
Zelenskiy, Rusya’yı dünyadan koparmayı başaramadı
MOSKOVA
Rusya’da ve Sovyetler Birliği döneminin bölge ülkeleri 9 Mayıs Büyük Anavatan Savaşı Zaferi'nin 80. Yıldönümü törenlerine üst düzey formatta katılım sağladı. (*)Aynı zamanda batılı ülkelerin liderleri de törenlerde yer aldı. Aslında bu önemli gün için düzenlenen törenlere tehditler de çok fazlaydı. Örneğin; Ukrayna’nın gayri meşru devlet başkanı Vladimir Zelenskiy, 9 Mayıs’ta Moskova’da düzenlenen törenlere karşı terör saldırıları düzenleyeceklerini ilan etmişti. Elbette bu meydan okumanın karşısında Rus ordusu ve Rus halkı vardı. Zelenskiy’in tehditleri yerini bulmadı.
Kızıl Meydan’da düzenlenen törenler sırasında Rus ordusu gövde gösterisi yaptı. Azerbaycan gibi birçok ülkenin ordusu da askeri geçit törenlerinde yer aldı.
Bu törenlerde ben de yer almak istedim. Bir gazeteci gözüyle törenleri yerinde görmek istedim. Ancak Zelenskiy’in tehditleri ve ülkenin birçok kentine gerçekleştirilen terör saldırıları ve diğer nedenlerden dolayı törenlere katılamadım.
Ancak böyle önemli bir tarihe önümüzdeki yıl tanıklık etmek isterim. Rusya halklarıyla bu heyecanı beraber yaşamak isterim.
Kızıl Meydan’daki törenler, tüm dünya tarafından ilgiyle takip edildi. Rusya kendilerine karşı yapılan tüm ambargo ve engellemelere rağmen faşizme karşı tavır olan tüm dünya halklarına basın ve diğer ağlar üzerinden ulaşabildi.
Nazi artığı Vladimir Zelenskiy, Rus kentlerine saldırarak, bu özel günü sabote etmeye kalkıştı. Ancak Zelenskiy, Rusya’yı dünyadan koparmayı başaramadı. Rus ordusu, Zelenskiy ve Kiev rejimi ordusunun tüm terör saldırılarını püskürttü.
Bir taraftan dünya halklarının Rusya’ya olan ilgisinden de bahsetmek gerekiyor.
Geçtiğimiz günlerde bir anket gördüm.
Rusya’nın Ukrayna’da başlattığı özel askeri operasyonların ardından Avrupa'da güvenlik endişeleri adı altında paranoyalar başladı. Zorunlu askerlik uygulamaları yeniden tartışılmaya başlandı. ABD'nin Donald Trump dönemindeki Ukrayna'ya koşulsuz destek politikalarından vazgeçmesi, Avrupa'daki pek çok ülkenin bu konuda adımlar atmasına yol açtı.
Rusya ile sınırı olan ve halihazırda zorunlu askerlik uygulamayan tek Avrupa ülkesi Polonya, erkekler için askerlik eğitimini zorunlu hale getirecek bir taslak üzerinde çalıştığını açıkladı. Polonya Başbakanı Donald Tusk, ülkesinin ordusunu güçlendirmeyi hedefleyen bu adımın, bölgedeki güvenlik dinamiklerini değiştireceğini söyledi.
Rusya'ya coğrafi olarak yakın olan diğer Avrupa ülkeleri de benzer adımlar atmayı düşünüyor. Letonya, 2006 yılında zorunlu askerliği sona erdirmişken, 2023 yılı itibarıyla erkekler için 11 aylık zorunlu askerlik uygulamasına geri döndü. Letonya Başbakanı Edgars Rinkevics, birçok Avrupa ülkesinin benzer bir karar alması gerektiğini vurguladı. Litvanya ve İsveç’te de aynı konu üzerinde tartışmalar başladı.
Letonya ve Danimarka da kadınlar için de zorunlu askerlik şartı getirilebilir. Bu yönde çalışmaların yapıldığı da biliniyor.
Bu ülkelerin zorunlu askerlik ile ilgili adımları elbette kendilerini ilgilendirirken batılı ülkelerin halkları bu çalışmalara karşı geliyor. Yapılan bir araştırmaya göre, Avrupa Birliği vatandaşlarının yalnızca yüzde 32'si, ülkelerinin işgali durumunda savaşmaya istekli olduklarını belirtiyor. Özellikle İtalya, Avusturya ve Almanya'da vatandaşlar, ülkeleri işgal edilse bile savaşmaya en isteksiz olan gruplar arasında yer alıyor.
Aslında bu önemli bir istatistik. Avrupa halkının zorunlu askerliğe bakış açısının 2 sebebi olabilir. Birincisi; hükümetlerine biat etmiyor ikincisi ise Rusya’yı kendilerine tehdit olarak görmüyor.
Avrupalılar ve diğer tüm batılı ülkelerin halkları, Ukrayna’daki çatışmaların Rusya’nın bir istilası değil de meşru müdafası olarak görüyor.
Avrupa’da göçmek sorunları, nüfus politikaları, ekonomik sorunlar, kültürel çatışmalar, enerji krizleri ve daha birçok soruna baktığımızda Avrupa halkı gerçek tehdidin Rusya değil de hükümetlerinin politikaları olduğunun farkında.
İşte bu nedenden ötürü Avrupa hükümetlerinin tüm engellemesine rağmen Avrupalılar, Büyük Anavatan Savaşı Zaferi'ni kutladı. Birçok batılı ülkelerin başkentlerinde büyük zaferin kutlamaları yapıldı.
Duruma daha gerçekçi bakmak lazım.
Tüm dünya, Rusya’ya karşı değil.
Tüm dünya, Rusya’yı işgalci olarak görmüyor.
Tüm dünya, Büyük Anavatan Savaşı Zaferi'nin yakın tarihin en önemli olayı olduğuna inanıyor.
Tüm dünya, Rusya’dan değil Nazi’lerin ve faşizmin hortlamasından korkuyor.
Bu yüzden batılı ülkeler, bu törenlerin dünyada büyük bir coşkuyla kutlanmasını engellemek yerine bu şanlı tarihi kabul etmeli.
.
Erhan Kuadzba, dikGAZETE.com
(*) Rusya'da 9 Mayıs Zafer Günü törenlerle kutlandı