Muhabbet doyulmaz bir pınar imiş…

-Dermanın sendedir, dikkat etmiyorsun!

Hastalığın kendindendir, sezmiyorsun.-

İmamı Ali (kv)

İnsan, samimi niyet ve elinden geldiği kadarından sorumlu.

Sonuçların oluşmasında pek çok parametre var ve biz bunların hepsine hâkim değilizdir.

Ayrıca sonuçların, umduğumuz şekilde olmaması başarısızlık sayılmaz.

“Başarı” dediğimiz şey, belki süreçlerde bize ne olduğudur.

Kişiler / olaylar; yaşadıkları/ yaşandıkları koşullar (tarih, coğrafya, kültür) içinde değerlendirilmeli.

Ona değeri, kendi şartlarında gösterdiği performans üzerinden verilir.

Tarihten bir lideri seçip, bir davranış ya da politikası üzerinden “bakın gördünüz mü!..” yaklaşımı gerçekçi değil!..

Yaptıklarımızla, yapmadıklarımızla ayak izlerimizi bırakıyoruz; bizden sonra gelenlere…

Keşke bu doğru olmasa!

Ama öyle, sadece uyanıp, değişmeyi göze alanlar hariç.

Yanıp, (konu ne olursa olsun) değişimi göze alanın çabası asla boşa gitmez..

Ne yazık ki bazen, sonuçlarını kendi göremese de gelecek nesillerin önünü açar…

“Bilse yapmaz” ile insan, muhatabının negatif enerji girdabına kapılmadan, yoluna devam edebilir -pek çok durumda-… Hatta, izin verirse muhatabını dahi o negatif alandan çıkarmış olabilir…

*

Duru Zihin:

Şartlanmaların, tüm kabullerin ve kişi zannı ile gelen vehim - vesveselerin, vıdı vıdıların sustuğu anlar..

“Kur'an’a (Hakikat Kitabına) abdestsiz (su ile temizlenmeden) dokunmayın, OKUyamazsanız” işareti ile düşünülesi..

Duru bir zihinle bakmadıkça, hayatı OKUyamıyoruz.

Elbette ki HAYat capcanlı bir kitap…

Bugün de bir sayfası açıldı, ömür kitabının...

Zihnin dupduru -Kalbin en saf- olduğu anlarda, işaretleri (hayat kitabının ayetleri) daha iyi okuruz...

ŞahitOl.

BulBİLol.

Ve Kur’an’ın tavsiye ettiği şekilde okuyalım inşallah, hayat kitabımızın sayfalarını...

“Kendinizi övüp övüp temize çıkarmayın. Allah, kimin takva sahibi olduğunu çok iyi bilir.” (Necm Suresi  32)

Farkındalıklı uykuda öğrenmenin çok etkin devam ettiğini söyler, büyüklerimiz... 

Yüce Rabbimiz, kalp saflığıyla, uykuya dalıp; o zaman dilimlerini de bizlere çok bereketli kılsın Lütfu ile... 

“Şüphesiz ki Allah, latiftir, habirdir.”

Az ye, az uyu, az iç...

Kin, haset, kibirden vaz geç...

Nur ile kapılar aç...

Şu ahir zamanda, çok tez ‘zan’dan, ‘Asl’ına göç…

*

- Bazılarının gölge etmemesi yeterli ihsandır bize…

- Bazılarına da bizim gölge etmememiz yapacağımız en faydalı şey...

Geçmişi sırtında taşıması en büyük yük insana. 

Kapanan sayfaları sürekli açıp bakmak, kıymetli hayat enerjinizi ziyan etmek olur.

OKU, (Allah de) geç.

“Bil ki sevgi makamı, çok şerefli bir makamdır, 

Ve bil ki sevgi, Varoluşun aslıdır.” Muhyiddin İbn Arabi (ks)

“Muhabbet doyulmaz bir pınar imiş...”

Bir gün yağmur yağmaya başladığında Allah’ın mübarek Resulu (sav) yağmur damlalarının değmesi için başını açmış.

Nedeni sorulunca, yağmuru kastederek; “Onun Allah'la ahdi benimkinden daha taze" demiş.

Aslımız olan, Muhammedî muhabbete ermek ve sıratı müstakıym üzre bu safiyeti gözetebilmek nasib eylesin Rabbimiz.

“Allah kullarına lutfeder.”

.

Gülşah Aslı, dikGAZETE.com

.

.