İngiliz Dış İstihbaratı, yeni şefleri Blaise Florence Metreweli’ye neden sahte soy ağacı uydurdu?

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez
İngiliz Dış İstihbaratı, yeni şefleri Blaise Florence Metreweli’ye neden sahte soy ağacı uydurdu?
24-09-2025

İngiliz Dış İstihbaratı, yeni şefleri Blaise Florence Metreweli’ye neden sahte soy ağacı uydurdu?

23-09-2025 tarihli, “MI6’in Yeni ‘C’si: Blaise Florence Metreweli ve İngiltere’nin ‘Gölge Savaşları’ndaki Yeni Dönemi! başlıklı yazımda, adı geçenin aile köklerine dair bazı bilgiler aktarmıştım. Biyolojik ve üvey iki büyükbabasından da kısaca söz etmiştim. Ancak MI6’in yeni şefinin soy ağacının fabrikasyon, yani ısmarlama, yani sazan avına yönelik olabileceği şüphesiyle konuyu yeniden inceledim.

Eğer inanılırsa, İngiliz Dış İstihbarat Servisi MI6’nın yeni başkanı, II. Dünya Savaşı sırasında önce Sovyet ordusunda, ardından Nazi Almanyası ajanı olarak görev yapan, Yahudi düşmanı ve katili hem biyolojik hem de üvey büyükbabalarının mirasını sürdüren, casus bir aileden geliyor. Kendisinin antropolojik birikimi, casusluk eğitimi ve en önemlisi teşkilattaki teknoloji ve inovasyondan sorumlu olması nedeniyle, yeni görevine uygun bir aile geçmişi inşa etmekte zorlanmadığı görülüyor.

Dobrowolski/Metreweli ailesi, Avrupa’nın karanlık tarihinin izlerini taşıyor. Biyolojik büyükbaba Constantine Dobrowolski, Ukrayna kökenli büyük toprak sahibi bir aile üyesi olarak Chernihiv bölgesinde doğdu. II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası adına çalışan Dobrowolski, kayıtlara “Ajan No. 30 / Kasap” olarak geçti; Yahudilerin imhasına ve Sovyet vatandaşlarının infazlarına katıldığı, belgelerde yer aldı. Ailenin Ukrayna’daki toprakları, 1917 Sovyet Devrimi sonrasında ellerinden alınmıştı. Constantine Dobrowolski, II. Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru esrarengiz şekilde ortadan kayboldu. Eşi Barbara ve oğlunun izleri ise 1947’de İngiltere’nin Yorkshire bölgesinde ortaya çıktı. Barbara Dobrowolska, burada Gürcü kökenli David Metreweli (David Mihayloviç Metreweli) ile “dul” olarak evlendi.

Oğlu, üvey babasının soyadını aldı; ancak İngiliz medyası bazı resmi belgelerde soyadının hâlâ Dobrowolski olduğunu bildirdi. Hatta Barbara Dobrowolski/Dobrowolska, 10 Mayıs 1960’ta öldüğünde, ikinci kocası David Mihayloviç Metreweli’nin değil, ilk eşi ve II. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası için çalışan ajan Constantine Dobrowolski’nin tam soyadını taşıyordu. Bu durum, ailesinin karmaşık mirası ve Avrupa tarihinin gölgeli sayfalarıyla doğrudan bağlantılı bir iz bırakıyor.

Sıkı durun: Constantine Dobrowolski, David Metreweli’ye dönüştü...

1943’te MI6’nın yeni şefinin büyükannesi Barbara, Constantine’den sonra kendini dul ilan etti. Barbara (Varvara) Dobrowolska, 1947 yılında Yorkshire’da Gürcü kökenli David Metreweli ile evlendi. Bu evlilikle, oğlu Constantine Jr. (Blaise Metreweli’nin babası) üvey babasının soyadını benimseyerek Metreweli adını aldı.

Rus kaynaklarına göre David Metreweli (David Mihayloviç) 2 Ocak 1907’de Feodosia’da doğdu. Kasım 1929’dan itibaren Kızıl Ordu’da görev yaptı; 1941’de seferber edildi. Son rütbesi yüzbaşıydı ve 47. Tüfek Tümeni’nin 334. Tüfek Alayı’nda komutan yardımcısıydı. 27 Mayıs 1942’de Harkov yakınlarında bir çatışmada kayboldu ve esir alındı. 1942’nin sonları ile 1943’ün ilk yarısı arasında Auschwitz’teki Özel Ön Hazırlık Kampı’nda (Kafkas kökenli Nazi işbirlikçilerinin eğitimi) radyo eğitmeni olarak görev yaptı.

