USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000

Çözüm mü? Yurtta Birlik, Tarihte Birlik… Türkiye, Pakistan, İran - Azerbaycan

25-08-2021

Belgesel izliyorum…

4-5 aslan, öküz sürüsünü sarmış. Saldırmaya hazırlanıyorlar. İrice bir erkek öküz, aslanları kovalıyor. Ama sürüden kopuvermiş. Aslanlar onun etrafını sarıyorlar. Yüzlerce öküzden oluşan sürü seyrediyor. O sürüyü savunmaya çalışan öküzün devrilişini sessizce seyrediyorlar.

Belgesel izliyorum…

4-5 aslan, öküz sürüsünü kovalıyor. Kocaman sürü, şaşırmış ve darmadağın bilinçsizce kaçışıyor. Aslanlar birini yakalıyor öküzlerin. Sürüdeki tüm öküz ve inekler kendi can derdindeler. 

Belgesel izliyorum…

Bırakın aslanları, yaban köpekleri bile organize olup kocaman öküzleri sürüden koparıyor, birbirlerini dinlendiriyor. Koca öküz karşı koyamıyor…

Belgesel izliyorum…

Kocaman ama yalnız kalmış aslanı çakallar, köpekler parçalıyor…

Ne ibret bir şey.

Düşünün!...

Adriyatik’ten Çin Seddi’ne, Orta Asya’dan Hindistan’a… İran, Turan, Anadolu, Balkanlar, Kafkasya, Arap Yarımadası, Kuzey Afrika’ya…

Bâbür, Safavi /Afşar /Kaçar, Osmanlı

1000 yıllık Müslüman Türk Devletlerinin yönetim sahası, medeniyet coğrafyası…

Önce Bâbür, sonra Osmanlı, sonra Kaçar

Kim yıktı?

İngiliz

Neyle yıktı?

Modern buhar makineli büyük gemileri ile istediği yerde sıklet merkezi oluşturdu. Güçlü ekonomisi, sistemli istihbarat ağı, İslâm Ülkeleri kadar, İslâm Tarihi ve fıkhına vukûfiyeti ile yıktı.

Bu ülkelerden geriye kim kaldı peki?

Doğuda Bâbür’den Pakistan, Afganistan ve Hindistan, Ortada Kaçar’dan İran ve Azerbaycan, Batıda Osmanlı’dan Türkiye ve komşuları.

Bölgede gerçek tehdit son 300 yıldır Batı ve İngiltere’dir. 

Düşünün 2. Dünya Savaşı öncesi güvenlik paktları kurmuşuz. 

İlki Balkan Antantı, 1934 tarihinde Atina'da Türkiye, Yunanistan, Yugoslavya ve Romanya arasında imzalanan anlaşmadır. Bu anlaşma ile yaklaşan Alman NAZİ tehdidine karşı çözüm düşünülmüştür.

Mâlumları İngilizler, Osmanlı Ülkesini yağmaladıktan ve cetvelle böldükten sonra kurulan yeni devletlerin birçok üst düzey yöneticisi İstanbul’da Harbiye başta olmak üzere eğitim almış Osmanlı vatandaşlarıydı. 

Bu itibarla Irak gibi ülkeler, birlikte savunma ve hareket etme gereği duymuşlardır. 

Bu fikirden hareketle SSCB yayılmacılığına karşı CENTO (Merkezi Antlaşma Teşkilatı); önceki adı ile Bağdat Paktı (1955-1959), Türkiye, İran, Irak, Pakistan ve Birleşik Krallık arasında, karşılıklı güvenlik ve savunma amacı ile kuruldu.

Bu ittifakta dikkat edin İngiltere var.

Bir çok koordinasyon ve alt kuruluşunun başında da İngiltere vardı.

Hani Kızılderililer diyor ya: “Derede iki kurbağa kavga ediyorsa oradan uzunbacak (İngiliz) geçmiştir.” Elbette İngilizin, ABD’nin böldüğü, yıktığı toprakları birleştirmesi beklenemez değil mi?

Nihayetinde bu yapı da dağıldı.

Sonrasında İran-Irak Savaşı dahî oldu.

1993 yılında Türk Kültür ve Sanatları Ortak Yönetimi (TÜRKSOY) kuruldu. Adı üzerinde, yaptırım amaçlı bir organizasyon değildir.

1997’de yakın tarihin en büyük emeği D-8 kuruldu. Gelişen 8 Müslüman Ülke

İlk adımlarını Necmettin ERBAKAN’ın attığı D-8, Türkiye, İran, Pakistan, Bangladeş, Malezya, Endonezya, Mısır ve Nijerya’nın katılımıyla 1997 yılında İstanbul’da kuruldu. 

