Istanbul
Kadıköy Ahmet Sani Gezici Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nde gerçekleştirilen panelde konuşan NUN Eğitim ve Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Esra Albayrak, 28 Şubat darbesiyle ilk olarak lise yıllarında vatandaşlık dersine girdiklerinde karşılaştıklarını söyledi.
Albayrak, vatandaşlık dersini askerlerin verdiğini anımsatarak, "Bu ders, başörtüsüyle giremeyeceğimizin ilan edildiği ilk dersti. Dolayısıyla bizim 28 Şubat'la ilk böyle kol temasımız büyük siyasi resmin dışında ve benim babam sebebiyle içinde olduğu siyasi koşulun dışında, bir öğrenci olarak konsantremi anlatıyorum." dedi.
28 Şubat döneminde getirilen yasakların kabul edilebilir bir yanının olmadığını ifade eden Albayrak, "Dolayısıyla bize bu vatandaşlık dersi gibi tam da hukukun üstünlüğünü, insan haklarını devletin vatandaşına, vatandaşın devlete karşı sorumluluklarını öğreneceğimiz bir derste böyle keyfi bir yasakla karşılaştığımızda gerçekten anlamlandırmak için çok zaman harcadığımızı hatırlıyorum." diye konuştu.
Liseyi panelin gerçekleştiği okulda okuduğunu anımsatan Albayrak, okula geliş gidişlerde kullandıkları yol güzergahlarında başörtülü oldukları için kendilerine laf söylendiğini belirtti.
Albayrak, öğrencilere, 28 Şubat sürecini ailelerinden dinlemelerini tavsiye ederek, "Biz sadece başörtüsü insan hakları özgürlükleri üzerinden konuştuğumuzda mesele sanki bir kadın meselesiymiş gibi, sadece kadın üzerinden anlaşılan bir meseleymiş gibi yanlış bir imaj karşımıza çıkıyor. Aynı dönemde çok büyük baskı altına alınan iş adamları, siyasetçiler, akademisyenler, yazarlar, çizerler de vardı. Bizim yine imam hatipli erkek arkadaşlarımız, onlar da katsayı mağduriyeti yaşamışlardır." ifadelerini kullandı.
"10 bine yakın öğrenci liseden sonra okula gidemedi"
TÜGVA Genel Başkanı İbrahim Besinci de salondaki öğrencilere, 28 Şubat'ta 10 bine yakın öğrencinin başörtüsü taktığı için liseden sonra okula gidemediğini anlattı.
Kendi ablalarının da 28 Şubat döneminde başörtüsü görünmesin diye şapka takarak okula gittiğini anımsatan Beşinci, "Annem çarşaflı, sosyal medya, o zaman yoktu. Konvansiyonel medyayla beraber sahada, mahallede, sokakta insanların bakışıyla rahatsız ve baskıya uğruyordu. Okullarda toplantılarımıza gelemiyordu. Ben de annemin koluna girip özellikle onun o özgüvenini ayakta tutabilmek için onunla beraber okula gidiyordum." diye konuştu.
"Bu coğrafyayı sadece bir damla petrol olarak görüyorlar"
Bugünlerde LGBT propagandasıyla gençlerin aile olmasının engellediğini dile getiren Beşinci, sözlerini şöyle tamamladı:
"Hakkı, hukuku konuşacak bir millet varsa o da bu millettir. Çünkü biz hiçbir zaman mazlumun, mağdurun yanında olmaktan vazgeçmedik. Bunu başta o Avrupa'nın, Batı'nın zihniyetine emanet edecek kişiler değiliz. Çünkü onlar bu coğrafyayı sadece bir damla petrol olarak görüyorlar. Bir damla kan olarak görmüyorlar. Böyle bir liderin gençleri olarak her zaman söylüyoruz: 'is kokmuş bu dünyaya iz bırakacağız.' Bunu hep beraber yapacağız."
TÜGVA Genel Başkan Yardımcısı Tuba Arslan'ın da konuşma yaptığı panelin ardından lise öğrencileri, okul bahçesinde kol kola girerek insan zinciri oluşturdu.
Kaynak: AA
dikGAZETE.com