?>

İnsanlık dışı şiddetin sebebi, genç kadının mezrada koyun otlatamaması

Antalya'da görücü usulü evlenerek Erzincan'ın Tercan ilçesine yerleşen 30 yaşındaki Emine G., kocası Abdullah G. ve yakınlarından gördüğü insanlık dışı şiddeti anlattı. Şiddet görmesinin sebebini küçükbaş hayvanları otlatmak için mezraya çıkarmaması olduğunu söyl

Gündem - 9 yıl önce

Antalya'nın Kumluca ilçesinde ailesiyle yaşayan Emine.G., görücü usulüyle aynı ilçede yaşayan 30 yaşındaki Abdullah G. ile bir yıl önce evlendi. Genç kadın evlendikten yaklaşık 6 ay sonra eşi ve ailesiyle hayvancılık yapmak üzere geçici olarak Erzincan'ın Tercan ilçesi Bağpınar köyüne taşındı ve çift arasında kısa sürede tartışmalar başladı. İddiaya göre, Abdullah G. ve ailesi, Emine G.'ye yüksek tepelere veya ağaç başına çıkıp, küçükbaş hayvanları otlatamadığı için şiddet uygulamaya başladı. Eşi tarafından ağaca bağlandığını ve yaş sopayla dövüldüğünü iddia eden genç kadın, evde maşa ile tırnaklarına vurulduğunu ve kafasının kürekle yarıldığını, acılar içinde aileye hizmet etmeye devam ettiğini anlattı.

"MUHTAR HAYATIMI KURTARDI" 25 gün önce sürüyü otlatmaya gidemediğini ve yoldan eve döndüğünü dile getiren Emine G., Eşinin, 'mezraya gidelim' sözlerini duyunca sonunun geldiğini düşünürcesine kendini muhtarın evine attığını söyledi.

Muhtarın oğlunun haber vermesiyle köye gelen jandarma, acılar içindeki kadını Erzincan Devlet Hastanesi'ne götürdü. Jandarma diğer taraftan durumu Emine G.'nin Antalya'daki ailesine bildirdi. Ablasının işkence haberlerini öğrenen Halil Kardaş ve yakınları hemen Erzincan'a gitti.

"HASTANEDE TEDAVİSİNE DEVAM EDİLİYOR" Gördüğü manzara karşısında gözlerine inanamayan Halil Kardaş, ablasını Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirdi. Plastik Cerrahi Servisinde tedaviye alınan genç kadının kafatasında çatlak, kolu ve ayağında kırık, vücudunun çeşitli yerlerinde ezikler olduğu belirlendi. Kolu, ayağı ve kafasının bir bölümü alçıya alınan genç kadın yaşadığı o kötü günlerin izini silmeye çalışıyor. Emine G. ailesinin desteğini de yanına alarak eşi Abdullah G. ve ailesinden şikayetçi oldu. Şikayet üzerine Abdullah G. tutuklandı. Emine G., sağlığına kavuşur kavuşmaz başta boşanma davası olmak üzere, gerekli hukuki süreci başlatacaklarını belirtti. Genç kadının yaklaşık 2 ay daha tedavisine devam edileceği belirtildi.

"DAYAK SEBEBİ MEZRAYA ÇIKAMAMAM" Emine G., aracı sayesinde eşi ile tanıştıklarını ve evlendiklerini söyledi. Kumluca'da eşinin çok iyi olduğunu zaman zaman tartışsalar da sorun olmadığını hatırlatan Emine G., "Ne olduysa Erzincan Tercan'a gittiğimizde başladı. Oraya keçi toplamaya gittik. Ağız tartışmalarımız hızlandı. Eşim sürekli bana, 'İş yapamıyorsun, pasaklısın, yemek yapmayı bilmiyorsun, iş yapmayı bilmiyorsun, keçi gütmeyi bilmiyorsun, koşamıyorsun, ağırsın' diyerek hep hakaret ediyordu. Nefes darlığı çektiğim için yüksek tepelere çıkamıyordum. Hep bunları sebep gösteriyordu" dedi.

"AĞACA BAĞLAYIP YAŞ SOPA İLE DÖVÜYORDU" 1.5 ay önce sözlü tartışmaların şiddete döndüğünü anlatan Emine G., "Sürekli beni yaş ağaçtan yaptığı sopa ile dövüyordu. Evde az dövüyordu. Ama en çok hayvanları otlattığımız yerde dövüyordu. Kız kardeşi ile beni yaş ağaçtan kesip yaptığı sopa ile beni dövüyorlardı. Aileme hakaret edip, 'Seni öldüreceğim, sen bana yaramazsın, seni öldüreceğim' diye diye beni sopayla dövüyordu. Bir iki kez ağaca bağlayıp dövdü. 'Yılan gelip seni soksun', 'Domuz seni yesin' diye beni korkutuyorlardı. Her gün hayvanları otlattığımız yerde şiddete uğruyordum. Evde komşular görür diye beni fazla dövemiyordu. Bir kez beni evde dövdüler, onda da kafama kürekle, odunla vurdular. Görümcem, kayın biraderim, kayın pederim ve eşim hepsi bana vuruyorlardı" diye konuştu.

"HEP MEZRADA DÖVÜLÜRDÜM" 2 hafta önce gördüğü şiddetin boyutunun iyice arttığını aktaran Emine G., "O gün hava yağmurluydu, hayvanları götürürken yokuşu çıkamadım. Ayaklarım ağrımaya başladı. Kayınpederimden izin alıp eve gittim. Evde kapının önünde oturuyordum eşim geldi, 'Hadi mezraya gidelim' dedi. Gidersem dayak yiyeceğimi biliyordum. Hemen komşumun evine sığındım. Komşumuzun evine gelen eşim, 'Yemin ederim seni dövmeyeceğim hadi gidelim' dedi. Eve getirdiler, beni kilitlediler. Dövdüler, soba maşası ile tırnağıma vurdular. Anladım ki sonra beni mezraya götürecekler. Gidersem başıma ne geleceğini biliyordum. Kaçıp muhtarın evine sığındım. Muhtarın oğlu beni jandarmaya teslim etti. O gün jandarma gelmese bugün belki ben ölü olurdum" dedi.

"BENİ ÖLDÜRÜP, SONRA KAYBOLDU DİYECEKLERDİ" Elinde iki kırık ve sağ ayağında kırık ve zedelenme olduğunu dile getiren Emine G., "Ayağımın üzerine basamıyorum. Kafamda da 8 yerde çatlak var. Kürekle vurulan yerde deri bile yok kafamda. 'Seni öldüreceğiz' diyorlardı. Jandarma olmasa belki de beni öldürüp, bir yere gömerler ve aileme kaybolduğumu söylerlerdi. Zaten eşim bana hep, 'Senin burnunu, kolunu keseceğim' diyordu. Kırık elimle bir ay boyunca bulaşık yıkadım. Son anda kendimi muhtarın yanına attım. Beni bu hale getiren eşim, kayınpederim, kaynanam, görümcem, kayınbiraderimden şikayetçiyim" dedi. Emine G., "Allah'tan bir mucize gibi görüyorum. Allah'ım beni aileme bağışladı. Annemi son kez görmek istiyordum. Kaynanama, 'Rabbim beni anneme bir kez kavuştursun. Cenazem ailemin yanında olsun. Cenazemi de burada bırakmayın' diyordum. Şimdi yavaş yavaş iyileşiyorum. Artık o kötü günleri hatırlamak istemiyorum" diye konuştu..

"ABLAM BOKS MAÇINDAN ÇIKMIŞ GİBİYDİ" Emine G.'yi Erzincan'dan Antalya'ya getiren kardeşi Halil Kardaş, "Bu aile normal değil. Zaten aile bize Antalya'dan Elazığ'a şeker pancarı yapmaya gidiyoruz, diye ayrılmışlardı. Ama Erzincan'da hayvan bakıcılığına gitmişler. Bu dayağı başkası yese ölmüştü. Kardeşimi gördüğümde tanıyamadım. Gördüklerim dehşetti. Erzincan Devlet Hastanesinde el, kol, kafa, bacak sarılı. Vücudu mosmordu. Her yeri sarılıydı, sanki boks maçından çıkmış gibiydi. Jandarma bize haber vermeseydi. Tekrar evine gitse ölürdü. Kafa bir ay önce kırılmış. Ayak ve kolları kim bilir ne zaman kırılmış. Acılar içinde onlara hizmet etmiş. Kardeşimi öldüreceklerdi. Ve bir yere gömerlerdi. Ailenin hukuk nezdinde gereken cezayı almasını istiyoruz. Biz adalete güveniyoruz. Tüm kadın dernek ve platformlarından destek bekliyoruz" dedi.

İSA AKAR-ALPARSLAN ÇINAR ANTALYA

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

35 yıl sonra kızının sesini duydu

2016-06-08 15:42 - Sağlık

Şehit polisin adı okuduğu üniversitede yaşatılacak

2016-06-08 14:30 - Genel

Menfeze yerleştirilen patlayıcı infilak etti

2016-06-07 22:53 - Asayiş

Diyarbakır’da katliam gibi kaza: 6 ölü

2016-06-05 12:31 - Asayiş

"Ayışığında Caz" ile...

2016-06-06 19:57 - Kültür Sanat

Gece görüş kamerasına sahip ilk telefon da geldi!

2016-06-05 06:12 - Teknoloji

Oruç Baba Türbesi’ne akın havadan görüntülendi

2016-06-07 02:08 - Gündem

Marmara Üniversitesi'nden Erdoğan açıklaması

2016-06-03 22:27 - Gündem

Merkel 6. kez seçildi

2016-06-07 15:42 - Dünya

ECB faiz kararlarını açıkladı

2016-06-02 18:07 - Ekonomi

İlgili Haberler

Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğüne Prof. Dr. Mehmet Naci İnci yeniden atandı

01:22 - Gündem

Rektör atamaları Resmi Gazete'de

01:02 - Gündem

TOKİ'den ödemeleri süren konut ve iş yerleri için indirim kampanyası

00:03 - Gündem

Depremzede hak sahiplerine 54 bin 200 bağımsız bölüm teslim edilecek

23:07 - Gündem

8 il için "sarı" kodlu meteorolojik uyarı

19:12 - Gündem

Günün Manşetleri

Kadın girişimciler e-ticaretle küresel pazarlara ulaşıyor

11:43 - Ekonomi

Küresel Sumud Filosu katılımcıları, insanlığın ortak vicdanı için yola düştüklerini anlattı

11:38 - Dünya

Fransa'da siyasi istikrarsızlık borç krizini tetikliyor

11:33 - Dünya

Türkiye'nin İspanya'ya tek galibiyeti 71 yıl önce

11:27 - Spor

A Milli Futbol Takımı 643. maçına çıkacak

11:22 - Spor