?>

Türk bilim insanları "milli kanser ilacı" projesinde faz aşamasına geçmeyi hedefliyor

Hedefe yönelik kanser tedavisi için buluş geliştiren Türk bilim insanları, araştırmalarına sağlanacak finans desteğiyle faz aşamalarını tamamlayarak "milli kanser ilacı" üretmeyi amaçlıyor.

Sağlık - 9 ay önce

Çanakkale

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Tıp Fakültesi Temel Tıp Bilimleri Bölümü Tıbbi Biyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ferah Cömert Önder ve Fen Fakültesi Kimya Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ay, Houston Methodist Araştırma Enstitüsünden Prof. Dr. Bülent Özpolat, Bahçeşehir Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Serdar Durdağı ve Dr. Öğr. Üyesi Pınar Siyah, 2014 yılında başlattıkları projeye devam ediyor.

Üçlü negatif meme kanseri, pankreas, akciğer, deri, yumurtalık kanserlerinde etkin olan "Ökaryotik (hücre) Uzama Faktörü 2 Kinaz (enzim tipi)" (eEF2K) hedefli inhibitörlerini (engelleyici) ilaç olarak geliştirmeyi hedefleyen uzmanlar, TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali kapsamında düzenlenen TÜRKPATENT 9. Uluslararası Buluş Fuarı'nda (ISIF'24) gümüş ve bronz madalyaya layık görüldü.

Kemoterapi sırasında kullanılan ilaçların yan etkilerinin önlenmesinin de amaçlandığı çalışmanın toksikoloji (kimyasal ile biyolojik sistem arasındaki etkileşimin incelenmesi) ve faz aşamalarına geçilerek başarılı olması, ABD Gıda ve İlaç Dairesinden (FDA) onay alınması durumunda Türkiye'nin kanser ilacında dışa bağımlılıktan kurtulması ve önemli ekonomik girdi sağlanması hedefleniyor.

Üçlü negatif meme kanseri, pankreas, akciğer, deri, yumurtalık kanserleri

Doç. Dr. Ferah Cömert Önder, AA muhabirine, üçlü negatif meme kanseri, pankreas, akciğer, deri, yumurtalık kanserlerinde önemli bir hedefe ulaşmak için etkili ve potansiyel ilaç adaylarının geliştirilmesi amacıyla 10 yıldır çalıştıklarını söyledi.

Bugüne kadar moleküler modelleme tabanlı bir dizi molekül tasarlayıp sentezlediklerini belirten Önder, "Kanser tedavisi için hedefe yönelik yüzlerce molekül tasarlayarak bunlar arasından en iyilerini bulma yoluna gideceğimiz şekilde önce bilgisayar ortamında çalışmaları gerçekleştirdik. Daha sonra hedefe yönelik tasarladığımız ve 'Bu moleküller bizim için etkili olabilir' diye düşündüğümüz moleküllerimizin laboratuvarda küçük ölçek organik sentezlerini gerçekleştirdik. Sonrasında laboratuvar ortamında etkili bulduğumuz moleküllerimizi hayvan çalışmalarına geçirmeye başladık." diye konuştu.

Önder, Prof. Dr. Özpolat'ın eEF2K hedefli çalışmalarına 10 yıldan fazla süredir ABD'deki Houston MD Anderson Kanser Merkezinde başladığını ve Houston Methodist Araştırma Enstitüsünde devam ettiğini bildirdi.

Özpolat'ın, eEF2K'nin düzensizliğinde üçlü negatif meme kanseri, pankreas, akciğer, deri, yumurtalık kanserlerinde, kanser hücresinin çoğalmasını, yayılmasını ve tümör büyümesini desteklediğini rapor ettiği bilgisini veren Önder, "eEF2K'nin farelerde üçlü negatif meme kanseri tümör modellerinde, tümör büyümesini baskıladığını göstermiştir. Bu bulgularla küçük molekül inhibitörlerini eEF2K hedefine yönelik bulma, belirleme sürecine girmiş bulunmaktayız." dedi.

Moleküller sadece kanser hücrelerine ulaşacak

Önder, 2014'te bu hedefe yönelik projelerini yazmaya başladıkları ve daha sonra Prof. Dr. Mehmet Ay'ın yürütücülüğünde destek aldıkları TÜBİTAK-1003 projesinde eEF2K amaçlı çeşitli küçük molekül inhibitörlerini geliştirme aşamasına geçtiklerini aktardı.

Bunlardan farklı olarak yeni iskeletli moleküllerle bu çalışmayı yaptıklarını kaydeden Önder, güçlü ve etkili olabilecek eEF2K moleküllerini belirlediklerini vurguladı.

Bu çalışmayla, kemoterapi sırasında kullanılan ilaçların yan etkilerine karşı hedefe yönelik tedaviyle, sadece kanser hücrelerine ulaşacak moleküller geliştirmeyi amaçladıklarını anlatan Önder, şu bilgileri verdi:

"Yeni moleküllerin eEF2K inhibitörü olarak etkinlik sağlayabileceğini, işlevsel yan gruplarıyla bu molekülleri daha da güçlü hale getirerek biyolojik etkili olarak eEF2K inhibitörü olabileceklerini ve sonraki süreçlerde yine eEF2K hedefli olarak tümör gelişimini inhibe edebileceklerini öngördük. Başarıyla şu anki çalışmalarımızı tamamladık. İnşallah hedefimiz tabii ki milli ilacımızı bulmaya çalışmak. Yıllar önce çıktığımız bu yolda ve başladığımız temel araştırmalarımızda 'Ülkemize nasıl katkı sağlarız? Üniversitemize nasıl katkı sağlarız? Milli ilacı bulma yolunda nasıl ilerleriz?' diye düşünürken bugünlere kadar güzel sonuçlar elde ettik.

Kanser ilaçları Türkiye'de üretilemediği için ithal olarak gelmektedir. Yaklaşık 5 milyar dolar kadar maliyeti olduğu bilinmektedir. Biz özellikle bu buluşumuzda üçlü negatif meme kanseri hücre hattını kullanarak, bu hücre hattı üzerinde moleküllerimizin etkin olduğunu belirledik. Üçlü negatif meme kanseri tedavisi için elde edeceğimiz ilaç aday moleküllerinin yüzde 1'lik bir pazara girmiş olması durumunda milyon dolar şeklinde kar sağlayacaktır. Bunları ülkemizde geliştirebilirsek, in vivo (canlı deneyi) ön toksisite, ardından toksisite daha sonrasında her şey olumlu sonuçlandığında faz çalışmalarına geçtiğimiz takdirde etkili moleküllerimizi bulabilirsek, FDA tarafından onaylanma sürecine gidebilir."

"Bütçe desteği, gerekli kuruluşlardan fonlar sağlamak istiyoruz"

Doç. Dr. Ferah Cömert Önder, birçok molekülün bu süreçte toksisite aşamalarından geçemediğini belirtti.

İlaç tasarımı ve geliştirilmesinin 15 yıllık uzun bir süreç olduğunu vurgulayan Önder, şunları kaydetti:

"Uzun yıllar toksisite dahil faz çalışmalarının sürdüğü düşünülüp, ilaç aday molekülleri son basamakta dahil toksisiteden geçemeyip FDA tarafından kabul görmeyebilir. O yüzden 'Çalışmalarımız bu yönde en iyi ne yapabiliriz?' şeklinde ilerlemekte. Toksisite testleri dahil özellikle ileri aşamalar için daha yüksek maliyet gerektiren çalışmalarda fonlar bulmaya yönelik çalışmalarımız da mevcut.

Özellikle toksikoloji çalışmaları için bütçe desteği, gerekli kuruluşlardan fonlar sağlamak istiyoruz. Çünkü yurt dışında Prof. Dr. Bülent Özpolat hocamız tarafından farelerde in vivo çalışmalar gerçekleştirilebiliyor. Biz ülkemizden milli ilaç çıkarmak, ilaç inhibitör adayı çıkarmak istiyoruz. Toksikoloji çalışmaları çok yüksek maliyetli, bunu biliyoruz. Özellikle tavşan ve maymun gibi çeşitli hayvanlarda da ileri toksikoloji çalışmalarını yürütmek için başvurularımızın olması durumunda, bunların desteklenmesini umut ediyoruz."

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Kolay İşverenlik Uygulaması'ndan 105 bine yakın iş yeri yararlandı

2024-11-19 12:07 - Gündem

"Yenidoğan çetesi" davasının duruşması ikinci gününde sürüyor

2024-11-19 13:03 - Gündem

Yabancıların Türkçe kullanım hataları yapay zekayla tespit ediliyor

2024-11-21 11:28 - Teknoloji

Blinken, Venezuela'da 'muhalif adayın kazandığı' iddiasını yineledi

2024-11-20 08:47 - Dünya

Ampute Futbol Süper Ligi'nde sezon 24 Kasım'da başlayacak

2024-11-21 15:57 - Spor

Türkiye'nin ilk kuantum bilgisayarı yarın faaliyete geçiyor

2024-11-20 12:07 - Teknoloji

Hazine ve Maliye Bakanlığının e-tebligat uygulamasıyla 9,5 milyar lira tasarruf sağlandı

2024-11-20 11:43 - Ekonomi

Fenerbahçe Beko, THY Avrupa Ligi'nde liderliğe yükseldi

2024-11-16 12:41 - Spor

FETÖ'ye yönelik "Kıskaç-30" operasyonunda 459 şüpheli yakalandı

2024-11-19 10:48 - Gündem

Gaziantep FK, yarın RAMS Başakşehir'i konuk edecek

2024-11-22 10:48 - Spor

İlgili Haberler

Yutma bozukluğu olan hastalar tedavi ve terapiyle sağlığına kavuşabiliyor

12:32 - Sağlık

DSÖ: Afrika'da yaygın M çiçeği virüsüne karşı sürekli bulaşma riski nedeniyle hedefli aşılama ş

11:28 - Sağlık

Anne sütü obeziteye de kalkan oluyor

13:12 - Sağlık

Emzirmenin psikolojik gücü, anne ve bebeğin ruh sağlığını olumlu etkiliyor

12:53 - Sağlık

Uzmanlardan "süt annelik"te hastalık riski uyarısı

11:13 - Sağlık

Günün Manşetleri

Azerbaycan ile Ermenistan arasında imzalanan ortak deklarasyona dünyadan tepkiler

02:38 - Dünya

İspanya'da Kurtuba Cami-Katedrali'nde çıkan yangın söndürüldü

02:22 - Dünya

AB, Azerbaycan ile Ermenistan arasında imzalanan ortak deklarasyondan memnun

02:03 - Dünya

Azerbaycan ve Ermenistan, barış anlaşmasını parafladı

01:57 - Dünya

Trump ile Putin, 15 Ağustos'ta Alaska'da görüşecek

01:42 - Dünya