Gündem

İhlas Vakfına 'kamu yararına çalışan vakıf' statüsü

42’inci yılını dolduran, yurt içinde ve yurt dışında dört bin öğrenciyi bünyesinde barındıran İhlas Vakfı, Bakanlar Kurulu kararı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın onayı ile “Kamu Yararına Çalışan Vakıf” statüsü kazandı.

İhlas Vakfına 'kamu yararına çalışan vakıf' statüsü
11-05-2016 14:02

Türkiye genelinde 35, Afganistan’da 13, Kazakistan ve Kırgızistan’da 2’şer öğrenci yurdu ile toplam 4 bin öğrenciyi bünyesinde barındıran İhlas Vakfı, 42’inci yılında Kamu Yararına Çalışan Vakıf statüsü elde etti. Geçen günlerde Bakanlar Kurulu kararı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayladığı karar ile elde edilen statü, vakfın çıtasını daha da yükseltti.

Vakfın elde ettiği başarısı hakkında değerlendirmelerde bulunan İhlas Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Av. Mehmet Okyay, İhlas Vakfının merhum Dr. Enver Ören başkanlığında 1975 yılında kurulduğunu, 42 seneden beri yurt içi ve yurt dışında açtığı yurtlarda, ailesine, vatanına ve milletine faydalı on binlerce gencin yetiştiğini, yetiştirilmeye de devam edildiğini kaydetti.

STATÜ, ÇEŞİTLİ KURUM VE KURULUŞLARCA İZLEME VE İNCELEME SONUCU VERİLEN KARAR 

 Okyay, Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan ve köklü bir geçmişe dayanan İhlas Vakfının faaliyetleri hakkında da bilgi aktardı. İhlas Vakfının 10 Şubat 1975 tarihinde kurulduğunu anlatanOkyay, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu yıl 42. kuruluş yıldönümünü idrak ettik. 42. kuruluş yıldönümü bizim için birçok mutlulukların tahakkuklarına vesile olan bir zaman dilimi olmuş oldu. 

Merhum Enver Ağabey başta olmak üzere, 9 arkadaşıyla beraber bundan 42 yıl önce vakfımız kuruldu. Vakfımızın amacı ilk anda kurucuların amacı, büyüklüğü sebebiyle çok yönlü idi. Ama ağırlıklı olarak eğitim, sağlık ve hayır işleriydi. Hem eğitim ile ilgili okulların açılması hem okullara devam eden öğrenciler için öğrenci yurtları açılması. Aynı zamanda eğitimin en mühim bir ögesi olan kültür yayınlarını, tarihimizi medeniyetimizi örfümüzü anlatan kitapların basılmasıdır. 

Bunların mühim bir kısmı 42 yıl içerisinde tahakkuk etti. Yurt içindeki en büyük faaliyetimiz 35 üniversite öğrenci yurdu, çeşitli şehirlerimiz de faaliyetlerde bulunuyor. Bu 35 öğrenci yurdumuzda yaklaşık 3 bin civarında üniversite öğrencisi kalıyor. Ayrıca yurt dışında 17 öğrenci yurdu var. 

Bunların 13’ü Afganistan’da, 2’si Kazakistan, 2’si de Kırgızistan’da olmak üzere bu faaliyetleri yürütüyoruz. Mevcut mevduatımıza göre eğer bir vakıf kamu yararına faaliyetlerini yürütüyor, belli bir zaman bu faaliyetleri yürütmüş, oradaki gelirlerinin büyük bir bölümünü kamu yararı hizmetlerine tahsis etmişse devlet bu vakfa vergi muafiyeti tanıyor. Devlet diyor ki; 'Bu vakıf kamu yararına çalışıyor. Buna vergi muafiyeti tanıyayım ki; bu vakfın önü açılsın. 

Bu vakfa bağışta bulunmak isteyen insanların da buraya katkıları kolay olsun' Bu sebeple 12 Şubat 2016 tarihinde Bakanlar Kurulunun bütün üyeleri, Sayın Başbakanımız da imzalayarak Cumhurbaşkanımıza sunuldu. Cumhurbaşkanımızın imzası ile İhlas Vakfı’na vergi muafiyeti tanındı. 

Artık İhlas Vakfının kamu yararına bütün faaliyetleri yürüttüğü devlet tarafından da tescil edilmiş oldu. Böyle bir kararın verilebilmesi için en az 5 Bakanlık, YÖK ve birçok Genel Müdürlük araştırıyor. Birincisi Milli Eğitim Bakanlığı bütün faaliyetleri inceledi. İkincisi Gençlik ve Spor Bakanlığı yurtlarımızdaki bütün faaliyetlerimizi inceledi. Maliye Bakanlığı. YÖK. 