İngiliz medyasında Barbara’nın iki ayrı kocası olduğu yönündeki haberler doğru olmayabilir. Tüm kanıtlar, Constantine Dobrowolski ile David Metreweli’nin aslında aynı kişi olduğunu, yani Constantine’in kimliğini değiştirerek David haline geldiğini gösteriyor. Bu çerçevede, ailenin soyadı ve tarihçesi yeniden yorumlanmalı.

Neden mi?

Çünkü ailesinin, SS kuvvetlerinde görev almış üvey büyükbabası David Metreweli’nin geçmişi, sözde biyolojik büyükbabası Constantine Dobrowolski’ninkini aratmıyor. Bu eski Sovyet askerleri, Nazilerle işbirliği içinde olmuş. Constantine Dobrowolski, Sovyet ordusundan kaçarak Nazi ordusuna katılmış. David Metreweli ise Sovyet saflarında Nazilere karşı savaşırken esir düşmüş ve Nazilerle işbirliği geliştirmiş. Wehrmacht için casusluk eğitimine katıldığı da şüpheler arasında; zira Kafkas etnik gruplarının eğitim gördüğü Auschwitz kamp okulunda radyo iletişim eğitmeni olarak görev üstlenmişti.

MI6'nın yeni başkanının babasının gerçek soyadı Dobrovolsky olarak biliniyor. Ayrıca, Mayıs 1999'da Birmingham’da düzenlenen “Radyoloji 1999” bilimsel konferansının programının 10. sayfasında yer alan fotoğraf ve biyografik not dikkat çekiyor. Notun ilk cümlesinde, “Profesör Metreveli, İkinci Dünya Savaşı sırasında Ukrayna’da doğdu ve her şeyini ailesine ve aldığı İngiliz eğitimine borçlu: Latimer (Londra’daki seçkin bir gramer okulu), Cambridge ve Oxford” ifadeleri yer alıyor. Bu belge, farklı bir soyadı kullanıldığını göstermiyor.

Buna karşılık, İngiliz istihbaratının yeni başkanı hakkındaki İngilizce Wikipedia maddesi, Dobrovolsky’nin babasının asıl soyadı olduğunu belirtiyor. Ayrıca, annesinin soyadının Lehçe veya Ukraynaca kökenli Borkovskaya olduğu ifade ediliyor. Makalede, Dobrovolsky’nin, soyadını neden değiştirdiğine dair bir spekülasyon yer almıyor; ancak, büyükbabasının Sovyetler Birliği’nde aranıyor olabileceği kabul ediliyor. Savaş sonrası İngiltere’deki Ukraynalı göçmen topluluğunun büyük ölçüde, İtalya’da İngilizlere teslim olan SS Galiçya Tümeni üyelerinden oluştuğu da hatırlatılıyor.

Ölü Yahudilerin paralarını harcamak için Dobrovolsky oldu Metreveli...

Ailenin, Holokost sürecinde öldürülen Yahudilerden el konulan ve gasp edilen altın ile mücevherleri İngiltere’ye nasıl taşıdığı hâlen bir muamma. Muhtemelen bu iş, 1947 yılında Yorkshire’da ortaya çıkan Barbara’ya aittir. İşte tam da bu nedenle, Metreweli ailesinin servetinin kaynakları daha fazla soru işareti yaratıyor.

Blaise Metreweli’nin büyükannesi Varvara Dobrovolsky-Metreweli (ev hanımı) ve “üvey büyükbabasıD. Metreweli (restoratör), II. Dünya Savaşı’ndan sonra Birleşik Krallık’a yerleşmeyi başardılar. Londra’da bir ev satın aldılar ve Blaise Metreweli’nin babasının hem Oxford hem de Cambridge Üniversitelerindeki eğitim masraflarını finanse ettiler.

