Çocukları için kabul etmedi

Konya’da fedakar eşinin çapraz nakil yoluyla vermek istediği böbreğini çocuklarının anneleri tarafından sağlıklı bir şekilde bakılabilmesi için kabul etmeyen Nevzat Demir, umutlarının tükendiği anda kadavradan yapılan böbrek nakliyle sağlığına kavuştu.
Konya’da marangozluk işiyle uğraşan Nevzat Elverir (38), 8 yıl önce konulan böbrek yetmezliği teşhisi sonrası diyalize bağlı olarak yaşamını sürdürmeye başladı. Böbrek nakli olması gereken Nevzat Elverir’e eşi Sema Elverir (36) ile birlikte annesi ve ağabeyi böbreğini vermek istedi. Annesinin ve ağabeyinin şeker ve kalp rahatsızlığı, eşinin de kan grubunun uymaması nedeniyle böbrek nakli gerçekleşemedi.

EŞİ, ÇAPRAZ NAKİLLE BÖBREĞİNİ VERMEK İSTEDİ
Gelişmeler üzerine uygun böbreği beklemeye başlayan Nevzat Elverir’e, eşi Sema Elverir bu kez çapraz nakil yoluyla böbreğini vermek istediğini söyledi. Çapraz nakil için tüm tahlilleri yaptıran Sema Elverir, çapraz nakli beklediği sırada eşinin itirazıyla karşılaştı. Fedakar eşinin çapraz nakil istediğini iki çocuğunu düşünerek kabul etmedi. Eşinin de bir böbreğini vermesiyle yarım kalacağını düşünen Nevzat Elverir, eşinin çocuklarına sağlıklı bir şekilde bakabilmesi için çapraz nakli reddetti. Uygun böbreğin çıkmasını sabırla bekleyen Nevzat Elverir’e müjdeli haber Antalya’dan geldi. Antalya’da geçirdiği beyin kanamasına bağlı olarak beyin ölümü gerçekleşen Ahmet Demiraslan’ın (63) böbreğinin kendisine uyumlu olduğu haberini alan Nevzat Demir, 17 gün önce Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi’nde gerçekleştirilen böbrek nakliyle sağlığına kavuştu.

ÇAPRAZ NAKİL DÜŞÜNÜLÜRKEN, KADAVRADAN SAĞLIK BULDU
8 yıldır böbrek hastası olduğunu ifade eden Nevzat Elverir, “Sadece hanımın böbreği oluyordu. Onun da kan grubu değişik olduğu için çapraz yapmayı düşünüyorduk. Son anda kadavradan çıktı. O şekilde nakil olduk. Diyaliz, kolay bir hastalık değil. Hayatı tamamen yarım yaşıyorsunuz. Suyu yarım içiyorsun, yemeği yarım yiyorsun, sosyal yaşantın yok. Bu şekilde yaşıyorsun. Ama Allah razı olsun hocamız ve ekibinden. Şimdi rahatız. Rahatsızlık benim farkına varmadan idrardan kan gelmesiyle başladı. Son dönemine gelmiş. Ondan sonra haberimiz oldu. Aşağı yukarı 2-3 sene falan tedavisini gördük ama yine de sonuçta diyalize girdik” dedi.

“EŞİM SAĞLAM OLARAK ÇOCUKLARIMIN BAŞINDA DURSUN İSTEDİM”
15 yıllık hayat arkadaşının böbreğini vermeye kendisinden daha çok istediğini ifade eden Vedat Elverir, “Hanım sürekli ‘gidelim, çaresine bakalım, ben vereyim’ diyordu. Ben çok üstüne düşmedim. Yani bir evde bir hasta yeterli... Bir yarım kişi yeterli. İki hasta olmaz diye düşünüyordum. O şekilde ben gitmiyordum. Bu kadavradan çıktı. Onun şansına mı, benim şansıma mı bilmiyorum. Beraber 15 sene paylaştık. 15 seneyi geçti bizim evliliğimiz. Dediğim gibi bir evde bir hasta yetiyor. İki hasta fazla olunca dedim ki, ’sen bari sağlam dur’. İki oğlum var. Kendisinin sağlam olarak başlarında durmasını istedim. Benim böyle bir nakil umudum yoktu. Aradan 8-9 sene geçti. En azından kendisi sağlam olarak çocukların başında dursun dedim. Eşim de böbreğini verecek ve eşim de yarım olacak. Öyle olmasın diye düşündüm. Israr etti sürekli. Atlattım hep, bugün gideriz, yarın gideriz, tamam yaza gideriz diye. Böyle derken bu kadavradan çıktı" diye konuştu.