Çünkü üniversite öğrencilerimize hitap eden öğrenci dallarımız vardı. İncelemeler neticesinde İhlas Vakfı şuanda öğrenci yurtlarında gerek Türkiye içerisinde gerek yurt dışında devletin yapmakta olduğu hizmetlerin yüzde 80’inin yüzde 90’ını bu sebeple biz vergi muafiyeti tanıyoruz derler ve bu verilmiş oldu.”

İHLAS'A GÖNÜL VERENLER İÇİN BİR VASİYET 

 Merhum Enver Ören Ağabeyin kendilerine 2011 yılında bir tavsiyesi olduğunu ifade eden İhlas Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Okyay, şunları söyledi: “12 Şubat bizim için bir mana ifade ediyor. 10 Şubat 1975, Vakfımızın kuruluş yıldönümü. Merhum kurucumuz Enver Ören Ağabeyimizin de doğum günü. Tevafuken 12 Şubat 2016 tarihinde Bakanlar Kurulu toplantısında vakfımıza vergi muafiyeti verildi. Onun için bir tevafuk oldu. Memnuniyet verici bir tarih. 

Biz şuan Enver Ağabeyimizin 2011 yılında bir tavsiyesi vardı, belirlediği hedef vardı. O şu anda bizim için, onu seven bu vakıftaki bütün arkadaşlarımız, İhlas’a gönül verenler için bir vasiyeti var; o da 81 il’de öğrenci yurtlarının açılması, kolejlerin açılması ve aynı zamanda hastanelerin açılması idi.

Şuan çok şükür 35 üniversite öğrenci yurdumuz açık. İki öğrenci yurdumuzun inşaatı devam ediyor, Samsun’da ve Kastamonu’da. İnşallah onları Eylül ayındaki eğitim yılına yetiştirmek istiyoruz. Ayrıca projesi çizilmiş 5 şehirde de öğrenci yurtlarımızın temel atma hazırlıklarımız var. Kayseri, Aksaray, Afyon ve Sivas şehirlerinde inşallah bu yıl içerisinde bu şehirlerimizde öğrenci yurtlarımızın temellerini atmak istiyoruz. Bizim vakfımızın büyümesi son zamanlarda bir bakıma 14-15 yıldır devletimizin politikasına da paralel oldu. 

Devletimiz yurt dışına açıldı. Özellikle Türk Cumhuriyetlerine açıldı. Biz, 5 Cumhuriyet ülkesindeki faaliyetlerimizi büyüttük. Devletimiz Afrika’ya açıldı. Afrika’dan gelen öğrenciler sebebiyle bizde Afrika’ya açıldık. Bir bakıma bizim vakfımızın büyümesi, Osmanlı coğrafyasında çok sayıda faaliyetimiz oluşundandır. O coğrafyadan gelen öğrencilerimiz var. 

Aynı zamanda öğrenci yurtlarımız var. Mesela geçen Kurban Bayramın da yurt dışındaki 14 ülkede kurban hizmeti yaptık. Bize verilen vekalet sebebiyle gittik, kurban kestik. Afganistan’daki fakir kardeşlerimize, Somali’deki yine Osmanlı’dan bize miras kalan insanlara, Sudan’da, Endonezya’da bu tür hizmetleri yaptık. İnşallah niyetimiz bu yıl öğrenci yurtlarımızın sayısını bu bahsettiğim temeller atarak süratle artırmak ve yurt dışında da daha çok ülkeye hem kurban hizmeti, iftar hizmeti hem de öğrenci yurtlarımız ile ilgili hizmetleri götürmek istiyoruz.”

"FERYAT EDEN İNSANLARA YARDIMCI OLUYORUZ" 

 Türkiye’de 5 bin civarında vakıf olduğunu kaydeden Okyay, ancak bunun yüzde 5’inin vergi muafiyeti alabildiğini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Vergi muafiyetinin birçok faydası var. Vakfımız açısından en büyük faydası; devletimizin kabul ettiği legal ve kamu hizmeti yaptığına dair bir vesika oluyor vergi muafiyeti ile ilgili bu Bakanlar Kurulu kararı. 

Çünkü birçok kuruluş var şuanda. Türkiye’de 5 bin civarında vakıf var. Ancak bunun yüzde 5’i vergi muafiyeti alabiliyor. Çünkü devlet kontrolü bu şekilde diyor. Devletimiz böylece bizi kamu yararına bütün bu hizmetleri yaptığımıza dair vesikalık kararı Bakanlar Kurulunda almış oldu. 

Aynı zamanda devlet kamu yararına çalışan bu vakıflara vergi muafiyeti vermekte, buralara bağışta bulunacak olan iş adamlarının yıllık kazançlarının yüzde 5’i kadar bir bağışta bulunduğu takdir de bunu vergi matrahından düşürerek lider gösterme imkanı veriyor. Devlet diyor ki bana vergi vereceğine icabı halde bu vakfa sen bağışta bulun. 

Ben yıllık kazancının yüzde 5’i kadar olan bu bağışını gider kabul etmeni kabul ediyorum diyor. Ayrıca bir kısım tapuda ve bağışçıların gayrimenkullerini vakıfa bağışlamada tapu harcından veraset ve intikal vergisinden de muafiyet tanıyarak daha kolay şekilde hayırseverlerin vakfa bağışta bulunmasına imkan sağlıyor ve kanuni bir alt yapı kurmuş oluyor. 

Çok şükür biz şuanda bütün imkanlara sahip olduk. İnşallah devletimizin bu güveni sebebiyle de biz gerek Türkiye’deki çalışmalarımıza, gerek Osmanlı coğrafyasında Türkiye’ye gönül bağlamış, asırlardır Osmanlı'nın himayesi altında yaşamış, buradan 'imdat' diye feryat eden insanlara yardımcı olacağız.”

"ÜLKENİN KANUNLARINA UYGUN FAALİYETLER..." 

 İhlas Vakfındaki yer alan yurtların merhum Enver Ören’in kuruluşta İhlas kültürünün bir parçası olarak bildirdiği “Olgun Müslüman, iyi insan” kavramı içinde, ülkenin kanunlarına uygun olarak faaliyet gösterdiğini kaydeden Mehmet Okyay, “Yurtlarımızın merhum Enver Ağabeyimizin kuruluşta İhlas kültürünün bir parçası olarak bildirdiği olgun Müslüman, iyi insan bulunduğu ülkenin kanunlarına uyan, suç işlemez, devlete isyan etmez. 

Aynı zamanda dinimizin emir ve yasaklarına uyarak günah işlemez buyuruyorlardı. Öğrenci yurtlarımızdaki yöneticiler tarafından her zaman bu öğrencilere anlatılır. Öğrencilerimiz de bunları bir hayat felsefesi olarak, inanç kültürü olarak kabul ettikleri için gittikleri yerlerde hem olgunluklarıyla, kanunlara bağlılıkları, devlete sadakatleri ile hep takdir toplamışlardır. 

Bu hem yurt içindeki öğrencilerimiz için hem de yurt dışında öğrencilerimiz için. Yurt dışındaki öğrencilerimizin çoğu diyorlar ki; biz iki fakülteden mezun olduk. Birisi mevcut fakültemiz, ikincisi İhlas Üniversitesi. İhlas Üniversitesi kültürünü aldık biz. 

Çünkü İhlas kültüründen merhum Enver abimizin aynı zamanda hayatta başarılı olabilmeniz için evlilikte, iş hayatında başarılı olabilmesi için 5 prensibi söylüyordu. Biz de bunları öğrencilerimize her zaman söyledik. 1 kimse ile münakaşa etmeyin, 2 her zaman güler yüzlü ve tatlı dilli olun, 3 herkes ile iyi geçinin, 4- hiç kimsenin kalbini kırmayınız, (kalp kırmak Kabe’yi yıkmaktan daha büyük günahtır, 5- sebebi hayatınız olan anne ve babanızın duasını alınız. 

Böyle yetiştirilen evlatlar, hep anne ve babaları tarafından taktir edilmektedir.” Vakfın yurt dışında 13’ü Afganistan’da olmak üzere 17 öğrenci yurdunun bulunduğunu anlatan Okyay, başta Kabil ve Mezar-ı Şerif olmak üzere pek çok kritik bölgede faaliyette olduklarını kaydetti. İhlas Vakfı, Türkiye genelinde 35 öğrenci yurdu, Afganistan’da 13, Kazakistan ve Kırgızistan’da 2’şer öğrenci yurdu ile toplam 4000 öğrenciyi bünyesinde barındırıyor. Bunun yanında her yıl Ramazan ayında ve Kurban Bayramında 14 ülkede gerçekleştirdikleri kurban, iftar ve yardım organizasyonları ile on binlerce garip ve ihtiyaç sahibinin duasını alıyor.

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER