Osmanlı Ordusunun hafif ve yaya askeri birlikleri; Anadolu’nun bekar, genç, kuvvetli ve dinç evlatlarından oluşuyordu. Bu birliğe; Azebler adı verilmiştir. ‘Azeb’in kelime manası ‘bekar’ demektir.
Azeplerin masraf ve iaşeleri toplandıkları yerlerin halkına aitti. Ok, yay ve pala ile mücehhez idiler. Yerleşim birimlerinin güvenliği ve kalelerin savunmasından sorumlu idiler.
Azebler muharebede merkez ordusunun önünde bulunurlardı. Arkalarında toplar ve yeniçeriler hazır vaziyette beklerdi. Harb başladığı zaman; azebler sağa ve sola çekilir, topçu ateşi başlardı. Osmanlı’nın yükseliş dönemininde azeplerin mevcudiyeti etkili oldu.
Azepler Namazgâhı; Çanakkale Gelibolu Fener Meydanı’nda, boğaza bakan bir tepe üzerinde konumlanıyor.
Osmanlı İmparatorluğu’nun, Deniz Tüfekçi (donanma) erlerinin ve Azep askerlerinin sefere çıkmadan önce namaz kıldığı, dua ettiği ve uğurlandığı; bir çeşit üstü açık mescit ya da açık hava camii şeklinde tanımlanabiliyor.
Azepler Namazgâhı, kitabesine göre 15. yüzyılın başlarında, 1407 tarihinde inşa ediliyor. Mihraplı ve minberli namazgâh tipinde inşa edilen yapının, bir iyiliksever olarak bilinen Hacı Paşaoğlu (Beşe Oğlu) İskender Bey tarafından inşa ettirildiği bilinse de bazı kaynaklarda, Hacı Beşe Oğlu İskender’in, namazgâhı yapan usta olduğu, mimarının ise Sultan II. Bayezid dönemi mimarı Süleyman olduğu yazıyor.
Türkiye’nin Kuzey Batısında; Avrupa kıtasının Güneydoğusundaki son kara parçası olan Gelibolu; Osmanlıların fethinden sonra daha da önem kazanıyor. Azepler Namazgâhı için Avrupa yakasında, bir ibadethane içinde ilk olarak namaz kılınan yer olduğu söyleniyor.
Dikdörtgen plan şemasına sahip Azepler Namazgâhı’nın kıble duvarında, üç yüze sahip bir nişin etrafında mermer pilaster ve mukarnastan meydana gelen, bir niş içindeki mihrabın sağ ve solunda birer açıklık bulunuyor. Bu açıklıkların, sefere çıkacak azeplerın denizi görerek; Allah’a sığınmalarını sağlamak amacıyla açıldığı düşünülüyor
Girişin üstündeki dilimli tacın dış yüzünde, üstte “Allah, bütün kapıları açandır” ibaresi, alt satırda “Ey nice gizli lutufları olan Allah! Bizi korktuklarımızdan emin eyle” duası, iç yüzünde ise mimar ya da ustanın adını veren “Amel-i Âşık b. Süleyman el-Lâdikî” yazısı vardır.
Azepler, tarihin derin sayfalarında kaybolmadı.
Afrika’dan uzaklaştırılmaya çalışılan Fransa; “dimdik ayaktayım ve sabah ötmeye hazır horoz gibiyim” dercesine senaryo hazırlamış. Galya Horozu; Fransa’nın milli sembolü.
Fransız Akdeniz Stratejik Araştırmalar Enstitüsü (FMES) Başkanı Pascal Ausseur’un on gün önce, Fransa’nın meşhur gazetesi “L’Express” için hazırlamış olduğu senaryo; Yunan Basınında hayli ilgi gördü.
Fransız Ordusunun savaşlara nasıl müdahil olacağı vurgulanan videoya göre Türkiye; 2027’de Kardak Adalarını (İmia) İşgal ediyor ve Ege Denizinde Yunanistan ile savaşıyor.
Osmanlı Devleti’nin mirasını devralan Türkiye, genişlemeyi hedefliyor. Pascal Ausseur, burada Yunanlıların 3000 yıl boyunca yaşadığını ve 1946’dan beri Oniki Ada ile birlikte Kardak Kayalıkları’nın da Yunanistan’a ait olduğunu iddia ediyor.
Fransız Gazetesinin yayınladığı videoda; 17 Şubat 2027’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile Türkiye’ye sadece 7 km uzaklıkta bulunan ve kırk dönüm olan Kardak Kayalıkları işgal ediliyor.
Türkiye ve Yunanistan Ege Denizde, küçük ölçekli çatışmayı sürdürürken; Fransa, müdahale etmeye karar vererek, Yunanistan’ın yardımına koşar.
Türkiye ve Yunanistan arasındaki savaş sürerken; Yunanistan, yardım için Türkiye’nin de üye olduğu NATO’dan değil de Avrupa Birliği’nden yardım istemeli. NATO açıkça Yunanistan’a yardım etmeyebilir.
İşgal, sabah saatlerinde başlıyor.
Türk Özel Kuvvetlerinin 1.000 seçkin mensubunu taşıyan; iki fırkateyn ve bir taarruz denizaltısının koruması altındaki TSG Anadolu Gemisi, Kardak Kayalıklarına yaklaşıyor. Burada bulunan 50 civarında Yunan askeri tutuklanıyor. Adanın en üst noktasına Türk bayrağı, göndere çekiliyor.
Yunanistan “acil” kodu ile bölgeye müdahale etse de beş devriye botu ve on savaş uçağını kaybediyor.
Atina Radyoları, 28 Yunan askerinin öldüğünü duyuruyor. Yunan kamuoyu, Türkiye’nin bu provokatif eyleminden çok rahatsız oluyor. Sosyal medyada #Imia (Kardak) hashtagı tüm dünyada gündem oluyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Türkiye kendisine ait olanı geri aldı" sözlerinin yayınlandığı video anında viral oluyor.
Gazeteci Clement Daniez; "Yunanistan'ın onlarca yıldır Türklerle yüzleşmeye hazırlandığını" iddia ediyor.
Videoda yer alan Yunanistan Milli Savunma Bakanı Nikos Dendias'ın daha önce yaptığı bir açıklamada, "Yunanistan, hukuk adına egemenliğini ve egemenlik haklarını savunacaktır" sözlerine yer verilmiş.
L'Express muhabiri, Yunanistan'ın bu nedenle silahlanma programlarına büyük meblağlar harcadığını, aynı zamanda son yıllarda diğer ülkelerle önemli askeri anlaşmalar imzaladığını açıklıyor.
Bu arada Yunanistan, Belharra tipi firkateyn ve Rafale tipi savaş uçağı alımı için Fransa ile anlaşma imzaladı (24/03/2022).
Fransız muhabire göre; 2021’de Yunanistan ile Fransa’nın imzaladığı savunma anlaşmasına göre Fransa doğrudan Yunanistan’ın yanında yer alabilir.
Sahaya dönersek, Fransız senaryosuna göre Ege'de hava ve deniz savaşları devam ediyor.
Her iki taraf da kayıp sayarken; Yunanistan, Kardak’ı kurtarmaya çalışıyor. Yunanistan tarafında 40, Türkiye’de ise 14 askerin öldüğü bildiriliyor.
Türkiye'nin işgalinden üç gün sonra Emmanuel Macron, Fransız vatandaşlarına sesleniyor. Fransız ordusunun Almanya, İngiltere ve İtalya'nın da aralarında bulunduğu devletlerden oluşan bir koalisyonla Yunanistan'a bir yardım operasyonu düzenleyeceğini duyurur.
Ertesi gün, Avrupa ülkelerinden takviye kuvvetler sahaya geliyor.
Fransa, iki fırkateyn, bir nükleer denizaltı, iki Mistral helikopteri, bir uçak gemisi ve bir C130 gönderiyor. Fransızlar Türk birliklerini kuşatıyor. Fransız Amiral Osser'e göre böyle bir senaryo yakın zamanda Ukrayna'da yaşananlara benziyor.
Fransızlar kontrolü ele geçirmeyi başarıyor ama çok sayıda asker (80) öldürülüyor.
