, Flemming s.48’de; Ali Bey, Denizli bölgesinde “Türkmenlerin emiri” oldu geçer. Bu Denizli, bir denize [göle] sahip olan Eğirdir’dir. Bu yüzden Ali Bey devrinde Menteşe Beyliği için Denizli Beyliği denilmiştir (Flemming, 2018: 43, 48). Mehmed Bey, Uluborlu’da değil, Şarkîkaraağaç’ta şehit edilmiştir; buradaki Şeh Menteş türbesi ona aittir. Oğuz [Kaya], Ertuğrul ve Osman, Eğirdir Gölü’nde [Ege Denizi] denizcilik yapmışlardır. Bugüne dek yapılan malûm Denizli, Menteşe- Milas ve Ertuğrul- Söğüt, Bilecek yorumları külliyen yanlıştır.

15. İnanç Bey'in babasının Mehmed Bey'in damadı Ali Bey olduğuna dikkat edilmemiş; İnanç oğulları diye yeni bir beylik icat edilmiştir. "Uc gazisi" Mehmed Bey'in damadı Ali'ye ait bu beylik, 1262’den beri Selçuklu’ya tâbi iken, 1277’de Karamanlıların Konya'yı zaptlarında istiklâlini ilân etmiştir (Turan, 1998: 517). Konya’yı zapt edenler ve Türkçe fermanını yayınlayanlar içinde Menteşe’ye [Hamid, Aydın] tâbi, Ertuğrul ve oğulları da vardır. 37 gün tahtta kalan Siyavuş, iki yıla yakın Ertuğrul Beyin yanında kalmıştır. Ali Bey ise, 1279’da Karahisar’da hapis edildi.

16. Baybars, Elbistan'da Moğolları müthiş mağlubiyete uğrattığı zaman [Karamanoğlu] Mehmed Bey önce Aksaray'ı kuşatmıştı. Fakat burada vakit geçirmeden, Eşref ve Menteşe beylerini de yanına alarak, mühim bir kuvvet ile Konya üzerine yürüdü ve kenti zaptetti. Wittek, Anonim Selçuk-name'nin bu kaydını [s.60] görmemiş ve Menteşe'nin bu münasebetle zuhur etmesi gibi mühim hadise karanlık kalmıştı [yıl 1277] (Turan, 1998: 560, açık.4). Osman Turan böyle der, ama eksiktir. Zira, Menteşe beyliği, 1261’de Hulâgü’nün fermanıyla kurulmuştu.

Har.2: Değişen coğrafya, Halife el-Mu’tasım’ın 838 yılındaki Ammûriye [Amorion] seferinde kullandığı yol ve diğer tarihî yollar.

17. Germiyan Türkleri ansızın ayaklanıp Gurgurum üzerine akın yaptı. Sultan, Moğol ve Müslüman askerlerini alarak onlara doğru gitti. Kumandanı Baltu idi. Sahip, 11 CE Perşembe [5.7.1286] Konya’ya geldi, oradan da Gurgurum’a gitti. Sultanın askeri bozuldu. 17 N 685 Çarşamba [6.11.1286]. Sultan asker topladı. Germiyan gizlendi. Sultan, Germiyan ilini yağmaladı; sonra Kayseri’ye gitti ve orada kaldı. Germiyan, tekrar asker topladı. Karahisar-ı Sahip’teki Sahib’in kızının oğlu da asker topladı, ama askeri bozuldu, kendisi Bozkuş Bahadır tarafından öldürüldü 686 [1287]. Sultan, Moğol ve Müslüman askerleriyle birlik Germiyan üzerine yürüdü [s.47]. Bozkuş ve Germiyan askeri kaçtı. Germiyan illerinde üç gün tahribat yapıp Karahisar’a döndüler. Sultan, Konya’ya geldi, 7 L 686 [15.11. 1287]. Halk fakir düştü. Sultan Kayseri’ye gitti. Anadolu ahalisinin kapısı kapandı (Uzluk, 1952: 47-48).

