?>

MHP Genel Başkanı Bahçeli: Türk siyasetinde samimiyet ve dürüstlük tercih değil zorunluluktur

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Türk siyasetinde samimiyet ve dürüstlük tercih değil zorunluluktur, zira anayasa ve kanunlar bunu vazetmekte, siyasetin doğası kucaklayıcı bir üslubu gerekli kılmaktadır." ifadelerini kullandı.

Siyaset - 4 ay önce

Ankara

MHP Genel Başkanı Bahçeli, Türkgün Gazetesi'nde yayımlanan yazısında, İstanbul Büyükşehir Belediyesine (İBB) yönelik yolsuzluk ve terör soruşturmalarının ardından sokağa çıkılması yönündeki çağrılara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bahçeli, "Türk siyasetinde samimiyet ve dürüstlük tercih değil zorunluluktur, zira anayasa ve kanunlar bunu vazetmekte, siyasetin doğası kucaklayıcı bir üslubu gerekli kılmaktadır. CHP'nin yürüttüğü siyaset ise çatışmadan beslenen, halka tepeden bakan, onu ıslah etmeye çalışan, milli iradeyi yok sayan seçkinci bir anlayıştır." ifadelerini kullandı.

"Türkiye tehlikeli bir sürece sokulmaya çalışılıyor"

CHP'nin son günlerde sokak çağrıları başlattığını ve bazı televizyon kanallarının yorumcuları tarafından da bu çağrıların desteklendiğini belirten Bahçeli, bu çağrılarla Türkiye'nin çok tehlikeli bir sürece sokulmaya çalışıldığını kaydetti.

Bahçeli, "CHP ve yandaşlarının toplumu isyana çağırması, siyasi ahlaktan uzak, hem toplumun huzurunu hem de demokrasiyi tehdit eden bir aymazlıktır." değerlendirmesinde bulundu.

CHP'nin söylemlerinin toplumsal gerilimi ve kutuplaşmayı tırmandırdığı, kin ve nefret dilinin yaygınlaşmasına yol açtığı görüşünü aktaran Bahçeli, "Bu söylemler toplumsal gerilimi ve kutuplaşmayı tırmandırırken, kin ve nefret dilinin yaygınlaşmasına yol açmakta, ülkemizin birliğine kastetmektedir. Daha da üzücü hatta utanç verici olan ise bazı medya yorumcularının bu sorumsuz söylemleri desteklemesi ve körüklemesidir." açıklamasını yaptı.

Medya

Bahçeli, medya yorumcularının, toplumu bilgilendirme ve bilinçlendirme görevlerini yerine getirirken büyük bir sorumluluk içinde hareket etmelerinin meslek ilkelerinin gereği olduğunu ifade etti.

Söz ve yorum özgürlüğünün demokratik bir hak olduğunu anımsatan Bahçeli, bu özgürlüğün kamu düzenini bozacak, halkı isyana teşvik edecek şekilde kullanılmasının asla kabul edilemeyeceğini vurguladı.

Bahçeli, "Medya kuruluşlarının imkanlarını kamuoyunu yanlış yönlendirecek şekilde kullanmaları önlenmelidir. Peşinen söylemek gerekir ki, toplumu yönlendirme gücü olan medyanın sadece basın özgürlüğüyle izah edilemeyecek nitelikteki yıkıcı yayınlar yapmasının önüne geçilmesi şarttır." ifadelerini kullandı.

Siyasi partilerin ve televizyonların, toplumu sokağa çağırışının toplumsal düzeni tehdit eden sonuçlara yol açabileceğine değinen Bahçeli, "Tarihte birçok örnek, bu tür eylemlerin genellikle provokasyonlar veya kontrolsüz grupların müdahaleleri sonucu çatışmalara dönüştüğünü göstermektedir." değerlendirmesini yaptı.

"Sokaklar çare değildir"

Türkiye'de sokak olayları yaşandığını ve geçmişin acı tecrübelerinin henüz unutulmadığını vurgulayan Bahçeli, şöyle devam etti:

"Yaşanan sokak olaylarının sosyal maliyeti hem devrimciler hem de ülkücüler açısından çok yüksek oldu. Bunların sonucunda Türkiye'ye ödetilen ekonomik, sosyal ve siyasi bedel milletimizin hafıza kayıtlarındadır. O sebeple sokaklar çare değildir. Şayet sokağa davet edilenlerin karşısına 15 Temmuz'da olduğu gibi başkaları dikilirse kaçınılmaz çatışma nasıl önlenecek, olayların önüne nasıl geçilecektir?

Sokak çağrısı yapan provokatörler acaba o vakit ortada bulunacaklar mı yoksa çoktan ülkeyi terk etmiş mi olacaklar. Bunlar, aynı zamanda da Türkiye'de tek adam rejimi olduğuyla yatıp kalkanlardır. Rejim değişti yalanını söylemeye devam edenlerdir. Demokratik seçimleri, milli iradeyi yok sayanlardır. Milletin desteğini almaya çalışmak yerine sokaklardan hareketle antidemokratik süreçlerden medet umanlardır. Bu amaçla her türlü tahrik, istismar ve yalandan çekinmeyenlerdir. Hatırlatmak isterim. Tek adam olan yerde seçim olmaz. Demokrasiden eser bulunmaz. Milletin yüzde 52'sinin oyunu alarak seçilen Cumhurbaşkanı, tek adam olarak ifade edilemez."

