Dünya

İsrail, 2 yıldır bombaladığı Gazze Şeridi'nin tarihi ve kültürel mirasını yok etti

İsrail’in 8 Ekim 2023’ten bu yana Filistin halkına karşı yürüttüğü soykırım, yalnızca modern yapıları, altyapıyı ve evleri değil, binlerce yıllık medeniyetlerin izlerini taşıyan Gazze Şeridi’ndeki tarihi eserleri ve kültürel mirası da yok etti.

İsrail, 2 yıldır bombaladığı Gazze Şeridi'nin tarihi ve kültürel mirasını yok etti
06-10-2025 13:18
Gazze

İsrail ordusu, 2,3 milyon nüfusa sahip Gazze Şeridi'ne yönelik 2 yıldır sürdürdüğü soykırımda eğitim ve öğretim kurumlarının yanı sıra tarihi ve kültürel mirası doğrudan hedef aldı.

????

Gazze'deki hükümetin Medya Ofisi verilerine göre İsrail, Gazze'de binlerce yıllık 325 arkeolojik ve tarihi alandan 208'ini doğrudan hedef aldığı saldırılarla tahrip etti.

Filistinliler ile insan hakları ve kültürel mirasla ilgilenen kurumlar, İsrail ordusunun 2 yıldan beri Gazze Şeridi'nde sivilleri tehcire zorlayan ağır bombardımanla hem altyapıyı hem de tarihi ve kültürel alanlara yönelik tahribat yaparak oluşturduğu acı verici manzarayı, "Filistin halkının kültürel ve medeni kimliğini silmeye yönelik bir girişim" olarak yorumluyor.

Gazze'deki tarihi ve kültürel mirası tahrip etmekle sınırlı kalmayan İsrail ordusunun, bazı nadir tarihi eserleri çalarak İsrail'e kaçırdı. Bu durum, Filistinli yetkililer ve İsrail ordusu tarafından yayımlanan videolarla doğrulandı.

Tel Aviv yönetiminin 2006 yılından beri uyguladığı ve 8 Ekim 2023'ten bu yana ağır bombardımana maruz bıraktığı Gazze Şeridi, tarihi açıdan eski bölgelerden biri olarak kabul ediliyor.

Sırasıyla Antik Mısır, Yunan, Roma, Bizans, Kenan, Fenike medeniyetlerine ev sahipliği yapan Gazze Şeridi, daha sonra İslam tarihinde de Memlük ve Osmanlı gibi medeniyetlerle tarihi ve kültürel mirasını zenginleştiren bir bölge oldu.

Bu medeniyetler, Gazze Şeridi'nin köklü geçmişini ve Filistin halkının bu topraklardaki derin bağlarını yansıttığı gibi kültürel ve mimari açıdan zengin, çeşitli bir miras bıraktı. Bu miras, bölgeye tarihi ve kültürel anlamda büyük bir değer katıyordu.

Gazze Hükümeti Basın Ofisi Müdürü İsmail es-Sevabite, AA'ya yaptığı açıklamada, İsrail ordusunun bombardımanına maruz kalan tarihi eserlerin çoğunun Gazze kentindeki "Eski Şehir" isimli bölgede yer aldığını söyledi.

Eski Şehir'in M.Ö. 1500'lü yıllara dayanan Fenike uygarlığına ait antik bir kent olduğunu dile getiren Sevabite, Eski Şehir bölgesinin da 2 yıldır İsrail'in ağır bombardımanına maruz kalan eş-Şucaiyye, ez-Zeytun, et-Tuffah ve ed-Derc mahallelerini kapsadığına işaret etti.

Yıkılan tarihi eserlerden bazıları şöyle:

El-Ömeri Camisi

Gazze'nin tarihi Eski Şehir bölgesinde yer alan ve bölgenin en eski ve en büyük camisi olan Büyük Ömer Camisi adlı yapının tarihi Hristiyanlık ve İslam'dan da öncesine dayanıyor. Tarihi Filistin topraklarında yerel dinler için mabed olarak kurulan yapı, Bizanslılar tarafından 5. yüzyılda kiliseye, 7. yüzyılda Hz. Ömer döneminde camiye çevrildi.

Tarih boyunca birçok kez deprem ve haçlı saldırıları sonucu yıkılan cami, Memluk'ten Osmanlı'ya kadar çeşitli dönemlerde yeniden inşa edildi. Birinci Dünya Savaşı'nda yeniden hasar gören cami 1925'te restore edildi.

