?>

Heitersheim'dan Türkiye'ye uzanan gurbet hikayeleri: Biz günlük Türkiye'deyiz

Almanya'nın güneybatısındaki Heitersheim kentinde yaşayan Türkler, sadece geçim için değil, aynı zamanda hiç bitmeyen ayrımcılık, kimlik sorunları ve derin bir hasretle de mücadele ediyor.

Çevre-Hayat - 2 ay önce

Istanbul

Almanya’ya 1960’lı yıllardan itibaren çalışmak üzere giden Türk vatandaşları, AA'nın hazırladığı "Gurbetin Anatomisi: Almanya’da Türk Olmak" adlı belgeselde göçle birlikte omuzlarına yüklenen sorunları aşmak için gösterdikleri çabaları ve ailelerin karşılaştıkları sorunları anlattı.

Eğitimden sağlığa, iş hayatından sosyal hayata kadar pek çok alanda Türk ya da Müslüman oldukları için farklı muameleye maruz kalan Türkler, aradan yıllar geçse de Türkiye'den kopamadıklarını söyledi.

????

"Hem anne oldum hem baba oldum"

Birinci kuşak işçi ailesinin çocuğu olarak Almanya'ya gelen ve Türk kadınlarının Almanya'daki iletişim sorunlarını çözmek için tercümanlık yapan Fahriye Yıldız, küçük yaşta ailesinin yükünü sırtladığını ve genç yaşta çalışmaya başladığını dile getirdi.

Başörtüsü takmaya başladıktan sonra ayrımcı tepkilerle karşılaştığını belirten Yıldız, yaşadığı kimlik sorgulamasını şu sözlerle anlattı:

"Tepkiyi ben çok aldım. 1992’lerde başörtüyle. Önceden başörtüm yoktu. 1992’de dünyaya getirdiğim bir evladım var. İslamiyet'i öğrenmek istedim. Bir profesör doktorun bana sen nesin dedi, Türk'üm dedim. Dinin ne dedi, İslam dedim. Ama İslam'la alakalı hiçbir şeyini göremiyorum dedi. Orada ben vuruldum. Sonra kendi kendime dedim, kimsin, nereye aitsin, nereye doğru gidiyorsun? Orada araştırdım ve özümü buldum.”

Yıldız, ayrımcılık karşısında tepki göstermeye çalıştığını, başörtülü olduğu için ise Almanların sıklıkla Almanca bilmediğini düşündüklerini ifade etti.

“İlk duyduğum Peygamber Hazreti Muhammed değildi"

1969 doğumlu olan ve 7 yaşında Almanya’ya getirilen Ercan Topak ise bir firmada işçi eğitmeni olarak görev yapıyor.

Aynı zamanda yerel düzeyde "Yabancılar Meclisi" üyeliği yapan Topak, dini kimliğini çocuklukta nasıl şekillendirdiğini şu ifadelerle anlattı:

“İlk girdiğim mabet cami değil, kiliseydi. İlk duyduğum Peygamber Hazreti Muhammed değildi. Ama yine Allah'ın bir Peygamberi İsa aleyhisselamdı ve annesi Meryem’di. Onların hikayesini Alman okullarında duydum. 20 yaşından sonra tekrar araştırarak İslam dinine bilinçli şekilde yöneldim.” dedi.

Topak, Almanya'daki iş piyasasında Türklerin daha fazla çaba sarf etmesi gerektiğini belirterek, “Bir Türk olarak bir Alman’dan daha kaliteli üretim yapmanız gerekiyor. Daha iyi olmanız gerekiyor ki aynı işi alabilesin. Bu şartları zorlamanız lazım." diye konuştu.

Almanya’daki eğitim sisteminde ayrımcılıkla karşılaştıklarını söyleyen Topak, bu durumun toplum üzerindeki etkisine de değindi:

“Her yerde bu ayrımı fark ediyordum. Daha düşük okullara gönderdiler bizleri. Bu illa kötü de değil. Belki de bu bizim toplumumuzu kalitelileştiriyor. Almanya’da bugün birçok iş yerinin CEO’su, müdürü Türk. Çünkü bu zorluklara karşı bilenip çalıştılar. Çok gayret istiyor. Görünebilir olmak çok zor.”

Toplumsal bağlarını hiç koparmadıklarını belirten Topak, Almanya’daki Türk toplumunun gündelik yaşamında Türkiye’nin yerini şu sözlerle anlattı:

“Türkiye’ye uğramadığımız gün yok bu Almanya’da. Biz günlük Türkiye’deyiz. Bayrağı gördüğümüzde göğsümüzde bir hareketlenme oluyor. ‘İlk yaptığınız iş ne’ diyecek olursanız, tabelaları okumak. Bunu 40 yıl önce çocukken izine gittiğimde de yapıyordum, şimdi de yapıyorum. Hiç değişmedi.”

1978 yılında Almanya’ya göç eden Celil Sevencan ise burada eğitim alıp meslek sahibi olduktan sonra kendi işini kuranlardan.

Türklerin 2000'li yılların başına kadar üçüncü sınıf muamelesi gördüğünü dile getiren Sevencan, "2004'te Mannheim’da Anteplilerin evi yandı. Sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geldi, bize sahip çıktı. Birinci kuşak burada 11 ay çalıştı. Günde 10-12 saat. Hafta sonları bile. Türkiye’ye gittiler, markları ceplerindeydi ama o parayla yemek bile nasip olmadı.” dedi.

Kaynak: AA

dikGAZETE.com
Haftanın Öne Çıkanları

Alperen Şengün'ün hedefi EuroBasket'te madalya, NBA'de şampiyonluk

2025-08-01 15:41 - Spor

ASELSAN'dan rekor seviyede yeni ihracat sözleşmesi

2025-08-05 23:23 - Ekonomi

İçişleri Bakanlığı: Adıyaman Belediye Başkanı Tutdere görevine iade edildi

2025-08-05 15:42 - Gündem

Formalarda "Arial" font zorunluluğu kalktı

2025-07-31 19:03 - Spor

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Filistin Devleti'nin tanınmasına yönelik atılan her türlü adımı memnuniyetle karşılıyoruz

2025-07-31 19:09 - Siyaset

İsrail ordusu, Lübnan'ın güneyini bir dizi hava saldırısıyla hedef aldı

2025-08-06 23:37 - Dünya

Rosatom ve Türkiye, Akkuyu Nükleer Santrali Projesinin uygulama ve finansman durumunu görüştü

2025-08-01 17:53 - Özel Haber

İsrail'den Lübnan'ın güneyine hava saldırısı

2025-08-06 20:27 - Dünya

Batı Karadeniz'de kuraklık Hasanlar Barajı'ndaki su seviyesini düşürdü

2025-07-31 12:13 - Çevre-Hayat

İsrail'in ablukası altındaki Gazze'de bir çocuk daha tıbbi yetersizlik nedeniyle hayatını

2025-08-06 23:23 - Dünya

İlgili Haberler

Asırlık sedir ağaçları kırmızı orman karıncalarının korumasında

13:08 - Çevre-Hayat

Soyu tehlikede olan yaralı sakallı akbaba, tedaviyle yaşama tutundu

12:47 - Çevre-Hayat

Yangında ölen babasının izinden gidip başladığı itfaiyecilikte 12 yılı geride bıraktı

12:42 - Çevre-Hayat

Göçü kaçıran yaralı leylekler kışı Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti'nde geçirecek

12:38 - Çevre-Hayat

Rizeli 80 yaşındaki Selime nine, mahsur kaldığı yayladan askeri helikopterle kurtarıldı

12:22 - Çevre-Hayat

Günün Manşetleri

MKK ile Kazakistan Merkezi Saklama Kuruluşu arasında üyelik ve hesap açılış anlaşmaları imzalandı

13:03 - Ekonomi

Kombi ve ısıtma cihazlarına düzenli bakım öneriliyor

12:58 - Ekonomi

Dört büyüklerin son 10 yılına ekonomik bakış

12:53 - Ekonomi

Suriye'nin güneyinde tarım, kuraklık ve savaşın gölgesinde can çekişiyor

12:48 - Dünya

Meteorolojiden denizler için fırtına uyarısı

12:43 - Gündem