?>

Uzun süreli Kovid-19 sinir sistemini etkileyen ağrılara sebep oluyor

Prof. Dr. Can Ebru Kurt, "Uzun Kovid (Long Covid)" geçirenlerin yüzde 25'inde yanma, batma, elektriklenme gibi belirtilerle ortaya çıkan ve klasik ağrı kesicilerle tedavi edilemeyen "nöropatik ağrıların" görüldüğünü bildirdi.

Sağlık - 3 yıl önce

Ankara

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Can Ebru Kurt, Türk Nöroloji Derneğince Antalya'da düzenlenen 58. Ulusal Nöroloji Kongresi'nde AA muhabirine yaptığı açıklamada, sinir sistemindeki bir problem nedeniyle oluşan nöropatik ağrılar ve Kovid-19'un bu rahatsızlık üzerindeki etkilerine ilişkin bilgileri paylaştı.

Nöropatik ağrıların baş veya kas ağrılarından çok farklı olduğunu vurgulayan Kurt, "Nöropatik ağrı, duyu sinirlerinin etkilenmesine bağlı ortaya çıkıyor. Normal ağrılardan farklı olarak yanma, batma, karıncalanma, elektriklenme şeklinde kendini gösteriyor. Klasik ağrı kesiciler bu ağrılara fayda sağlamıyor." dedi.

Kovid-19 geçirirken kas ağrılarının yanında nöropatik ağrı da yaşanabildiğini ancak bu oranın yüzde 5 civarında olduğunu anlatan Kurt, Kovid-19'u atlatmasına karşın şikayetleri uzun dönemli devam edenlerde ise nöropatik ağrıları daha sık gördüklerini söyledi.

"Kovid-19 birçok siniri etkileyip ağrılara neden olabiliyor"

Prof. Dr. Kurt, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Nöropatik ağrılarla ilgili esas sıkıntı, Long Covid dediğimiz, hastalığı geçirmesine karşın şikayetleri uzayan hastalarda ortaya çıkıyor. Long Covid Sendromu yaşayanların yüzde 25'inde nöropatik ağrılar görülebiliyor. Oldukça sık bir oran. Bu durum, hastalığı ağır geçirmek, yoğun bakımda yatmak gibi farklı nedenlerin yanında enfeksiyon kaynaklı sinir hasarından da kaynaklanabiliyor. Bilindiği gibi Kovid-19, koku ve tat alma kaybına da yol açıyor. İşte koku ve tat alma duyusunu da ileten sinirlerin içinde olduğu birçok siniri etkileyip ağrılara neden olabiliyor."

Kurt, Kovid-19'un yol açtığı nöropatik ağrılar içinde yüzde ani, elektrik çarpar gibi çok şiddetli sancılara sebep olan "trigeminal nevralji" ile de karşılaşabildiklerini vurguladı.

"İlaç tedavileri daha farklı"

Prof. Dr. Kurt, nöropatik ağrı yaşayan hastaların normal bir dokunmayı bile ağrı gibi hissettiğini vurgulayarak, "Nöropotik ağrılar genellikle el ve ayak uçlarında gözlemleniyor. Bu şikayetleri olan hastalarda klasik ağrı kesiciler bir işe yaramaz. İlaç tedavileri çok daha farklıdır. Bu nedenle uzmanlaşmış nöroloji birimlerinde değerlendirilmeleri, daha detaylı incelenmeleri gerekir. Tedavide epilepsi hastalarında ya da depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçlar bu ağrıları geçirebiliyor." diye konuştu.

Bu tip ağrıların zamanla kendiliğinden geçebildiğine ancak yaşandığı süreçte insanların hayat kalitesini ciddi etkilediğine dikkati çeken Kurt, hastaların depresyon, iş başarısında azalma gibi sorunlarla karşı karşıya kaldığını dile getirdi.

"Kilo artışı nöropatik ağrılara zemin hazırlıyor"

Nöropatik ağrıların risk faktörlerine de değinen Prof. Dr. Kurt, şu bilgileri verdi:

"Obezite, şeker hastalığı, hipertansiyon, iskemik kalp hastalığı olanlar ve depresyon geçirenler nöropatik ağrılara daha yatkın oluyor. Kilo artışı nöropatik ağrılara zemin hazırlıyor. Risk faktörlerinin azaltılması noktasında egzersiz çok önemli. Nöropatik ağrı gelişen hastalarımıza da egzersiz yapmalarını mutlaka öneriyoruz çünkü egzersiz sırasında salgılanan serotonin hormonu, depresyonu ve ağrıyı önlüyor, tedavi edici bir özelliği var."

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersin Tan ve uzmanların katılımıyla, Türkiye'de nöropotik ağrı görülme sıklığını ele almak üzere 2 yıl önce çalışma yürüttüklerini belirten Kurt, bu çalışmada Karadeniz, Marmara, İç Anadolu, Akdeniz gibi farklı bölgelerde nöroloji kliniklerine başvuran hastaların incelendiğini aktardı.

Prof. Dr. Kurt, şunları kaydetti:

"Nöropatik ağrı görülme sıklığı dünyada yüzde 2,5-4 arasında seyrediyor. Türkiye'deki oranların da bu şekilde çıktığını gördük ama çalışmamızda hastalarda 'Nöropatik ağrı var.' diyebilmek için çok kesin kriterlerle tanıyı koyduk. Skalalar kullandık ve anketler yaptık. O nedenle böyle bir oran söz konusu.

Türk toplumunun genel olarak ağrı eşiği düşük, ağrıyı daha çok hissediyor. Toplumsal, sosyal, kültürel faktörlerin de bunda etkisi olabilir. Toplum olarak ABD, Avrupa toplumuna göre daha az egzersiz yapıyoruz, bu da bir etken. Genel gözlemlerimiz de bu yönde, Batı toplumlarına göre ağrıyı duygusal içeriğiyle birlikte daha yoğun yaşıyoruz."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Brent petrolün varil fiyatı 86,97 dolara geriledi

2022-11-21 10:09 - Ekonomi

Ankara Valiliğinden kuvvetli rüzgar uyarısı

2022-11-16 23:13 - Asayiş

Bingöl'de kar etkili oldu

2022-11-17 10:02 - Gündem

Hatay'da 270 bin ton zeytin rekoltesi bekleniyor

2022-11-19 14:13 - Ekonomi

Kocaeli'de 16 bin çiftçiye hibe mazot desteği

2022-11-18 20:03 - Ekonomi

Evde Bakım Yardımları hesaplara yatırılmaya başlandı

2022-11-16 11:18 - Gündem

ABD ile Galler berabere kaldı

2022-11-22 00:18 - Spor

Messili Arjantin, 2022 Dünya Kupası'nda sahne alıyor

2022-11-21 09:43 - Spor

Kuzey Kore en fazla füze denemesini 2022'de yaptı

2022-11-18 14:16 - Dünya

Rus saldırılarından enerji altyapısı hasar gören Kiev'de esnaf jeneratörlere başvuruyor

2022-11-22 11:32 - Dünya

İlgili Haberler

Yeşilayın "Gönüllü Hekimler Projesi"ne başvurular başladı

19:52 - Sağlık

Sağlık Bakanı Memişoğlu, 18 bin sağlık personeli atamasının ekimde yapılacağını bildirdi

13:38 - Sağlık

Kahramanmaraşlı genç kadavradan nakille diyalizden kurtuldu

12:48 - Sağlık

Yanlış yerdeki paratiroit ve boynundaki kanserli tiroit bezlerinden 6 saatlik operasyonla kurtuldu

12:43 - Sağlık

"Ev hemodiyalizi" böbrek hastalarının hayatını kolaylaştırdı

12:22 - Sağlık

Günün Manşetleri

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: 2025 yılı YOİKK Eylem Planı hazırlıkları tamamlandı

11:32 - Siyaset

Aile hekimliğinde hizmet takip süresi 1 yıla çıkarıldı

11:27 - Gündem

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar: Türkiye bölgesel arz güvenliğine katkı sağlıyor

11:22 - Siyaset

Seller yasaklı kimyasalların doğaya karışma riskini artırıyor

11:17 - Dünya

Yılın ilk yarısında satılan gayrimenkul sayısı 1,4 milyonu aştı

11:07 - Ekonomi