Açıklama: Germiyan, Menteşe olmalıdır. Zira Germiyan ile Gurgurum arasında Menteşe olup, Menteşe ile Germiyan karıştırılmaktadır. Hem de Germiyan Konya’ya tâbidir. Aynı hataya Pahimeris de düşmüştür: “Türklerden Sasa Bey, Efes’i ele geçirmişti; Germiyanlı Menteş Beyin damadı olan Sasa, ondan ayrı kendi hesabına ordu kurmuştu” (Pahimeris, 2009: 100-101). 1304’de ele geçen Efes, Gelendost-Efes [Apasa: Arzawa], Menteş Bey ise, kahraman Uc Gâzîsi Mehmed Beyin, 1296’dan önce ölen oğlu Aydın Bey olup, Germiyan ile hiçbir ilgisi yoktur.

18. Kastamonu havalisinde büyük bir Türkmen nüfusuna dayanan Çoban oğulları, diğer Türkmen beyleri gibi, Moğol idaresinde ezilen Anadolu'da bir kurtuluş çaresi arıyor ve bu beylik, ilk kez, merkezi idareye karşı bir istiklal hareketine girişti. Halkın bağlandığı Keykavus'un oğullarından Kılıçarslan'ın saltanat davası ile ortaya atılıyor; Karaman oğullarının Siyavuş’un [Cimri] saltanatı için yaptıklarını bu sefer Şimal Uc'u Türkmenleri tekrarlıyor ve bu suretle de mücadele meşrulaşıyordu [s.609]. Geyhatu, Karaman, Eşref ve Menteşe beylerine karşı tenkil hareketini yaptıktan sonra Kılıçarslan ve Çobanoğlu Yavlak Arslan'a karşı bir ordu sevketti [yıl 1291] (Turan, 1998: 609, 611])

19. Rükneddin Kılıçaslan Keyümers [1] isim ve lâkaplarını taşıyan bu zata, İbrahim isminde bir bey, atalık ve baş müşavirlik yapıyordu, o da Kastamonu beylerinin düşmanı idi” (Togan, 1981: 325-326). Açıklama [18-19]:

Osman Turan, Türkiye Selçukluları Hakkında Resmî Vesikalar adlı eserinde Sultan İzzeddin ve oğulları Siyâvuş, Kılıçaslan ve Geyûmers üzerinde önemle durmuş, ama Kılıçaslan ile Geyûmers’in aynı kişi olduğu fark edimemiştir. “Rükneddin Kılıç Arslan, bu yılda Uc tarafında ayaklandı. Geyhatu'nun alayı o tarafa varınca Kastamonu tarafına gitti” (Aksarayî, 2000: 137). Görüldüğü gibi Aksarayî Kılıç Arslan, İbni Bibi ise, s.673’te, Geyûmers adını kaydeder ki, bu, Kılıçaslan ile Geyûmers’in aynı olduğuna ve Togan’ın doğruluğuna işaret eder. Aksarayî’den anlaşıldığına göre Hamid Beye [Amourios] tâbi Türkmenler, Kılıçaslan Geyûmers önderliğinde Uc’da isyan etmişler; Geyhatu’nun gelmesiyle Kastamonu tarafına gitmiş ve isyana orada devam etmişlerdir. II. Mes’ud’a tâbi Yavlak Arslan, yenilmiş ve öldürülmüş, Sultan Mes’ûd esir alınmıştır. Ama ardından Moğol birliklerinin gelmesiyle de, Kılıçaslan ve Hamid Bey yenilmişlerdir. Bu olaylar sırasında Kılıçaslan ile Hamid Bey’in arası açılmış, Kılıçaslan önce İstanbul’a, oradan da Uc’daki Edremit [Yalvaç- Aşağıtırtar] ve oradan da Uluborlu’ya gitmiştir. Sultan Mes’ûd, Uluborlu’ya gelmiş, kardeşiyle barışmış ve önce Konya’ya, sonra da Kayseri’ye gelmişlerdir. 1296’da Sultan Mes’ûd, tahttan alınmış ve 1296-1298 arası iki yıl Selçuklu tahtı boş kalmıştır. 1298-1302 arasında Feramurz oğlu Alâeddin sultan olmuştur. Ondan sonra Mes’ud tekrar tahta çıkmış ve 1304’lerde hastalanmıştır. Bu arada Kılıçaslan sultanlığını ilân etmiş olmalı ki, Hamid Bey, yedi oğlu ve hediyelerle, biat için Konya’ya gitmiş ve eski kinini hatırlayan Kılıçaslan tarafından şehit edilmişlerdir. Katliamdan mucize eseri kurtulan İlyas [Ellez, Ellas, Alles, Ales Amourios], Alâyi Han’a sığınmış ve iki aylık Moğol kuşatmasından da kurtulmuş; Türkmenlerle Kılıçaslan’ın topraklarına saldırmaya başlamıştır ki, bunların arasında Osman Bey de olmalıdır. İlyas, 1308’de Kılıçaslan Geyûmers’e meydan okumuş; teke-tek yapılan dövüşte Kılıçaslan Geyûmers öldürülmüş; Selçuklu devleti son bulmuştur. Bunun üzerine Uc beyleri, Isparta’nın batısını aralarında bölüşmüşler ve Hamid, Menteşe, Aydın ve Saruhan oğulları beyliklerini kurmuşlardır.

