
TBMM
Kurtulmuş, Türkiye'ye resmi ziyaret gerçekleştiren Arnavutluk Meclis Başkanı Elisa Spiropali'yi, TBMM'ye gelişinde karşıladı.
Türkiye ve Arnavutluk bayrakları önünde tokalaşan Kurtulmuş ve Spiropali, baş başa ve heyetler arası görüşmeler gerçekleştirdi, daha sonra ortak basın toplantısı düzenledi.
Arnavutluk Meclis Başkanı Spiropali ve heyetini Türkiye demokrasisinin kalbi, milli iradenin merkezi TBMM'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Kurtulmuş, Spiropali ile son derece verimli görüşmeler yaptıklarını belirtti.
Kurtulmuş, görüşmelerinde, iki ülke arasında var olan dostane ilişkileri gözden geçirdiklerini ve bu ilişkilerin nasıl geliştirilebileceğine ilişkin fikir teatisinde bulunduklarını ifade etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Arnavutluk Başbakanı Edi Rama'nın müşterek vizyonları çerçevesinde her yıl gelişmekte olan Türkiye-Arnavutluk ilişkilerine parlamenter diplomasi boyutuyla ne tür katkılarda bulunulabileceğine ilişkin konuların da ele alındığını aktaran Kurtulmuş, parlamentolararası dostluk grupları ve diğer ihtisas komisyonları vasıtasıyla gerçekleştirilen ikili temasların artırılarak sürdürülmesi konusunda da mutabık kaldıklarını söyledi.
Türkiye ve Arnavutluk'un iki müttefik ülke olduğunu anımsatan Kurtulmuş, "Ümit ediyorum ki önümüzdeki süreçte, bizlerin de parlamentolar olarak vereceğimiz destekle, iki ülke arasındaki ilişkiler daha da güçlü bir şekilde gelişecektir." diye konuştu.
"Balkanlar konusundaki müşterek yaklaşımlar da teyit edildi"
Görüşmelerinde, Türkiye ve Arnavutluk'un Balkanlar konusundaki müşterek yaklaşımlarının da teyit edildiğini ifade eden Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Balkanlar'ın güven ve istikrarından yanayız. Özellikle dünyamızın büyük bir türbülanstan geçtiği hemen hemen çevremizde her bölgenin büyük çatışmalar, gerilimler içerisinde bulunduğu bir dönemde Balkanlar'ın topyekun istikrarını fevkalade önemsediğimizin altını çizmek isterim. Bunun için de var olan farklılıkların müzakerelerle, istişarelerle giderilmesi ve Balkan ülkeleri arasında dayanışmanın en üst seviyeye çıkarılması bakımından Türkiye ve Arnavutluk'un ortak bir yaklaşım içerisinde olduğunu ifade etmek isterim.
Özellikle Rusya-Ukrayna arasındaki savaşın devam etmekte olması ve bunun Türkiye'nin gayretlerine, maalesef barışa çok yakınlaşmış olunmasına rağmen bu barışın gerçekleşmemiş olması, esasında dünya barışına büyük bir tehdit oluşturduğu gibi Avrupa için ve özelikle de Balkan coğrafyası için ilave riskleri de bünyesinde barındırmaktadır. Dolayısıyla devam etmekte olan Rusya-Ukrayna savaşının tesirlerinden de Balkan coğrafyasını mümkün olduğu kadar korumak ve burada ortaya çıkabilecek ilave riskleri elimine etmek bakımından barışçıl bir perspektife ihtiyaç olduğu, Balkan ülkeleri arasında istikrarı, güvenliği esas alan bir yaklaşımın şart olduğu aşikardır."
Türkiye ve Arnavutluk'un tarihten gelen kadim bir dostluk ve ilişkiye sahip iki ülke olduğunu belirten Kurtulmuş, kazan kazan prensibi çerçevesinde Türkiye ve Arnavutluk arasındaki bu ilişkileri her alanda daha da ileri götürmenin mümkün olduğunu dile getirdi.
Türkiye'nin 800'e yakın firmasının Arnavutluk'ta iş yaptığını; Türkiye'nin, Arnavutluk'taki 5. büyük yatırımcı ülke olduğunu aktaran Kurtulmuş, 1 milyar dolar seviyesinde olan ikili ticaret hacminin 2 milyar dolar seviyesine çıkarılmasının mümkün olduğunu da ifade etti.
