?>

Güvenlik Uzmanı Aslan: Yunanistan'ın ütopik siyasi emellerinin önüne set çekildi

Güvenlik Uzmanı Aslan, "Türkiye'nin Libya ile yapmış olduğu anlaşma ve Oruç Reis'in bölgedeki faaliyetleri ile simgeleşen bu gelişimler aslında Yunanistan'ın ütopik siyasi emellerinin önüne set çekilmesi anlamına geliyor." dedi.

Siyaset - 5 yıl önce

Hasan Kalyoncu Üniversitesi Öğretim Üyesi ve SETA Güvenlik Uzmanı Murat Aslan, Doğu Akdeniz'de son günlerde yaşanan gelişmeler ve Oruç Reis'in Doğu Akdeniz'deki faaliyet takvimine devamı için harekete geçmesine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Türkiye'nin 1999 yılında bölgede ilk doğal gaz yatağı keşfedildiğinde 'Kıbrıs sorunu eşit ve hakça çözülmediği sürece Kıbrıs sorununa taraf olan aktörler, bu enerji meselesinde herhangi bir girişimde bulunmasın. Oturalım, çözelim ve bu enerji kaynakları da hakça paylaşılsın" dediğini anımsatan Aslan, o günden bu yana Türkiye'nin, başka ülkelerin veya aktörlerin egemenlik veya haklarını hiçe sayacak bir girişimde bulunmadığını söyledi.

1999 yılından 2004 yılına kadar Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ve Yunanistan'ın Türkiye'nin bu çağrılarını kulak ardı yaptığını ifade eden Aslan, süreç içinde Annan Planı'nın gündeme geldiğini, referanduma gidildiğini ve Yunan-Rum ittifakının planı reddettiğini anımsattı.

Aslan, süreç içinde gaz meselenin parselleme ve farklı şirketlere bu parselleri ihale yoluyla verme boyutunun gündeme taşındığını aktardı.

"Megola İdea'yı gerçekleştirmeye çalıştığını görüyoruz"

Şu anki duruma gelirken tarihsel süreci göz ardı etmemek gerektiğine dikkati çeken Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tarihsel süreç, Türkiye'nin enerji kaynaklarının hakça paylaşımı istikametinde ürettiği argümanlarla besleniyor. Ancak karşı taraf enerji kaynaklarından maksimum düzeyde faydalanmak ve enerji kaynaklarının ötesine geçip siyasi emelleri gerçekleştirmek istikametinde yol alıyor. Ege Denizi ve Akdeniz'de Yunanistan ve GKRY'nin bir yayılmacılık peşinde olduğunu ve aslında rejim gerisinde de Megola İdea'yı gerçekleştirmeye çalıştığını görüyoruz.

Ütopik olarak kendi zihinlerinde yarattıkları 'büyük Yunanistan' idealini, bu münhasır ekonomik bölge anlaşmaları üzerinden yaratmaya çalıştığını görüyoruz. Enerji kaynağı tamam bir boyut ama bu siyasi boyut genellikle unutuluyor. Türkiye'nin Libya ile yapmış olduğu anlaşma ve Oruç Reis'in bölgedeki faaliyetleri ile simgeleşen bu gelişimler aslında Yunanistan'ın ütopik siyasi emellerinin önüne set çekilmesi anlamına geliyor. Bunlar çok kayda değer girişimlerdir."

"Mısır halkının zararına bir durum"

Murat Aslan, Yunanistan ile Mısır’ın kıta sahanlığı münhasır ekonomik bölge (MEB) sınırlandırma anlaşmasının da gayri meşru olduğunu ifade etti.

Mısır'da askeri darbeye, Akdeniz Enerji Forumu'ndan kaynaklı siyasi bir destek olduğuna dikkati çeken Aslan, şunları söyledi:

"Doğu Akdeniz'de o ülkelerin politikalarına uyum sağlamak Sisi'nin rejim güvenliği açısından bir çıkış yolu. Aksi takdirde bu ülkelerin desteğini kaybettiği bir senaryo dikkate alınırsa, Sisi'nin çok fazla iktidarda kalması veya diğer devletler tarafından desteklenmesi pek mümkün görünmüyor.

Bu aynı zamanda şöyle bir ikilem yaratıyor. Mısır halkının çıkarları, bir de askeri rejimin çıkarları var. Şu ana kadar Sisi yönetimi askeri rejimin çıkarları üzerinde durdu.

Yunanistan ve İsrail ile yaptığı anlaşmalarda sahip olması gereken münhasır ekonomik bölgenin yaklaşık üçte biri kadar daha az bir alana hükmetme ve egemenlik kurma imtiyazı elde etti.

Sisi aynı anlaşmayı, Türkiye'nin tezleri ile Türkiye ile yapmış olsaydı üçte bir oranında fazla bir alana hükmedecekti. Bu alanda doğal gaz rezervi olduğu biliniyor. Bu Mısır halkının zararına bir durum."

Yunanistan ile Akdeniz'de karşı karşıya gelme durumu

"Askeri seçenek dikkate alınırsa Türkiye'nin şu anki sismik araştırmalarına veya sondaj faaliyetlerine Yunanistan ve Güney Kıbrıs Yönetimi'nin herhangi bir dış destek olmadan kendi inisiyatifleriyle askeri müdahalede bulunması mümkün görünmüyor." diyen Aslan şunları kaydetti:

"En azından sürdürülebilir değil. Mutlaka birilerinden güç almaları gerekir. Fransa ve İsrail ile özelikle Doğu Akdeniz enerji politiğini askeri iş birliğine çevirecek ilişkiler tesis ettiler. Fransa ile ortak tatbikat yapıyorlar. Ara sıra buna İtalya da katılıyor. İsrail'den de son dönemde yoğun miktarda araç gereç almaya başladı. Yunanistan'da İsrail'in bir zırhlı araç fabrikası kurması projesi seslendirildi.

Askeri gerginliğin olabilmesi için bu ülkelerin Yunanistan'ın arkasında olması lazım. Şu ana kadar GKRY'nin dışişleri bakanlığının web sitesine girip Doğu Akdeniz başlığına tıklarsanız orada Rum argümanlarının daha çok diğer ülkeler tarafından verilen destekler üzerinden şekillendirildiğini görürsünüz.

Hukuka değil diğer devletlerin desteğine argüman olarak sarılmak, hukuki açıdan çökmek anlamına gelir. Devletlerin yaptığı işlerin uluslararası hukuk anlamında geçerliliği olması lazım."

Aslan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve Yunanistan'ın enerji politikası ve Akdeniz'e yönelik siyasi yaklaşımının, dış desteğin olduğu varsayımından hareketle şekillendirildiğinin görüldüğünü dile getirdi.

Bu durumun devlet için uygun olmadığına dikkati çeken Aslan, "AB şu ana kadar yatırım tehdidi dahil Rum ve Yunanlara açık destek verdi. Üyeleri olması hasebiyle bu beklenen bir durum. Ancak AB'nin üyelerini de ayrı ayrı ele aldığınız takdirde Yunanistan ve Rum yönetimi dahilinde açık siyasi destek ülkelerin tümünün çıkarlarına ne kadar uygun ona bakmak lazım.

Fransa ve İtalya'nın veya Yunanistan'ın çıkarları ile Litvanya veya İsveç'i aynı kefeye koymamak lazım. Orada da çatlak sesler ortaya çıkabilir. Aynı Libya meselesinde, Malta örneğinde olduğu gibi." diye konuştu.

Kaynak: AA . dikGAZETE.com

Haftanın Öne Çıkanları

Türk oyun şirketi 168 milyon dolara Zynga'ya satıldı

2020-08-06 16:40 - Ekonomi

Belarus cumhurbaşkanını seçmek için sandığa gidiyor

2020-08-08 18:57 - Dünya

Beşiktaş'ın efsane başkanı Süleyman Seba

2020-08-12 15:07 - Spor

Sınırda güvenlik güçleri teröristlere geçit vermiyor

2020-08-07 18:12 - Gündem

Fenerbahçe yeni sezon hazırlıklarına başladı

2020-08-08 23:29 - Gündem

Beyin kanaması inmeye neden olabilir

2020-08-10 14:56 - Genel

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay ve Bakan Çavuşoğlu yurda döndü

2020-08-08 23:42 - Gündem

Afganistan'da silahlı ve bombalı saldırıda 8 kişi öldü

2020-08-05 18:57 - Dünya

Mobilya sektörü temmuzda 347 milyon dolarlık ihracat yaptı

2020-08-05 19:22 - Ekonomi

Göksel Gümüşdağ: Başakşehir olarak beklediğimiz bir limitti

2020-08-05 19:44 - Spor

İlgili Haberler

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yarın deprem bölgemizdeki 350 bininci konutumuzu hak sahiplerine teslim edeceğiz

22:12 - Siyaset

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz KKTC'de

20:17 - Siyaset

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Nerede bir mazlum varsa yarasına merhem olmaya çalıştık

16:43 - Siyaset

Dışişleri Bakanı Fidan, ABD'li yetkililer Barrack ve Gorka ile görüştü

16:23 - Siyaset

Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy: Ülkemize ocak-eylül döneminde 50 milyon ziyaretçi geldi

12:52 - Siyaset

Günün Manşetleri

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Deprem bölgemizdeki 350 bininci konutumuzu hak sahiplerine teslim edeceğiz

23:37 - Gündem

TEFAS'ta TL nakit yükümlülük yerine getirme saati uzatıldı

22:52 - Ekonomi

Suriye'nin başkenti Şam'da patlama sesleri duyuldu

22:37 - Dünya

Türkiye'nin de bulunduğu 9 ülkeden BMGK gündemindeki Gazze tasarısına destek açıklaması

22:33 - Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Yarın deprem bölgemizdeki 350 bininci konutumuzu hak sahiplerine teslim edeceğiz

22:12 - Siyaset