Fransız gazeteci, bunların Paris ve Atina arasında imzalanan anlaşmanın sonuçları olacağını bildiriyor. Fransız askerlerinin kaybı, gemi ve uçakların imhasının açıklaması; anlaşmaya bağlanıyor.
Senaryonun sonunda Yunanistan ve Fransa birlikte Türkleri geri iterler.
Savaşta; 120 Fransız, 130 Yunan ve 250 Türk askeri ölür. Türkiye’nin yenilgiyi kabul etmesi ile birlikte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan istifa eder; yerine yardımcısı Cevdet Yılmaz geçer.
Cevdet Yılmaz, yaptığı ilk konuşmada Batı “NATO”dan uzaklaşıp, Rusya ile yakınlaşma sözü verir.
Nihayetinde senaryo biter.
Fransız amiral, böyle bir senaryonun gerçeğe dönüşmemesi için yapılması gereken her şeye işaret ederek; silahlar satın alındıkça savaşa yaklaşılmasına rağmen diyalog sürdürülürse, çatışmadan uzaklaşıldığını belirtmekte.
Ayrıca Yunanistan Başbakanı Kyriakos Mitsotakis'in Türkiye ile olan sorunların çözümü için yol haritası hazırladığından bahsediliyor.
Fransız gazeteciye göre, bu senaryo gerçekleşirse tüm Avrupa için felaket olur.
Türkiye ile Yunanistan çatışırsa bu durum, NATO’da sarsıntılara sebep olur. Fransız amiral ise senaryo kaçınılmaz; gerçekleşebilir.
Gerçekten Fransa’nın derin yapısı böyle bir senaryo için adı geçen FMES enstitüsüne para vermiş olabilir mi?
Fransız istihbarat teşkilatı ve askeri yetkililer, böyle bir senaryo siparişi vermiş olabilir.
Bu tip senaryolar, Amerika başta olmak üzere birçok devlet tarafından gizli veya açık bir şekilde hazırlanmaktadır.
Elbette Türkiye de bu tip senaryolara karşı daha ciddi senaryolar hazırlamakta ve muhtemel bir savaşa hazırlanmaktadır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2022’de Gölcük Tersane Komutanlığında; Hızırreis Denizaltısı Havuza Çekme ve Selmanreis Denizaltısı İlk Kaynak Töreni'ndeki konuşmasında, “Bugün havuza çekim işlemini yaptığımız Hızırreis denizaltımızın 2023'te, Selmanreis'in ise 2027 yılında hizmete girmesini planlıyoruz. Bu seneden itibaren her yıl bir denizaltımızı hizmete alarak, 2027 yılına kadar 6 adet yeni tip denizaltımızı donanmamıza kazandırmış olacağız” sözleri ile barış için güvenlik tesisi kurulduğunu açıkça belirtmiştir.
Cumhurbaşkanına göre Türkiye, Feleğin Çemberinden geçen ülkedir.
Malazgirt’ten Çanakkale’ye, Milli Mücadeleden Terörle Mücadeleye kadar, tarihin her döneminde istiklalimize ve istikbalimize yönelik tüm saldırıları canımızla, kanımızla zafere ulaştırdık.
Bu süreçte, dost bildiğimiz ve anlaşmalar ile müttefik olduğumuz ülkelerin ihanetine uğradık.
Türkiye, gerilim ve macera peşinde koşmadan; dünya barışına katkı sunan bir ülke. Aslında bunu herkes biliyor.
Kardak Kayalıklarına gelirsek:
Lozan’ın 16. maddesinde; Türkiye’nin 12 ve 15. maddede belirtilen adalardaki her türlü hak ve sıfatlarından vazgeçtiği bildirilmekteydi. Ancak bu maddede Türkiye, aynı zamanda bu adaların geleceği konusunda alınacak kararların taraflarından biri olarak zikredildi.
Yunanistan’ın Ege’de egemenlik konusunda referans gösterdiği belgelerden biri de 4 Ocak 1932 tarihli Türk-İtalyan sözleşmesidir. Yunanistan, bu sözleşme hükümlerine göre Türkiye’nin haklarından vazgeçtiğini iddia etse de, iç hukuk süreci tamamlanmadığından bu sözleşme geçerli bir belge değildir.
10 Şubat 1947 tarihinde imzalanan Paris barış antlaşması, İtalya işgalindeki adaları Yunanistan’a devretmiştir.
Yunanistan, bu anlaşmayı da kendi iddialarına delil olarak göstermektedir. Ancak gerek bu anlaşmaya taraf olmadığı, gerekse Türkiye tarafından İtalya’nın hakimiyetinin kabul edilmediği adalar üzerinde de Yunanistan hak iddia ettiği için, Türkiye bu kararları tanımamaktadır.
Kardak kayalıkları hiçbir surette Yunanistan’a bırakılmış bir vatan parçası değildir.
Bütün Ege’de, hâkimiyeti tarih boyunca hiçbir zaman Yunanistan’a devredilmemiş ada, adacık ve kayalıklar mevcuttur.
Türkiye, bu konudaki görüşlerini uluslararası kamuoyuna defalarca açıklamış durumdadır.
Türkiye, Ege denizindeki hak ve menfaatlerinden vazgeçmeyecektir.
Yunanistan’ın da iyi komşuluk ilişkileri çerçevesinde, Ege’deki hukuksuz ve mesnetsiz iddialarından vazgeçmesi, bölge güvenliği açısından olumlu sonuçlar doğuracaktır.
Fransa, bu senaryo ile Türkiye’yi tehdit ettiğini zannetmektedir. “Türkiye işgal edecek” korkusu ile Yunanistan’a silah satma arzusundadır.
Diğer taraftan Fransa, Avrupa ülkelerine de Yunanistan’a destek çağrısı yapmaktadır.
Küresel ve Bölgesel Güç olan Türkiye için bu tip senaryolar; çöpe atılacak basit bir kağıt/ atık niteliğindedir.
Muhtemel bir savaşta Türkiye; Zaferi hedeflemektedir.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başkomutanlığında Anadolu halkı, askere destek verecektir.
Azepler Namazgâhında şenlik var!..
Anadolu’nun pak ve temiz insanları, halen Azeplerin canlı ve dinç olduğunu dosta, düşmana gösterdi.
Azepler Namazgâhında edilen dualar hürmetine; “Ya Rabbi milletimizi her daim muzaffer ve Tevhid Sancağını taşıyanlardan eyle!”
.
Mehmet Yıldırım, dikGAZETE.com
https://islamansiklopedisi.org.tr/azebler-namazgahi
https://www.gzt.com/arkitekt/bir-mimarlik-dersi-gelibolu-azaplar-namazgahi-3686066
https://www.dikgazete.com/haber/mahmud-esad-cosan-27-29-agustosta-canakkalede-anilacak-848396.html
https://fmes-france.org/2027-erdogan-attaque-deux-iles-grecques-la-france-intervient/
https://www.lexpress.fr/monde/europe/fevrier-2027-erdogan-attaque-deux-iles-grecques-la-france-intervient-NMJGA4MBTNGHLCZSNUIKDJBIFM/
https://hellas.postsen.com/news/482687/Erdogan%E2%80%99s-invasion-of-Imia-in-2027-Video.html
https://www.newsbomb.gr/ellada/ethnika/story/1462059/polemos-elladas-tourkias-to-2027-to-mayro-senario-kai-i-epemvasi-tis-gallias
https://www.cnn.gr/kosmos/story/379275/kinimatografika-senaria-polemou-tis-l-express-ti-tha-ginei-an-epitethei-i-tourkia-stin-ellada
https://newpost.gr/eidiseis/l-express-polemo-elladas-toyrkia-provlepei-to-galliko-meso-o-erntogan-tha-eisvalei-sta-imia-to-2027-vinteo/
https://www.aa.com.tr/tr/analiz-haber/kardak-krizi-ve-yunanistanin-egedeki-mesnetsiz-iddialari/744722
https://www.iletisim.gov.tr/turkce/haberler/detay/cumhurbaskani-erdogan-2027-yilina-kadar-6-adet-yeni-tip-denizaltimizi-donanmamiza-kazandirmis-olacagiz
