Türkiye-İsrail arasında hava sahası ve ticaret tartışması sürüyor mu?

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
Türkiye-İsrail arasında hava sahası ve ticaret tartışması sürüyor mu?
01-09-2025

Türkiye-İsrail arasında hava sahası ve ticaret tartışması sürüyor mu?

Asıl soru şu; Türk hava sahası İsrail'e açık mı kapalı mı? Bu konunun daha iyi anlaşılabilmesi için aşağıdaki satırların pür dikkat okunması gerekiyor. Çünkü aşağıdaki örnek olayda yapıyormuş gibi yapmanın nasıl gerçekleştiğini göreceksiniz. Önce okuyun sonra alâkaya çay demlersiniz.

Nefsine yenik düşenlerin bilinaçaltı tarlasını kimler ekiyor biçiyor?

Geçtiğimiz haftalarda Konya’da yaşanan olay, sağlık etiği, toplumsal algı ve ideolojik tutumların nasıl iç içe geçtiğini gösteren ibretlik bir örnek olarak hafızalara kazındı. Bir doktor, hastasının kıyafetini “açık” bulduğu gerekçesiyle muayene etmeyi reddetti, dahası hastasını “teşhircilik”le itham etti.

O anları kaydeden kişi, kamerayı sadece doktora çevirdiği için, kamuoyunda hastanın ne giydiğine dair kanaat, tamamen doktorun ifadeleri üzerinden şekillendi. Yani, gözler görülmeyeni değil, kulağa fısıldananı dikkate aldı.

Zor zamanda konuşmak!..

Fakat tartışmalar büyüyüp, kamuoyu konuyu farklı açılardan sorgulamaya başlayınca ikinci perde açıldı. Doktor, bu kez bizzat kendi sesiyle ve görüntüsüyle kameraların karşısına çıktı. Savunma yapmak isterken, aslında kendi çelişkisini de ifşa etti. Zira söz konusu hekim, 2010’da Gazze’ye yardım götüren Mavi Marmara gemisinde bulunmuş, İsrail askerlerinin baskını sırasında yaralanan askerleri tedavi ettiğini övünçle anlatmıştı.

İroniye bakın: Kendi ülkesinde, kendi vatandaşına “giysi tercihi” üzerinden hekimlik yapmayan bir doktor; Akdeniz’in ortasında, “bebek katili” diye anılan İsrail askerlerini dahi tedavi edebildiğini söylüyordu. Demek ki, Mavi Marmara’da uluslararası denizlerde Hipokrat yemini hatırlanabiliyor ama Konya’da, bir muayene odasında unutulabiliyor.

Bu tablo, sadece bireysel bir çelişki değil; aynı zamanda Türkiye’de ideolojik aidiyetlerin, meslek etiğini ve kamu hizmetini nasıl gölgelediğinin göstergesi. Sağlık hizmeti bir vatandaşlık hakkı iken, onu bir ahlak sopasına dönüştürmek hekimliğin ruhuna aykırı. Kamu vicdanı da tam burada devreye giriyor: Gerçekten sorun hastanın kıyafeti miydi, yoksa doktorun zihnindeki kalıplar mı?

Bu olay, sözde dini ve ahlaki değerleri önceleyen bir imaj oluşturan kişi ve grupların, aslında göründüklerinden daha farklı duygu ve düşünceleri benimseyebildiklerini gözler önüne seriyor. Söylem başka, icraat bambaşka olabiliyor. Kamuoyu önünde ahlak bekçiliği rolünü üstlenenler, perde arkasında kendi önyargılarını ve dar kalıplarını dayatabiliyor.

Aslında burada çelişki yeni değil. Toplumun gözünde “örnek” gösterilmek isteyen kimi aktörler, söylemlerinde kutsal değerleri vurgularken, pratikte kendi kişisel hoşnutsuzluklarını veya ideolojik bakışlarını “ahlaki ölçü” gibi sunabiliyorlar. Böylece, ahlaka ve dine dayalı olduğu iddia edilen hassasiyetler, bir tür sosyal kontrol aracı hâline dönüşüyor.

Diğer yandan, bu durum bize şu gerçeği hatırlatıyor: Ahlak bireysel bir sorumluluk alanıdır, başkasının kılığına kıyafetine, tercihine veya görünümüne indirgenemez. Hele ki mesleki etik ve kamusal sorumluluk gerektiren bir konumda olanların, kendi kişisel yargılarını hizmetin önüne koymaları hem hukuki hem de vicdani açıdan sorunludur. Kısacası, bu olay sadece bireysel bir “etik ihlal” değil; aynı zamanda toplumda uzun süredir var olan “söylem–eylem çelişkisi”ni bir kez daha açığa çıkarmıştır.

Türk hava sahasında İsrail uçaklarına geçit yok!..

Türkiye’deki mevcut iktidar, İsrail gemilerinin Türk limanlarını kullanmasını yasakladı, Türk gemilerinin İsrail limanlarına gitmesini engelledi ve bazı uçakların Türk hava sahasına girişine kısıtlama getirdiğini açıkladı. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, bu adımları İsrail’in Gazze’deki saldırıları, Kudüs’teki El-Aksa Camisi’ne yönelik provokasyonlar ve Batı Şeria’daki yerleşimci şiddetine yanıt olarak gerekçelendirdi. Fidan, “İsrail ile ticaretimizi tamamen kestik, limanlarımızı İsrail gemilerine kapattık ve Türk gemilerinin İsrail limanlarına gitmesine izin vermiyoruz” dedi.

Yasak bazı İsrail uçaklarını kapsamıyor olabilir!..

Ancak konuya yakın bir Türk kaynağa göre, uluslararası ticari uçaklar hâlâ Türk hava sahasını kullanabiliyor. Kaynak, İsrailli yetkililere, pratikte ticari uçuşlar için herhangi bir yasaklama veya bildirim yapılmadığını vurguladı. Bir başka Türk yetkili de Kasım ayında İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un Azerbaycan uçuşunu engellediklerini hatırlatarak, “Uzun süredir İsrailli yetkililerin uçuş taleplerini sürekli olarak reddediyoruz” dedi.

İsrailli havayolu şirketleri de medyaya yaptıkları açıklamada, Türkiye hava sahasının kapatıldığına dair herhangi bir resmi bildirim almadıklarını belirtti. Bu nedenle İsrail’den kalkış yapan yolcu uçakları, güzergâhlarını değiştirmeden Türk hava sahasını kullanmaya devam ediyor. İsrailli yetkililer, kısıtlamaların yalnızca askeri ve özel uçuşları kapsadığını, ticari uçuşları kapsamayan herhangi bir yasak olmadığını ifade ediyor.

Öte yandan Türk hükümetinin açıklamaları, iç siyaseti ve bölgesel konumlanmayı tatmin etmek amacıyla İsrail’i çoğu zaman sert bir çerçevede sunuyor. Ancak ekonomik ve diplomatik hesaplar farklı bir tablo çiziyor: Türkiye hâlen Batı pazarlarına ve yatırımlarına bağımlı bir NATO üyesi. İsrail ile ticaretin, nakliye ve hava trafiğinin uzun süre dondurulması, Türk üreticiler için maliyetler doğurabilir.

Uzmanlar, Doğu Akdeniz’den Kuzey Suriye’ye uzanan geniş bir rekabet alanı içinde Türkiye ve İsrail’in aynı sahada faaliyet gösterdiğini ve bu nedenle “çatışmayı önleme mekanizması” gibi araçların geliştirilmesinin gerekli olduğunu belirtiyor.

Sonuç olarak, Türkiye ile İsrail arasında ilan edilen önlemler ile fiili durum arasında bir fark bulunuyor: Liman ve askeri uçuş yasakları uygulanırken, uluslararası ticari uçuşlar hâlâ Türk hava sahasını kullanmaya devam ediyor. İki tarafın açıklamaları arasındaki bu çelişki, gerilimi ve belirsizliği sürdürmeye devam ediyor.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

омюр челикдёнмез, Дикгазете

Seçilmiş Kaynakça

https://www.ynetnews.com/article/bym6loyceg

https://www.jpost.com/israel-news/article-865770

https://apnews.com/article/turkey-israel-airspace-fidan-5a56f63218fda2a06a447c217c355ee3

https://www.middleeasteye.net/news/turkey-closes-its-airspace-israeli-official-and-military-aircraft

https://www.reuters.com/world/middle-east/turkey-bars-israeli-ships-its-ports-restricts-airspace-2025-08-29/

https://www.timesofisrael.com/israeli-airlines-say-theyre-still-traversing-turkish-airspace-despite-declared-closure/

https://english.aawsat.com/world/5180550-turkish-fm-says-türkiye-has-closed-its-airspace-israeli-planes-over-gaza-war

https://www.diken.com.tr/konyada-kadin-hastanin-kiyafetini-begenmeyip-teshirci-diyen-doktor-hakkinda-sorusturma/

https://www.sozcu.com.tr/konya-da-doktorun-teshircilikle-suclayip-muayene-etmedigi-genc-kiz-kiyafetini-paylasti-p217061

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?