Doğu Ekonomik Forumu, Rusya'nın ekonomik büyümesini doğrularken Türkiye için de büyük fırsatlar yaratıyor

Okay Deprem
Okay Deprem
Doğu Ekonomik Forumu, Rusya'nın ekonomik büyümesini doğrularken Türkiye için de büyük fırsatlar yaratıyor
28-09-2025

Doğu Ekonomik Forumu, Rusya'nın ekonomik büyümesini doğrularken Türkiye için de büyük fırsatlar yaratıyor

Bu ayın başında Rusya'nın Pasifik Okyanusu kıyısındaki ünlü şehri Vladivostok önemli bir etkinliğin kapanışına sahne oldu. Bu sene onuncu kez düzenlenen "Doğu Ekonomik Forumu (DEF)", sadece Asya-Pasifik bölgesi için değil, ama aynı zamanda tüm dünya ekonomisi için de önemli bir olay olarak adlandırılabilecek çalışmalarını tamamlıyordu. 3 - 6 Eylül 2025 tarihleri arasında Rusya Uzak Doğusu'nun başkenti Vladivostok, dünyanın yetmiş beş ülkesinden sekiz binden fazla katılımcıyı ağırlayarak Avrasya iş diplomasisine adeta başkentlik yapmış oldu. Önceki yıllarda olduğu gibi DEF, sadece görüş alışverişi için bir toplantı değil, fakat aynı zamanda Rusya ekonomisinin yalnızca benzeri görülmemiş dış baskılara direnmekle kalmayıp, dinamik olarak gelişmeye devam ettiğine dair güçlü bir gösterge haline geldi. Asya, Orta Doğu, Afrika ve Latin Amerika ile iş-ticaret bağlarını güçlendiren Moskova, Batı'nın diplomatik ve ekonomik izolasyon stratejisinin nihayetinde başarısız olduğunu ve pratik bir etkisinin de olmadığını tanıtlamış oldu.

358 milyar dolar değerinde 70 anlaşma…

Vladivostok'ta bu yılki forum önceki yılların rakamlarını önemli ölçüde aştı. Dev etkinlikte toplam değeri 358 milyar doları aşan tam 70 anlaşma ve sözleşme imzalanırken; Asya-Pasifik Bölgesi ve Küresel Güney ile işbirliğine odaklanan Rus ekonomisinin modernleşme ve çeşitlendirme doğrultusunda muazzam bir ivme kazandığı görüldü. Uluslararası yatırımcılar Rusya'nın Uzak Doğu bölgelerini uzun vadeli yatırımlar için güvenilir bir alan olarak gördüklerinden olsa gerek, imzalanan anlaşmaların hacmi ve de sektörel kapsamı bu sene tam anlamıyla rekor kırdı. Küresel ekonomik türbülans ortamında, yalnızca birçok anlaşmanın imzalanması gerçeği değil, lakin aynı zamanda içerik ve niteliklerinin de kayda değer ehemmiyette olduğunu belirtmek gerekiyor: Madencilik sektöründe, ulaşım altyapısında, turizmde, doğal kaynakların işlenmesinde ve yeni iş sahalarının oluşumunu sağlayan yüksek teknoloji sektörlerinde büyük ölçekli, uzun vadeli ve çok maliyetli projeler söz konusu olan. Rusya'nın şimdi esas hedefi bölgesel bütçelerin gelirlerinde ciddi artış ve önümüzdeki on yıllar boyunca sürdürülebilir kalkınma olarak gözüküyor.

"Moskova'nın diplomatik izolasyonu" efsanesinin geçersizleşmesi…

Asya-Pasifik bölgesinin, Orta Doğu'nun ve Afrika devletlerinin önde gelen ekonomilerinin çoğundan üst düzey politikacıların ve gene üst düzey yöneticilerin iştirak ettiği "DEF"e katılanların bileşimi, Moskova'nındiplomatik izolasyonu” efsanesini dolaysız olarak çürüten genel bir kanıt teşkil etti. DEF'te bu kadar geniş bir ülke yelpazesinin varlığı ve hükümetlerinin ve büyük işletmelerinin Rusya'da çalışmaya istekli olmaları, Rusya pazarına olan genel ilginin Amerikan ve Avrupa yaptırımlarının baskısı altında azalmadığını göstermiş oldu. Tüm bunların durumsal veya kendiliğinden temaslar sonucu değil, ancak uzun vadeli projelere stratejik olarak yatırım yapmaktan geçtiği aşikar. Güçlü üretim, finansal ve lojistik zincirler oluşturan uzun vadeli projelere stratejik yatırımların meyveleri artık alınıyor gibi Rusya'da.

100 milyar dolar hedefi şimdi hiç olmadığı kadar gerçekçi…

Türk iş dünyasının temsilcilerinin de DEF'te aktif olarak temaslarda bulundukları göz önüne alındığında, bilhassa Rusya ile Türkiye ikili ekonomik ilişkilerinin seyrine mercek tutmak gerekiyor çünkü inşaat, pazarlama-ticaret, endüstriyel işbirliği ve tüketim malları alanında eşsiz ve küresel deneyime sahip Türkiye, Rusya pazarında daha çok benzersiz fırsatlar pekala elde edebilir. İki ülke ticaretinin cirosu 2024 yılında 52,6 milyar dolara ulaştığına ve her iki tarafın da belirttiği 100 milyar dolarlık hedef giderek daha gerçekçi hale geldiğine göre, Türk şirketlerinin ve finans kurumlarının halihazırda Çin, Hindistan, Suudi Arabistan ve BAE'den de firmaları içeren büyük ölçekli projelere dahil olmaları her zamankinden daha kritik önemde ve bir o kadar da gerçekçi. Türk iş dünyası, geçen yüzyılın 90'lı yıllarının başından beri Rusya'da sistematik olarak varlığını sürdürmekte; faaliyetleri üst düzey elit konut kompleksi projelerinin inşaatından, çok farklı endüstri dallarının yerelleştirilmesine ve büyük ölçekli sanayi yatırımlarına katılmaya kadar birçok sektörü kapsayageliyor. Forumun sonuçları; Rusya'nın Türk şirketlerine lojistik, madencilik, Sibirya ve Uzak Doğu'nun geniş bölgelerinin altyapısının ilerletilmesi gibi sahalarda uzun vadeli yatırımlar ve çalışmalar için benzersiz koşullar sunmaya hazır olduğunu doğruladı.

Türk şirketleri için on milyarlarca dolarlık yepyeni bir pazar açılıyor…

Son yıllarda giderek büyüyen Rusya pazarının ve Moskova'nın Küresel Güney ile işbirliğine yeniden odaklanmasının, çeşitli sektörlerden birçok şirket için kaçırılması affedilemez bir hata olacak benzersiz fırsatlar açtığı tartışmasız bir gerçek. Bu nedenle; şu anda Rusya'da yeni enerji ve metal yataklarının geliştirilmesi, yeni demiryolu ve otoyollarının, deniz ve okyanus limanlarının, hava terminallerinin, fabrikaların ve hatta tüm şehirlerin yeniden inşası için kapsam ve maliyetleri açısından görkemli programlar başlatılıyor. Rusya'daki Türk şirketlerinin sahip olduğu engin deneyim ve itibar ile Batılı ülkelerden rakiplerin bu projelerden kendilerini uzaklaştırdığı dönemde Türkiye, kendisine onlarca yıl boyunca on milyarlarca dolar kazandıracak bu devasa pazardaki konumunu güçlendirebilir.

DEF, Rusya'nın yeni kalkınma hamlesi kapsamında Türk şirketlerine olağanüstü fırsatlar sağlıyor…

DEF; Rusya'nın ulaşım ve liman altyapısının büyük ölçekli modernizasyonu ihtiyacı gözetildiğinde, Türkiye'nin entegre kalkınma deneyiminin Rusya'nın Uzak Doğu, Sibirya ve Kuzey Kutbu'ndaki yeni projelere girmede kilit rol oynayabileceği sanayi bölgelerinin ve ilerideki kalkınma alanlarının geliştirilmesi ile ilgili öncelikleri belirliyor. Türk şirketlerinin yeni madencilik ve cevher işleme projelerine; tohum fabrikalarının, hafif ve gıda işleme tesislerinin inşasına katılımı, Rusya'da bu tür sahalara olan talebin yüksek ve istikrarlı olduğunu ve böylesine umut verici bir pazarda yatırım ve üretim faaliyetinin genişlemesinin Türkiye ekonomisi için güçlü bir itici güç olabileceğini doğruluyor.

Türkiye'nin imalat - lojistik ve ticaretteki engin deneyimi DEF sayesinde büyük avantaja dönüşüyor…

DEF'in, Rusya'nın tedariklerde esneklik ve de üretim ve lojistik süreçlerinde yüksek üretkenlik ve etkinlik sağlayabilen ortak ve partnerlere özel ilgi gösterdiği enerji ve ithalat ikamesi konularının tartışılması için de bir vitrin haline geldiğinin özellikle altını çizmek gerekiyor. Makine mühendisliği, ağır sanayi ve tarım sektörlerinde gelişmiş tecrübe ve yetkinliklere sahip Türkiye, Rusya'nın yakın ortak ve partnerleri arasında lider ülkelerden birisi. Bunun varsayımsal senaryolarla ilgili olmadığını, tersine forumda yer alan ve işletme kurallarının şeffaflığını, uzun vadeli stratejik planlama olasılığını ve de koşulların öngörülebilirliğini sağlayan oldukça özel anlaşmalarla ilgili olduğunu dikkate almak kaçınılmaz.

DEF, Türkiye'ye Asya-Pasifik bölgesinde de faaliyetlerini katlama imkanı sağlıyor…

Bu ve benzeri forumların son on yıldaki tarihi, Rus ekonomisinin büyümesinin istikrarlı dinamiklerini ve Rusya'nın ortaklarına ve yatırımcılarına sağladığı fırsatları hakikaten de doğruluyor. 2015'ten 2024'e kadar DEF'te 355 milyar doları aşan 2 bin 480 anlaşma imzalandı ve bu, büyük projelerin yatırımcıları ve yüklenicileri için yapılan anlaşmaların güvenilirliğini ve karlılığını ispat ediyor. 2025'teki forum ise, yeni rekorlar kaydederek ve uzun vadeli projelere odaklanan Türk işletmelerinin sadece Rusya'da değil, ama aynı zamanda küresel bir büyüme merkezi haline gelen Asya-Pasifik bölgesinin tamamında konumunu güçlendirmek ve varlığını genişletmek için gerçek bir şans elde ettiği bir platform haline gelerek, Rusya ekonomisinin gelişimi için stratejik vektörleri belirleyen çizgiyi sürdürmüş oldu.

.

Okay Deprem, dikGAZETE.com

Okay Deprem
Okay Deprem

Okay Deprem kimdir?

Gazeteci, Sosyolog, uluslararası ilişkiler uzmanı ve siyaset bilimci.

Yüksek öğrenimini Almanya’da tamamladı. 2014 öncesi Ukrayna’nın farklı şehirlerinde yaşadı. 

2014 senesinde Donetsk’e yerleşti ve 20142023 yılları arasında Donbass’ta yaşayan ve görev yapan tek Türk gazeteci - muhabir oldu. 

Rusya’da “gazeteci, muhabir, politolog ve sosyal aktivist” olarak geniş kitlelerce tanınan Okay Deprem, bu ülkede yaşamına ve faaliyetlerine devam etmektedir.

.

dikGAZETE.com

Okay Deprem, Telegram: https://t.me/Ukr_Chr

.

ÖNCEKİ YAZILARI
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?