400 yıllık hesaplaşma; Çeçenistan yeniden vuruluyor!
Kasım–Aralık ayları, Kuzey Kafkasya için her zaman olduğundan daha sıkıntılı geçti. 27 Kasım’da Grozny, Baysangurovsky’de bulunan askeri yerleşkeye bir drone saldırısıyla başlayan süreç, 29 Kasım’da Borze Köyü 291. Motorize Tüfek Alayı’nın konuşlandığı bölgenin, 2 Aralık’ta Açhoy Martan İlçe Emniyet binasının hemen yanındaki FSB bölge idare binasının hedef alınmasıyla devam etti. 5 Aralık’ta ise bakanlıkların bulunduğu Grozny City binası hedef alındı ve bir sonraki gün, yarış pistine isabet eden beşinci saldırı gerçekleşti.
Rusya’nın kendi sınırları içerisinde hava güvenliğini sağlayamaması ve bu kadar uzun yolu aşıp droneların Çeçenistan’a kadar varması bambaşka bir mesele. Ben ateşi yükselen savaş hastalığına odaklanıyorum. İslam Belokiev, “bunun daha bir başlangıç” olduğunu söylüyor. Bildiğiniz gibi Ukrayna’daki Çeçen kuvvetleri, İçkeria çatısı altında birleştiler. Bu birliğin, siyasi aktörler için de gerçekleşmesini dilerim.
Oturduğum yerden savaşan, mücadele eden insanlara yol göstermeye kalkacak değilim ama bir Kafkasyalı kadın olarak, kadının barışın koruyucusu olması geleneğini hatırlıyorum. 400 yıldan fazla oldu, Ruslar Kuzey Kafkasya topraklarına gireli. Kandan ve ölümden başka bir şey getirmediler. Bugün imar edilmiş Çeçenistan, Rusya’nın Çeçenistan’a borcunun milyonda biridir. Hiçbir bina, hiçbir teknoloji, yetim bıraktığı çocukların gönlündeki yarayla kıyas edilemez. Bu yüzden, Çeçenistan’da kimsenin Rusya’ya bir borcu yok. Ama Putin’in ve vasallarının ödenmemiş borçları var.
Ölüm, yıkım korkunç bir şey, ben yeni bir savaş istemiyorum. Uzlaşmanın bir yolunu bulmak gerekiyor. Bu uzlaşmaya Putin öncülük etsin isterim. Bir şekilde yurdundan uzak kalmaya zorlanmış bütün Çeçen muhalefetinin insan hakları korunarak ülkesine dönmesi ve serbestçe siyaset yapması sağlanmalı. Rusya çok iyi biliyor ki, özgürlük yanlısı Çeçenler bu defa yalnız değil. Bu defa silahsız değil, üstelik eğitimli, profesyonel bir ordusu var artık onların. Çatışmaların sonucuna bakmaksızın sürekli silah teminini sağlayacak bir Avrupa, 400 yıllık gafletten sonra bugün Kuzey Kafkasyalıların arkasında. Artık katliam inadından, zorba iktidarların çağından geçip, demokratik yollara yönelmeli Rusya. Belki özgürlükçülerin de eşit oranda yer alacağı bir geçiş hükumetiyle Çeçenistan şeffaf ve demokratik bir seçime götürülmeli ve insanlar istedikleri gibi yönetilmeli.
Hakikat şu ki; Kuzey Kafkasya’nın herhangi bir ülkesi, Rusya Federasyonu sınırları içinde olmasaydı, ne oğulları asker olup Ukrayna’da ölürdü ne bunca işkenceye maruz kalırdı, ne de ülkeleri, Ukrayna tarafından hedef alınırdı. Rusya’nın Kafkasya’ya kan borcu büyüyor, huzur borcuysa binlerce yıl ödenemeyecek bir meblağa ulaştı. Vicdan aramıyorum, emperyalizmin vicdanı olmaz. Sadece şiddet ve baskıdaki inadının Rusya’ya daha kötü günler getireceğini söylüyor ve kendi iyiliği için Kuzey Kafkasya’nın insan hakları sicilini düzeltmesi ve huzuru tesis etmesi gerektiğini hatırlatıyorum.
Barıştan başka bir yol bırakmayacak kadar çok adım atılmalı. Putin ve Kadirov, Çeçen muhalefeti, özgürlük hareketi ve insan hakları temsilcileriyle masaya oturmalı ve o masa, huzur tesis edilmeden dağılmamalıdır.
Herkesin bilmesi gereken gerçek şudur ki; biz, elbette çocuklarımız mühendis, mimar, hukukçu, bilim insanı, sanatçı olsun istiyoruz. Savaşmayı seçen biz değiliz, biz savunmaya mecbur edilenleriz. Ve bu 400 yıl, göstermiş olmalı ki yok olmaya pek niyetli değiliz. Bir bin yıl daha ölecek ve doğacak, ölecek ve doğacak ve mutlaka özgürlüğün şafağını görecek çocuklar büyüteceğiz. Bu yüzden, halklarımızın hak gaspı ne kadar erken sona ererse, bütün dünyanın huzuru o kadar erken tesis edilecektir.
Wuimafe.
.
Ülkü Menşure Solak, dikGAZETE.com