Sonuç [Conclusion]

Uc Türkmenleri önceleri Uc’da [Batı hududu] Selçuklu devletine tâbi ve isimsiz olarak faaliyet gösterirken, 1243 Moğol bozgunundan sonra yavaş yavaş beylerinin adıyla anılmaya başlamışlardır. Menteşe Beyliği, yâni Mehmed Beyin, 1261’de Hülâgü’nün fermanıyla kurduğu beylik, Eğirdir ve Kemer Boğazı ile Konya-Derebucak arasındadır. Milas civarındaki Menteşe; Hamid, Aydın, Saruhan oğullarıyla birlik 1308’de kurulacaktır. Menteşe Beyliği ile birlikte geçen Menderes, Büyük Menderes değil, büyük, derin Battal nehri denilen Orta Menderes’tir. Bu nehrin Tantalos, İndos, Halys [Aλις], Obrimas, Sangarios, Kaystros, Euros, Ebros, Bathys Rhyax, Melis, Boğazın Asya Irmağı, şark sınırını teşkil eden Büyük nehir, Megalo Potamos, Seha, Pisidia Antakya yanındaki ırmak, Hierus, Âbrū Mesmâne, Hyeronpotamum, Mukaddes nehir, Siberis, Tearos, Skamandros, Almyros ve Kadmos gibi adları da var. Kaynaktaki Pahimeris’te zikredilen olayların tamamının, Kemer Boğazı ile Kastamonu bölgesinde cereyan eden olaylar olduğu anlaşılmaktadır. Ertuğrul Gâzî, atası Oğuz Alp [Kaya Bey] ve oğlu Osman da, Göller Bölgesinde faaliyet gösterirken Menteşe oğlu Hamid Bey [Amourios] tarafından idaresini oğlu İlyas’a [Ellez, Alles] verdiği Bilecik-Söğüt bölgesine [Alizones] götürülmüşlerdir. Bu makaleyle Göller Bölgesi’nde yaklaşık beş asır önce vukûbulan coğrafi değişim ile Menteşe, Denizli [Eğirdir] ve Osmanlı beyliklerinin başlangıç bilgileri yorumlanmaya çalışılmıştır.

.

Ramazan Topraklı, dikGAZETE.com

Kaynaklar ve Tetkik Eserler

Akropolites, Georgios (2008): Vekayinâme, Çeviri: Bilge Umar, Arkeoloji ve Sanat Yayınları-İstanbul.

Aksarayî, Kerimüddin. Mahmud (2000): Müsameretü’l-Ahbâr, Çev. Öztürk Mürsel, Türk Tarih Kurumu-Ankara.

Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü (BDAGM) (1995): 166 Nu. MVAD-Ankara.

Flemming, Barbara (2018): Geç Ortaçağ Döneminde Pamfilya, Pisidya ve Likya’nın Tarihî Coğrafyası, Çev. H.T. Bağçeci, TTK-Ankara.

İbn Bibi (2014): el-Evamirü’l-Ala’iye fi’l-Umuri’l-Ala’iye, Selçuknâme II, Çeviri: Mürsel Öztürk, TTK-Ankara.

İbnü’l-Esîr (1986): El-Kâmil Fî’t Târîh Tercümesi, Çeviri: Ahmet Ağırakça, Türkiyat Matbaacılık-İstanbul.

Kazvinî, Hamdullah Müstevfî (2018): Târihi Güzide, Ter. Mürsel Öztürk, Türk Tarih Kurumu, Ankara.

Khalkokondiles, Laonikos (2014): The Histories, 1. Bölüm, Çev. Anthony Kaldellis, Londra.

Kinnamos, Ioannes (2001): Ioannes Kinnamos’un Historia’sı, Çeviri: Işın Demirkent, Türk Tarih Kurumu-Ankara.

Kopraman, Kâzım Yaşar (2015): “Beylikler Hakkında Kaynaklardaki Bilgiler,” s. 87-89, Hamideli Tarih 02, Sistem Ofset-Ankara.

Öztuna, Yılmaz (2005): Devletler ve Hânedanlar, Türkiye (1074-1990), Cilt 2, İlaveli 3. Baskı, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı-Ankara.

Pahimeris (Pachymeres), Georges (2009): Bizanslı Gözüyle Türkler, Çev. İlcan Bihter Barlas, İlgi Kültür Sanat-İstanbul.

Ramsay, W. M. (1960): Anadolu’nun Tarihi Coğrafyası, Çeviri: Mihri Pektaş, MEB-İstanbul.

Simon de Saint Kuentin, 2006: Bir Keşiş’in Anılarında Tatarlar ve Anadolu 1245-1248, Y. Haz. Karasu, Ç. Özbayoğlu-Alanya.

Şikârî (2005): Karamannâme, Yay. Hazırlayanlar: Metin Sözen-Necdet Sakaoğlu, Karaman Valiliği-Karaman Belediyesi-İstanbul.

Togan, A. Zeki Velidî (1981): Umumî Türk Tarihine Giriş, Cilt 1, 2. Baskı, Ed. Fak. Basımevi-İstanbul.

Topraklı, Ramazan (2022): “Ertuğrul Gâzî hakkında yeni bir kaynak: ‘Tarihi Güzide’, Tuğrul-şah Bey ve Menteş Şah kimlerdir”, DikGazete.

https://www.dikgazete.com/yazi/ertugrul-gazi-hakkinda-yeni-bir-kaynak-tarihi-guzide-tugrul-sah-bey-ve-mentes-sah-kimlerdir-4319.html

Turan, Osman (1998): Selçuklular Zamanında Türkiye, 6. Baskı, Boğaziçi Yayınları-İstanbul.

Uzluk, Feridun Fazıl (1952), Anonim Selçukname.

R.1: Üst yarısı yivli mermer direğin Gelendost’taki adı: Kuşlar Minaresi’dir [Kulşar mezar taşı?].


[1] Geyûmers veya Keyûmers kelimesinin aslı Geyûmerd olup, ölümlü canlı demektir. Zerdüşt rivayetlerine göre ilk insan, yani Ebû’l-Beşer, Firdevsi’nin Şahnâmesine göre ise ilk padişah. Key, ulu, büyük, iyi vs. [An. Lügat: Ferheng-i Muin, Farsça Uz. Dr. H. İbrahim Sarıoğlu].

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?