Sağlık

Dünya Kalp Federasyonuna göre, dünyada her dört yetişkinden biri hipertansiyon hastası

Dünya genelinde 1,3 milyar kişiyi etkileyen, kalp hastalıkları ile felce bağlı ölümlerin yaklaşık yarısına neden olan ve yüksek tansiyon adıyla da bilinen hipertansiyon hastalığı, her dört yetişkinden birinde görülüyor.

Dünya Kalp Federasyonuna göre, dünyada her dört yetişkinden biri hipertansiyon hastası
17-05-2025 12:23
Ankara

Kalbin kanı pompalarken damarda oluşturduğu basıncın normal değerlerin üzerinde bulunma durumu hipertansiyon olarak tanımlanıyor.

????

Uzmanlara göre, yaş, genetik faktörler, aşırı tuz tüketimi, obezite, alkol kullanımı, hareketsizlik ve stres gibi birçok etken bu duruma yol açabiliyor. Ayrıca, bazı böbrek hastalıkları ve hormonel bozukluklar da "ikincil hipertansiyona" neden olabiliyor.

Semptom göstermeden ilerlediği için "sessiz katil" olarak da adlandırılan hipertansiyon, küresel olarak 1 milyardan fazla insanı etkileyen bir numaralı ölümcül risk faktörü olarak kabul ediliyor.

17 Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü'nde halkın, tedavisi olmayan ancak gerekli önemlerle kontrol altında tutulabilen yüksek tansiyon hastalık hakkında bilinçlendirilmesi amaçlanıyor.

AA muhabiri, Dünya Kalp Federasyonunun (WHF) "2024 Dünya Kalp Raporu"ndan hipertansiyona ilişkin bilgileri derledi.

Dünyada her dört yetişkinden biri hipertansiyon hastası

Rapora göre, hipertansiyon her dört yetişkinden birinde görülüyor ve hastaların yalnızca yüzde 20'sinden azı, tansiyonunu kontrol altında tutabiliyor.

Özellikle düşük ve orta gelirli ülkelerde bu oran daha da düşerken bu durum, yalnızca bireylerin sağlığı üzerinde değil, aynı zamanda toplumların sağlık sistemleri ve ekonomileri üzerinde de büyük yük oluşturuyor.

WHF'nin hesaplamalarına göre, dünya genelindeki sağlık harcamalarının yüzde 10'u hipertansiyon ve neden olduğu komplikasyonlarla doğrudan ilişkili.

Hava kirliliği hipertansiyona sebep olabiliyor

Raporda, hava kirliliğine maruz kalmanın hem kısa hem de uzun vadede hipertansiyona sebep olduğu, bilimsel verilerle ortaya konuldu.

Yapılan araştırmalar, hava kirliliğinin hipertansiyon vakalarının görülme sıklığını ve oranını artırdığını gösterdi.

Uzmanlar, hava kirliliğinin sadece hipertansiyona değil, aynı zamanda diğer kardiyovasküler ve kardiyovasküler olmayan hastalıklarla da ilişkili olabileceğini belirtiyor.

Bu durum, çevresel faktörlerin kalp sağlığı üzerindeki etkisini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Belirti vermeden ilerliyor

Hipertansiyon çoğu zaman belirti göstermeden ilerliyor ve bu da hastalığın fark edilmesini ve tedavi edilmesini zorlaştırıyor. Kontrol altına alınmayan yüksek tansiyon, kalp krizi, felç, kalp yetmezliği, böbrek hastalıkları ve görme kaybı gibi ciddi sonuçlara yol açabiliyor.

Bu nedenle uzmanlar, düzenli tansiyon ölçümünün hayati önemde olduğunu vurguluyor.

WHF'nin önerileri arasında ilk sırada tuz tüketiminin azaltılması yer alıyor. Günlük tuz alımının 5 gramdan (yaklaşık 1 çay kaşığı) az olması gerektiği uyarısı yapılıyor.

Ayrıca potasyum açısından zengin besinlerin tüketilmesi öneriliyor. Muz, ıspanak ve avokado gibi gıdalarla potasyum alımının artırılması gerektiğine dikkat çekiliyor.

Fiziksel aktivitenin de hipertansiyonla mücadelede etkili olduğu belirtiliyor. Haftada en az 150 dakika orta düzeyde egzersiz yapılması tavsiye ediliyor.

Sağlıklı kilonun korunması da bir diğer önemli unsur olarak öne çıkıyor. Obezitenin, hipertansiyon riskini artıran en temel faktörlerden biri olduğu ifade ediliyor.

WHF ayrıca sigara ve alkol kullanımının bırakılmasını öneriyor. Sigaranın damarları daraltarak tansiyonu yükselttiği, alkolün ise doğrudan kan basıncını artırdığı kaydediliyor.

Tedavide "Hipertansiyon Yol Haritası"

WHF, 2023'te yayımladığı "Hipertansiyon Yol Haritası" belgesiyle tüm dünyada bu sessiz salgına karşı mücadeleyi koordine etmeyi hedefliyor.

Hipertansiyon çoğu durumda basit yaşam tarzı değişiklikleri ve uygun ilaçlarla kontrol altına alınabiliyor. Son 50 yılda tansiyon ilaçlarında büyük ilerlemeler sağlanırken bugün hastaların kullanımına sunulan etkili ve güvenli ilaçlar mevcut.

Belge, farklı ülke koşullarına uyarlanabilecek stratejik öneriler sunuyor ve sağlık çalışanlarından politika yapıcılara kadar tüm paydaşlara rehberlik ediyor.


Kaynak: AA

dikGAZETE.com
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
TÜRKİYE GÜNDEMİ
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER