?>

Amaç, Rus-Türk ilişkilerini gerginleştirmek!

Fuad Safarov

5 saat önce

Amaç, Rus-Türk ilişkilerini gerginleştirmek!

Moskova

Aralık, 2015. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yıllık basın toplantısı. Tam da o günlerde 24 Kasımuçak krizi” nedeniyle Moskova-Ankara hattında gergin ilişkiler söz konusuydu. Herkes Putin'in bu konuda da bir açıklama yapmasını bekliyordu. O basın toplantısında Putin'e bu konuda Putin’e soru vermek bana nasip oldu. Putin'e şunu sordum: “Rusya ve Türkiye arasındaki ilişkilerin bu kadar hızlı bozulması her iki taraf için de olumsuz. Üstelik her iki tarafa da zarar verdi. Sizce bu senaryoda üçüncü bir taraf var mı?”Bardağındaki çayını yudumlayan Putin, bu soruyu duyunca gözümün içine dikkatlice baktı...

Putin, sorduğum soruya yanıt verirken, “Belki orada üçüncü bir taraf vardır? diye sordunuz. Neyi ima ettiğinizi anlıyorum. Biz bunu bilmiyoruz...” dedi.Putin, benim kimleri ima ettiğimi çok güzel anlamıştı. Evet, aylar sonra Batı'nın planlanmış bir senaryo ile Rus-Türk ilişkilerini bozmayı amaçladığı ortaya çıktı. Bunu hem Moskova hem de Ankara fark etmişti. Ünlü Türk iş insanı, Devlet eski Bakanı Cavit Çağlar ve yakın dostu, Azerbaycan Başbakan eski Birinci Yardımcısı Abbas Abbasov'un büyük katkılarıyla yürütülen mektup diplomasisi sonucunda Rusya ve Türkiye, Haziran 2016’da barıştı.

Bu barışın ardından her iki taraf da Batı'nın uçak krizinde parmağı olduğunu anladı. Ve Moskova ve Ankara o günden beri ilişkilerini daha da geliştirdi.

Şimdi bu olayları neden hatırladım...

Bugünlerde Polonya ve Baltık ülkelerinin Belarus ve Rusya ile sınırlarında ilginç bir senaryo yaşanıyor. Haberlere göre; Polonya'ya İHA'lar girip çıkıyor. Baltık ülkelerinde de sözde “Rus uçakları girip çıkıyor.”

Bu olayların provokasyon olduğu ve olası Rusya-NATO ihtilafını çıkarmayı amaçladığı apaçık ortada. Fakat, benim dikkatimi başka bir provokasyon çekti.

Litvanya Savunma Bakanı Dovilė Šakalienė, sosyal medya hesabından Estonya'nın Rus savaş uçaklarının hava sahasını ihlal ettiği yönündeki iddialarını değerlendirirken; “Türkiye, 10 yıl önce örnek oldu… Düşünülecek bir şey var” diye not etti. 

Šakalienė, yukarıda bahsettiğim 2015 yılındaki Türk savaş uçağının, Rus Su-24 bombardıman uçağını düşürmesinden bahsediyordu. Bunun üzerine Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, Litvanya Savunma Bakanı Sakaliene’nin NATO’nun Rus savaş uçaklarını imha edebileceğine dair açıklamalarına tepki göstererek Sakaliene’nin psikoloji alanındaki akademik uzmanlığını sahada değerlendirmesini temenni etti.

Fakat, Šakalienė'nin bu cümlelerinde bir provokasyonun olduğunu fark ettiniz mi? 

Şöyle ki; Šakalienė, eski Rus-Türk krizini hatırlatarak Moskova'nın daha sert tepki vereceğini düşünüyor... Yani bakanın planına göre, Rus uzman ve siyaset bilimciler, askeri yetkili ve uzmanlar da kızarak Ankara için olumsuz ifadeler kullanabilir. Bunun üzerine de Ankara ve Türk yetkili ve uzmanlar da karşılık vererek Moskova'yı sert sözlerle hedef alabilir.

Böylece Rusya-Türkiye hattı, duygusal zeminde gerginleşebilir. Ama bu provokasyon tutmadı.

Çünkü Rusya ve Türkiye de o üzücü olaylardan gereken dersi aldı. Evet, ikili ilişkilerde bazen sorunlar olabiliyor. Ama hem Ankara hem de Moskova, başkalarının provokasyonuna alet olmamak için çok dikkatlice davranıyor.

.

Fuad Safarov, dikGAZETE.com

YAZARIN DİĞER YAZILARI