?>

Glokom hastalarının yarısı hastalığından habersiz

- Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Jülide Canan Umurhan Akkan: - "Dünyada 70 milyona yakın glokom hastası var ve bunların yarısı hastalığından habersiz" - "Özellikle kırklı yaşlardan sonra ortaya çıkan ve sinsice ilerleyerek hiçbir belirti vermeyen Glokom, körlük nedenleri arasında da ikinci sırada yer alıyor. Hastaların yüzde 10'u tedaviye başladığında maalesef geç kalınmış oluyor ve kalıcı görme kaybı gelişiyor" - "Uygun tedavi edilmediği takdirde körlük, hastalığın kaçınılmaz sonudur. Günümüzde yıllık periyotlarla göz muayenesi yaptırarak erken teşhis ve tedavi ile glokomdan korunmak mümkün"

Ekonomi - 6 yıl önce

İSTANBUL (AA) - Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Jülide Canan Umurhan Akkan, dünyada 70 milyona yakın glokom hastası bulunduğunu ve bunların yarısının hastalığından habersiz olduğunu belirterek, "Özellikle kırklı yaşlardan sonra ortaya çıkan ve sinsice ilerleyerek hiçbir belirti vermeyen glokom, körlük nedenleri arasında da ikinci sırada yer alıyor." ifadesini kullandı.

Akkan, 8-12 Mart Dünya Glokom Haftası kapsamında yaptığı yazılı açıklamada, dünyada 70 milyona yakın glokom hastası bulunduğunu ve bunların yarısının hastalığından habersiz olduğunu bildirdi.

Özellikle kırklı yaşlardan sonra ortaya çıkan ve sinsice ilerleyerek hiçbir belirti vermeyen bu hastalığın, körlük nedenleri arasında ikinci sırada yer aldığını aktaran Akkan, hastaların yüzde 10'unun tedaviye başladığında geç kalmış olduğunu ve kalıcı görme kaybının geliştiğini kaydetti.

Akkan, göz tansiyonunun yüksek olmasının glokom olma olasılığını yükselttiğini ancak bu hastalığın nedeni olmadığını belirterek, "Her göz tansiyonu yüksekliğinin tedavi edilmesi gerekmez, sadece glokomlu hastalar tedavi edilir. Glokom hastalığı hayat boyu tedavi gerektiren bir hastalık olduğundan gerekli testler yapılmadan tanı kesinleştirilmemelidir." bilgisini verdi.

Glokomun ciddiye alınması gerektiğini vurgulayan Akkan, "Ne yazık ki kaybedilen görme ve görme alanı hiçbir şekilde tekrar geri kazanılamaz. Sadece kalan görmeyi, görme alanını ve gözün şeklini korumak mümkün olabilmekte. Ya da varsa göz ağrılarının geçmesi için ömür boyu tedavi edilebilirler. Yeni doğanlarda acil cerrahi tedavi ve ek damlalar, erişkinlerde ise öncelikle damlalar, yeterli olmazsa lazer veya cerrahi tedavi gerekir." ifadelerini kullandı.

- "Vücut tansiyonu, göz tansiyonu ve glokom riskini artırıyor"

Doç. Dr. Akkan, her yaş grubunda grubunda görülebilen glokomun, "optik sinirin, yani görüntüleri gözden beyine taşıyan sinirin bir hastalığı" olduğunu belirterek, teşhis edilmemiş kronik (müzmin) tipte glokomu olan çoğu insanın, hastalığının ileri evrelerine kadar hiçbir rahatsızlık hissetmeyebildiğini vurguladı.

Kişide görme azalması fark edildiğinde hastalığın çok ileri aşamaya gelmiş olabileceği uyarısında bulunan Akkan, hastalığın sonunun uygun tedavi edilmediği takdirde körlük olacağının altını çizdi.