“ÇOCUKLARIMIN GELECEĞİ İÇİN BÖBREĞİMİ VERMEK İSTEDİM”
Eşinin ailesinden böbrek verecek kimse olmadığı için en yakın kişinin kendisi olduğunu belirten fedakar eş Sema Elverir ise, "Çocuklarımın geleceği, eşimin sağlığını düşündüğüm için çapraza karar verdim. Eşime de defalarca teklif ettim. Fakat kabul etmedi kendisi. Ama şansımız varmış, Allah yüzümüze baktı, kadavradan çıktı. Vericiden de Allah razı olsun. Ameliyatı yapan hocamız ve ekibinden de Allah razı olsun. Çok güzel ve başarılı bir ameliyat geçti" dedi.
Kendi ailesinin de Antalya’da yaşadığını ve çapraz nakilden bu şekilde bilgisi olduğunu kaydeden Sema Elverir, "Çapraz nakil duyumlarımız oldu. Haberlerden duyduk. Öyle gelişti... Ama çapraz olmadı, kadavradan çıktı şansımıza. Ben Meram Tıp Fakültesi’nde kendi tahlillerimi yaptırdım. Dokularımız tutuyordu, kan grubumuz uymuyordu. Fakat dokularımız tutuyor mu diye geldim hastaneye. Burada tahlillerimi bile yaptırdım. Ama burada olmayacağını Antalya’da başlanıp Antalya’da sonuçlanacağını söylediler. Israrlarım sürekli oldu eşime aslında. Kabul etmedi kendisi. Çocuklarımızın geleceği için ’sen sağlıklı dur’. ’Bir eve bir hasta yeter’ diyordu. Çapraz da zaten mutlaka tutanlar oluyordu. O tür endişe yaşamadım. Eşime bir şey olacağından sürekli korkardım. O endişeyi yaşardım. Hatta ameliyata bile gönderirken çok endişeli gönderdim ama çok şükür sağlıklı sıhhatli çıktı” şeklinde konuştu.

"KADAVRADAN YAPILAN NAKİLLERİN ARTMASINI İSTİYORUZ"
Gerçekleştirilen böbrek nakli hakkında bilgi veren Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Erikoğlu, hastanın şu anki durumunun iyi olduğunu söyleyerek, “Tabi kadavradan olduğu için organların çalışma süreci biraz uzayabiliyor. Hastamızı da birkaç gün içerisinde taburcu etmeyi planlıyoruz” dedi.
Organ naklinin iki kaynaktan yapılabildiğini kaydeden Prof. Dr. Erikoğlu, "Bunlardan bir tanesi canlıdan yapılan nakiller, bir diğeri de kadavradan yapılan nakiller. Canlıdan yapılan nakillerde ameliyat öncesi hazırlıklar tamamlandıktan sonra aynı anda canlıdan organ alınıp akrabalardan birinden hasta kişiye aynı anda naklediliyor. Bu sürede organın çalışması, daha erken dönemde idrar çıkarması, daha iyi çalışması görülebiliyor ve hasta daha erken taburcu olabiliyor. Canlıdan yapılan nakillerin kısmen bu tür bir avantajı var. Ama kadavradan yapılan nakillerde ise, organın taşınması sırasında geçen süre, hastanın hazırlığı süresi dediğimiz bir süreç oluyor. Bu bazen 8-10 saate kadar uzayabiliyor. Bu süreçten dolayı da kadavradan yapılan nakillerde organın çalışması bazen 3, 5 gün, 1 hafta kadar gecikebiliyor. Kadavradan yapılan nakillerde kısmen böyle bir yapısı var. Ama gene de kadavradan yapılan nakillerin ülke çapında artmasını daha uygun görüyoruz. Çünkü kadavradan bir organ bağışı olduğu zaman 7-8 kişinin hayatı kurtulabilmekte. Ama canlıdan yapılan nakillerde sadece bir organ bağışı gerçekleşebilmekte” diye konuştu.

ÇAPRAZ NAKİL NEDİR?
Çapraz nakil, yakınları içerisinde kan grubu uyumlu vericisi olmayan hastalara uygulanıyor. Kan grubu uymadığı halde yakınına böbrek vermek isteyen çiftler, organ nakli merkezinde doku uyumları göz önüne alınarak çapraz nakle hazırlanıyor. Örneğin, kan grubu A olan bir alıcının kan grubu B olan yakını, böbreğini kan grubu B olan başka bir hastaya verirken; ikinci hastanın kan grubu A olan vericisi de böbreğini ilk hastaya veriyor. Kan grubu A veya B olan hastalar, kan grubu uyumlu vericileri olmaması durumunda çapraz nakil adayı olabiliyorlar. Burada bilinmesi gereken önemli nokta, kan grubu 0 veya AB olan hastaların çapraz nakil olma şansının daha düşük olduğudur.
(İHA)