Merhum Erbakan Hocamızın şahsi emek ve gayretleri ile canlı tutulmaya çalışıldı. Ancak şu anda etkinliği yoktur. 

Şu anda bir parça aktif “Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi”, “Türk Konseyi” ya da “Türk Keneşi” 2009’da Nahcivan’da kuruldu.

Üye Ülkeler: Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkiye’dir.

Gözlemci Ülke ise, Macaristan’dır.

Üzülerek soruyorum; “Türk Dilli” ne demek?

Türklerin dilini İngilizler, Fransızlar, İspanyollar, Portekizliler, Hollanda vb. Avrupa barbarları gibi dilini zorla öğrettiği bir Millet ya da halk mı var?

Türkçe konuşan ülkelerin tamamı Türk Soyludur.

Yine üzülerek ifâde ediyorum Türk Keneşi’nin ortak bir savunma tasavvuru da yoktur. Askerî ve güvenlik alanlarını içermemektedir.

Şimdi bölgemizde temel sorun emperyalist Batı’nın İngiltere ve ABD başta olmak üzere yaptıkları şey, SÜRDÜRÜLEBİLİR KAOS’tur.

Eğer tedbir alınmazsa Öküz Sürülerinin düştüğü durum yaşanmaya devam edecektir.

Irak, Libya, Mısır hatta Türkiye’nin yaşadıklarına bakınız.

12 Eylül 1980 öncesi iç savaş yaşadık.

40 yıldır bölücü terör PKK nedeniyle verdiğimiz kayıplarla Türkiye yeniden kurulurdu.

FETÖ, ETÖ, cemaat, tarikat, siyaset, her türlü ötekileştirme…

Kısaca ülkemizde dahî istikrârsızlaştırma faaliyetleri, Devlet ve Millete güvensizlik vb. tam gaz sürmektedir.

Afganistan, Suriye adetâ iç politik bir sorundur.

Özetle neler yapılmalı?

Öncelikle, Türkiye, Türk Keneşi’ne Pakistan, Ukrayna, Moğolistan gibi ülkeleri üye olarak davet etmelidir. 

Türkmenistan üye olmalıdır. 

Türk Keneşi, askerî ve güvenlik alanına da taşınmalıdır. 

Rusya ve İran gözlemci olarak dâvet edilmelidir. 

Macaristan’a ivedilikle üye statüsü kazandırılmalıdır. 

Balkan Ülkeleri’nden Makedonya, Üsküp, Bosna, Arnavutluk üye olarak davet edilmeli, Bulgaristan, Sırbistan ve Romanya gözlemci olarak davet edilmelidir. 

Gürcistan gözlemci olarak davet edilmelidir.

Türkiye ve Pakistan öncülüğünde Azerbaycan’ın da olduğu bir güvenlik ve askeri örgütlenmeye gidilmelidir. Bu yapıya katılmaya İran zorlanmalı ve iç kamuoyu, bu konuda medya vb. aracılığı ile harekete geçirilmelidir.

Bilelim ki uluslararası organizasyonlar ve duygusal ilişkileri gerçekçi bağımlılıklara dönüştüremez isek kaderimiz “öküz sürüleri” ile aynı olacaktır.

Bırakın aslanları, köpeklerin dahî hedefi hâline geliriz.

Ülke ve Medeniyet Coğrafyamızdaki halkların birlikte hareket etmesini sağlamak, sâdece hükümetlerin işi değildir. 

Ülkelerdeki her türlü STK, siyâsi yapılar, teşekküller, üniversiteler, cemaat, tarikat yapıları hâsılı kamuoyu oluşturabilecek tüm medya ve organizasyonlar buna katkı sağlayabilir.

Yapay ve günlük sorunlar, gündemler bilelim ki narkoz ve aldatmacadır. 

Günlük polemiklerden, yersiz gerginliklerin parçası olmaktan kurtulunmalıdır.

Sosyal Medya, haber programları ve tartışmalar dahî adetâ toplumsal narkozun ve hipnozun bir parçası hâline gelmiştir.

Oturalım akşamları çocuklarımızla coğrafya ve tarih atlaslarına bakalım.

İnanın bu bile çok şey katacaktır.

Allah CC. Azîz Milletimizin yâr ve yardımcısı olsun. 

.

Emekli Yarbay Halil MERT, dikGAZETE.com

-Strateji ve Yönetim Uzmanı-

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?