
“DEVLETİN ÇİVİSİ ÇIKTI.” SÖYLEYEN Mİ KÖTÜ, SAKLAYIP MENFAATPERESTLİĞE DEVAM EDEN ÇIKARCILAR MI?
BİLİN Kİ BU DEFA FETÖ'CÜLERİ ATAYANLAR DA KADROLAŞTIRANLAR DA GÖZ YUMANLAR DA KARŞILIĞINI ALACAK.
Devletin bir iç nizamı var bir de dış politikadaki tutulması.
Türkiye dış politikasında, dünya ve bölgede oldukça etkindir. Hakikaten Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, uluslararası uçuşta kendi itibarını, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin itibarını hem de vatandaşımızın pasaport değerini yükseltti. Ancak iç politikada ve iç dinamiklerde ciddi sorunlar var maalesef. Devletin çivisi çıkmış durumda.
Başta bozulan hukuk düzeni…
Düşünün; Ergenekon soruşturmaları, dava, mahkemesi, bir yığın insan mağduriyeti, FETÖ'cüler ve Pelikancılar senaryoları. Adaletsizlikler oluştu.
Bugün Cumhurbaşkanımız ve Cumhur İttifakı “Bu süreç FETÖ'cüler yaptı.” diye geçiştirebilir mi?
Asla!
Vatandaş sormaz mı; “Bunları kim atadı?” diye…
Bugün FETÖ'cüler hala çok güçlü bir şekilde etkinleşiyor. Pelikancılar yine senaryo yazmaya, yalan üretmeye devam ediyor. Yine de Pelikancılar bayrağı aşağılıyor, vatanı aşağılıyor, devletin kadim nizamını aşağılıyor… Ama Cumhurbaşkanımızın uçağıyla yurt dışına bir şekilde bunların bir kısmı gitmeye devam ediyor. Bunu vicdanımız asla kabul etmiyor.
Düşünün bu ülkede Genelkurmay Başkanı terörist diye yargılandı. Bu ülkede 33 askerimizi gözünü kırpmadan öldürten Parmaksız Zeki Şemdin Sakık denen terörist itirafçı oldu ve bu itirafçının beyanlarıyla Şanlı Ordumuzun birçok personeli haksız yere yargılandı. Sonucunda bu insanlar beraat ettiler ama 7-8 yılları cezaevinde geçti. Bunun hesabını kim verecek lütfen düşünelim.
Kamudaki israf diz boyu daha önce de arz etmiştim tasarruf kamudan başlatılmalıdır. Ama üzülerek ifade ederek halka arz ediyorum; vatandaşa “Dişinizi sıkın, dolarlarınızı, bozdurun” derken o sırada bakıyorsunuz kamuda son model makam arabaları alınıyor, yetmiyor ailelere bile çakarlı arabalar tahsis ediliyor; araçlar, uçaklar, çok ciddi manada kullanılıyor. Makamı söylemek istemiyorum uçağı olan bir makam, oğlunu tatil için Antalya'ya kurumun uçağıyla gönderiyor. “Harun gibi gelip Karun gibi gitmeyeceğiz.” sözü her dönemde herkes için geçerlidir. Özellikle bu sözü sokakta siyaset için söyleyenler daha da sorumlu.
Gelir eşitsizliği herkesçe malum. Bugün Cumhur İttifakı bileşenleri “AVM'ler dolu” diyor “sahiller dolu!” diyor. Eyvallah da kimlerle dolu hiç onu incelediniz mi?
Psikolojik Harp faaliyetleri çok olumsuz gelişiyor. Düşünün. Bu sadece dezenformasyonla mücadele midir? İletişim Başkanı!.. Sayın Cumhurbaşkanım!
Kesinlikle hayır! Bu topyekûn bir mücadele; Psikolojik Harp Harekat.
Düşünün; Türkiye'de oluşan algı bozuklukları, gençlerin ümitsizlikleri, cinsel sapkınlıklar, ahlaksızlık, sosyal erozyonların her türü… Bunlar psikolojik Harp/Harekat konusunda bizim devletimizin başarısızlığa uğradığı çok açık bir göstergesi değil mi…
15 Temmuz bu mazlum milletin kahramanlık destanlarından bir tanesiydi. Fakat sonrasında kurulan FETÖ Borsalarının FETÖ’cülerin yeniden bürokraside etkinleşmesi, bir grup siyasi ve bürokratın bunlara, bunların gücüne FETÖCÜ’lere yalakalığa devam etmeleri, bunların kötülüğünü himaye etmeleri, güce ve menfaate tapanların bu iki yüzlülüğü maalesef milletimiz de çok olumsuz bir etki bırakıyor.