Barbara Metreweli’nin, Londra’da 49 Winchester Street adresinde lüks müstakil evler yöneten ve tahmini varlık değeri yaklaşık 1,5 milyon sterlin olan Wispway Properties Limited’in (Tescil No. 02504998) ortak sahibi olduğu belgelerle gösteriliyor.

Ey Türkiye’deki ve İslam dünyasındaki aynalı sazanlar, oltaya gelmeyin

Şarku'l Avsat, İngiliz Suudi ortak yapımı…

Şarkul Avsat, Arap dünyasının önde gelen günlük gazetelerden biri. 4 kıtada 14 şehirde her gün eş zamanlı olarak basılıyor. 1978’de Londra’da, Suudi sermeyesiyle yayın hayatına başlayan Şarkul Avsat, dünya çapında birçok büyük şehre aynı anda uydular aracılığıyla yayın yapan günlük ilk Arapça gazete unvanına sahip.

Ayrıca “Washington Post”, “USA Today” ve “Global Viewpoint” prestijli uluslararası kurumların haberlerini Arapça olarak yayınlama hakkına sahip tek gazete. Yayın çizgisi Suud Hanedanı’nın politikasını esas alır. Suudilerin politikasını kim belirliyor ise yayın çizgisini de o belirler.

İşte kısaca künyesi hakkında bilgilendirdiğim 28 Haziran 2025’te Türkçe Şarkul Avsat’ta MI6’in ilk kadın şefinin dedesi, ‘Yahudi Kasabı’ çıktı başlıklı haberin yayımlanması gerçekten tesadüf mü?

Görünüşe göre öyle değil. İslam dünyasında ve Türkiye’de öyle çok “aynalı sazan” var ki, biri oltaya takılmazsa mutlaka diğeri takılır düşüncesiyle planlı bir şekilde hareket edilmiş gibi görünüyor.

Gazze ve Filistin meselesinin yarattığı hassas ortamdan yararlanarak, özellikle Ortadoğu’da yükselen Yahudi düşmanlığı, haberdeki ifşayı adeta bir tetik mekanizması hâline getiriyor. Yeni MI6 şefinin her iki dedesi de “Yahudi Kasabı” olarak sunulmuş; böylelikle yalnızca İngiliz istihbaratının sempatik görüntüsü pekiştirilmekle kalmıyor, aynı zamanda bir milyarlık İslam dünyasının dikkat ve tepkisi de bilinçli olarak manipüle ediliyor.

Neticede bu sadece bir haber değil; küresel istihbarat oyunlarında psikolojik ve siyasi bir hamle olarak okunması gereken bir mesaj. İngiliz istihbaratı, bilinçli olarak hem kendi prestijini yükseltiyor hem de geniş bir coğrafyada kamuoyunu kendi etki alanına çekiyor.

Yahudiler akıllı olun!..

MI6’ın yeni şef üzerinden planladığı ve tatbik ettiği proje, yeryüzündeki tüm Yahudiler açısından büyük bir tehlike oluşturuyor. İspanya’daki Engizisyon ve II. Dünya Savaşı sırasındaki Holokost benzeri bir kapana kıstırılıyorlar. Eğer MOSSAD gerçekten cesur olsaydı, Gazze’de bebekleri ve sivilleri öldürmek yerine İngilizlerle mücadele ederdi. Çünkü çember, kendi aleyhlerine daralıyor. Ne kendilerini Endülüs’ten kurtaracak bir Osmanlı var, ne de Holokost’tan koruyacak bir Sovyetler Birliği. Trump bile onları çoktan sattı. Ancak Cihanşümul Kadim Türk Devletinden aman dilerlerse, belki hâlâ bir şansları olabilir.

Et-tekrârü ahsen velev kâne yüz seksen / Tekrar etmek en güzeldir, 180 kere de olsa…

1. Aile geçmişi sahte veya kurgulanmış olabilir: Blaise Metreweli’nin biyolojik ve üvey büyükbabalarının hem Sovyet hem Nazi saflarında görev yaptığı, Yahudi karşıtı ve savaş suçlarıyla bağlantılı olduğu, ancak MI6 tarafından bunların manipüle edilmiş bir soy ağacı ile örtüldüğü anlaşılıyor.