"Antidemokratik eylemler"

"CHP'nin seçim başarısızlığını gizlemek için hükümet sistemini günah keçisi ilan etmekten vazgeçmediğini" kaydeden Bahçeli, şu değerlendirmede bulundu:

"Cumhuriyet Halk Partisi'nin iktidar olamadığı, iktidarı sandıkta kazanamadığı her dönemde antidemokratik yöntemlere başvurmaktan, kardeşliği hedef almaktan, milli birliği yaralamaktan geri durmadığı siyasi tarihimizin gerçeğidir. Cumhuriyet Halk Partisi'nin takip ettiği siyaset bugün de Türk milletinin egemenlik ve tarihsel haklarıyla temelden ve bütünüyle çatışan bir siyasete dönüşmüştür. Tüm siyasi partiler gibi CHP'nin de millete yönelik projelerle seçim kazanmak için çalışmak yerine kullandığı antidemokratik dil ve eylemleri kabul görmeyecek, buna yeltenenlere millet bedelini ödetecektir. Milliyetçi Hareket Partisi tarihimizin en büyük ihanetlerinden olan 15 Temmuz 2016 hain darbe girişiminin öncesinde FETÖ'nün devleti ele geçirme hedefini nasıl herkesten önce fark etmiş ve uyarılarda bulunmuş ise aynı öngörüyle sokak çağrılarının doğuracağı sonuçları da bilerek CHP'yi bir kez daha uyarmaktadır."

Demokrasi dışı arayışlara girişenlerin bedelini ödemeye de hazır olması gerektiğini ifade eden Bahçeli, milli birliğin güçlendirilmesine ve terörsüz Türkiye'nin inşa edilmesine provokasyonlarla mani olma arzusunda olanların kaybedeceği değerlendirmesini yaptı.

Bahçeli, "Terör, sabotaj, provokasyon, isyan ve benzeri düşünce sahipleri emellerine ulaşamayacak, Türkiye'nin huzur iklimini bozmak isteyenler asla başaramayacaktır. Türkiye'nin yükselişine kimse mani olamayacak, Türk ve Türkiye Yüzyılı adım adım inşa edilecektir. Bunun için Türkiye'nin önemli bir şansı olarak gördüğümüz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine ve Cumhur İttifakına inançla sahip çıkıyoruz. Erol Güngör'ün 'Türk halkının kararlarına güvenmek gerekir; çünkü Türk halkı tarihte hiçbir zaman yanlış bir karar vermemiştir' ifadesinden ilhamla, Türk milletinin ferasetine güveniyor, basiret ve karakterinin yüksek, iradesinin sağlam, verdiği kararların da doğru olduğuna inanıyoruz." ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Fenerbahçe-Galatasaray derbisi öncesi başkanların karnesi

2025-04-01 11:27 - Spor

Cumhuriyet tarihinin en yüksek ikinci günlük ihracatı dün kaydedildi

2025-03-29 11:23 - Ekonomi

AJet'ten Ramazan Bayramı için 38 ek sefer

2025-03-27 18:28 - Çevre & Seyahat

İBB'ye yönelik "yolsuzluk" soruşturması kapsamında 3 şirkete el konuldu

2025-03-25 19:17 - Gündem

Ekonomik güven endeksi martta aylık bazda yüzde 1,6 artarak 100,8 oldu

2025-03-28 11:42 - Ekonomi

İstanbul havalimanlarından ilk 2 ayda uçan yolcu 19 milyonu aştı

2025-04-01 11:37 - Çevre & Seyahat

Danimarka, ABD Başkan Yardımcısı Vance'in Grönland hakkındaki açıklamalarına tepki gösterdi

2025-03-30 00:07 - Dünya

Yeni Gelenler İçin En İyi TV Oyunları Nasıl Seçilir

2025-03-27 17:54 - İnsan&Hayat

İzmir Körfezi'ne boya atığı deşarj eden firmaya 8,3 milyon lira ceza

2025-03-26 12:28 - Gündem

İsrail polisi Kudüs yakınlarında bir Filistinliyi öldürdü

2025-03-25 20:32 - Dünya

İlgili Haberler

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkiye barış masalarının aranan aktörü haline geliyor

18:32 - Siyaset

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplandı

17:57 - Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Terörsüz Türkiye' mektubu Mersin'de şehit annesine ulaştı

17:37 - Siyaset

Bakan Fidan, ABD'nin Afrika Kıdemli Danışmanı Boulos'u kabul etti

16:52 - Siyaset

İsrail'in Gazze'yi işgal kararına tepkiler

15:37 - Siyaset

Günün Manşetleri

Putin'in Doğu Ukrayna'nın kendilerine verilmesi karşılığında ateşkesi kabul edeceği iddia

01:38 - Dünya

İspanya'da Kurtuba Cami-Katedrali'nde yangın çıktı

00:22 - Dünya

Azerbaycan ve Ermenistan arasında ortak deklarasyona imza atıldı

23:42 - Dünya

Hava sıcaklığı 22 ilde 40 derece ve üzerini gösterdi

22:58 - Gündem

Başkentte kısa süreli sağanak etkili oldu

21:58 - Gündem