Akkan, halihazırda yıllık periyotlarla göz muayenesi yaptırarak erken teşhis ve tedavi ile glokomdan korunmanın mümkün olduğunu kaydederek, risk grubunda yer alanlarla ilgili şu bilgileri verdi:

"45 yaşın üzerinde olanlar, ailesinde glokomlu yakınları bulunanlar, şeker hastaları, yüksek numara gözlük takanlar (aşırı miyop ve hipermetroplar), gözüne darbe alanlar, uzun süre kortizon kullananlar, vücut tansiyonu yüksek olanlar veya aşırı düşük olanlar, gece hipertansiyon ilacı kullananlar, gözlerinin saydam tabakası (kornea) ince olanlar risk grubunda yer alıyor. Özellikle birinci derece akrabalarına glokom teşhisi konulanlarda risk 6 kat artıyor."

Akkan, düzenli ve tam kapsamlı yapılan bir göz muayenesinde fark edilen şüpheli göz içi basıncı yüksekliği ya da görme siniri değişikliği durumunda daha detaylı tetkikler yapılması gerektiğini bildirdi.

Gözün saydam tabakasının kalınlığının da göz tansiyonu ölçümlerinde hesaba katıldığını kaydeden Akkan, "Kritik olan görme siniri, muayenede görülmekle birlikte, görme sinirinin başı ve bunu oluşturan sinir lifi tabakası, Optik Koherens Tomografi gibi objektif bilgisayar destekli yöntemlerle değerlendirilebilmektedir. Görme alanı testi de sübjektif yardımcı bir yöntemdir." ifadelerini kullandı.

Haftanın Öne Çıkanları

'Ortaklık Konseyi' 15 Mart'ta Brüksel'de toplanacak

2019-03-05 17:46 - Genel

ABD Türkiye’yi ’gümrüksüz ticaret’ programından çıkarıyor

2019-03-05 15:02 - Ekonomi

Ankara'da aynı yerde 2 kaza

2019-03-02 09:32 - Asayiş

Kuzey Irak’taki PKK hedefleri vuruldu

2019-03-02 18:30 - Asayiş

Cüneyt Çakır Porto-Roma maçını yönetecek

2019-03-04 16:36 - Spor

ABD'den Küba'ya yeni ticari ambargo kararı

2019-03-05 07:27 - Dünya

BEKO’dan kadın girişimcilere bayilik çağrısı

2019-03-07 15:46 - Ekonomi

Tarım ve Orman Bakanı Pakdemirli: Yazın susuz kalmayacağız

2019-03-03 19:13 - Genel

Rus askerlere akıllı telefon yasağı

2019-03-06 20:24 - Dünya

Suriye’de intihar saldırısı: 7 ölü

2019-03-01 23:41 - Dünya

İlgili Haberler

SEDDK'den Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası uygulamasında yeni düzenleme

15:18 - Ekonomi

Bursalı otomotiv firması dizayn ettiği yolcu taşıma araçlarını 22 ülkeye ihraç ediyor

14:23 - Ekonomi

Ticaret Bakanlığı ekipleri yeni eğitim öğretim yılı öncesi kırtasiye ve okul ürünlerini denetledi

13:58 - Ekonomi

Kamu Görevlileri Hakem Kurulu 3'üncü kez toplandı

13:37 - Ekonomi

Türkiye geçen yıl 1 milyar avronun üzerinde organik ürün ihracatı yaptı

12:07 - Ekonomi

Günün Manşetleri

Reuters ve AP, Gazze'de gazetecilerin öldürülmesinden dolayı öfkeli olduklarını açıkladı

00:47 - Dünya

Avrupalı liderler İsrail'in Nasır Hastanesi'ni hedef alan saldırılarına tepki gösterdi

00:07 - Dünya

Kartal'da işçiler "eksik ödeme yapıldığı" gerekçesiyle çöpleri toplamadı

23:28 - Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kültür ve Sanat Politikaları Kurulu üyelerini kabul etti

23:08 - Gündem

ikas Eyüpspor, Corendon Alanyaspor'u mağlup etti

21:18 - Spor