2. Dobrowolski ve Metreweli kimlikleri aynı kişi olabilir: Constantine Dobrowolski ve David Metreweli’nin aslında tek bir kişi olduğu, kimliğini değiştirerek geçmişiyle ilgili izleri silmeye çalıştığı öne sürülüyor. Bu, aile tarihinin “ısmarlama” veya “sazan avı” amaçlı şekilde yeniden yazıldığını düşündürüyor.

3. Psikolojik ve siyasi hamle olarak aile geçmişi kullanılıyor:  Bu sahte veya manipüle edilmiş soy geçmişinin yalnızca bir aile hikayesi olmadığını; aynı zamanda MI6’ın hem kendi prestijini artırmak hem de özellikle İslam dünyasında tepki ve dikkat yaratmak amacıyla bilinçli bir psikolojik ve siyasi araç olarak kullanıldığını anlıyoruz.

4. Miras ve servet tartışmaları: Holokost sırasında Yahudilerden el konulan varlıkların İngiltere’ye taşınması ve aile servetinin bu geçmişle bağlantısı hâlâ bir muamma.

5. Kamuoyunu manipüle etme stratejisi tıkır tıkır işliyor: Haberlerin ve açıklamaların, özellikle Ortadoğu ve İslam dünyasında MI6’ın mesaj ve etkisini artırmak için tasarlanmış olduğunu lütfen unutmayalım.

.

Ömür Çelikdönmez, dikGAZETE.com

омюр челикдёнмез, Дикгазете

Seçilmis Kaynakça

https://dzen.ru/a/aFj_qbJPH0r3FJJ-

https://en.wikipedia.org/wiki/Blaise_Metreweli

https://vandeman.org/en/blejz-florens-metreveli/

https://www.dikgazete.com/yazi/n-a-8244.html#comment

https://osetia.kvaisa.ru/1-rubriki/02-v-zerkale-pressy/vnuchka-nacista/

https://www.findagrave.com/memorial/267381250/barbara-dobrowolska

https://foglioeuropeo.ilfoglio.it/en/blaise-metreweli-the-anthropologist-steering-britains-intelligence-services/

https://sarajevotimes.com/head-of-strongest-intelligence-agency-revealed-as-granddaughter-of-infamous-nazi-butcher/?amp=1

https://vandeman.org/en/istochniki-finansovogo-blagopoluchija-semi-novogo-glavy-mi-6-dolzhny-zainteresovat-centr-simona-vizentalja/

https://english.mathrubhumi.com/news/world/mi6s-first-female-chief-is-the-granddaughter-of-infamous-nazi-spy-dubbed-the-butcher-e9u6d2j8

https://turkish.aawsat.com/d%C3%BCnya/5159168-mi6%E2%80%99-ilk-kad%C4%B1n-%C5%9Fefinin-dedesi-%E2%80%9Cyahudi-kasab%C4%B1%E2%80%9D-%C3%A7%C4%B1kt%C4%B1

https://www.dikgazete.com/yazi/n-a-8244.html

 

Ömür Çelikdönmez
Ömür Çelikdönmez

Ömür Çelikdönmez kimdir?

1965 Nazilli / Aydın doğumlu. İlk orta ve liseyi Isparta’da bitirdi. Isparta Gazeteciler Cemiyeti üyesi olarak, çeşitli gazetelerin (Türkiye, Milli Gazete, Antalya Ekspres vs) Isparta muhabirliğini yaptı. 

Isparta’da neşredilen mahalli gazetelerde haber, yazı ve şiirleri yayımlandı. (Gülkent, Demokrat Isparta, Senirkent Postası vs.) 1984-1985’te Erzurum Atatürk Üniversitesinde Felsefe öğrenimi gördü. 

1985-1993 arası İzmir Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sosyoloji bölümünde okudu ve mezun oldu. 

Isparta’da bir siyasi partinin basın müşavirliğini üstlendi ve parti bülteni (Arkadaş) yayınladı. 

Arkadaş FM radyosunun editörlüğünü yürüttü. 

12 Eylül 1994’te Tunceli iline felsefe öğretmeni olarak atandı. Tunceli’de görev yaptığı iki yılda ‘Gökkuşağı’ isimli kültür sanat edebiyat dergisini yayınladı. Ayrıca ‘Dört Mevsim Tunceli’ konulu fotoğraf sergisi açtı. 

Millî Gazete ve Yeni Şafak’ta yazıları yayınlandı. 

Öze Dönüş, İmza, Rind, Paye, Büşra, Palandöken, Avaz, Teos, Açılım, Vizyon, Mor Taka, İktibas, Teneffüs, Cem, Yeşilay, Türk Yurdu, Senirkent Yükseliş, İzmir merkezli Yurtta Uyanış, Zonguldak'ta yayınlanan Zonkişot ve Yörünge gibi dergilerde yazı ve şiirleri neşredildi. 

1991’de İzmir’de yayınlanan Taşra dergisinin Genel Yayın Yönetmenliğini yaptı. 

Yine İzmir’de yayımlanan Harman ve Açılım dergilerinin yayın kurulunda yer aldı. Ezcümle Dergisinin sanat danışmanlığını ve yayın yönetmenliğini üstlendi.

‘Milli Sinema’ ile ilgili bir makalesi, TÜRSAK 93 Sinema Yıllığı’na alıntılandı. 

İlk şiir kitabı ‘Mavi Düş’, İzmir’de Teos yayınlarından 1995’te çıktı. 1996-2002 arası Zonguldak İli Devrek İlçesinde görev yaptı. 

Devrek Lisesi ve Devrek İmam Hatip Lisesi’nde felsefe grubu derslerine girdi. 

2000 yılında Devrek Tarihi kitabı, Devrek Ticaret ve Sanayi Odası’nca yayımlandı. 

Devrek Tarihi kitabı, lisans, yüksek lisans ve doktora çalışmalarında kaynak gösterildi, atıfta bulunuldu. 

1996-2002 arası Devrek ve Zonguldak’ta yayınlanan Devrek Vizyon, Teneffüs, Devrek Genç Görüş, Eğerci’nin Sesi, Kuvayı Milliyeciler dergilerinde ayrıca Yeni Devrek, Devrek Eksen, Devrek Turizm Gazetesi, Devrek Paragraf ve Devrek Postası gazetelerinde bölge tarihine yönelik araştırmaları yayınlandı.

Zonguldak'ta yayın yapan yerel TV kanalında “ Tarihimize Yolculuk” başlıklı programı hazırladı ve sundu. 

2002’de 18. Uluslararası Baston ve Kültür Festivali Tanıtım Rehberi’ni hazırlayan ekipte yer aldı. 

Sempozyum ve Bienallere katıldı, bildiriler sundu. 

Eğitim iş kolunda faaliyet gösteren Türk Kamusen'e bağlı Türk Eğitim-sen sendikasının ilçe temsilcisiydi. 

Devrek’te görev yaptığı yıllarda bölge kültürüne ve tarihine katkıları nedeniyle Devrek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünce ‘Teşekkür’, İlçe Kaymakamı tarafından ‘Takdir’ belgesi ile ödüllendirildi. 

2003 Ocak’ta Başbakanlık Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliğine atandı. 

Devlet Bakanı Prof. Dr. Mehmet Aydın’ın Basın Müşavirliğini yaptı. 

2011’de Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğünde görevlendirildi. 

2009’da ‘Efsane Doktor Sadettin Sarı Murat’ kitabı, yine aynı yıl ‘Baston Tarihi / Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabı yayımlandı. ‘Baston Tarihi Devrek'ten Bastonla Tarihe Bakış’ kitabın, yasal olmayan şekilde telif ücreti ödenmeden Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca ‘Bastonlar’ başlığı ile korsan baskısı yapıldı. haberşanlıurfa, akdenizhaber, haberakdeniz.com.tr, www.ahval.net, haberzonguldak2, haber10, timeturk, fikrikadim, kafkassam, dikGAZETE.com ve MHP Erzurum eski Milletvekili Rıza Müftüoğlu'nun sahibi ve genel yayın yönetmeni olduğu Türk Meclisi internet sitesinde, jeopolitik ve jeostrateji konularında yüzlerce makalesi yayınlandı. 

2013-2018 arası Resmi Gazete’nin basıldığı Başbakanlık Basımevi’nde Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri kadrosuyla çalıştı. 

Isparta ili tarihi ve kültürüne yönelik araştırmalar yapan, ilmi toplantı ve geziler düzenleyen Hamideli Derneği’nin genel sekreterliğini üstlendi.

Halen, dikGAZETE.com haber sitesinde araştırma/analiz yazılarını sürdürmektedir.

.

dikGAZETE.com

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?