İstanbul
Dental İmplant Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İMPLANTDER) Yönetim Kurulu Başkanı Akyüz, derneğin Türkiye'deki diş implantı ticaretinin yüzde 80'inden fazlasını oluşturduğunu söyledi.
İmplantın vücuda uyumlu ve eksik dişlerde kullanılan en iyi tedavi yöntemi olduğunu belirten Akyüz, Türkiye'nin bölgede en çok implant tedavisi yapan ülke olduğunu kaydetti.
Akyüz, Türkiye'de eskiden yılda 150 bin civarındaki implant tedavi sayısının günümüzde 5 milyona ulaştığını dile getirdi.
Dental turizmde Türkiye'nin Avrupa'da en güçlü ülke olduğuna dikkati çeken Akyüz, "Türkiye, dünyada da birinci olmayı hedefliyor. Bu işin yurt içi hasılası 500 milyon dolara ulaştı. Tabii ki asıl hedefi 1 milyar dolar. Dünyada her ülkede dental implant üretilemiyor. Bu yüksek teknoloji bir ürün. Ülkemizde de böyle." diye konuştu.
????Akyüz, Türkiye'de 30'dan fazla Türk diş implantı markası bulunduğunu vurgulayarak, bütün üreticilerin çok yüksek standartlarda çalıştığını söyleyemeyeceğini belirtti.
Avrupa'da 2027'de geçerli olacak en son kalite belgelerini alan 2 Türk firmasının olduğuna işaret eden Akyüz, "Bunlardan biri de kendi üretimimiz olmasından dolayı onurlu ve gururluyum." ifadelerini kullandı.
"Öncelik kayıt dışı, kaçak ve güvensiz ürünle mücadele etmek"
Oğuz Akyüz, yaklaşık 10 yıl önce ortalama yüzde 20 olan Türkiye'de üretilen implant kullanımının yüzde 60'a ulaştığını dile getirdi.
Türkiye'nin geçmişte diş implantı ihracatında dünyada 36. sırada yer aldığını, bugün ise 16. sıraya yükseldiğini belirten Akyüz, ülkenin implant üretim teknolojisindeki gelişmelerin önemine dikkati çekti.
Akyüz, derneğin önceliğinin kayıt dışı, kaçak ve güvensiz ürünle mücadele etmek olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
"Özellikle son 2-3 yıldır hatta 2020'de başlayan serüvende Ticaret Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığıyla çok ciddi ilişkiler içindeyiz ve irtibat halindeyiz. Ticaret Bakanlığımız bundan 1,5 yıl önce teftiş incelemesi başlattı. Sağlık Bakanlığı da yurt içinde denetim ve teftiş incelemeleri başlattı. Kaçak ürünlerin sahte olma ihtimalini kimse bilemez. Çünkü bu medikal ürün, pirsing, küpe kapsamına girebiliyor. İlaç satmak istiyorsanız öncelikle firmaya ait çeşitli testlerden, sınavlardan, belgelerden geçerek ruhsat almanız gerekiyor. Satacağınız her ürünü de sisteme kaydettirmeniz lazım. Bu ürün sistemde kayıtlı değilse ya sahte ya da kaçak diyebiliriz."
"Kayıtsız ürünlere kesinlikle izin verilmemeli"
Türk diş implantı sektöründe faaliyet gösteren firmaların yaklaşık yüzde 80'inin sisteme kayıtlı olduğunu belirten Akyüz, Türk Diş Hekimleri Birliğinin belirlediği bir tarife olduğunu anlattı.
Akyüz, implant hariç bir tedavinin ücretinin ortalama 15 bin lira olduğunu aktararak, "Buna rağmen, bu bedelin üçte, dörtte birine 'Yerli fiyatına Alman implantı', 'Çok ucuz implant' gibi ifadelerle yapılan reklamlar hastalar için yanıltıcı oluyor. Bu tür reklamlarda kullanılan ürünlerin önemli kısmı güvensiz ya da kayıtsız. Bu konuda derneğimize sürekli şikayetler geliyor. Başvurularımız üzerine ilgili bakanlıklar inceleme başlatarak tespitler yaptı." dedi.
En kısa zamanda eksik mevzuatın da tamamlanıp, ülkeye kayıtsız ürün girişinin engellenmesini ve sahte üretimlerin durdurulmasını beklediklerini dile getiren Akyüz, hem hekimlere standartların çok altında fiyatlarla ürün satışının hem de hastalara bu şekilde tedavi sunulmasının önüne geçmek için bakanlıklarla birlikte çok ciddi mücadele yürüttüklerini bildirdi.
Akyüz, 2026 yılı başında Sağlık Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı ile "TAREKS" olarak adlandırılan, Maliye Bakanlığının da içinde olduğu denetim sistemi geldiğini kaydederek, "Dernek olarak en büyük ihtiyacımız ve hedefimiz 'Güvenli Ürün, Sağlıklı Türkiye' mottosuyla Türkiye'de kayıtlı ürün, kayıtlı ve ruhsatlı firmaların hizmet verdiği sürdürülebilir itibara ulaşmayı çok arzu ediyoruz." diye konuştu.
Dental implant tedavisinin Türkiye'de çok başarılı olduğuna dikkati çeken Akyüz, tedavi için yurt dışından gelenlerin Türkiye'yi tercih ettiğini vurguladı.
Akyüz, vatandaşların standart fiyatların çok altında sunulan hizmet veya ürünlerden uzak durmasını tavsiye ederek, şu ifadeleri kullandı:
"Unutmayın ki bu ömrünüz boyunca vücudunuzun içinde taşıyacağınız bir organdır. Bu konuda sağlığınızı riske atmayın, ürünü kayıtsız ve ruhsatsız firmalardan tercih etmeyin. Hem vatandaşlarımızın hem de diş hekimlerimizin bu konuya çok dikkat etmelerini rica ediyoruz. Hizmette nasıl başarılıysak üründe de o kadar güvenli ve itibarlı olmak durumundayız. Dolayısıyla diş hekimliği camiasından ve vatandaşlarımızdan bu tür ticaretleri, çok ucuza, ne olduğu belli olmayan kayıtsız ürünlere kesinlikle izin vermemelerini arzu ediyoruz."
"Sponsorlu reklam veren sağlık kuruluşlarından uzak durulmalı"
Türk Diş Hekimleri Birliği (TDB) Genel Başkanı Fatih Güler ise Türkiye'ye ithal giren implantlarda kayıt dışı ürünlerin bulunabildiğini söyledi.
Bu implantların bazılarının hijyen açısından sıkıntılı olduğunu aktaran Güler, orijinal kullanımının önemine değindi.
Güler, "Vatandaşların birliğin yayınladığı rehber tarifenin çok altında tedavi planlaması yapmak isteyenlere karşı dikkatli olması gerekir. Sponsorlu reklam veren, 'Bir alana bir bedava' veya 'implantta kampanya' diyen sağlık kuruluşlarından uzak durulması gerektiğini tavsiye ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com