Ünlü seyyah İbn Batuta'nın "estetik cami" olarak nitelendirdiği, Gazze'deki Filistinlilerin, "küçük Mescid-i Aksa" olarak da tanımladığı caminin 1400 yıllık minaresi, İsrail bombardımanında yıkıldı, caminin bir bölümü de zarar gördü.

Aziz Porfirios Rum Ortodoks Kilisesi

Gazze’nin tarihi Zeytun Mahallesi’nde yer alan Aziz Porfirios Rum Ortodoks Kilisesi, M.S. 425 yılında inşa edilmiş olup dünyanın halen ayakta duran en eski üçüncü kilisesi olarak kabul ediliyor.

Gazze’deki Hristiyan toplumu için büyük manevi öneme sahip bu kutsal yapı, yüzyıllar boyunca inanç, barış ve dayanışmanın simgesi oldu. Ancak İsrail ordusu, Gazze’ye yönelik saldırıları sırasında Hristiyanların kutsal mekanlarını da hedef aldı.

Ekim 2023’te sivillerin sığındığı kilise kompleksi iki kez bombalandı. Saldırılarda kilisenin müştemilatı tamamen yıkıldı. Aralarında çocukların da bulunduğu en az 19 sivil hayatını kaybetti. Saldırı sonrası Gazze’deki Hristiyan toplumu, "Kiliseler bile artık güvende değil" diyerek uluslararası topluma duruma müdahale etme çağrısında bulundu.

Aziz Porfirios Kilisesi’ne yapılan bu saldırılar, yalnızca Gazze’deki Hristiyan azınlığa değil, aynı zamanda insanlığın ortak kültürel mirasına da vurulan ağır bir darbe olarak görülüyor. Kilisenin taş duvarları yıkıldı, çan sesleri sustu, geriye sadece Gazze’nin acı ve yıkımla örülü sessiz tanıklığı kaldı.

Eski Şehir bölgesindeki antik Es-Samra Hamamı da yok edildi

Gazze kentinin Eski Şehir bölgesindeki Ez-Zeytun Mahallesi'nde yer alan ve inşası M.S 14. yüzyıla kadar uzanan tarihi Es-Samra Hamamı ile çevresindeki çok sayıda bina da İsrail'in saldırılarında yıkılan tarihi yerlerinden biri.

Samra Hamamı, İsrail’in kasıtlı saldırıları sonucu tahrip edildi. Böylece İsrail, Gazze Şeridi’ndeki son tarihi hamamı da yok etmiş oldu.

Es-Samra Hamamı, Gazze Şeridi'ndeki Büyük Ömer Camisi'nden sonra ikinci en büyük arkeolojik anıt ve Filistin'deki en önemli Osmanlı mimari yapılarından biri olarak, Osmanlı hamamlarının muhteşem örneklerinden biri kabul ediliyordu.

Seyyid Haşim Cami

Seyyid Haşim Camisi, Gazze kentinin doğusundaki Ed-Derac Mahallesinde bulunuyor.

Hz. Muhammed'in büyük dedesi Haşim bin Abdulmenaf'ın mezarının bulunduğu rivayete edilen yere yapılan Seyyid Haşim Cami ve türbe nedeniyle bölge "Gazze Haşim" olarak adlandırılıyor.

Cami, 7 Aralık 2023'te İsrail savaş uçaklarının bombalaması sonucu ağır hasar gördü.

Katib Vilayet Cami

Tarihi Memlük dönemine uzanan cami Porphyrius Kilisesi ile aynı duvarı paylaşıyor ve Gazze'deki önemli arkeolojik camilerden biri olarak kabul ediliyor.

Cami, 17 Ekim 2023'te İsrail topçu saldırısına maruz kaldı ve ağır hasar aldı.

Kutsal Aile Kilisesi

Gazze kentindeki Kutsal Aile Kilisesi (Latin Manastırı) İsrail'in saldırılarında Hıristiyanlar ve Müslümanlar için bir sığınak haline gelmişti.

Kilise, İsrail bombardımanına maruz kalarak ağır hasar aldı. Söz konusu kilise 20.yüzyılın başlarında Fransiskan rahipleri tarafından kurulmuş ve geleneksel Katolik mimari tarzında inşa edilmiş.

Kilise, hem ibadet hem de Filistinli Hıristiyan toplumuna manevi destek sağlamak amacıyla kullanıldığı için Gazze'deki Hıristiyanlar için önemli bir mekan. Aynı zamanda, bölgedeki Hıristiyan cemaatine birçok dini ve sosyal aktivite sağlayan bir kültür ve toplum merkeziydi.

Ehli Baptist Kilisesi

El-Ehli Baptist Hastanesi bünyesinde bulunan kilise, Anglikan Kilisesi'nin, Kilise Misyoner Topluluğu (CMS) aracılığıyla 1882’de kuruldu ve Kudüs'teki Anglikan Piskoposluk Kilisesi'ne bağlı bulunuyor.

Anglikan Kilisesinin Canterbury Başpiskoposu Justin Welby'nin açıklamasına göre hastane ve kilise 14 Ekim'de İsrail tarafından yapılan roket saldırısında zarar gördü, hastanenin 4 sağlık çalışanı yaralandı.

İsrail'in 17 Ekim'deki saldırısında hastane ve kilisede bulunan kişilerden yaklaşık 500 kişi öldü.

Paşa Sarayı'nın büyük bölümü yok edildi

Gazze kent merkezinin kalbinde bulunan yüzlerce yıllık bir kültürel mirasa sahip olan Eski Şehir bölgesi; Şucaiyye, Durc, Tuffah ve Zeytun olmak üzere dört ana mahalleden oluşuyor. Bu mahalleler, 8 Ekim 2023'te başlayan soykırım boyunca İsrail tarafından kasıtlı olarak yoğun saldırılara maruz kaldı.

Eski Şehir'in ed-Durc Mahallesi'ndeki "Paşa Sarayı" medeniyetler boyunca Gazze Şeridi'nde kalan son saray örneklerinden biri.

Memlük ve Osmanlı mimarisinin bir karışımı olan bu saray, İsrail tarafından moloz haline getirildi.

Saldırıları sonrası saraydan geriye sadece, Memlük döneminde kumtaşı, Osmanlı döneminde ise kaya ve kireçtaşından yapılmış bazı duvar kalıntıları kaldı.

Gazze’nin tarihi çarşıları hedef ılındı

Bir zamanlar Gazze kentinin kalbinde yaşamın, ticaretin ve kültürün merkezi olan tarihi çarşılar bugün enkaza dönmüş durumda. Filistin Meydanı’ndan doğuya ilerleyenleri karşılayan Zaviye Çarşısı, baharat, et, balık, sebze, meyve ve oyuncak gibi ürünlerin satıldığı dar sokaklarıyla Gazze halkının en uğrak noktalarından biriydi.

Özellikle ramazan aylarında çarşı, renkleri ve kokularıyla kenti adeta canlandırırdı. Ancak bugün bu sokaklarda ticaretin değil, yıkımın sessizliği hüküm sürüyor. Dükkanların çoğu ya yandı ya da bombalarla yerle bir oldu. Artık bu sokaklardan, açlıktan ya da saldırılarda ölen hayvanlardan gelen ağır bir ölüm kokusu yayılıyor.

Gazze ekonomisinin "atan kalbi" olarak bilinen Kaysariyye Çarşısı ise tarihin tanığıydı. Rivayete göre temelleri Roma dönemine kadar uzanan bu yapı, ilk olarak atlar için ahır olarak inşa edilmiş, Memlük döneminde ise kubbeli mimarisiyle bugünkü halini almıştı. 1948’deki Nekbe öncesine kadar "dericiler çarşısı" olarak hizmet veren Kaysariyye, daha sonra altın ve mücevher satılan bir merkez haline geldi ve "Kuyumcular Çarşısı" olarak tanındı.

Ancak İsrail’in süregelen saldırıları, Gazze’nin bu kadim mirasını da hedef aldı. Bombardımanlar sonucu Kaysariyye Çarşısı’nın çevresinde büyük yıkım meydana geldi. Zaviye, halk pazarı ve çevresindeki tarihi yapılar kullanılamaz hale geldi. Gazze’nin yüzyıllardır süregelen ticaret damarları, bugün sessiz taş yığınlarına dönmüş durumda.

Diğer bölgelerdeki tahribat

Deyr el-Belah’taki Hızır Makamı (Saint George Manastırı) Filistin’de inşa edilen ilk Bizans dönemi Saint George Manastırı olan bu yapı, İsrail saldırılarında kısmen yıkıldı.

Gazze arkeoloji deposu

Farklı medeniyetlere ait binlerce eserin bulunduğu bu depo, Ocak 2023’te İsrail ordusu tarafından tahrip edilip yağmalandı.

Anthedon Limanı

Gazze’nin bilinen ilk limanı ve Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Mirası ön listesinde yer alan Gazze’nin 3 önemli alanından biri olan Anthedon Limanı da İsrail’in saldırılarına maruz kaldı.

Milattan önce 800’lerde Kenanlılar tarafından kurulan bu antik liman, İsrail ordusunun kara saldırıları sırasında tamamen tahrip edildi.


Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER