?>

"Türkiye, Suriye'nin kuzeyine çöreklenilmesine müsaade etmeyecek"

- Sosyolog-tarihçi Öz: - "Türkiye, burada (Suriye'nin kuzeyinde) ABD'nin PYD'ye 'milis' ya da bölgeye 'otonom' diyerek kavramları tarihsel anlam zemininden çıkarmasına kayıtsız kalmayacaktır" - "Taşıma' bir terör güruhuna ileride yaptırılacak bir oylamayla da önce vekaletçilerinin, sonra kendisinin bölgeye çöreklenmesine ise hiç müsaade etmeyecektir" - "ABD'nin tarihinde olmadığı kadar çizilen karizması, onu Suriye'de her türlü hileye zorluyor"

Genel - 7 yıl önce

İSTANBUL (AA) - Sosyolog-tarihçi İsmail Öz, "Türkiye, burada (Suriye'nin kuzeyinde) ABD'nin PYD'ye 'milis' ya da bölgeye 'otonom' diyerek kavramları tarihsel anlam zemininden çıkarmasına kayıtsız kalmayacaktır. 'Taşıma' bir terör güruhuna ileride yaptırılacak bir oylamayla da önce vekaletçilerinin, sonra kendisinin bölgeye çöreklenmesine ise hiç müsaade etmeyecektir." ifadelerini kullandı.

Öz, yaptığı yazılı açıklamada, insanların "ilkel" diyerek aslında çoğu zaman kendilerinden öncekileri yerdiğini ancak geçmişte bugünden daha ileri zihniyetler olabildiğini, bugün de geçmiştekilerden çok geri zihniyetler bulunduğunu aktardı.

Barbarlığın "modern" denilen çağa uygun düşmediğinin söylendiğini ancak güçlülerin "orman kanunlarını" güçsüzler üzerinde uygulamasının dünyanın birçok yerinde devam ettiğini kaydeden Öz, işgal yöntemlerinin hukuk maskesiyle örtülerek yapıldığını bildirdi.

İşgalci güçlerin, öncelikle hedefe konulan bölgede suni bir sorun meydana getirdiğini, iktidarın zayıflatıldığını belirten Öz, "Modern iletişim araçları kullanılarak dünyanın 'orada bir sorun var' demesi için bir algı oyunu sergileniyor önce... İnanç ya da etnik temelli bir sorunun en hassas yerinden giriş yapılıyor. Mesele yeteri kadar tahrik edildikten sonra bölgesel sorun oluşmuş oluyor." ifadelerini kullandı.

Bir sonraki aşamada o bölgeye müdahale edildiğini, uluslararası hukukun adeta dolanıldığı bu yolun birçok acıya ve ölüme rağmen "kara bir illüzyon" olarak devam ettiğini aktaran Öz, "Yeterli kargaşa ve zihin bulanıklığı oluştuğuna kanaat getirildiğinde de bölmenin en önemli aşamasına, yani bölgenin sahiplerinin somut delilleri karartılmış şantaj, tehdit ve daha pek çok desise ile yerlerinden kovulmasına geliyor. Bu aşamada da eğer bir engel yoksa ve çığlıklara bir ses de verilemiyorsa artık her şey hazırdır; bir bölgeyi daha yutmak için..." değerlendirmesinde bulundu.

- "Türkiye, ABD'nin önündeki en büyük engel"

İsmail Öz, sonuçları olumsuz olan bu oyunlar oynanırken birçok devletin de görmezden geldiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Her işgalci anlayış, bugün yaşananlara, yarın kendi idealindeki işgal için, 'siz de yarın benim için sessiz kalın' dercesine sessiz kalmaya devam ediyor. Aksi halde görüp, duyup da, görmüyor, duymuyor gibi yapmanın bir izahı olabilir mi?

İşgalci devletler, hedef bölgeyi işgal ettikten sonra yeni bir tarih icat etti. Filistin'de, Arakan'da, Kırım'da, Doğu Türkistan'da yaşananlar bu barbarlıklardan sadece birkaçıdır. Bizi ilgilendiren en önemlilerinden biri de bugün ABD'nin desteğiyle Suriye'nin kuzeyinde yapılmaya çalışılıyor. Terör maşalarına verilen görevi tamamlatabilirlerse arkası, ifade etmeye çalıştığım gibi olacaktır. Ama bu bölgede önlerinde çok önemli bir engelleri var; o da Türkiye... Türkiye, burada ABD'nin PYD'ye 'milis' ya da bölgeye 'otonom' diyerek kavramları tarihsel anlam zemininden çıkarmasına kayıtsız kalmayacaktır. 'Taşıma' bir terör güruhuna ileride yaptırılacak bir oylamayla da önce vekaletçilerinin, sonra kendisinin bölgeye çöreklenmesine ise hiç müsaade etmeyecektir."

- "Çözüm birlik ruhu"

İsmail Öz, ABD'nin tarihinde olmadığı kadar çizilen karizmasının, onu Suriye'de her türlü hileye zorladığını fakat bunun karşısında duracak en büyük gücün "birlik ruhu" olduğunu bildirdi.

Öz, "Biz bir olursak kalbi ürperenler barbarlar ve vekaletçileri olacaktır. Üstelik sadece bildiğimiz değil, bilmediğimiz düşmanların da kalpleri ürperecektir." ifadelerini kullandı.

Umut veren bir başka gerçeğin "ABD'nin çaresizliği" olduğunu vurgulayan Öz, "Yoksa büyük bir devlet, işini, zorla cepheye sürülmüş çoluk çocuktan oluşan ve kendi ifade ve raporlarıyla da teyitlenen ucube bir terör yapısına bırakır mıydı?" değerlendirmesinde bulundu.

Haftanın Öne Çıkanları

Olimpiyatlarda nörovirüs alarmı

2018-02-13 08:27 - Dünya

Türk salyangozu Uzak Doğu sofralarında

2018-02-12 15:21 - Ekonomi

Borsan Cavi’den ilave istihdam ve iki vardiyalı üretim

2018-02-17 15:27 - Genel

Almanya'dan Türkiye'ye rezervasyonlarda artış

2018-02-13 19:28 - Genel

Engellilerin kullanacağı süpürge yaptı

2018-02-15 16:32 - Çevre-Hayat

Başkent’te trafik kazaları kameralara yansıdı

2018-02-13 13:02 - Asayiş

Üsküdar'daki banka soygunu güvenlik kamerasında

2018-02-14 18:32 - Asayiş

Parkta uyuşturucu yakalayan çevik kuvvet polisleri ayın polisi seçildi

2018-02-16 02:32 - Asayiş

Hamas'tan Kudüs halkına intifadayı tırmandırma çağrısı

2018-02-16 19:27 - Politika

Trump'ın seyahat yasağı yine yargıya takıldı

2018-02-16 10:32 - Dünya

İlgili Haberler

MEB, 15 bin sözleşmeli öğretmen alımına ilişkin sözlü sınav duyurusu yayımladı

10:41 - Genel

İsrail Başbakanı Netanyahu, UCM'nin tutuklama kararına rağmen Macaristan'ı ziyaret edecek

22:37 - Genel

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı 'Yarısı Bizden' kampanyasıyla ilgili soruları cevapladı

20:30 - Genel

Günün Manşetleri

Olağanüstü hal tedbirleri gerekçesiyle Mescid-i Aksa'da cuma namazı kılınmayacak

12:57 - Dünya

Mardin'de ormanlık alanda çıkan yangına müdahale ediliyor

12:53 - Gündem

TCMB ile Çin Halk Cumhuriyeti Merkez Bankası ikili para takası anlaşmasını yeniledi

12:47 - Ekonomi

Madleen gemisinden alıkonulan 3 aktivist, İran'a saldırılar nedeniyle İsrail'de kaldı

12:43 - Dünya

Körfezray Metro Projesi'nde çalışmalar sürüyor

12:38 - Gündem