Roma
Meloni, Brüksel'de 26-27 Haziran'da yapılacak AB Liderler Zirvesi öncesinde, gündemdeki konular ve bunlara ilişkin hükümetinin tutumuna dair parlamentonun alt kanadı Temsilciler Meclisi Genel Kurulu’na hitap etti.
????Konuşmasında Orta Doğu'daki gelişmelere geniş yer ayıran Meloni, ABD'nin İran'ın 3 nükleer tesisine yönelik saldırısına değinerek, İtalya’daki ABD üslerinden hiçbir uçağın bu saldırıya katılmadığını söyledi.
Meloni, "İran'ın kendisini nükleer silahlarla donatmasını çok tehlikeli buluyoruz. Bu sadece İsrail için hayati bir tehlike değil, aynı zamanda diğer aktörlerin de nükleer silah edinme yarışına yol açacak, bizim için de çok tehlikeli bir domino etkisi olabilir." dedi.
Sadece koordineli diplomatik eylemin bölgede barışı garanti edebileceğini dile getiren Meloni, "Artık belirsizlikleri ve çelişkili tutumları bir kenara bırakma zamanı. İran, bugün Washington ile bir sivil nükleer program çerçevesinde anlaşma yapma fırsatını değerlendirmeli ve kesinlikle askeri amaç taşımadığını garanti etmelidir." diye konuştu.
Meloni, Hürmüz Boğazı'na ilişkin kritik süreci de takip ettiklerini belirterek, "Küresel düzeyde petrol ve enerji fiyatlarını izliyoruz ancak her halükarda İtalya'nın bir kriz durumunda ihtiyaç duyacağı enerji tedarikine sahip olmasını sağlamak için gereken önlemleri aldık." ifadesini kullandı.
Meloni, Tahran'daki büyükelçiliklerini de geçici olarak Umman'a taşınması olasılığını değerlendirdiklerini kaydetti.
"İtalya'nın önceliği şimdi Gazze'de ateşkes ve İran'la ilgili müzakerelerin yeniden başlamasıdır." diyen Meloni, "İsrail'in anlamsız bir saldırıya verdiği meşru tepkinin dramatik ve kabul edilemez boyutlara ulaştığı Gazze'de ateşkes talebimizi vurgulayacağız." ifadelerini kullandı.
Başbakan Meloni, Gazze Şeridi’nde daha fazla yardım tahsis etmeye de kararlı olduklarını kaydetti.
Meloni, İsrail-Filistin meselesinde iki halk, iki devlet temelindeki çözümden yana olduklarını söyledi.
Orta Doğu'daki diğer gelişmelere de değinen Meloni, "Acil durumun ötesine baktığımızda, köklü bir şekilde değişmiş bir Orta Doğu görüyoruz. (Beşşar) Esed devrildi ve Şam'da artık yeni bir liderlik var. Hizbullah zayıflamış durumda ve Lübnan'da da yeni bir yönetim iş başında. Bu yeni yönetime destek vermeliyiz; çünkü son yıllarda ülkeyi esir alan birçok krizi aşarak gerçekten yeni bir sayfa açabilir. Hem Lübnan'da hem Suriye’de yalnızca altyapının değil, toplumsal dokunun da yeniden inşası, bölgenin uzun vadeli dengeleri açısından hayati önemdedir." diye konuştu.
Meloni, Suriye için ise Brüksel'de 50 milyon avroluk bir kaynak ayırdıklarını duyurduklarını ifade ederek, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu fon; mültecilere yardım ve yeniden entegrasyon, savunmasız grupların korunması, altyapı, gıda güvenliği, sağlık ve kültürel mirasın korunması alanlarında kullanılacak. AB'nin Suriye’ye uyguladığı ekonomik yaptırımların kaldırılması, Orta Doğu için tarihsel bir dönüm noktasını temsil ediyor. İtalya olarak, AB'nin bu fırsatı değerlendirmesi için elimizden geleni yapacağız. Hedefimiz, Lübnan, Suriye ve gelecekte kurulacak Filistin devleti arasında yeni bir 'istikrar üçgeni' oluşturarak, bu yapının İsrail'in güvenliği açısından da belirleyici etkiler yaratmasını sağlamak."