Cumhurbaşkanımız ve yakın çevresinin de bu konuda artık duyarlı davranmadığını değerlendiriyorum. Oysa FETÖ'cülerin hedefindeki bir numaralı düşman R. Tayyip ERDOĞAN. Şu anda yakın çevresinden itibaren birçok bürokrat onun üzülerek ifade ediyorum FETÖ'cüler eliyle sonunu hüsran olabilecek şekilde sanki elleriyle sonunu hazırlıyorlar.
Bugün çevremizdeki uluslararası ilişkiler anlamındaki çabalarımız ve başarılı bir şekilde ayakta durmamız var. Maalesef artık halkımızı bu da ilgilendirmemeye başladı. Bu gerçekten çok kötü bir durum. Çünkü Büyük Türk Milleti'nin kendine güveni, feràseti, dünyada etkinliği, her zaman kendisini dünyayı yönetmeye aday bir millet olarak tezahür ederdi. Ama gelinen noktada bu ümitsizlik, maalesef içerideki direncine de milletimizin yansıyacak. İşte o zaman Cumhur İttifakı kime gidecek?
Bunu çok iyi değerlendirmeliler…
Tunceli Valisi “Valilik görevinden beni alın” dedi ne için? Ve onu müfettiş yaptılar. Müfettiş yaptıklarında da kamuoyunda övünerek paylaşılıyor. Yahu bu milleti bu kadar artık saf yerine lütfen koymayın! Müfettişlik nedir? Artık dağdaki çoban bile müfettişlik makamının pasif görev, pasifize etmek, etkisiz hale getirmek olduğunu çok iyi biliyor. Artık bunu yapmayın.
Sayın Cumhurbaşkanım.
Lütfen sahayı gözlemleyin, anketler yaptırın ve anketleri mevcut anket şirketleri ile de yapmayın. Bu adamların özellikle yerel seçimlerde yerel yöneticilerden para almaya hak kazanan, anketleri bu şekilde yönlendirdikleri ile ilgili sağır sultan bile sokakta konuşur oldu. Ben bu noktada yepyeni birilerine farklı birine anket yaptırmanızı arz ve teklif veriyorum.
Bu ülke bizim vatan sevgisi, millet sevgisi, devlet sevgisi, devlete millete bağlılık ve sadakat duygusu olmayan fedakârlık duygusundan yoksun, sözde ben de kullanayım bu tabiri; “Siyasal İslamcı!” pozlarında ortalıkta gezen münàfik guruhu artık ezip, toplum dışına itmeliyiz. Yoksa toplumun manevi değerlerine, milli terbiyesine ve ahlakına bu güruh, çok zarar vermeye devam edecek…
Bugün ağzını açan herkes “Siyonizm, Masonluk, İngiliz, Amerika Kuklası vs.” diyor. Bunların hepsine katılıyorum. Peki ya bizim içimizdeki İngilizciler Amerikancılar! Emperyalizmin köpekleri bunları ne yapacağız? İşte FETÖ bunların en barizlerinden biri değil miydi? Zamanında "İzmir Cemaati", "Hocaefendi Cemaati", "Cemaat" vs. diyenler, “Hocaefendi daha ne yapsın?” diyenler bir şekilde şu anda benzer hatalar yapmaya devam ediyorlar.
Herkes bilsin Büyük Türk Milleti ferasetiyle ve milli sorumlulukları ile bilinir. Yarın 15 Temmuz benzeri bir durum olduğunda Allah muhafaza etsin, sadece FETÖ’cüleri FETÖ tarzı hainleri değil onları himaye eden, onları görmezden gelen, onları atayan, onlara yalakalık yapan kimler varsa onları da ayaklarının altında çiğneyeceklerdir.
Bu konuda herkese şimdiden bir kaos çıkmaması için uyarmayı borç biliyorum.
Büyük Türk Milleti koyun değildir. Bir yere kadar inancını, duygularını, vatan sevgisini istismar edebilirsiniz. Bir yere kadar… Ama göstere göstere bu milleti aptal yerine koyan herkes karşılığını görecektir. Bugün CHP ve Ekibi “göbeğini kaşıyan adam” diye aşağılıyor. Eğer başkaları da milletin değerlerini istismar ederek aşağılamaya kalkarsa, kandırıyoruz havasında hareket ederse bilsinler ki onlar da çok net ve keskin bir karşılığı bu milletten göreceklerdir. Milletimize mazide, tarihinde verdiği emekten, mücahitlikten dolayı, güçlü geçmişinden dolayı bilin ki Yüce Allah da merhamet edecektir.
.
Emekli Yarbay Halil Mert, dikGAZETE.com
-Strateji ve Yönetim Uzmanı, Elektrik-Elektronik Mühendisi
Tamamını buradan izleyebilirsiniz:
.