Pakistan, Hindistan… Neresi? Neden? Kim suçlu?

10-05-2025

444 OKUNMA

PAKİSTAN, HİNDİSTAN... NERESİ? NEDEN? KİM SUÇLU?

Hindistan, Pakistan neresi?

Medyada hiç bahseden yok. Sanki futbol maçı yorumları yapılıyor pişmiş kelle gibi sırıtılarak...

Ey Koca Türk’ün saf evlâdı... Bu sen olamazsın...
Neresiymiş oralar?

Büyük Cengiz İmparatorluğu’nu, Gazneliler’i, Timur’u, torunu Babür Şah’ı duydunuz mu?
Düşünün en doğuda şimdiki Hindistan, Pakistan, Bangladeş, Afganistan, Myanmar, Keşmir... Hepsi Babür Toprağı...
Ortada şimdiki İran topraklarında Safavî-Afşar-Kaçar Türk Devleti, en batıda Osmanlı Cihan Devleti... Yumun gözünüzü de neyi batırdığımızı düşünün... Hani diyor ya şair;

“Bin yıl oldu toprağına basalı

Hayli oldu kılıçları asalı,

Bülbüllerin onun için tasalı,

Sazlar kırık, ayar tutmaz telleri,

Biz neyledik o koskoca elleri?

Yol görünür, hakan emir verirdi,

Dalga dalga ordularım yürürdü,

Hamlemizden dağlar taşlar erirdi,

Dolu dizgin aştık nice belleri,

Biz neyledik o koskoca elleri?

Ferman çıkar, dal kılıçlar takınır,

Meydanlarda Rabbe dua okunur,

Gölgemizden bütün cihan sakınır,

Bir seferde dört krallık serilir,

Andırırdık coşkun akan selleri,

Biz neyledik o koskoca elleri?”

Nasıl kaybettik bu koskoca elleri peki?

İngiliz Gevuru ve topyekûn Batı rönesans ve reformla sanayi devrimini gerçekleştirdi, büyük buharlı gemiler yaptı, istediği yerde ve zamanda büyük birliklerini toplamayı başardı. Biz mi ne yapıyorduk... Budizmden geçmiş 1000’lik, 10.000’lik tesbihlerimizle bu dünyadan vaz geçmiş pozlarda gevurun kucağına doğru itiliyorduk.

Başka... İlim ve fenne gevur icadı deyip HAM YOBAZ KABA SOFTA hükmü altında kavruluyordu medeniyet coğrafyamız. Yani, hala onların tahakkümü devam etmiyor mu?

Diğer Türk Hükümdarı Nadir Şah Avşar’la savaşta yenilen Babür’ü 1858 yılında İngiltere yıktı...

Yüz yıllık bağımsızlık mücadelelerinden sonra İngiltere, bölgeden ayrılırken çizilen sınırlarla ülke üç bölgeye ayrıldı. Sözde bu sınırlara göre Müslümanlar ayrı iki bölgede, Hindular, Budistler ve Sihler de ortadaki büyük coğrafyada yaşayacaklardı.

Bağımsızlığın liderlerinden Gandi ve Nehru, bu bölünmeyi arzu etmemekte, merkezi yönetimle birlikte yaşamayı arzu ediyorlardı. Müslümanların Lideri Muhammed Ali Cinnah ise ayrılma taraftarıydı. Anlatılana göre; Gandi, elindeki kılıcı Cinnah’a vererek, “Bu kılıçla beni tepeden aşağı ikiye ayır ama, ne olur Hindistan’ı ayırma!” demişti.

İngilizlerin çizdiği harita 1946’da ortaya çıktığında, Müslümanların bulunduğu batıda (Batı Pakistan) ile doğuda (Doğu Pakistan) şeklinde Pakistan, her ikisinin ortasında da Hindistan ülkesi ortaya çıktı. İngilizler, Ortadoğu’daki gibi bu coğrafyada da kardeş ve akraba halklar arasında düşmanlık ekmiş, yeni insanlık dramlarının çıkmasına sebebiyet vermişti. Tam da Kızılderili Atalarımızın sözü; “Derede iki kurbağa kavga ediyorsa oradan uzunbacak (İngiliz Gevuru) geçmiştir.”

Hindistan’a ayrılan coğrafyada çok sayıda Müslüman, Pakistan’a ayrılan sınırlar içerisinde de çok sayıda Hindu ve Budist yaşamaktaydı. Her iki tarafın da tedhiş örgütüne dönüşen ötekileştiricilerinin terörü sonucunda, binlerce köyde kendilerinden olmayanlara uygulanan zulüm, kadın ve kızları kaçırma, tecavüz vb insanlık dışı olaylar sonucunda en azından 200 bin insan hayatını kaybetti. Şimdi PKK ile Anadolu’da yapılan, Suriye, Irak, Libya vd. İslâm Ülkeleri’nde de böylece kalıcı düşmanlıklar oluşturmadı mı Batı ve İngiliz Gevuru..

Bakın hiç İngiliz+ABD Gevurundan bahseden var mı? İslamcı! Entellerimiz İsrail etkisi konuşuyor. Bunca aptallık olabilir mi? Oysa bugün akan kanda onların kanlı elleri yok mu?

Bu sancılı bölünme sürecinde iki taraf arasında 15 milyon kişi araç yokluğu içerisinde yüzlerce kilometreyi yürüyerek karşı tarafa kendini atabildi. Kimden ve ne için kaçtı bu insanlar?

Keşmir Sorunu, Su Sorunu konuşuldu zaten medyada...
En son Hindistan’ın saldırı gerekçesi ne peki?
22 Nisan 2025’te Hindistan ile Pakistan arasındaki sorunlu Keşmir bölgesinde bir terör saldırısı yaşandı. Hindistan’ın kontrolü altındaki Cammu Keşmir’in Pahalgam bölgesinde terörist olduğu açıklanan kişilerin açtığı ateş sonucunda 26 kişi hayatını kaybetti ve çok sayıda kişi yaralandı.

Hint polisinin açıklamasına göre dört zanlıdan adı da açıklanan ikisi Pakistan vatandaşı, biri de Cammu Keşmir’de yaşıyor. Olaydan sağ kurtulan mağdurlara göre de saldırganlar, bilhassa Hindu erkeklerini hedef almışlar.

Hindistan, saldırının arkasında Pakistan’ın olduğu yönünde güçlü istihbarata sahip olduklarını ima ederek, “Hedefimiz, sınırın ötesindeki terör altyapısını etkisiz hale getirmektir!” şeklinde açıklama yaptı.

6/7 Mayıs akşamı Hindistan’dan Pakistan’ın Keşmir ve Pencap bölgesini hedef alan füzeleri ateşlendi.

Bugün ise; iki komşu ülke Batı ve Çin’den fakir ve aç insanlarından kestikleri paralarla aldıkları silah, uçak, teçhizatlarla karşı karşıyalar...

Fransa’nın uçakları yenildi. Çin’in uçakları ve teknolojisinin çok iyi olduğu görüldü.

Pakistan’dan geçen teröristler kim peki? Gerçekten olay terörle mi açıklanmalı?

Kesinlikle terör... Sivil ve suçsuz insanları öldürmek cihat mı? Filistin'i savunurken katledilen Rachel Corrie ne demişti? “Zulüm bizdense ben bizden değilim.”

Medyaya bakıyorum işlenen tek şey, Türk savunma Sanayii’nin esrarengiz silahlarının Hindistan Uçaklarını, SİHA’larını düşürdüğü efsanesi...

Evet, Pakistan bizim öz kardeşimizdir.

Pakistan da, Türkiye de, İslâm Ülkeleri de mezhepçilik, etnik bölücülük, tarikat, cemaat, siyasi tarafgirlik ve ötekileştirme belâlarının zebunu ve hedefindedir. Hatta sözde İslamcı! terör tehdidi de vardır. Bakın Orta Asya Türk Cumhuriyetleri orada Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kırgızistan, Tacikistan ORTA ASYA BİRLİĞİ kurdular.

Neden Türkiye’den kaçmaya başladılar?

Düşündünüz mü?

Suriye’de geçmişin teröristlerinin büyük kısmı bugün yeni rejimin askerleri oldular... Nereli bunların en acımasızları? En mezhepçileri ve zalimleri? Gerek Sünnî gerek Şiî D. Türkistan, Afganistan ve Türk Cumhuriyetleri kökenli. Pekî bunları meşrulaştıran ülke olarak kim görünüyor?

Siz düşünün...

Biz ne mi yapıyoruz?

Kıbrıs’ta bir şey yapmamaya devam ediyoruz, Kumarcı Halil Falyalı ve muhasebecisinin sakladığı hırsızlık, kaçakçılık ve rüşvet belgeleri, muhalefetin Cumhurbaşkanı Adayı falan filan... Ekonomi kötüye gidiyor ama biz israfa devam ediyoruz ve fantezi yapıyoruz.

Bu ülke bunu hakketmiyor.

Pakistan’ın yanındayız. Yüce dinimiz adına kimse terör faaliyeti yapamaz, sivilleri, çocukları öldüremez. Bosna Cihadı’nı ve Boşnak Mücahidleri düşünün. Bir tane Sırp çocuk mu öldürdüler, bir kadına tecavüz mü ettiler? Şu cümleyi de kurmak zorunda kalıyorum; Müslümanın dahî Batılısı...

Hindistan içinde Hintli ve Sih Irkçılar, Müslüman kıyımı yapıyorlar. Son olaylar bunu artırabilir. İslâm Dünyası şimdiden bu konuda BM’i Hindistan’ı uyarmalıdır. Türkiye ve İslâm Ülkeleri acil barış için müdahil olmalıdırlar.

Emekli Yarbay Halil Mert, dikGAZETE.com

-Strateji ve Yönetim Uzmanı, Elektrik-Elektronik Mühendisi

Yazıyı açıklamaları ile buradan izleyebilirsiniz;