KIRIM TATARLARI RUSLAŞSIN, HIRİSTİYAN OLSUN EMRİ (!)
MOSKOVA
Her milletin içerisinden çeşitli dönemlerde ayrılıkçı, kendi menfaati uğruna halkını başka yöneticilere satan insanlar çıkmıştır.
Tarih kitaplarını okuduğumuzda sayfalarda yüzlerce örnek, yüzlerce farklı isim, yüzlerce vatansız ile karşılaşırız.
21. Yüzyılda ise bu örneklerden birisi, Kırım’da kendilerine suç imparatorluğu kuran, Kırım Tatarları üzerinden rüşvet, şantaj, adam kaçırma, siyasi cinayetler ile Ukrayna yönetiminde söz alan Mustafa Cemilev grubudur.
Mustafa Cemilev ve Refat Çubarov gibi kriminal kişiler ile beraber, onların Kırım’da kurduğu bu yarı legal, yarı illegal oluşumun parçaları, Rusya Federasyonu, bölgeye girince farelerin gemiyi terk ettiği gibi terk ettiler.
Fakat arada önemli bir fark var, gemiyi terk eden fareler (ideolojik Rusya karşıtı olan bazı Kırım Tatarları) Kiev’de yaşama savaşı verirken, Cemilev ve Çubarov gibi sıçanların keyifleri yerinde. Ukrayna yetkililerini, Türkiye ile olan ilişkilerde ikna edebilecekleri yönünde kandırdıkları için, Ukrayna yönetimi, bu halk hırsızlarını halen tolere etmekte, hatta ellerindeki en büyük koz, Fetullah Gülen’in yetiştirmesi olan Rüstem Umerov’u bile Ukrayna’da savunma bakanı olarak atanmasını sağladılar.
-Mustafa Cemilev, Refat Çubarov, Rustem Umerov, Nariman Celal gibi isimlerin Türkiye’de resmi kabul görmeleri…
Kiev’e kaçan sözde Kırım Tatar yöneticileri, bugüne kadar ne yaptılarsa Türk halkının desteğini tabii ki alamadı, çünkü bizim milleti tanımıyorlar.
Türk halkı, İsrail’e Gazze’de olanlar için küfür eder, fakat iki gün sonra İsrail ürünleri ile hayatına devam eder…
İşte bu nedenle Cemilev ve Çubarov gibi, sırtını Avrupa ve ABD’ye dayamış, Türkiye’yi ellerinde oynatabileceklerini zanneden bu iki alkolik, şimdi de, Rusya’da 1000 Rubleye her yerde yapılan soğuk damga ile hazırlanmış sahte bir evrak ile “Kırım’da Ortodoks din adamından skandal çağrı: Müslüman ailelere Hristiyanlık dayatması” başlıklı haberi, kendi kurdukları ve destekledikleri Kırım Haber Ajansı adlı manipülasyon sitesinden yayınlamışlar.
Haberde kullandıkları ve Kırım Metropoliti Tihon’un yazdığı iddia edilen sözde mektup, “Kırım Metropoliti Tihon’u tarafından ve Rus Dışişleri bakanlığı tarafından hemen yalanlandı…” Yalanlamadan önce, Metropolit “ofisindeki yazışmalar incelendi ve görselde kayıt numarası ile bulunan yazışmanın sahte olduğu” anlaşıldı dedi.
Ukrayna yönetimine “bir şeyler yapıyoruz” diyebilmek için sahte evrak üreten bu Kırım Tatarları maalesef ülkemizde bulunan Kırım Vakfı ile de içli dışlılar. Halbuki Cemilev’in “kendi dava arkadaşlarını polise ispiyon edip, başkasının ağzından suç oluşturacak mektupları” nasıl yazdığını, onunla uzun yıllar, Sovyetler Birliği döneminde çalışmış, eski Kırım Tatar Meclisi temsilcisi Ava Azamatova anlatılarını dinleseler, nasıl bir suç makinesi ile iş tuttuklarını, Türkiye’den uzun yıllarca Kırım’a giden paraların, kadınlar ile nasıl yendiğini, Cemilev’in kendi eşine kürkler, oğluna ev ve araba aldığını çözebilirler.
-Ava Azamatova
Diğer yandan, bu sahte belgeyi yayan Kırım Haber Ajansı, Türkiye’de dönem dönem iftira ve sahte haberler ile mutlaka sivrilir, haberleri Türk ana akım medyasında yayılmadan evvel, Türkiye’de yayın yapan küçük, bazı klikler tarafından yönetilen internet haber sitelerinde yayınlanır. Eğer haber tutarsa, ana akım medya da bu haberi yayar.
Bu yayınlanan haber tutmadı, çünkü böyle bir haberin karşılığı yok. Kırım’da çok az zaman önce büyük bir cami açılışı gerçekleştirildi, Kırım’ın her yanında tarihi camiler bulunmakta. En önemlisi ise, Rusya’nın her bölgesinde yaşayan farklı etnik kökenlere ait insanların inançları anayasanın koruması altındadır!
-Okulda Şaman ayini aletleri
Örneğin Sibirya’da bulunan Hakasya ve Altay Cumhuriyetindeki okullarda, inançlarının gereği olan Şaman ritüelleri okullarda gerçekleşiyor. Yakutistan’da bir lisede kamerama takılan Şaman ayini için kurulan küçük masa, sınıf tahtası önünde gözüme takılmıştı.
-Yakutistan’da bir okul, çocuklar dua ediyor…
Din konusunda bu kadar hoşgörü olan bir ülkede bir din adamının Kırım Tatarları hakkında böyle bir şey yapması zaten biz Rusya’yı bilenler için inanası değil, fakat okullarda “Kırım bayrağını” yasakladılar haberleri ile Türkiye’de rahatlık içinde yaşayan, ata topraklarına turist olarak gelmeyip, bir vakıfta Kırım hayalleri kuran insanlar, bu tarz haberlere maalesef inanıyorlar.
Türkiye’de kurulu Kırım vakıflarında sözde akademisyenler, sözde hocalar Kırım konusunda sadece konuşarak Kırım’ı anlatırken, ben bu insanlara kameram ile gerçeğin ta kendisini sunuyorum.
Cemilev gibilerin sözlerine inananlar için ülkemizde güzel bir söz var fakat burada bunu belirtmeyeceğim.
Kısacası; Ukrayna’ya kaçan Kırım Tatarlarının yüz karası bu insanlar, tıpkı 2. Dünya Savaşı sırasında kendi halkına gelecek zararı düşünmeden, Sovyet halkını arkadan hançerleyip Naziler ile birlikte hareket etmişlerdi.
O zaman pek hümanist olmayan Stalin yönetiminin hışmına uğrayan Kırım'da yaşayan halk, artık kendi milletinin içerisinden çıkan fareler yüzünden sorumluluk duymuyor, en önemlisi endişe de duymuyor, çünkü Rusya ve onu yönetenler, büyük acılar ve tecrübeler sonrası farklı milletler ile yaşamanın, kötü ile iyiyi ayırt etmenin yolunu bularak artık kimseyi anavatanına küstürmüyor.
Uzun zamandır Doğusunu ve Batısını gezip, belgeselini çektiğim bu topraklarda gördüm ki, Anavatanını Rusya’yı seven tüm farklı etnik unsurlar dinini yaşayıp, ülkenin tüm olanaklarından özgürce yararlanıyor. İdeolojik olarak düşman olanlar ise tıpkı bazı Çeçen ayrılıkçılar gibi Türkiye’de, Zeytinburnu’nun ara sokaklarında ne Türk gibi ne de Çeçen gibi yaşıyor. Vatansızlığı düşmanlığa yeğleyen Kiev’deki Tatarlar da mutlaka bir gün Azovcuların hışmına uğrayacak.
Zaman her şeyi bize gösterecek.
.
Cem Kıran, dikGAZETE.com
