Cenevre
Anadolu Ajansının (AA) ağustos ayı için hazırladığı "Avrupa'nın Parkları" dosya haberi çerçevesinde AA muhabiri, Cenevre'nin en önemli turistik mekanlarından olan, Cenevre Konservatuvarı olarak da bilinen Botanik Bahçesi'nin tarihçesini, özelliklerini anlattı, parkı ziyaret eden yabancılara mikrofon tuttu.
Botanik Bahçesi, İsviçreli botanikçi Augustin Pyramus de Candolle tarafından 1817'de kurulmasının ardından 1902-1904 yıllarında Cenevre Gölü'ne ve Birleşmiş Milletler Ofisi'ne bitişik olan şimdiki konumuna taşındı.
Bilimsel ve kültürel bir miras olan yaklaşık 28 hektar alan üzerine kurulmuş park, dünyanın çeşitli ülkelerinden gelen 12 binden fazla bitki türüne ev sahipliği yapıyor.
Botanik Bahçesi'nde birçok çeşit bitki, ağaç, çiçek, özel biyotoplar, canlı türleri ve cam seralar yer alıyor.
1904'ten bu yana ziyarete açık olan bahçede, Türkiye ve Anadolu coğrafyası ile diğer ülkelerden getirilen bitki türleri de yer alıyor. Bitkilerin yanlarında geldikleri ülke ve bölgeye ilişkin bilgi içeren tabelalar bulunuyor.
Koruma altındaki tıbbi ve faydalı bitkiler, bahçe bitkileri ve egzotik çiçeklerin de doğal ortamlarına göre sınıflandırıldığı görülüyor.
Bitki türleri özel olarak korunuyor
Her yıl binlerce yerli ve yabancı turist çeken Botanik Bahçesi düzenli bakımdan geçiriliyor, içerisindeki bitki türleriyle özel olarak ilgileniliyor.
Kafe, restoran ve ziyaretçilerin dinlenmeleri için masayla bankların da bulunduğu Botanik Bahçesi'nde, çocuklar için oyun parkı da yer alıyor.
Bahçenin bazı alanlarında yer alan göllerin üzerindeki nilüferler, ziyaretçilere görsel şölen sunuyor.
Botanik çalışmaları için bir eğitim tesisi olarak da bilinen alanda kütüphane de hizmet veriyor.
Kütüphane koleksiyonunda, 18. yüzyıl itibarıyla botanik tarihiyle ilgili binlerce kitap ve yayın bulunuyor.
Konuyla ilgilenen araştırmacılar, burada botanik ve mikolojik konuların çoğunu kapsayan belgesel koleksiyonuna da erişebiliyor.
Cenevre Konservatuarı ve Botanik Bahçesi'nin bulunduğu alanda bir hayvanat bahçesi de yer alıyor.
Hayvanat bahçesinde nesli tükenmekte olan hayvan türleri, flamingolar ile muhabbet kuşları gibi egzotik kuşlar yaşıyor.
Bahçede bulunan seralar, Akdeniz'den tropikal iklimin bitki örtüsüne kadar çok sayıda tematik koleksiyonu ziyaretçilerle buluşturuyor.
Ziyaretçiler Leman Gölü manzarasıyla buluşuyor
Ziyaretçilerine temiz hava alma fırsatını da sunan parkın, Cenevre'deki Leman Gölü'ne de kıyısı bulunuyor.
Alanda çiçek bilimleriyle ilgili atölyede mikroskoplarla bitkilerin köklerinin içine bakılabiliyor. Bu sayede ziyaretçiler bitkileri daha yakından görme fırsatı yakalayabiliyor.
Parkın belirli yerlerinde ziyaretçiler için bilgilendirici ve yön gösteren haritalar da yer alıyor.
"Bahçıvan olan babama burayı ziyaret etmesini söylemeliyim"
AA muhabirinin parkta mikrofon uzattığı ABD'li ziyaretçi Cerren Frasch, Botanik Bahçesi'ni çok beğendiğini, özellikle seralardan çok etkilendiğini söyledi.
Frasch, "Burada gördüğüm en ilginç şey bitki türlerinin sayısıydı, birçok eşsiz türe tanık oldum. Botanik Bahçesi yeterince büyük, burayı dolaşmak eğlenceli ve kolay." dedi.
Fransa'dan gelen Loic Menard da şu ana kadar gördüğü en güzel botanik parklarından birini ziyaret ettiğini belirtti.
Menard, "Babam da bahçıvan ve ona burayı ziyaret etmesini söylemeliyim. Çok muazzam bir mekan. Babam dünyanın her yerinden gelen bitki türlerini görürse gurur duyardı." diye konuştu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com
