Çevre-Hayat

Tıp alanında uzmanlığıyla tanınan Prof. Dr. Bekir Tuğcu, sanatçı kimliğiyle de iz bırakıyor

Tıpta uzun yıllardır önemli çalışmalara imza atan Prof. Dr. Bekir Tuğcu, akademik kariyerinin yanı sıra fotoğraf sanatına tutkusuyla dikkati çekiyor.

Tıp alanında uzmanlığıyla tanınan Prof. Dr. Bekir Tuğcu, sanatçı kimliğiyle de iz bırakıyor
01-08-2025 13:33
İstanbul

Objektifinden doğayı, insanı ve yaşamı farklı bir gözle anlatan Tuğcu, fotoğrafçılık hayatına ilişkin
açıklamalarda bulundu.

????

Tuğcu, henüz tıp fakültesinde öğrenciyken 1990'da fotoğraf çekmeye başladığını söyledi.

Mimarlık okuyan bir akrabasının fotoğraf dersine eşlik etmesiyle bu sanata merak saldığını dile getiren Tuğcu, "Tabii o zamanlar fotoğraf çok zor üretiliyordu, dijitalleşme daha yoktu. Dolayısıyla fotoğraf üretimleri analog makinelerle yapılıyordu. O dönemde ben de akrabama eşlik ettim. Açıkçası fotoğrafa ilgili hiçbir merakım, hiçbir eğilimim de yoktu." dedi.

İstanbul Fotoğraf ve Sinema Amatörleri Derneğinde (İFSAK) o dönem alanında duayen isimlerden fotoğrafçılık dersleri aldıklarını belirten Tuğcu, şöyle konuştu:

"Orada bu iş bana bulaştı. Beraber gittiğim arkadaşım fotoğrafa devam etmedi ama ben ettim. O zamandan bu zamana 30 küsur yıldır fotoğrafın içindeyim. Tabii en büyük keyiflerden biri de önce ders aldığım, benim için fotoğrafın başlangıç noktası olan İFSAK'ta yaklaşık 10 yıldır dersleri ben veriyorum. Temel fotoğraf kurslarında kompozisyon dersi vermeye devam ediyorum. Aynı zamanda Büyükçekmece Fotoğraf Derneğinde yönetim kurulu üyesiyim ve orada da yine kompozisyon derslerini veren kişilerden biriyim."

"Fotoğraf gezileri benim için bir çıkış kapısı"

Tıpta cerrahi branşlarda biraz daha yoğun stres olduğunu anlatan Tuğcu, bir sanat ya da spor dalıyla ilgilenmenin, bu stresli hayatın dışına çıkmak için fırsat olabildiğini vurguladı.

Tuğcu, öğrencilerine her zaman stresle baş edebilmeleri adına bir çıkış kapısı bulmaları konusunda tavsiyeler verdiğini de belirterek, şunları kaydetti:

"Mesela beraber çalıştığım arkadaşlarımdan biri, yaşı da benden büyük olmasına rağmen hala maraton koşuyor. Müzik dalı da var. Sonuçta bir kaçış yolu gerekiyor. Fotoğraf bunların içinde bence zor değil. Orada iki sorun var. Birincisi fotoğraf, evinizin içinde ya da evinizin yanında elde edebileceğiniz bir şey değil. Yani birazcık fotoğrafa gitmeniz gerekiyor. Gezi fotoğrafçısıysanız mesela uzun seyahatlere gitmeniz gerekiyor. Ama fotoğrafa ulaşmak geçmişe göre şimdi daha kolay. Bir müzik aletini çalmaktan daha kolay geliyor."

Belgesel fotoğrafçılığı üzerine uzun yıllar birçok proje ürettiğini dile getiren Tuğcu, şu ifadeleri kullandı:

"Son dönemlerde birazcık daha iş yükünün artışıyla süre olarak azalttım ama gezi fotoğrafçılığı tarzında daha fazla üretim yapıyorum. Uzun süreli fotoğraf gezilerine çıkabiliyorum. Bunlar genellikle 10 günün altında olmuyor. Genellikle oldukça uzak mesafeler, fiziksel olarak yorucu geziler. Mesela bir Hindistan-Nepal gezimiz vardı. Toplamda 18 gün süren bir gezi. Bu gezide hemen hemen her gün sabaha karşı uyanmamız gerekiyor çünkü güneşin doğuşunu ona göre yakalayacaksınız vesaire."

Bu fotoğraf yolculuklarından sonra iyi bir motivasyona sahip olduklarını belirten Tuğcu, "Uzun süreli bir ameliyata da bu kapsamda daha iyi konsantre oluyorum. Çok daha verimli olduğunu hissediyorum, bu çok net. O yüzden fotoğraf gezileri, yorgunluğumu, stresimi üzerimden alıyor. Dolayısıyla döndükten sonra benim için ertesi gün ya da ertesi zaman mesleki açıdan çok daha verimli geçiyor." dedi.

Tuğcu, çalıştığı hastanelerde duvarları fotoğraflarla doldurmaya çalıştığını söyleyerek, şunları kaydetti:

"Bana beyaz duvarlar, ne kadar lüks ve teknolojik bir binada çalışırsanız çalışın, yaşanmışlık hissettirmiyor diye gelmiştir. Dolayısıyla önce bu duvarları dolduruyorum. İşte bizim de şu an doktor ofisleri bölümümüzde bir kalıcı sergimiz var. Bu diğer arkadaşlara da motivasyon sağlıyor, gelenlerin ilgisini çekiyor. Ama onla da kalmıyor. Buraya gelir gelmez Başakşehir Çam Sakura Şehir Hastanesi Fotoğraf Kulübünü kurduk. İlk dönemlerde çok aktiftik. Sonradan yoğunlukla beraber aktifliğimiz azaldı ama burada temel fotoğraf kursu düzenledik. Herhangi bir dernek, üniversitede alacağınız bir temel fotoğraf kursuyla aynı düzeydeydi. Sağ olsunlar, Türkiye'nin önde gelen birkaç fotoğrafçısı buraya gelerek tamamen gönüllülük esasıyla fotoğraf dersleri verdi. Buradan bazı arkadaşlarla çıktığımız fotoğraf gezileriyle beraber aslında bir fotoğraf yarışması da düzenledik. Son derece değerli fotoğraf sanatçıları buraya gelerek fotoğraf gösterileri yaptı."


Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER