Rusya’yı izole etmek mümkün müdür?
MOSKOVA
Rusya'yı uluslararası arenada yalnızlaştırma girişimleri, “yüksek pencereler”den yapılan açıklamalar, Batı’nın Rusya’ya ilan ettiği yaptırımlar ve diplomatik baskılar, -malumunuz- yıllardır devam ediyor. Ancak bugün gelinen noktada 9 Mayıs 2025 tarihinde Kızıl Meydan'da gözlemlenebilen günümüz tablosu, bu mantığın ve yaklaşımın pek de örtüşmediğini göstermiştir.
Öyle ki, Rusya yalnız bırakılmak yerine onlarca yabancı liderin katılımıyla görkemli bir Zafer Geçidi düzenlemiştir. Üstelik Moskova’daki Zafer Geçidi organizasyonuna katılan ülkeler ve temsilcileri yalnızca askeri teçhizata bakmak ve geçit töreni için orada değildiler; Rusya’ya yaptıkları ziyaretleriyle dış baskılara ve boykot/yaptırım çağrılarına rağmen Rusya ile iş birliğine hazır olduklarını açıkça ortaya koydular. Özetle; bu durum, Rusya'yı “parya” bir ülkeye dönüştürmeyi arzulayanların planlarında bariz bir başarısızlık olduğunu bizlere göstermiştir.
Ayrıca bu tablo, ABD başta olmak üzere Batı’nın dünyaya yıllardır dikte ettiği “bizimle birlikte olmayan bize karşıdır” anlayışının dünyada giderek daha da etkisini yitirdiğini gösteriyor. Günbegün birden fazla ülke, kendi ulusal çıkarlarına göre hareket ederek “öz”üne uygun yollarda ilerliyorlar. Bazıları için bu bazen güvenlik meseleleri, diğerleri için ticaret, enerji ya da bazen de tarihi hafıza olarak kabul görüyor. Moskova'ya geliyorlar çünkü Moskova ile diyalog kurmak istiyorlar ve dışarıdan gelen talimatlara uymaya hazır değiller.
Bu tür olayların iç yüzü de pek önem taşımaktadır. Yabancı ülke liderlerinin Moskova’daki zafer geçit törenine katılmaları, bu Rusya'nın dünyada önemli bir rol oynadığının işareti olarak algılanıyor. Haliyle bu algı, ülke içindeki siyasi güven duygusunu güçlendirmektedir. Sonuç olarak; Moskova’daki 9 Mayıs askerî geçit töreni sadece savaşta kazanılan zaferin bir anısı değil, aynı zamanda “sembolik bir mesaj” haline gelmiştir: Krizlere ve yaptırımlara rağmen Rusya izole değil, hala müttefikleri, ortakları ve ilgili tarafları olan büyük bir ülke olduğunu tüm Dünya’ya karşı ortaya koymuştur.
Aslında 9 Mayıs geçit töreni dünya siyasetinin artık “siyah ve beyaz” olarak ikiye ayrılmadığını da hatırlatmıştır. Yani, Washington ya da Brüksel'de alınan tek bir kararın dünyanın geri kalanının da aynı şekilde uygulanması için yeterli olduğu eski sistem artık işlemiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dediği “Dünya beşten büyüktür” cümlesini Putin uygulamalı olarak bugün ortaya koymuştur. Dünyada artık pek çok ülke, meseleleri kenardan izlemekle kalmayarak kendi bildikleri gibi davranmaya başlamış durumda.
Sözün özü; demir tava geldi, kömür bitti; akıl başa geldi, ömür bitti.
Bu vesileyle, tüm Rus halkının 9 Mayıs Zafer Bayramı’nı tebrik ederiz. Kahramanların kahramanlıkları ışığa, iyiliğe ve mutluluğa giden yolumuzu aydınlatsın.
.
Hasan Enes Karahan, dikGAZETE.com