
Ankara
Anadolu Ajansının (AA) "Trafikte Motosiklet Gerçeği" başlıklı dosyasının bu haberinde, Türkiye'de motosiklet sürücülerine yönelik yasal düzenlemeler ele alındı.
Kendisi de motosiklet sürücüsü olan avukat Erol, mevcut kanun ve uygulamada yaşanan sıkıntılara değinerek, motosiklet sürücülerinin Karayolları Trafik Kanunu'nda yer alan bu araçlarla ilgili hükümleri çok bilmediklerini anlattı.
????Bu nedenle gönüllü olarak isteyenlere sürücü kurslarında motosiklet özelinde hukuk eğitimi de verdiğini dile getiren Avukat Mustafa Enes Erol, "Bizim Karayolları Trafik Kanunu'muz otomobil endeksli hazırlanmış bir kanun. İçinde motosiklete özel hükümler yok denecek kadar az." ifadelerini kullandı.
Emniyet şeridini belli şartlar haricinde otomobiller gibi motosikletlerin de kullanmaması gerektiğini ancak uygulamada buna göz yumulduğunu savunan Erol, motosikletlerin sık sık güvenlik, emniyet şeridini kullandığına tanık olduklarını söyledi.
"Filtrasyon uygulaması" önerisi
Avukat Erol, motosiklet kullanıcıları için filtrasyon uygulamasının getirilmesi önerisinde bulunarak, şunları kaydetti:
"Filtrasyon, ülkeden ülkeye değişiyor ama genelde 30 kilometre ve altındaki hızlarda şerit değiştirirken motosikletlerin kurallara tabi olmadan şerit değiştirmesine olanak veren bir sistemdir. Bu, trafikte motosikletin arabaların arasından filtreleme yöntemiyle akıp gitmesini sağlar ve trafiği rahatlatır. Ülkemizde böyle bir kural, kanun yok, filtrasyona izin verilmiyor. Filtrasyonun yasallaşması, güvenlik şeridi ihlalini azaltacaktır ve trafiğin daha akıcı bir hale gelmesini de sağlayacaktır. Filtrasyon en sağ şeritten değil, en sol şerit ve onun bir sağından genelde yapılır. Avustralya bu sisteme geçtikten sonra kaza istatistiklerinde anlamlı hiçbir artış görmedi."
Karayolları Trafik Kanunu'nda motosikletlerin hız limitlerinin otobüslerle aynı olduğuna işaret eden Erol, "Yani şehir içinde 50, şehir içindeki bölünmüş yollarda 80, ayrılmış yollarda 90, şehirlerarası yollarda da 100. Bu bizi her tarafta otobüslerle ve kamyonlarla aynı şeride hapsediyor." dedi.
Erol, motosiklet sürücüleri için görüş açısının çok önemli olduğuna dikkati çekerek, "Rüzgarı çok yansıtan, görüş açımızı çok kapatan otobüs ve kamyonların arkasında sıkışıp kalmamız çok büyük bir yanlış. Motosikletlerin otomobillerle aynı şeridi, aynı hız limitlerini paylaşması gerekirken otobüslere endekslenmesi hem çok gereksiz bir trafik cezası yememize sebep oluyor hem de canımızı tehlikeye atıyor." değerlendirmesinde bulundu.
"Bu cezaların bir şekilde belirlenmesi lazım"
Motosiklet sürücülerinin en çok Kanun'da muğlak tanımlanmış ve itirazı zor olan cezalardan şikayetçi olduklarını belirten Erol, "Hızdan yediğimiz cezanın mantığını anlayabiliyoruz. 'Limit 50'ydi, ben 60'la gittim, ceza yedim.' Tanımı belli olmayan, 'Trafik güvenliğini tehlikeye soktu', 'Yolun durumuna uygun sürmedi' gibi muğlak ve aksi ispata mümkün olmayan cezalar aslında daha sinir bozucu. Bu cezaların bir şekilde belirlenmesi, ispatlanması lazım." diye konuştu.
Erol, cezalar konusunda egzozun da sorun olduğuna, bu konuda Kanun'da desibelle ifade edilen bir sınır bulunmadığına değindi.
"Çevreye rahatsızlık verecek şekilde gürültülü egzoz" ifadesinin muğlak olduğunu savunan Erol, "Bu, yurt dışındaki örneklerde, 'Şu kadar devirle, şu kadar metre mesafeden giderken, şu kadar desibeli geçmeyecek' diye belirlenir. Dolayısıyla bir ceza yazıldığı zaman da bu ölçülebilir." ifadelerini kullandı.
"Kanun'un yenilenmesi, düzenlenmesi gerekiyor"
Erol, kentler kalabalıklaştıkça insanların alternatif ulaşım metotlarına daha fazla yöneldiğini ifade ederek, şunları kaydetti:
"Kentlerimiz kalabalıklaştıkça insanlar doğal olarak alternatif ulaşım metotlarını deneyecek. Bu sadece motosiklet değil, kaykaylar, elektrikli skuterler gibi alternatif ulaşım metotları da denenecektir. Bu iyi bir şey, trafiğin yükünü alır, daha seri ve daha etkili bir kent içi ulaşım sağlar. Fakat çok hızlı arttığı zaman doğal olarak toplumsal bir infiale de sebep olacaktır. Çünkü henüz trafik bilincimiz bu kadar fazla motosikleti yolda görmeye alışmış değil. Ayrıca, motosiklet kullanımına ilişkin mevcut yasal düzenlemeler de yeterli değil. Dolayısıyla Karayolları Trafik Kanunu'nun bir an önce motosikleti de akılda tutan, göz önünde bulunduran şekilde yenilenmesi ve düzenlenmesi gerekiyor. Bu şart, elzem."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com