Bitlis'te Bir Damla Yaşam Derneğinin kadın üyeleri, topladıkları yiyeceklerle barınak ve sokaklardaki hayvanları besliyor.
Dernek çatısı altında bir araya gelen ve aralarında öğretmen ve üniversite öğrencilerinin de bulunduğu kadınlar, belediyeler, hayvanseverlerden ve kendi imkanlarıyla topladıkları yiyeceklerle barınaktaki ve sokaktaki köpekleri besliyor. Bitlis merkezdeki barınakta bulunan can dostlarını sürekli ziyaret eden kadınlar, buradaki köpeklerle yakından ilgilenerek bakımlarını yapıyor.
Dernek üyesi ve İngilizce öğretmeni Cemre Oğuz, AA muhabirine, boş zamanlarının büyük bölümünü çok sevdiği hayvanlarla geçirdiğini belirterek şöyle devam etti:
"Son zamanlarda özelikle Ankara ve birçok şehrimizde hayvanlara yönelik zehirlenme vakası yaşandı. Hayvanların yaşama hakkı var. İnsanlar gibi yaşamak istiyorlar. Tek istedikleri iki lokma ekmek ve hayatta kalmak. Doyurmuyorsanız bile öldürmeyin. Canı veren Allah'tır. Zehirlenme olayına karışanlara gerekli yasal işlemlerin yapılması için 5199 sayılı Kanun'un değiştirilmesini istiyoruz. İnsanlara işkence edildiğinde nasıl ki insanlar hapse atılıyorsa hayvanlara yapıldığında da hapse atılmalı. Hayvanlar mal statüsünden çıkarılıp can statüsüne konulmalı. Onların bize ihtiyacı var."
"Sabah, öğle ve akşam yiyecek veriyoruz"Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Edebiyat Bölümü 4. sınıf öğrencisi Şehriban Özkan da 2 yıldır köpeklerle ilgilendiğini aktardı. Üniversitede de sokak hayvanları bulunduğunu anlatan Özkan, "Yemek atıkları çöpe atılıyordu. Çöpe gideceğine hayvanlara verelim diye bu yola çıktık. Kurduğumuz kulübe arkadaşlarımız, hocalarımız ve yemekhaneciler destek verdi. 3-5 kişiyle başladığımız bu işte kocaman bir aile olduk. Hafta sonu hafta içi hayvanları besliyoruz. Onlara kendi imkanlarımızla barınaklar yaptık. Sabah, öğle ve akşam sıralı şekilde arkadaşlarımız onlara yemek veriyor." dedi.
Adilcevaz ilçesinde fizik öğretmeni Aysel Kütükçüler ise boş vakitlerinde ziyaret ettikleri can dostlarına sevgilerini verdiklerini dile getirerek şunları söyledi:
"Çevremizde gördüğümüz, yaşadığımız semtte, yolculuk ederken karşımıza çıkan tüm dostlarımızı ve canlarımızı beslemek adına bu işe gönül verdik. Bizim gibi nefes alma, hayatta kalma ve yaşama hakları olduğu için gönüllüler olarak onlara yaşam alanı yaratmaya çalışıyoruz. Dost canlısı olmayan insanlar var. Yemek yedirmeyi, su vermeyi önemsemiyorlar. Herkesin bahçesinde ya da kapısının önünde bir kap su bulundurmasını istiyoruz. Havalar ısınmaya başladı. Yemekten önce suya ihtiyaçları var. Eğer su koymuyorlarsa koyduğumuz yemeklere dokunmasınlar. Nasıl beslenmeye ve suya ihtiyacımız varsa onların da buna ihtiyacı var."
Bölgede hayvanlara çok fazla zarar verildiğini, hayvanların boynuna ip bağlanması ve kulaklarının kesilmesi gibi şiddet eylemlerinin gerçekleştiğini anlatan Kütükçüler, her gün köpeklerin boynuna takılan ipleri koparmaya, ipleri çıkarmaya ve hayvanları kafesten kurtarmaya çalıştığını aktardı. Kütükçüler, "Birazcık vicdanınız varsa zarar vermeyin. Sevmek zorunda değilsiniz ama yaşam alanını paylaştığımız için hepimiz onlara saygılı olmak zorundayız." dedi.
"Vicdani yönümü rahatlatan bir sosyal etkinlik"Edebiyat öğretmeni Dilruba Ercan da dernek olarak belediyelerle iş birliği yaparak mama yardımı, eğitim, tiyatro ve hayvan hakları konusunda çalışma yürüttüklerine dikkati çekti.
Dernek olarak besleme ve sahiplendirmenin yanı sıra hayvanlarla ilgili kalıcı işler de yapmayı amaçladıklarını vurgulayan Ercan, şunları kaydetti:
"40 civarındaki üyemizle çalışıyoruz. Bireysel çabalar insanı biraz zorladığından belediyeyle iş birliği yapmaya önem veriyoruz. Okullarda öğrencileri bilgilendirip duyarlı bireylerin yetişmesini istiyoruz. Barınak ve sokaklarda besleme ve kısırlaştırma yapılıyor. Amaç köpekleri barınaklara kapatmak değil, kısırlaştır, yaşat ve aldığın yere bırak politikası ile çalışıyoruz. Şehirlerimizde belediyelerin verdiği destek çok önemli. Bütün il ve ilçelerde de bunu bekliyoruz."
Kaynak: AA
dikGAZETE.com