Antalya
Kaş, 2. Dünya Savaşı'nda Meis Adası'ndaki İngiliz üslerini bombalarken düşürülen İtalyan yapımı savaş uçağı, 3 bin 300 yıllık olduğu belirtilen Uluburun Batığı'nın replikası, geçen yıl Türk Hava Kuvvetlerinin bağışıyla ilçeye getirilerek batırılan D-47 kargo uçağı ve 2 yıl önce batırılan 45 tonluk "emekli tank", antik kalıntılar, doğal güzellikler ve yüzlerce objeye ev sahipliği yapıyor.
????Anadolu Ajansı (AA) foto muhabiri Mahmut Serdar Alakuş, temiz ve berrak denize sahip Kaş ilçesinin su altı zenginliklerini görüntüledi.
Dalış turizmi için batırılan uçak, gemi gibi batıklara dalış yapan yerli ve yabancı turistler, farklı türlerdeki deniz canlılarını da görerek su altı dünyasının güzelliklerini keşfetme imkanına sahip oluyor.
"Dalış turizmi tüm dünyada yükselen bir değer"
Dalış eğitmeni Erhan Onat, Kaş'ın dalış turizminde Türkiye'nin en cazip noktalarından biri olduğunu söyledi.
İlçede 30'dan fazla dalış noktasının mevcut olduğunu belirten Onat, en büyük avantajlarının dalış noktalarının merkeze yakın olması olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
"Sadece Türkiye değil, yurt dışından gelen dalıcılar için de çok cazip bölge. Kaş bölgesinde birden çok batık mevcut ve bunlardan bazıları tank, uçak, gemi ve su altı sanat parkı. Ayrıca dünyada ilk 10'a girebilecek kanyona ve orijinal batıklara sahibiz. Dalış turizmi tüm dünyada yükselen bir değer ve bunun farkına varan ülkeler doğru yatırımlarla bu işten çok büyük gelir elde edebiliyor."
Dalış için gelen turistin bölgeye bıraktığı gelirin normal turistin iki katı olduğunu vurgulayan Onat, "Kaş'ta ortalama 20'ye yakın tekne var. Tahmini 100 bin dalışsever geliyor. Bunların yüzde 70'lik bölümü sertifikalı dalışçı. Bu oran, dünya genelinde ciddi bir oran." diye konuştu.
Son dönemde Akdeniz ve Ege'de sıklıkla mavi sularda görülen köpek balıklarının tehlikeli olmadığını anlatan Onat, bunların insanların olduğu yere de gelmediğini ifade etti.
"Batan bir geminin camından denizi seyretmek bambaşka duygu"
Bölgede dalış yapan ampute dalış rekortmeni ve eğitmen Ufuk Koçak ise dalışın kendileri için aynı zamanda terapi ve meditasyon olduğunu söyledi.
Ülkenin her tarafının ayrı güzelliklere sahip olduğunu belirten Koçak, "Denizin altında batan bir geminin camından denizi seyretmek bambaşka duygu. O geminin kenarında oturup balıkları ve dalgıçları izlemek çok keyifli. Mavinin her tonunu burada görebiliyorsunuz. Burası öyle bir yer ki denize dalıp gökyüzünden çıkabiliyorsunuz." şeklinde konuştu.
Koçak, dalış turizminin merkezi konumundaki Kaş'ın aynı zamanda Türkiye'nin en fazla donanımlı dalış eğitmenine sahip ilçe olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com