USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Çevre-Hayat

Tunceli yaylalarında zorluklara göğüs gerip doğal yöntemle peynir üretiyorlar

Her yıl mayıs ayında Ovacık ve Pülümür ilçelerindeki 3 bin rakımlı yaylalara çıkan göçerler, günde iki kez sağdıkları koyunlarının sütünü doğal yöntemlerle salamura peynire ve tulum peynirine dönüştürüyor.

Tunceli yaylalarında zorluklara göğüs gerip doğal yöntemle peynir üretiyorlar
04-08-2025 13:28
Google News
Tunceli
Tunceli yaylalarında zorluklara göğüs gerip doğal yöntemle peynir üretiyorlar

Tunceli'de göçerler, yazı geçirdikleri yaylalarda zorlukların üstesinden gelerek koyunlarının sütünü doğal yöntemlerle salamura peynir ve tulum peyniri haline getiriyor.

Sarp dağlarla çevrili kent, sahip olduğu meralar ve su kaynaklarıyla hayvancılığa adeta hayat veriyor.

Bölgedeki göçer aileler de her yıl mayıs ayında zorlu yolculuklarla Ovacık ve Pülümür ilçelerindeki 3 bin rakımlı dağlara çıkıyor.

Yayla yollarında erzaklarını at ve eşeklerle taşıyan göçerler, yaz boyu belirledikleri alanlarda çadırlarda kalarak gece gündüz küçükbaş hayvanlarıyla ilgileniyor.

İş yüklerini çobanların desteğiyle hafifleten göçerler, günde iki kez meralardan yayla yerine getirdikleri yüzlerce koyunu sağabilmek için saatlerce mesai harcıyor.

????

Koyunlarını "beri" adını verdikleri alanda sağan göçerler, elde ettikleri sütleri gerekli işlemlerin ardından doğal yöntemler kullanarak salamura peynire ve tulum peynirine dönüştürüyor.

Sürüleri Kangal köpekleriyle koruyorlar

Ürettikleri ürünleri satarak gelir sağlayan göçerler, sürülerini bozayı, kurt ve çakalların saldırısına karşı da Kangal köpekleriyle nöbet tutarak koruyor.

Zorlukla dolu bir yaşama göğüs geren göçerler, sonbaharda havaların soğumasıyla köylerindeki kışlaklarına dönecek.

Göçerlerden Hıdır Çakmaz,
atalarından miras kalan mesleğini ailesinin desteğiyle devam ettirdiğini söyledi.

Yılın her döneminde hayvanlarla ilgilenmek zorunda olduklarını belirten Çakmaz, şöyle konuştu:

"Sabah uyanır uyanmaz koyunları yayladaki ağıllardan dışarı çıkarıp meraya götürüyoruz. Arazide koyunları bir süre otlattıktan sonra öğlen ve akşam olmak üzere günde iki kez yayla yerine getiriyoruz. Yaylada bizi en çok zorlayan ise koyunların sağımı oluyor. Her koyunu tek tek sağıp sütünü alıyoruz. Sağım işlemi tamamlandıktan sonra sütümüzü mayalayıp peynire dönüştürüyoruz."

Çakmaz, ürettikleri peyniri perakende ya da toptan satışa sunduklarını anlattı.

At ve eşeklerin yaylada çok önemli olduğunu vurgulayan Çakmaz, "Yaylacılığın güzel yanlarının yanı sıra zorlu tarafları da var. Özellikle uzun süre sağanağın ya da şiddetli rüzgarın etkili olması bizlerin yaşamını zorlaştırıyor. Bu sezon yayla yerlerindeki bazı su kaynaklarının donduğunu bile gördük." ifadelerini kullandı.

"Sürekli koyunların önünde bekliyoruz, çok az uyuyoruz"

Suriyeli Heni Elhadi de 11 yıldır Tunceli'de çobanlık yaptığını ve ekonomik kazanç sağladığını belirtti.

Çobanlığın çok zorlu yanları bulunduğuna dikkati çeken Elhadi, şunları kaydetti:

"Otlaklar azaldığı zaman koyunları daha ıssız ve yüksek yerlere götürüyorum. Kepır Yaylası'ndaki Bellehesen bölgesinde de çevreyi izlemek için bir kayanın üzerine çıktım. O sırada da aniden bir bozayı ile karşı karşıya kaldım ve bana kükredi. Ben de ona zarar vermeden sesler çıkartıp uzaklaşmasını sağladım. Ayı saldırsaydı beni parçalardı. Sürekli koyunların önünde bekliyoruz, çok az uyuyoruz. Koyunlar geceleri yerinde durmuyor ve kaçıp gidiyor. Biz de sabaha kadar koyunların önünde nöbet tutuyoruz."

"Munzurlarda çocukluğum geçtiği için buralara özlem duyuyorum"

İbrahim Köse ise Ovacık'ın Havuzlu köyünde yaşadığını ve bahar aylarında hayvanlarını Munzur Dağları'na çıkardığını anlattı.

Köse, mesleğini severek yaptığını belirterek, "Munzurlarda çocukluğum geçtiği için buralara özlem duyuyorum. Buranın havası, taşı toprağı ve merası çok güzel. Ovacık'taki her yaylanın kendine göre farklı özellikleri var. Köyden zirvelere doğru çıktıkça bitkiler ve otlar farklılaşıyor. Koyunlarımızı özellikle Kepır Yaylası'nda otlattığımız zaman süt verimi daha da artıyor. O nedenle yazları hep yaylaya çıkıp hayvanlarımızdan verim almaya çalışıyoruz." dedi.

Yaylada kadınların birçok işi üstlendiğini ifade eden Aynur San da "Hayvanlar yayla yerine gelince sağımını yapıyorum ve sütü süzüp mayaladıktan sonra peynir olmasını bekliyorum. Daha sonra peyniri torbalara doldurup kelle haline getiriyorum. Torbanın üzerine taş koyuyorum ve peynir iyice süzülüyor. Birkaç gün sonra da peyniri bidonlara basıp Ovacık merkezde satıyoruz." diye konuştu.


Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
ARŞİV ARAMA
PUAN DURUMU TÜMÜ
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Günün çizgisi
ANKET TÜMÜ