Zonguldak
Kentteki termik santralde uzun yıllar argon kaynakçısı olarak çalışan, 2 çocuk, 2 torun sahibi 61 yaşındaki Sevim, şah damarlarının tıkanması sebebiyle felç geçirdi. Felcin ardından konuşma güçlüğü çeken Sevim, bir süre sonra emekli oldu.
Yaklaşık 10 yıl önce de parkinson teşhisi konulan Sevim, ellerini güçlü tutmak için evinde hat sanatıyla ilgilenmeye başladı. Çocukluğunda bir ustanın yanında öğrendiği ayakkabı tamir işini arkadaşından aldığı ayakkabı sandığıyla devam ettirmek isteyen Sevim, bir yandan da insanlara hat sanatını anlattı.
Şimdilerde ilçedeki bir ustanın yanında zamanını değerlendirmek için çalışmaya devam eden Sevim, burada ayakkabının yanı sıra şemsiye, deri mont ve valiz gibi eşyaların tamirini yapıyor.
Hastalığına rağmen işini bırakmayarak müşterilerinin taleplerini karşılamaya gayret gösteren Sevim, dükkanda boş kaldığı zamanlarda hat yazımını sürdürüyor.
"Yapa yapa ilerledim"
Refik Sevim, 26 yıl argon kaynakçılığı yaptığını, geçimini bu meslekten sağladığını söyledi.
Parkinson hastalığı teşhisi konulmasıyla eskisi gibi ellerini iyi kullanamadığını belirten Sevim, "Bu süreçte 'Ben şimdi ne yapacağım?' diye kendime sordum. Evde kağıtlardan bir şeyler yapmaya, yavaş yavaş hat yazmaya çalıştım. İlk başlarda yapamadım ama yapa yapa ilerledim. Daha sonra evde tablolarım çoğaldı." dedi.
Sevim, hat sanatını insanlara anlatmak için yollar aradığını dile getirerek, "Arkadaşımın ayakkabı sandığı vardı, onu aldım. İnsanların ayakkabılarını yaparken bir yandan da hat sanatını anlatmaya çalışmak istiyordum. İnsanlar yaptıklarımı beğeniyordu." diye konuştu.
Çalışmak isteyen insan için hiçbir şeyin engel olmadığını anlatan Sevim, "Hastalığımdan dolayı bir sıkıntı olmuyor. Sabah dükkanı açıyorum. Çalışmaya başlıyorum, işimi severek yapıyorum." ifadelerini kullandı.
Sevim, hat yazdığını anlattığı doktorunun da bu duruma şaşırdığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Parkinson hastalığını Allah bana vermiş. Bununla yaşamaya çalışıyorum. Gayret ettikçe Allah sıkıntıyı bitiriyor. Gaflet haline geldiğin zaman ellerim titriyor. Gayret esenlik, gaflet ise kötü. Sıkıntılar, her şey Allah'tandır. 'Hepsi başımızın üstüne.' deyip yürüyün. Bir insan ayakkabısı için yardım istiyor. Ayakkabısını yapıp yoluna gidiyor. Yolda kalan bir insana yardım etmenin mutluluğu mükemmel."
Kaynak: AA
.
dikGAZETE.com