- Rusya-Ukrayna Savaşı
Rusya-Ukrayna Savaşı'na ilişkin değerlendirmelerde bulunan Meloni, Ukrayna'nın barışa yönelik taahhüdünün herkes için net olduğunu belirterek, "Bu, Başkan Trump'ın önerdiği ateşkesi hemen kabul etmeye hazır olmasıyla, İstanbul'a nitelikli bir heyet göndererek doğrudan müzakere teklifinde bulunmasıyla ve müzakere sürecine dair somut ve güvenilir öneriler sunmasıyla açıkça görülüyor. Doğrudan diyaloğun yeniden başlaması ve esir değişimleri önemli adımlar olsa da, bunlar yeterli değil." ifadesini kullandı.
- Libya ve Sahel
Meloni konuşmasında Libya'daki gelişmelerle ilgili değerlendirmelerde bulunarak, "Libya'yı göz ardı etme lüksümüz yok. Çünkü orada yaşananlar Avrupa'da ve İtalya'da doğrudan yankı buluyor. İtalya açık ara en fazla tehdit altında olan ülke. Tarafların ateşkese uyması ve yeni sivil kayıpların önlenmesi için AB'nin tüm nüfuzunu kullanmasını istiyoruz. Libya'yı daha istikrarlı bir kurumsal yapıya ulaştıracak siyasi bir süreci desteklemeye devam ediyoruz." şeklinde konuştu.
AB'den Libya'daki dinamiğe daha fazla önem vermelerini isteyeceklerini vurgulayan Meloni, "Libya'nın doğusu ve güneyi, Rusya'nın Afrika'daki askeri varlığının başlıca sıçrama noktaları haline gelmiş durumda. Rusya'nın mevcut istikrarsızlıktan faydalanarak Libya'daki ve dolayısıyla Akdeniz'deki etkisini daha da artırması gerçek bir risk teşkil ediyor." diye konuştu.
Meloni, AB Liderler Zirvesi'nde Kuzey Afrika ve Sahel'in de görüşüleceğini belirterek, İtalya'nın Sahel ülkeleri ile Batılı ülkeler arasında arabuluculuk yapabilecek bir konumda olduğunu düşündüğünü söyledi.
- Savunma harcamaları
AB Liderler Zirvesi'nden önce Hollanda'nın Lahey kentinde NATO Zirvesi'ne gideceğini belirten Meloni, NATO'nun üye ülkelerin savunma harcamalarındaki oranına ilişkin teklifine atıfta bulunarak, "Bunlar İtalya'nın saygı göstereceği önemli taahhütlerdir. İtalya'yı savunmasız, zayıf ve kendini savunamayacak durumda bırakmayacağız." dedi.
Meloni, savunma harcamalarının artırılmasına yönelik müttefikleriyle varılan mutabakatın, Avrupa’da istikrar paktı kurallarıyla uyumlu hale getirilmesi gerekliliğinin geçerliliğini koruduğunu dile getirdi.
Başbakan Meloni'nin konuşmasının sonrasında iktidar ve muhalefet milletvekilleri söz alırken, Yeşil ve Sol İttifak Partisi'nden Angelo Bonelli, Meloni'nin İsrail'i Gazze'de yaptıklarından ötürü kınamamasını eleştirdi.
Bonelli, Meloni'ye uluslararası hukuku ihlal ettiği gerekçesiyle Rusya'ya yaptırımlara destek verdiklerini ancak aynı yaklaşımı Gazze'de yaptıklarından ötürü İsrail'e karşı göstermediğini belirterek, "Bu çifte standart neden?" dedi.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com