"Dünya siyasetinde Balkanlar bundan sonra daha etkili bir yere gelecek"
İlerleyen dönemlerde daha dikkatli davranılması gereken bir sürece girdiklerini aktaran Kurtulmuş, dünyanın yeniden yapılandırıldığını belirtti.
Uluslararası sistemin hem siyasi hem de ekonomik olarak yeni bir dönemin başlangıcı olduğunu dile getiren Kurtulmuş, eski sistemin bütünüyle harap ve çökmüş vaziyette olduğunu vurguladı.
Yeni bir küresel denge ve denklemin oluşacağının aşikar olduğunu ifade eden Kurtulmuş, çok kutuplu yeni dünya içerisinde Balkanlar'ın da kuşkusuz öncekinden çok daha fazla önemli hale geleceğini anlattı.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, "Çok kültürlülüğü bünyesinde barındıran bir coğrafya olması dolayısıyla dünya siyasetinde Balkanlar bundan sonra daha etkili bir yere gelecektir. Bunun için gayretle çalışacağız, dostluklarımızı, işbirliklerimizi artıracağız ve Balkan coğrafyasını dünyaya örnek, güven ve istikrar ortamı haline dönüştürmek için el ele çalışmalarımızı sürdüreceğiz." diye konuştu.
"Önüne geldiğine had bildirmek isteyen bir mahalle kabadayısının davranışıdır"
Suriye'de uzun yıllar süren diktatörlükten ve 11 yılı aşkın süren kanlı bir iç savaştan sonra bütün toplum kesimlerini kuşatacak yeni bir yönetimin kurulması için bir imkanın ortaya çıktığını vurgulayan Kurtulmuş, Suriye yönetiminden ilk günden beri beklentilerinin, Suriye'deki farklı toplumsal kesimleri milli birlik etrafında toparlamaları, Suriye'nin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini şüphesiz bir şekilde gerçekleştirerek ortaya koymaları olduğunu belirtti.
Kurtulmuş, İsrail'in Suriye'nin güneyine yönelik saldırılarına dikkati çekerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye'nin, özellikle dün Suriye'nin güneyine gerçekleştirilen azgın İsrail saldırılarını şiddetle kınadığını bir kere daha ifade etmek isterim. Uluslararası hukuku tanımayan, uluslararası sistemin hiçbir kurum ve kuralını dikkate almayan, dünyadaki hiçbir insaf ve vicdan ölçüleri içerisinde hareket etmeyen Netanyahu ve ekibinin, bu saldırgan tavrı asla kabul edilemez. Bu bir devlet davranışı değil, önüne geldiğine had bildirmek isteyen bir mahalle kabadayısının davranışıdır. Bu kabul edilemez.
Türkiye olarak dün Suriye'de gerçekleştirilen, Suriye'nin sadece güneyinde değil, başkentini ve başkentindeki devlet binalarını da bombalayan İsrail'in bu saldırısını şiddetle ve nefretle kınıyoruz. Üzülerek ifade ediyorum ki bu açık saldırıya rağmen uluslararası camia İsrail'in bu saldırganlığına da sessiz kalmış; Filistin'i yok etmesi, Gazze'de soykırım gerçekleştirmesi, Lübnan'a saldırması, Suriye'ye daha önce saldırması, İran'a saldırması gibi çevresindeki bütün ülkelerin egemenliğine saldırgan bir tutum içerisinde davranan İsrail hükümeti, dünkü saldırılarından sonra da suskunlukla karşılanmış, görmezden gelinmiştir. Bu dayanılacak bir nokta değildir. Böylesine büyük bir kabadayılıkla dünyada düzen tutturulamaz."
"Bu kararlılık birilerine bir şekilde uyarı mahiyetindedir"
Numan Kurtulmuş, TBMM Genel Kurulu'nda, İsrail'in Suriye'deki saldırılarına karşı Meclis Başkanlığı tezkeresinin kabul edildiğini anımsatarak, Meclis Başkanlığı tezkeresine destek veren siyasi partilere teşekkür etti.
Farklı siyasi partilerin bir araya gelerek tezkereyi onayladığını ifade eden Kurtulmuş, "Bu, şu manaya gelmektedir. Türk milleti, kahir ekseriyetiyle birlikte bu saldırıların karşısındadır, bu saldırıların durdurulması gerektiğini düşünmektedir. Meclis'teki dünkü tezkerenin mahiyeti, anlamı budur. Ümit ediyorum ki bu kararlılık, birilerine bir şekilde uyarı mahiyetindedir." değerlendirmesinde bulundu.
Arnavutluk Meclis Başkanı Spiropali ve beraberindeki heyeti ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu dile getiren Kurtulmuş, en kısa zamanda da iadeiziyarette bulunarak, Arnavutluk Meclisi'ni ziyaret edeceklerini söyledi.
Spiropali: Türkiye bölgede barışın tarihsel ve doğal bir garantörü...
Spiropali ise dost ülke Türkiye ile kurulan bağların iki halk arasında daha güçlü olduğunu belirterek, Türkiye'nin ülkesine yönelik sıcak ve saygılı yaklaştığını, destek verdiğini ifade etti.
Kurtulmuş ile görüşmesinin ve fikir paylaşımının etkileyici olduğunu dile getiren Spiropali, 2023'te iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisinin 100. yıl dönümünü kutladıklarını hatırlattı.
Bir asırdan uzun süredir iki ülke arasındaki ilişkilerin sadece güçlenmediğini kaydeden Spiropali, özellikle son yıllarda ekonomi, savunma, eğitim ve turizm gibi konulardaki somut işbirliğinin kurumsallaştığını söyledi.
Spiropali, devletler arasındaki ilişkilerin bu denli sağlam temellere dayanmasının nadir görülen bir durum olduğunu, Türkiye ve Arnavutluk'un bu şansa sahip olduğunu ve ilişkilerin daha da güçleneceğini vurguladı.
İki ülkenin dünyaya barış ve güvenlik sunduğuna dikkati çeken Spiropali, bunların daha önemli hale geldiğini çünkü "savaş bulutlarının" artık ufukta değil, ülkelerin etrafında dolaştığını belirtti.
Spiropali, iki ülke meclisleri arasında komisyonlar ve teknik anlamda işbirliğinin artırılması, uluslararası örgütlerde adaylıkların desteklenmesi ve işbirliğinin artırılması konusunda mutabık kalındığını aktardı.
Spiropali, Kurtulmuş'u Arnavutluk'u ziyaret etmek üzere davet ettiğini belirterek, "Biz Türkiye'yi bölgede barışın tarihsel ve doğal bir garantörü olarak görüyoruz." dedi.
Arnavutluk ve Türkiye'nin NATO'da aktif ve güvenilir üyeler olarak 360 derece ortak bir yaklaşım benimsediğine işaret eden Spiropali, ülkesinin ittifak içerisindeki güvenlik ve kolektif savunma hedeflerini desteklediğini ve iki ülkenin bu anlamda stratejik bir ortaklığa sahip olduğunu dile getirdi.
Spiropali, 2027'de Tiran'da düzenlenecek NATO Zirvesi'ne hazırlık yaptıklarını ve Türkiye'nin de bu konuda yakın işbirliği sağladığını ifade etti.
Türkiye, Arnavutluk'un dördüncü ticaret ortağı
Türkiye'nin Arnavutluk'un dördüncü ticaret ortağı olduğunu ve ülkesinde Türk yatırımlarının yaklaşık 3,7 milyar dolara ulaştığını aktaran Spiropali, yaklaşık 15 bin Arnavut'un Türk şirketlerinde istihdam edildiği bilgisini verdi.
Spiropali, ekonomi ve ticaret alanında işbirliği konusunda bütün potansiyeli kullanabilmek için çalışacaklarını kaydederek, özellikle güvenlik, savunma, yenilenebilir enerji, altyapı, sürdürülebilir kalkınma, turizm ve çevre konusunda işbirliğine önem verdiklerine değindi.
Ayrıca Spiropali, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ve Kurtulmuş'a Kosova'nın tanınması konusunda verdikleri destekten dolayı teşekkür etti.
"Türkiye'nin Rusya-Ukrayna müzakerelerindeki rolünü takdir ediyoruz"
Spiropali, ülkesinin Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü, egemenliğini ve bağımsızlığını desteklemeye devam edeceğini vurgulayarak, "Bu noktada Türkiye'nin, liderliği ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın barış görüşmeleriyle müzakerelere aracılık etmek üzere sürdürdüğü çabaları ve aktif rolü takdir ettiğimizi ifade etmek isterim." diye konuştu.
Diplomasinin bölgede, kıtada ve ötesinde barış ve istikrarı sağlamak için en iyi mekanizma olduğunun farkında olduğunu ifade eden Spiropali, ülkesinin de hem bölgesel hem de küresel barış ve istikrar için katkılar sunduğunu söyledi.
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com