USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Hazar Denizi’ndeki İran-Rusya tatbikatının jeopolitik yansımaları

Hazar Denizi’ndeki İran-Rusya tatbikatının jeopolitik yansımaları
22-07-2025

Hazar Denizi’ndeki İran-Rusya tatbikatının jeopolitik yansımaları

Hazar Denizi'nin hukuki statüsü, enerji siyasetindeki güncel rolü ve CASAREX 2025 Tatbikatının jeopolitik yansımaları odağında Rusya ve İran'ın ikili işbirliği ile yeniden belirlenmeye çalışılıyor.

Sovyetler Birliği döneminde Hazar Denizi, fiilen bir iç su havzası olarak Sovyet sınırları içinde kalmakta, yalnızca güneyde İran kıyılarına kadar uzanmaktaydı. 1992 yılına kadar Hazar’ın statüsü, Sovyet-İran ikili anlaşmalarıyla düzenlenmişti. Ancak Sovyetler Birliği'nin dağılmasıyla birlikte Azerbaycan, Kazakistan ve Türkmenistan gibi yeni bağımsız devletlerin ortaya çıkması, Hazar Denizi’nin hukuki statüsünün yeniden tanımlanmasını zorunlu kıldı.

1990’lardan itibaren başlayan bu statü arayışı, kıyıdaş devletler arasında çeşitli tezlerin öne sürülmesine yol açtı. İran ve bir dönem Rusya, Hazar’ın kaynaklarının beş ülke tarafından eşit paylaşılması gerektiğini savunurken; Azerbaycan ve Kazakistan, “orta hat” esasına dayalı bir bölüşüm modelini benimsedi. Rusya ise 2002 yılından itibaren bu yaklaşıma kademeli olarak yakınlaştı ve Azerbaycan ile Kazakistan’la ikili anlaşmalar yaparak pratikte Hazar sorununu bu ülkelerle çözmüş oldu.

Aktau Anlaşması: Sınırlı uzlaşı…

Uzun süren diplomatik görüşmelerin ardından, 12 Ağustos 2018 tarihinde Kazakistan'ın Aktau kentinde imzalanan Hazar Denizi’nin Hukuki Statüsüne Dair Sözleşme (Aktau Anlaşması), Hazar'ın hukuki rejimini önemli ölçüde belirleyen bir dönüm noktası oldu. Bu anlaşma, Hazar Denizi’nin ne tamamen bir deniz ne de tamamen bir göl sayılabileceğini; özel hukuki statüye sahip, kendine özgü bir kapalı havza olduğu yönünde bir uzlaşıya dayandı.

Anlaşmaya göre: Yüzey suları ortak kullanımda kalacak, Deniz yatağı ve altı ise kıyı uzunluklarına göre paylaştırılacaktır. Bu yaklaşım, özellikle Azerbaycan, Kazakistan ve Rusya’nın enerji projelerini kolaylaştırırken; İran ve Türkmenistan gibi ülkelerin bazı itirazlarını beraberinde getirmiştir. İran halen “beşte bir” eşit paylaşım modelini savunmakta ve yüzde 12,5 oranında bir paya razı olmamaktadır. Türkmenistan ise başlangıçta statü belirlenmeden doğal kaynaklara müdahalenin hukuka aykırı olduğunu ileri sürmüş, fakat zamanla enerji projelerine dahil olma yönünde daha esnek bir tutum benimsemiştir.

Enerji politikaları ve uluslararası işbirliği…

Hazar Denizi havzası, dünyanın en zengin hidrokarbon yataklarından birine ev sahipliği yapmaktadır. Bölge, sadece kıyıdaş ülkelerin değil; Avrupa Birliği, Çin, ABD ve Türkiye gibi küresel ve bölgesel aktörlerin de enerji güvenliği açısından öncelikli alanlarından biri hâline gelmiştir.

Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC), Trans Hazar Boru Hattı (TAP), TANAP ve Hazar Geçişli Uluslararası Taşımacılık Koridoru (TITR) gibi projeler, enerji ve taşımacılık açısından Hazar’ı stratejik bir merkez haline getirmiştir. Ayrıca Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi kapsamında bölgeye yatırımları, Hazar kıyıdaşları arasında ekonomik işbirliğini teşvik etmektedir. Türkiye ise Orta Koridor’un en önemli halkası olarak Hazar’daki enerji akışını jeopolitik güce dönüştürme yönünde aktif bir rol üstlenmektedir.

Ancak bölge dışı askeri varlıkların engellenmesi için de stratejik düzenlemeler yapılmıştır. Aktau Anlaşması, kıyıdaş olmayan ülkelerin Hazar’da askeri varlık bulundurmasını yasaklayarak, Hazar’ın NATO veya ABD gibi dış güçlerden izole kalmasını amaçlamaktadır. Bu madde özellikle İran ve Rusya tarafından savunulmaktadır.

Hazar Denizi’ndeki İran-Rusya tatbikatının jeopolitik yansımaları…

İran ve Rusya’nın 21 Temmuz 2025’te başlattığı “CASAREX 2025” deniz tatbikatı, yalnızca iki ülke arasındaki askeri iş birliğinin bir göstergesi değil, aynı zamanda Hazar Denizi ekseninde derinleşen jeopolitik mücadelelerin de bir yansımasıdır. ABD-İsrail hattının İran üzerindeki baskısını artırdığı bir dönemde düzenlenen bu tatbikat, çok katmanlı bir mesajlar zinciri taşımaktadır: Hem caydırıcılık hem dayanışma, hem de nüfuz mücadelesi.

İran-Rusya askeri yakınlaşması: Gerçek ittifak mı, taktiksel denge mi!..

Tatbikat, görünürde Moskova-Tahran hattında bir uyum mesajı verse de, derinlerde iki ülkenin stratejik hesapları birbirinden oldukça farklı. İran, İsrail’le yaşadığı gerilimin ardından uluslararası izolasyona karşı bir güvenlik şemsiyesi ararken; Rusya, Ukrayna’da sıkışan jeopolitik manevra alanını Hazar üzerinden genişletmek istiyor. Bu bağlamda CASAREX 2025, İran için bir güvenlik sigortası, Rusya içinse bir nüfuz gösterisi olarak işlev görüyor. Ancak Moskova’nın İsrail konusunda izlediği temkinli hatta İran’ın duyduğu rahatsızlık, ilişkilerdeki sınırları da gözler önüne seriyor.

Hazar Denizi ve Kuzey-Güney Koridoru: İran'ın ekonomik ve askeri derinliği…

İran açısından Hazar Denizi sadece kuzey sınır hattı değil, aynı zamanda Orta Asya'ya ve Avrasya'ya açılan bir arterdir. Kuzey-Güney Uluslararası Ulaştırma Koridoru (INSTC), Rusya ve Hindistan arasındaki ticaret akışının yanı sıra İran’ın Çin’in Kuşak-Yol İnisiyatifi'ne entegrasyonu için de kritik önemdedir. Bu koridorun güvenliği, doğrudan Hazar’daki askeri varlıkla bağlantılıdır. İran, bu alanda üstünlük kurarak hem Batı yaptırımlarına karşı ekonomik bypass oluşturmayı hem de bölgede oyun kurucu aktör olarak konumlanmayı hedeflemektedir.

Azerbaycan-Rusya gerilimi: Hazar’daki güvenlik anlaşmazlığının derinleşmesi…

Azerbaycan ile Rusya arasındaki ilişkiler, son dönemde Hazar Denizi’ndeki güvenlik mimarisi ve bölgesel denge arayışları nedeniyle ciddi biçimde gerilmeye başlamıştır. Özellikle Rusya’nın Hazar’da artırdığı askeri faaliyetler ve CASAREX 2025 gibi ortak tatbikatlarla ortaya koyduğu güç gösterisi, Bakü yönetimi tarafından bir tür “baskı siyaseti” olarak algılanmaktadır.

Moskova, Hazar’daki askeri varlığını bölge dışı güçlerin etkisini kırmak ve kendi nüfuz alanını tahkim etmek amacıyla pekiştirirken; Azerbaycan ise bu askeri adımların kendi deniz yetki alanlarını zayıflatma riski taşıdığını düşünmektedir. Rusya'nın daha önce Kazakistan ve Türkmenistan’la yaptığı deniz altı enerji hattı anlaşmalarına mesafeli yaklaşması, Bakü'nün uluslararası enerji projelerinde elini zayıflatma çabası olarak yorumlanmaktadır.

Azerbaycan, bu gelişmelere karşılık olarak, bölgesel savunma iş birliklerini çeşitlendirme ve kendi kıyı savunma kabiliyetlerini modernize etme yönünde adımlar atmaktadır. Bakü’nün Hazar’daki münhasır ekonomik bölge iddialarını uluslararası platformlarda daha sık gündeme getirmesi ve enerji altyapısını Batı’ya entegre edecek yeni güzergâhlar araması, Rusya tarafından dikkatle izlenmektedir.

Özellikle 2025 yılında Rusya'nın İran ile düzenlediği kapsamlı deniz tatbikatı, Azerbaycan’ın güvenlik perspektifinde Moskova’ya karşı artan bir kuşkuya neden olmuştur. Rusya’nın Hazar’daki ortak askeri tatbikatlarda Azerbaycan’ı dışarda bırakması, iki ülke arasında güven bunalımını derinleştirmiştir. Bu durum, Azerbaycan’ın yalnızca enerji değil, güvenlik politikalarında da çok yönlü bir yönelim arayışına girmesine neden olmaktadır.

Rusya’nın Güney Cephesi: Çin ve Türkiye arasında sıkışan Moskova...

Ukrayna’daki savaşta yıpranan, Batı tarafından izole edilen ve Çin’in Orta Asya’daki yumuşak gücüyle karşı karşıya kalan Moskova için Hazar Denizi, jeopolitik bir denge noktasıdır. Rusya hem Çin’in artan etkisini frenlemek hem de İran üzerinden Orta Asya’daki kontrolünü yeniden tahkim etmek istiyor. Bu bağlamda, Tahran ile yapılan askeri tatbikatlar, yalnızca İran’a yönelik değil, aynı zamanda Çin’e, Türkiye’ye ve ABD’ye verilen dolaylı bir mesajdır. Moskova, çok kutupluluğun şekillendiği yeni dünyada “karasularını kimseye bırakmayacağı”nı göstermek istemektedir.

Küresel çok kutupluluk ve Hazar’ın yükselen önemi…

Hazar Denizi artık sadece bölgesel enerji taşımacılığı ve balıkçılık alanı değil; Çin’in Batı Asya’ya yönelimi, Hindistan’ın kuzeye açılımı, Rusya’nın denge arayışı ve İran’ın bölgesel nüfuz hedefleriyle birlikte çok taraflı bir stratejik rekabet alanına dönüşmüştür. ABD ve İngiltere gibi ülkelerin Karadeniz ve Doğu Akdeniz'e odaklandığı bir dönemde, Hazar üzerinden şekillenen İran-Rusya-Çin yakınlaşması, Atlantik blokunun geleneksel nüfuz alanlarına alternatif güç havzaları doğurmaktadır.

CASAREX 2025 – Hazar’da yeni güç haritasının kodları…

CASAREX 2025, askeri bir tatbikattan çok daha fazlasıdır. Moskova ve Tahran, bu tatbikatla sadece teknik iş birliğini değil, çok kutuplu yeni düzen içinde “bölgesel otonomi” iddiasını da masaya koymuştur. Tatbikatın mesajı açıktır: Batı’nın denizcilik ve istihbarat ağına karşı alternatif bir güvenlik mimarisi kurulmaktadır. Bu mimari, sadece Hazar Denizi’nde değil, Karadeniz, Basra Körfezi, Doğu Akdeniz ve Orta Asya’da da etkisini hissettirecek geniş bir güvenlik aksına işaret etmektedir.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

омюр челикдёнмез, Дикгазете

Seçilmiş Kaynakca

https://armiya.az/ru/news/230696

http://www.kafiad.org/alt/haber175.htm

https://www.iranintl.com/en/202507214862

https://www.azernews.az/region/244977.html

https://www.jpost.com/middle-east/iran-news/article-861744

https://www.specialeurasia.com/2025/07/21/casarex-2025-russia-iran/

https://www.newsweek.com/iran-russia-launch-naval-drills-challenge-us-2101532

https://jamestown.org/program/caspian-summit-increases-russias-regional-power/

https://oxu.az/ru/v-mire/iran-i-rossiya-provedut-trehdnevnye-ucheniya-v-kaspijskom-more

https://www.presstv.ir/Detail/2025/07/21/751579/Iran-Russia-joint-naval-drill-Caspian-Sea

https://www.vedomosti.ru/politics/news/2025/07/20/1125562-rossiya-iran-provedut-ucheniya?

https://www.tasnimnews.com/en/news/2024/07/22/3125680/iran-hosts-caspian-maritime-exercise

https://www.tehrantimes.com/news/515913/Iran-Russia-launch-joint-Caspian-Sea-search-and-rescue-drill

https://am.sputniknews.ru/amp/20250720/vms-irana-i-rossii-provedut-ucheniya-v-kaspiyskom-more--91521532.html

https://www.tasnimnews.com/en/news/2025/07/20/3358226/iran-russia-to-hold-joint-maritime-drill-in-caspian-sea/amp

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?